PoLaT-BaHa
Kayıtlı Üye
Biz bu filmi görmüştük
Geçen sezondan kalan sıkıntılarla lige başladı Kara Kartal. Üst üste gelen hoca değişiklikleri, yanlış yabancı transferleri, sürekli değişim ve bulanıklık getirdi Siyah-Beyazılar’a. Ertuğrul Hoca’yla geçilen sezonun ardında kalan kupasız geçen bir yıl, tribünlere hoşnutsuzluk olarak sıçradı adeta. Örnek taraftar grubu Çarşı, şok bir kararla sezona başlamama kararı aldı. Çarşı’nın belki de az görünür şekilde tribünlerde olmamasının, takıma etkileri uzun süre tartışıldı. Ümit vermeyen futbol oynayan ve eksikleri olduğu söylenen kadro, transferlerle güçlendirilmeye çalışıldı. Sorun şu andaki ile adeta ikiz kardeş gibiydi. Yabancı kontenjanı doluydu. Bu nedenle Maradona denilen Higuain ve Dinamo Zagreb’ten alınan Gordon’la yollar ayrıldı. Bu arada Gordon’un kulübünün Beşiktaş’tan alamadığı 1.5 milyon Euro için kulübe ihtar gönderdiği ve tıpkı Del Bosque’deki gibi bu paranın kasadan çıkacağı biliniyor.
Yanlış politika izlendi
Transfer politikasını gerektiği gibi planlayamayan Beşiktaş, bu sezon başında da öncelikle stoper peşine düştü. İtalya’da oynayan Zapo ile Sivok’u takip etmeden aldılar. Üzülmez’e alternatif olması için, Panathinaikoslular’ın küçük dillerini yuttuğu bir transferle Seriç’i aldılar. Şu anda gönderilmek istenirken, ‘Ucuza aldık’ denilen Seriç’in ‘ucuzsa’ neden alıcısının çıkmadığı veya ödenecek tazminat yine söylüyoruz ‘ucuzsa’ neden verilip yollanılmadığı, aslında transferin çarpıklığını gösteren durum oldu. Bütün bunlar olurken takım birlikteliği de zedelendi Siyah-Beyazlılar’da. Kaptanlar tekme tokat birbirlerine girdiler...
Denizli tercihi doğru
Bir yandan Şampiyonlar Ligi’ne katılamamanın maddi kaybını yaşayan Kara Kartal, UEFA’dan da elenince olan oldu. Zaten uzun süredir sahaya konulan futboldan memnun olmayan ve çare arayan yönetim çareyi hoca değişikliğinde buldu, bize göre de -büyük bir çoğunluk gibi- doğru hocaya yöneldiler. Sabır ederlerse de doğruyu bulurlar bizce. Ertuğrul Hoca’nın kadrosuyla Mustafa Hoca’nın sistemini oynamaya çalışan Kara Kartallar bocalamaya devam ediyorlar. Siyah-Beyazlılar’ın en büyük şansları ise bu sene şampiyonluk yarışı yapan bütün takımların kaybettiği puanlar... Beşiktaş hovardaca kaybettiği puanlara rağmen, liderin 6 puan, ezeli rakiplerinin ise 4 puan gerisinde. İkinci yarıdaki bütün büyük maçlarını kendi evinde oynayacak olması, eğer akıllarını kullanırlarsa, şampiyon olmak niyetindelerse, onlara büyük avantaj sağlıyor. Ama tekrarlayalım eğer akıllarını kullanabilirlerse!
Ekrem alkışı haketti
Beşiktaş’ın şampiyonluğuna tribünlerin de camianın da inanması gerekli. Elinde hem arzulu hem iyi oynayan Tello, Türkiye’nin dikine en iyi oynayanlarından Holosko, usta ayak Delgado gibi kaliteleri var Kara Kartallar’ın. Üstelik Serdar Özkan eski formunu yakalarsa önemli bir hücum silahı. Ekrem Dağ ise ilk yarı itibarıyla bu senenin en büyük kazancı gibi gözüküyor Beşiktaş’ta. Mustafa Hoca’nın verdiği destek ile nereye koysan oynayacak, örnek profesyonelliği ile takımın adeta dinamosu oldu. Ligin ilk yarısında en çok alkışı hak eden futbolcu O.
Sorun orta sahada
Mustafa Denizli, Beşiktaş’ı modern futbolun taktik anlayışı ile oynatmaya çalışıyor. Üçlü defansı önlerindeki orta sahadan adam çekerek, zaman zaman dörtleyerek oynatıyor. Bu adamı orta sahada da kullanarak o bölgeyi kalabalık tutup üstün olduğu yetenekli hücumcularıyla gol bölgesine çabuk gitme taktikleri de bizce doğru. Ancak teorideki doğrular sahaya yansımıyor çoğunlukla. Bunun sebebi; Cisse, Uğur İnceman veya o bölgede oynatıldığı zaman Toraman’ın iki yönlü oyun yükünü kaldıramamaları veye becerememeleri. Cisse topu oyuna sokuyor ama kesemiyor, yıldıracak baskıyı yapmıyor, çünkü istemiyor. Yapmaya kalktığı zaman ortaya kontrolsüz işler çıkıyor ve atılıyor. İnceman ise oyundan atılma hariç Cisse ile aynı tarzda... Toraman ise gönülden oynuyor iyi kesici ama topu oyuna sokarken eksikleri var. Dolayısıyla bu bölgede mutlaka transfere ihtiyacı var Kara Kartal’ın.
Oyuncular motive olmalı
Gökhan Zan bir türlü saha içine konsantre olamıyor, acilen kafasını toparlamalı. Ondan herkes çok şeyler bekliyor, bunu bilmeli. Çok adamlı, çok varyasyonlu hücum yapmak için gerekli olan iki kanat belki de şu anda istenilen, sistemi tamamlayacak durumda değil. Nobre’nin yürekten oyunu, Bobo’nun geri kazanılması, Holosko’nun biraz daha motive edilmesi ile Kartal’ın transfere ihtiyacı olmayacak tek bölgesi, ön tarafı bizce. Şampiyonluğun önemli adaylarından Beşiktaş’ın tek yapacağı şey camia olarak birlik ve beraberlik içinde, kalan 18 haftayı geçirmek ve kendileri dışında suçlu aramadan, hedef saptırmadan, kafa karıştırmadan, şampiyonluğa bir bütün olarak kilitlenmiş görüntüsü vermektir.
Geçen sezondan kalan sıkıntılarla lige başladı Kara Kartal. Üst üste gelen hoca değişiklikleri, yanlış yabancı transferleri, sürekli değişim ve bulanıklık getirdi Siyah-Beyazılar’a. Ertuğrul Hoca’yla geçilen sezonun ardında kalan kupasız geçen bir yıl, tribünlere hoşnutsuzluk olarak sıçradı adeta. Örnek taraftar grubu Çarşı, şok bir kararla sezona başlamama kararı aldı. Çarşı’nın belki de az görünür şekilde tribünlerde olmamasının, takıma etkileri uzun süre tartışıldı. Ümit vermeyen futbol oynayan ve eksikleri olduğu söylenen kadro, transferlerle güçlendirilmeye çalışıldı. Sorun şu andaki ile adeta ikiz kardeş gibiydi. Yabancı kontenjanı doluydu. Bu nedenle Maradona denilen Higuain ve Dinamo Zagreb’ten alınan Gordon’la yollar ayrıldı. Bu arada Gordon’un kulübünün Beşiktaş’tan alamadığı 1.5 milyon Euro için kulübe ihtar gönderdiği ve tıpkı Del Bosque’deki gibi bu paranın kasadan çıkacağı biliniyor.
Yanlış politika izlendi
Transfer politikasını gerektiği gibi planlayamayan Beşiktaş, bu sezon başında da öncelikle stoper peşine düştü. İtalya’da oynayan Zapo ile Sivok’u takip etmeden aldılar. Üzülmez’e alternatif olması için, Panathinaikoslular’ın küçük dillerini yuttuğu bir transferle Seriç’i aldılar. Şu anda gönderilmek istenirken, ‘Ucuza aldık’ denilen Seriç’in ‘ucuzsa’ neden alıcısının çıkmadığı veya ödenecek tazminat yine söylüyoruz ‘ucuzsa’ neden verilip yollanılmadığı, aslında transferin çarpıklığını gösteren durum oldu. Bütün bunlar olurken takım birlikteliği de zedelendi Siyah-Beyazlılar’da. Kaptanlar tekme tokat birbirlerine girdiler...
Denizli tercihi doğru
Bir yandan Şampiyonlar Ligi’ne katılamamanın maddi kaybını yaşayan Kara Kartal, UEFA’dan da elenince olan oldu. Zaten uzun süredir sahaya konulan futboldan memnun olmayan ve çare arayan yönetim çareyi hoca değişikliğinde buldu, bize göre de -büyük bir çoğunluk gibi- doğru hocaya yöneldiler. Sabır ederlerse de doğruyu bulurlar bizce. Ertuğrul Hoca’nın kadrosuyla Mustafa Hoca’nın sistemini oynamaya çalışan Kara Kartallar bocalamaya devam ediyorlar. Siyah-Beyazlılar’ın en büyük şansları ise bu sene şampiyonluk yarışı yapan bütün takımların kaybettiği puanlar... Beşiktaş hovardaca kaybettiği puanlara rağmen, liderin 6 puan, ezeli rakiplerinin ise 4 puan gerisinde. İkinci yarıdaki bütün büyük maçlarını kendi evinde oynayacak olması, eğer akıllarını kullanırlarsa, şampiyon olmak niyetindelerse, onlara büyük avantaj sağlıyor. Ama tekrarlayalım eğer akıllarını kullanabilirlerse!
Ekrem alkışı haketti
Beşiktaş’ın şampiyonluğuna tribünlerin de camianın da inanması gerekli. Elinde hem arzulu hem iyi oynayan Tello, Türkiye’nin dikine en iyi oynayanlarından Holosko, usta ayak Delgado gibi kaliteleri var Kara Kartallar’ın. Üstelik Serdar Özkan eski formunu yakalarsa önemli bir hücum silahı. Ekrem Dağ ise ilk yarı itibarıyla bu senenin en büyük kazancı gibi gözüküyor Beşiktaş’ta. Mustafa Hoca’nın verdiği destek ile nereye koysan oynayacak, örnek profesyonelliği ile takımın adeta dinamosu oldu. Ligin ilk yarısında en çok alkışı hak eden futbolcu O.
Sorun orta sahada
Mustafa Denizli, Beşiktaş’ı modern futbolun taktik anlayışı ile oynatmaya çalışıyor. Üçlü defansı önlerindeki orta sahadan adam çekerek, zaman zaman dörtleyerek oynatıyor. Bu adamı orta sahada da kullanarak o bölgeyi kalabalık tutup üstün olduğu yetenekli hücumcularıyla gol bölgesine çabuk gitme taktikleri de bizce doğru. Ancak teorideki doğrular sahaya yansımıyor çoğunlukla. Bunun sebebi; Cisse, Uğur İnceman veya o bölgede oynatıldığı zaman Toraman’ın iki yönlü oyun yükünü kaldıramamaları veye becerememeleri. Cisse topu oyuna sokuyor ama kesemiyor, yıldıracak baskıyı yapmıyor, çünkü istemiyor. Yapmaya kalktığı zaman ortaya kontrolsüz işler çıkıyor ve atılıyor. İnceman ise oyundan atılma hariç Cisse ile aynı tarzda... Toraman ise gönülden oynuyor iyi kesici ama topu oyuna sokarken eksikleri var. Dolayısıyla bu bölgede mutlaka transfere ihtiyacı var Kara Kartal’ın.
Oyuncular motive olmalı
Gökhan Zan bir türlü saha içine konsantre olamıyor, acilen kafasını toparlamalı. Ondan herkes çok şeyler bekliyor, bunu bilmeli. Çok adamlı, çok varyasyonlu hücum yapmak için gerekli olan iki kanat belki de şu anda istenilen, sistemi tamamlayacak durumda değil. Nobre’nin yürekten oyunu, Bobo’nun geri kazanılması, Holosko’nun biraz daha motive edilmesi ile Kartal’ın transfere ihtiyacı olmayacak tek bölgesi, ön tarafı bizce. Şampiyonluğun önemli adaylarından Beşiktaş’ın tek yapacağı şey camia olarak birlik ve beraberlik içinde, kalan 18 haftayı geçirmek ve kendileri dışında suçlu aramadan, hedef saptırmadan, kafa karıştırmadan, şampiyonluğa bir bütün olarak kilitlenmiş görüntüsü vermektir.
Can Çobanoğlu