Görünmezadam
Kayıtlı Üye
Charlie Hebdo saldırısının ardından Fransızların terörü övmeye kalkanlara yönelik uygulamaları, ihanet bildirisine imza atan 1128 akademisyene soruşturma açılmasına tepki gösterenlere ders niteliğinde.
TÜRKİYE'de ihanet bildirgesine imza atan bin 128 akademisyen hakkında soruşturma açılması bazı kesimleri rahatsız etti. Ancak demokrasi ve insan haklarının beşiği olarak gösterilen Fransa'nın, Charlie Hebdo saldırısının ardından terörü övenlere yönelik uygulaması 'bu işler böyle olur' dedirtti.
Fransız Adalet Bakanlığı, 12 kişinin öldüğü kanlı Charlie Hebdo saldırısının ardından ülkedeki bütün savcılara, 'teröre kim destek veriyorsa beşikteki bebekten, huzur evindeki ihtiyarlara kadar her kim teröre destek açıklaması yapıyorsa, Charlie Hebdo saldırısını övüyorsa sorgulayın' talimatı gönderdi. Hatta talimatı alan bazı savcılar sınırı aşarak "Hepimiz Charlie'yiz" demeyi reddeden bir çocuğu bile sorguya alıp uzun süre gözaltında tuttu.
5 YIL HAPİS CEZASI İSTENDİ
Adalet Bakanlığı'nın teröre destek verenleri '5 yıl hapis cezasıyla yargılayabilirsiniz' talimatının ardından Fransa'da kimse 'ifade özgürlüğü' yaygarası kopartmadı. Hatta terör yandaşlarına karşı savcılara gönderilen bu talimata bütün Fransa destek verdi. Ancak Türkiye'de durum Fransa'ya oranla çok farklı oldu. Eli kanlı terör örgütü PKK'ya destek veren sözde akademisyenlerle ilgili başlatılan soruşturma bazı kesimleri rahatsız etti. Alenen terör propagandasının yapıldığı bu İhanet bildirgesine imza atanların sorguya alınmasına tepki gösterdi.
OLAĞANÜSTÜ HAL DEVAM EDİYOR
Paris'i kana bulayan DEAŞ saldırılarından sonra tek yumruk olan Fransa'da, saldırıların üzerinden aylar geçmesine rağmen olağanüstü hal devam ediyor. Neredeyse her köşe başında hala ağır silahlı Fransız askerleri nöbet tutup, şüpheli gördüğü herkesi anında gözaltına alıyor. Fransa Adalet Bakanlığı'ndan savcılara gönderilen genelgede özetle şöyle denilmişti:
"Özellikle ırkçı, antisemit, nefreti ve şiddeti kışkırtan, ayrımcı ve terörist eylemleri savunan sözlere ve yazılara karşı mutlaka sert ve kesin tepkiler ortaya koymalıdır. Vahim durumlarda ve dava açılmasının hukuksal bakımdan mümkün olduğu her halde, derhal gözaltına alma yoluyla reşit olanların savcılıklara ve çocuk yaştakilerin de çocuk mahkemesine sevkine öncelik verilmelidir."
Güneş
TÜRKİYE'de ihanet bildirgesine imza atan bin 128 akademisyen hakkında soruşturma açılması bazı kesimleri rahatsız etti. Ancak demokrasi ve insan haklarının beşiği olarak gösterilen Fransa'nın, Charlie Hebdo saldırısının ardından terörü övenlere yönelik uygulaması 'bu işler böyle olur' dedirtti.
Fransız Adalet Bakanlığı, 12 kişinin öldüğü kanlı Charlie Hebdo saldırısının ardından ülkedeki bütün savcılara, 'teröre kim destek veriyorsa beşikteki bebekten, huzur evindeki ihtiyarlara kadar her kim teröre destek açıklaması yapıyorsa, Charlie Hebdo saldırısını övüyorsa sorgulayın' talimatı gönderdi. Hatta talimatı alan bazı savcılar sınırı aşarak "Hepimiz Charlie'yiz" demeyi reddeden bir çocuğu bile sorguya alıp uzun süre gözaltında tuttu.
5 YIL HAPİS CEZASI İSTENDİ
Adalet Bakanlığı'nın teröre destek verenleri '5 yıl hapis cezasıyla yargılayabilirsiniz' talimatının ardından Fransa'da kimse 'ifade özgürlüğü' yaygarası kopartmadı. Hatta terör yandaşlarına karşı savcılara gönderilen bu talimata bütün Fransa destek verdi. Ancak Türkiye'de durum Fransa'ya oranla çok farklı oldu. Eli kanlı terör örgütü PKK'ya destek veren sözde akademisyenlerle ilgili başlatılan soruşturma bazı kesimleri rahatsız etti. Alenen terör propagandasının yapıldığı bu İhanet bildirgesine imza atanların sorguya alınmasına tepki gösterdi.
OLAĞANÜSTÜ HAL DEVAM EDİYOR
Paris'i kana bulayan DEAŞ saldırılarından sonra tek yumruk olan Fransa'da, saldırıların üzerinden aylar geçmesine rağmen olağanüstü hal devam ediyor. Neredeyse her köşe başında hala ağır silahlı Fransız askerleri nöbet tutup, şüpheli gördüğü herkesi anında gözaltına alıyor. Fransa Adalet Bakanlığı'ndan savcılara gönderilen genelgede özetle şöyle denilmişti:
"Özellikle ırkçı, antisemit, nefreti ve şiddeti kışkırtan, ayrımcı ve terörist eylemleri savunan sözlere ve yazılara karşı mutlaka sert ve kesin tepkiler ortaya koymalıdır. Vahim durumlarda ve dava açılmasının hukuksal bakımdan mümkün olduğu her halde, derhal gözaltına alma yoluyla reşit olanların savcılıklara ve çocuk yaştakilerin de çocuk mahkemesine sevkine öncelik verilmelidir."
Güneş