sensiz olmaz
Kayıtlı Üye
O gün eve her zamanki gibi geç gelmiştim. O oturma odasında beni bekliyordu. Neden geciktiğimi sormadı bile, çünkü bir aydır üzerinde çalıştığım projeler yüzünden eve geç gelmek durumunda kalıyordum. Beni kapıda gördüğünde yanıma yaklaştı, sarıldık.. Her şey ilk günkü gibiydi sanki. Biz hiç aşkımızdan bir parça bile eksiltmemiştik. Birbirimizi ilk çıkmaya başladığımız günlerdeki gibi çok seviyorduk.
Yatak odasına kadar beni kucağında taşıdı. Öpücüklere boğdu beni.. İkimiz de çok yorgunduk. Uyumaya karar verdik. Benim uykum ağırdır. Ve galiba bunu bildiği için de her şeyi ona göre ayarlamıştı. O yanımdan usulca kalkıp arabaya gittiğinde ben mışıl mışıl uykudaydım. Arabadan mumları almıştı o. Çok fazlalardı ve her adımında yere bir mum koyuyordu. Yatak odamız üst kattaydı. Merdivenlere aralıklarla mum koymaya devam etmişti. Ve sıra yatak odasındaydı.. O kadar çok mum yerleştirmişti ki yatak odasına.. Öpücüğüyle uyandırdı beni ve kulağıma hafifçe 'Ev Yanıyor' dedi. Uyku sersemliğiyle etrafa bakındım, ve bir anlığına gerçekten evin yandığını düşündüm. Ama öyle olmadığını fark ettiğimde küçük bir tebessümle ona sarıldım. O beni tekrar kucağına aldı ve merdivenlerden aşağıya indik. Ne olduğunu anlayamadan kendimi arabada bulmuştum. Bana ' Sen uyu ' dedi. Bir göz bandı vardı yanında. Onu taktım. Ve bana bir kulaklık verdi. En sevdiğim müzikler çalıyordu. Ve yavaşça uykuya dalmıştım. Dediğim gibi uykum ağırdı ve oraya vardığımızda ben hala uyuyordum. Ama o büyün sahili yine mumlarla kaplamıştı. Beni uyandırdı. Gözlerim kamaşmıştı.. Beni yine kucağına aldı ve mumların arasına gelmiştik. Deniz mükemmel görünüyordu. Güneş daha doğmamıştı. Ama ufukta kızıllığı belirmeye başlamıştı. O bana doğru döndü ve ' Evlilik yıl dönümümüz kutlu olsun ' dedi. O kadar işin arasında evlilik yıl dönümümüzü unutmuştum ben ve çok mahçup olmuştum. O ise ne kadar çok şey düşünmüştü.. Bir an gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı. Çok duygusalım ben. O da biliyordu bunu, bana sarıldı birlikte ufka doğru baktık. Ve tam o sıra boynuma bir kolye takmıştı. Bu bir sonsuzluk işaretiydi. Ve bu işaretin aynısı oturduğumuz yerin hemen arkasında da vardı. O an o kadar huzurluydum ki... Yanımda sevdiğim adam, tıpkı aşk filmlerindeki gibi sahilde birbirimize sarılmış güneşin doğuşunu bekliyorduk. Sadece filmlerde olduğunu sanırdım ben çocukken. Hep hayalını kurardım. Ve O bu hayallerimi gerçeğe dönüştürmüştü..
Hepimizin böyle hayalleri vardır. Sevdiğimiz adamla ya da kızla sahilde güneşin doğuşunu izlemek. Resme tekrar bakın. Ve tekrar hayal edin. Eminim bir gün aynı sahneyi siz de yaşarsınız.