Heulwen
Kayıtlı Üye
Tarihte Başkurt İsyanları
Rusların, Kazan Hanlığı yıkıp doğuya doğru yönelmeleri ile birlikte, bölgede asırlar boyu sürecek büyük bir mücadele de başlamış oldu. Rus hakimiyetinin yerleşmeye başlamasının ardından bölgede Tura, Kalmuk ve Nogay Sultanları, ortaklaşa hareket etmeye başladılar.
Tura hanlarından Küçüm Hanın oğulları ve Nogay Beyi Urus Mirza, Kalmukların yardımıyla Rusları bölgeden atacaklarını düşünerek uzun sürecek mücadelelere giriştiler. Küçüm Hanın oğullarından Ali Han 1601-06 yıllarında, Kalmuklarla işbirliği halinde, 1608 yılında ise Urus Mirza ile birlikte Ruslara karşı savaş açtılar ve Ufaya hücum ettiler.
Bu hücuma Başkurt kabilelerinden özellikle Barın ve Tabınlar büyük destek verdiler. Ufa Tatarları da bu hücuma katılmışlardı. Ancak Urus Mirza ile iç meseleleri olan İşterek Mirza, Ali Hanın aklını çeldi.
Tinahmet Mirzanın oğlu olan İşterek Mirza Moskovanın hakimiyetini kabul etmiş ve Ruslar tarafından Büyük Nogay Ordasanın Ulu Mirzası ilan edilmişti. Ali Hana, Urus Mirza yerine kendisiyle işbirliği yapmasını teklif eden İşterek Mirza bunda başarılı oldu. Ali Han, İşterek yardımıyla Ufa Kalesini almayı ümit ediyordu. Ancak İşterek Mirza Ali Hanı öldürttü ve kendisi de oradan dönerken Yayık nehrinde boğularak öldü. Ruslar İştereki Ufa yakınındaki Han mezarlığına gömdüler ve kendileri de bu durumdan faydalanarak hücuma geçtiler.
Ali Hanın yerini İşem Sultan aldı. Karluklarla çok yakın ilişkiler içinde olan İşem Sultan, 1616 yılında Ufayı ele geçirdi. Karargahını ise Tobol şehrinde kurdu. Askerleri daha çok Başkurtların Tabın boyundandı ve Tomsk ve Ufa Tatarları da ordusuna asker veriyorlardı.
Kısa süren Ufa hakimiyetinden sonra 1622 yılında İşem Sultan tekrar Başkurdistana geldi. Şeybani soyundan gelen İşem Sultan Başkurdistanın Ruslar elinden kurtarılması için Türkistandaki aynı soydan hanlarla mektuplaşarak yardım istiyordu. Bu mektuplar bugüne kadar korunmuşlardır. Maveraünnehirden gelen yardımlar, Kalmuk, Başkurtlar ile Tomsk ve Ufa Tatarlarının da katıldığı bir hücumla İşem Hanın oğlu Abılay Sultan Ufa Kalesini tekrar kuşattı.
1636 yılındaki bu hücumda Abılay Han yenildi ve Ruslara esir düştü. Abılay Hanın esir düşmesi Tabın, Men ve Yurmatı Başkurtlarında büyük bir manevi tesir oluşturdu. Abılay Han için söylenen ağıtlar günümüze kadar ulaştı.
Abılay Sultandan sonra yerine varisi ve kardeşi Devlet Giray Sultan geçti. Devlet Giray Sultan Tura ve Başkurdistanda Ruslara karşı savaşan en son Tura sultanı oldu. Devlet Giray Ufayı İset Yolunu ve Turayı kurtarmak için çok çalıştı. Ne var ki Büyük Nogay Ordası savaşlarda verdikleri kayıplar ve göçler nedeniyle çok güç kaybetmişti ve savaşlara çok az yardımcı olabiliyordu. Büyük Nogay Ordasının bazı Mirzaları ise Rus hakimiyetini kabullenmişlerdi.
Devlet Giraydan sonra yerine geçen kardeşi Abuğa ve Abılayın oğlu Kese Sultanlar da Ruslara karşı mücadele verdiler ise de bunlar küçük çaplı oldu. Kalmuklar ise yardım bahanesiyle Başkurdistana girip talanlar yapmaya başladılar. Daha sonraki yıllarda, Kalmuklar Ruslarla anlaşmaya başlamışlardı. Başkurtların Kalmuklara bağladığı ümitler de boşa çıkıyordu. Batı Başkurdistanda en çok mücadele veren Tabın ve Yurmatı kabileleri çok sayıda kayıp ve esir vererek güçsüz hale düştüler.
Nihayet Yurmatı Başkurtları da 1649 yılında Rus hakimiyetini kabul ettiler. Yurmatıların 300 çadırlık kabilesine yılda 100 kürk vergi kondu. Ruslar Yurmatı Reisi Tatıgese Mirza, önde gelen liderlerden Anzaya ise bey (Rusça starşina) unvanı verdiler.
Rusların, Kazan Hanlığı yıkıp doğuya doğru yönelmeleri ile birlikte, bölgede asırlar boyu sürecek büyük bir mücadele de başlamış oldu. Rus hakimiyetinin yerleşmeye başlamasının ardından bölgede Tura, Kalmuk ve Nogay Sultanları, ortaklaşa hareket etmeye başladılar.
Tura hanlarından Küçüm Hanın oğulları ve Nogay Beyi Urus Mirza, Kalmukların yardımıyla Rusları bölgeden atacaklarını düşünerek uzun sürecek mücadelelere giriştiler. Küçüm Hanın oğullarından Ali Han 1601-06 yıllarında, Kalmuklarla işbirliği halinde, 1608 yılında ise Urus Mirza ile birlikte Ruslara karşı savaş açtılar ve Ufaya hücum ettiler.
Bu hücuma Başkurt kabilelerinden özellikle Barın ve Tabınlar büyük destek verdiler. Ufa Tatarları da bu hücuma katılmışlardı. Ancak Urus Mirza ile iç meseleleri olan İşterek Mirza, Ali Hanın aklını çeldi.
Tinahmet Mirzanın oğlu olan İşterek Mirza Moskovanın hakimiyetini kabul etmiş ve Ruslar tarafından Büyük Nogay Ordasanın Ulu Mirzası ilan edilmişti. Ali Hana, Urus Mirza yerine kendisiyle işbirliği yapmasını teklif eden İşterek Mirza bunda başarılı oldu. Ali Han, İşterek yardımıyla Ufa Kalesini almayı ümit ediyordu. Ancak İşterek Mirza Ali Hanı öldürttü ve kendisi de oradan dönerken Yayık nehrinde boğularak öldü. Ruslar İştereki Ufa yakınındaki Han mezarlığına gömdüler ve kendileri de bu durumdan faydalanarak hücuma geçtiler.
Ali Hanın yerini İşem Sultan aldı. Karluklarla çok yakın ilişkiler içinde olan İşem Sultan, 1616 yılında Ufayı ele geçirdi. Karargahını ise Tobol şehrinde kurdu. Askerleri daha çok Başkurtların Tabın boyundandı ve Tomsk ve Ufa Tatarları da ordusuna asker veriyorlardı.
Kısa süren Ufa hakimiyetinden sonra 1622 yılında İşem Sultan tekrar Başkurdistana geldi. Şeybani soyundan gelen İşem Sultan Başkurdistanın Ruslar elinden kurtarılması için Türkistandaki aynı soydan hanlarla mektuplaşarak yardım istiyordu. Bu mektuplar bugüne kadar korunmuşlardır. Maveraünnehirden gelen yardımlar, Kalmuk, Başkurtlar ile Tomsk ve Ufa Tatarlarının da katıldığı bir hücumla İşem Hanın oğlu Abılay Sultan Ufa Kalesini tekrar kuşattı.
1636 yılındaki bu hücumda Abılay Han yenildi ve Ruslara esir düştü. Abılay Hanın esir düşmesi Tabın, Men ve Yurmatı Başkurtlarında büyük bir manevi tesir oluşturdu. Abılay Han için söylenen ağıtlar günümüze kadar ulaştı.
Abılay Sultandan sonra yerine varisi ve kardeşi Devlet Giray Sultan geçti. Devlet Giray Sultan Tura ve Başkurdistanda Ruslara karşı savaşan en son Tura sultanı oldu. Devlet Giray Ufayı İset Yolunu ve Turayı kurtarmak için çok çalıştı. Ne var ki Büyük Nogay Ordası savaşlarda verdikleri kayıplar ve göçler nedeniyle çok güç kaybetmişti ve savaşlara çok az yardımcı olabiliyordu. Büyük Nogay Ordasının bazı Mirzaları ise Rus hakimiyetini kabullenmişlerdi.
Devlet Giraydan sonra yerine geçen kardeşi Abuğa ve Abılayın oğlu Kese Sultanlar da Ruslara karşı mücadele verdiler ise de bunlar küçük çaplı oldu. Kalmuklar ise yardım bahanesiyle Başkurdistana girip talanlar yapmaya başladılar. Daha sonraki yıllarda, Kalmuklar Ruslarla anlaşmaya başlamışlardı. Başkurtların Kalmuklara bağladığı ümitler de boşa çıkıyordu. Batı Başkurdistanda en çok mücadele veren Tabın ve Yurmatı kabileleri çok sayıda kayıp ve esir vererek güçsüz hale düştüler.
Nihayet Yurmatı Başkurtları da 1649 yılında Rus hakimiyetini kabul ettiler. Yurmatıların 300 çadırlık kabilesine yılda 100 kürk vergi kondu. Ruslar Yurmatı Reisi Tatıgese Mirza, önde gelen liderlerden Anzaya ise bey (Rusça starşina) unvanı verdiler.