Tank savunma sistemleri edilgen ve etkin olmak üzere ikiye ayrılır. Edilgen savunma tankın kendi zırh yapısından kaynaklanır. Etkin savunma ise "hard kill" ve "soft kill" olmak üzere ikiye ayrılır. "Hard kill" olarak tanımlanan ilk grupta yer alan sistemler gelen tehdidin imhasını hedeflerken, ikinci gruptaki "soft kill" sistemler gelen tehdidi yanıltmaya yönelik kullanılıyor.
Özellikle çatışma alanlarının araziden meskûn mahallere kayması, etkin tank savunma sistemlerinin gelişiminin hızlanmasında oldukça etkili oldu. Çünkü zırhlı birlikler toplu halde kullanıldıklarında kalabalık piyade gruplarına karşı etkili olurken; birkaç zırhlı araçtan meydana gelmiş bir grup, dağınık haldeki az sayıda piyadeye karşı etkili olamıyor ve tanklar özellikle yerleşim alanlarına girdiklerinde kalabalık gruplar halinde ilerleyemedikleri gibi etkili olabilecekleri çok sayıda piyadeyi de bir arada bulamıyorlar. Bu tehditleri bertaraf etmek için tankların edilgen zırh korumasını arttırmak bir seçenek. Fakat ağırlık artışı, yeni ve daha güçlü süspansiyonların geliştirilmesini ve hızı koruyabilmek için tankların motor güçlerinin yükseltilmesini zorunlu kılıyor. Tüm bu çalışmaların maliyeti büyük bir ekonomik yük getirmekle birlikte; bir veya iki yıl gibi kısa bir sürede geliştirilen tanksavar sistemleri nedeniyle korumanın yeniden yetersiz kalması ve harcanan paraların boşa gitmesi kaçınılmaz oluyor. Artık tankların zırhlarını arttıracak tatmin edici boyutlarda çözülemeyeceği genel bir kabul. Zırhlı araçlar artık kendilerine zarar verecek mühimmatın çarpmasını bekleyerek edilgen duramayacaklar. Muharebe sahasında hayatta kalabilmeleri için daha etkin olmaları gerekiyor.
Ana muharebe tankı, modern ordulardaki en ağır zırhlı araçtır. Bu zırh, aracı ve personelini çeşitli tehditlerden korumak için tasarlanmıştır. Genellikle, diğer tanklardan ateşlenen zırh delici mermilere karşı korunmak en önemli neden olarak görülmektedir. Tanklar aynı zamanda güdümlü anti-tank füzeleri, anti-tank kara mayınları, büyük bombalar ve direk topçu atışı ile de etkisiz hale getirilebilir ya da yokedilebilir. Tanklar özellikle hava tehditlerine karşı çok savunmasızdır. Çoğu modern ana muharebe tankı top şarapneli ve füze tahrikli el bombası gibi hafif anti-tank silahlara karşı tamama yakın bir korunma sağlar. Her açıdan ve olası her türlü tehdite karşı koruma sağlanması için gerekli zırh çok ağırdır ve pratik olmaktan uzaktır. Bu nedenle, bir ana muharebe tankı tasarımı yapılırken korunma ile ağırlık arasındaki dengeyi bulmak için çok çaba harcanmaktadır.
İçindekiler
1. Edilgen Koruma
1.1. Zırh
2. Etkin Koruma
2.1. Sis bombası rampaları
3. Kaynak(lar)
3.1. Dış Kaynak(lar)
Edilgen Koruma
Edilgen zırh olarak tankların gelişimi ile birlikte zırh çeliği kullanıldı. İkinci Dünya Savaşı ile birlikte katmanlı zırh çelikleri kullanıldı. Günümüzde ise katmanlı zırh çeliğinden daha hafif ve daha sağlam olan titanyum diborür, bor karbür, silisyum karbür, alümina gibi zırhlar edilgen zırh olarak kullanılmaktadır.
Ek zırhlar genellikle RPG-7 gibi tanksavarlara karşı kullanılmak için tasarlanmıştır. Bu zırhlardan karşı patlayıcılı olanlar roketin çarpmasıyla karşı patlama getirir ve roketin zırha etki etmesi önlenir. Seramik zırhlar da ise roketin patlaması ile oluşan yüksek ısıdan korunarak asıl zırhın etkilenmemesi amaçlanır. Bu zırhlarda roket seramik zırhı delemez ve asıl zırha da etki edemez.
En gelişmiş edilgen zırh korumasına sahip tanklar Amerikan M1A2 Abrams tanklarıdır.
"Zırhlı araçların en büyük dezavantajı ağır yapılarıdır. Norveçli mühendislerin geliştirdiği teknolojisiyse bu gerçeği tarihe gömeceğe benzer. Mühendisler yeni geliştirdikleri zırhlı araçlarda ağır çelik malzemeler yerine, kapı içlerine plastik su tankları yerleştirmiş. Bu tankları da tamamen su ile doldurmuşlar. Su, kurşun ve şarapnel parçalarını durduruyor."
Zırh
Zırhlı savaş araçlarının çoğu, sertleştirilmiş çelik plakalardan ve bazen de alüminyumdan üretilir. Zırhın göreceliği sertliği RHA (rolled homogeneous armour) ile karşılaştırılarak gösterilir.
Zırhlı araçlar genellikle en iyi önden korunmalıdır ve personel her zaman aracı düşmanın bulunduğu varsayılan yöne doğru tutmaya çalışır. En kalın ve en iyi eğimli zırh ön üst kısımda ve taretin önündedir. Yanlarda daha az zırh bulunur, arka, alt ve tavan bölgeleri en az korunaklı kısımlardır. II. Dünya Savaşı ABD M4 Sherman orta sınıf tank personeli Alman Tiger tanklarının önden yara almadığını görünce yandan saldırı yapmak zorunda kalmıştır. Günümüzde tanklar uzmanlaştırılmış yukarıdan saldıran füze silahlarına ve hava saldırısına karşı savunmasız durumdadır. II. Dünya Savaşı sırasında, özellikle Normandiya Çıkartması'ndan sonra Fransa'da uçak füzeleri korkunç bir ün kazanmıştır. Savaş sonrası yapılan incelemeler, bir çok ölümün hedefi kılpayı kaçıran atışlardan olduğunu ortaya çıkarmıştır. Hawker Hurricane uçaklarının 40 mm. ya da Stuka uçaklarının 37 mm.lik zırh delici cephane kullanan topları etkili olmuştur. Motor bölmesine atılan basit bir molotof kokteyli bile bir çok tankı hizmet dışı bırakabilir.
II. Dünya Savaşı'ndan önce birçok tank tasarımcısı deneysel tanklarda eğik zırh yerleşimini denemiştir. Zamanın bu konudaki en ünlü ve başarılı örneği T-34 tankıydı. Zırh plakalarının belli bir açıyla yerleştirilmesi hem zırhın etken dik kalınlığını hem de sekme şansını artırarak mermilere karşı korunmayı büyük oranda artırmaktadır. Alman tank personelinin T-34'lerin açılı zırhlarına yapılan bazı atışların sadece sekip zarar vermemesi üzerine dehşete düştükleri söylenir.
Hafif piyade antitank silahları bile bir tankı süspansiyon sistemine ya da paletlerine zarar vererek yürümez hale getirebilir. Çoğu paletli askeri aracın süspansiyon sistemini koruyan yan etekleri vardır.
Bazuka gibi yüksek patlayıcılı antitank silahları II. Dünya Savaşı'ndaki yeni tehditlerdi. Bu silahlar, patlamanın kuvvetini dar delici bir akışa yönlendirecek şekilde biçim verilmiş savaş başlığı taşırlar. İnce boşluklu zırh, çelik örgü zincir roketatar kalkanı veya kauçuk eteklerin yüksek patlayıcılı mermilerin ana zırhtan çok uzakta patlamasına neden olduğu, dolayısıyla da delicilik güçlerinin oldukça azaldığı görülmüştür.
Yüksek patlayıcılı plastik gibi bazı antitank cephanesi, bir aracın zırhına yapışan ve patladığında tankın içinde tehlikeli şekilde küçük metal parçacıkların yayılmasını sağlayan esnek patlayıcı malzeme kullanır. Zırhı delmeden içindeki personeli öldürerek tankı etkisiz hale getirir. Buna karşı koruma olarak bazı araçların içinde parçacık oluşmasını engelleyen malzeme tabakası döşelidir.
1970'lerden beri bazı tanklar çeşitli alaşım ve seramikten yapılan daha karmaşık kompozit zırhlarla korunmaktadır. Pasif zırhların içinde en iyi olarak nitelendirilebileceklerden biri Birleşik Krallık tarafından geliştirilen Chobham zırhıdır. Chobham zırhı, konvansiyonel zırh tabakaları arasında reçineli bez matrisi içinde bulunan boşluklu seramik bloklardan oluşan bir zırh çeşididir. Çok iyi korunan M1A1 Abrams ana muharebe tankında da tükenmiş uranyum ile kaplanmış bir çeşit Chobham zırhı bulunmaktadır.
İsrail Merkava tankları korunmaya yönelik tasarımı en ileriye götürerek motor ve yakıt deposunu ikincil zırh olarak kullanmaktadır.
Etkin Koruma
Patlayıcı tepkisel zırh ise yüksek patlayıcılı antitank silahlara karşı ayrı bir koruma önlemidir. Şekilli savaş başlığının yarattığı patlamayı yaymak için zırh parçaları kendiliğinden patlar. Tepkisel zırh ana muharebe tankının dışına küçük ve değiştirilebilir bloklar halinde yerleştirilir.
Aktif korunma sistemleri tepkisel zırhtan bir adım daha öteye gitmektedir. Bu sistemler gelen mermilere otomatik olarak karşı koymak için radar ya da başka bir tespit teknolojisi kullanırlar. Sistem düşman ateşi tespit ettiğinde, atışın yönünü hesaplayarak hedefe bir kaç metre kala gelen mermiyi durdurmak için patlayıcı ile fırlatılan karşı mermiyi yönlendirir.
"Hard kill" savunma sisteminde tanka gelen roket ilk önce radar tarafından belirlenir. Daha sonra devreye karşı roketler girer ve gelen roket, karşı roketin patlamasıyla etrafa dağılan şarapnel parçaları ile imha olur. En bilinen "hard kill" savunma sistemlerinden biri İsrail yapımı "Trophy" savunma sistemidir. Bu sistemin başarısı kanıtlanmıştır ve Amerikan Ordusu tarafından kullanılmak üzere sipariş edilmiştir.
"Soft kill" savunma sistemleri ise günümüzdeki her modern ana muhabere tankında kullanılır. Bu sistemde gelen tehdidin imhası söz konusu değildir. Yapılan tek şey gelen tehdidin saptırılması ve şaşırtılmasıdır. Alev topu ya da sis bombaları en çok kullanılan "soft kill" savunma sistemleridir. Alev topu ısı güdümlü(IRR) tanksavarlara karşı, sis bombaları ise lazer güdümlü tanksavarlara karşı kullanılır.
Sis bombası rampaları
Çoğu zırhlı araçta kısa sürede düşman pususundan veya saldırısından geri çekilmeyi maskeleyecek bir sis perdesi oluşturabilen sis bombası rampaları mevcuttur. Saldırı esnasında düşmana saldırının erken uyarısını yaptığı ve saldıranın görüşünü engellediği için çok nadiren kullanılmaktadır. Modern sis bombaları ışığın görünür spektrumunda olduğu kadar kızılötesinde de etkilidir.
Bazı sis bombaları düşmanın hedef bulucuları ve mesafe ölçerlerinin lazer ışınlarını da engelleyecek kadar yoğun duman oluşturacak şekilde tasarlanmıştır. Bu şekilde görerek atış yapan ve kullanıcının göreceli olarak uzun sürede tanka nişan almasını gerektiren antitank füzeler gibi yavaş hızlı silahlardan alınacak isabet olasılığını azaltmaktadır. Fransız Leclerc tankı gibi bir çok ana muharebe tankında, sis bombası rampaları aynı zamanda gözyaşartıcı gaz bombaları ve antipersonel el bombaları atacak şekilde de tasarlanmıştır. Bir çok İsrail tankında, içeriden kullanabilen ve engellerin arkasındaki hedeflere de saldırmaya olanak vererek antipersonel özellikleri arttıran küçük bir dik havan topu da bulunmaktadır. Diğer tankları da içeriden doldurulabilen sis/el bombası rampalarıyla donatmak için teklifler yapılmıştır.
Termik görüntülemenin kullanılmaya başlanmasından önce hızlı sis perdesi oluşturmasının yanı sıra, patlama bölgesindeki piyadeler üzerinde (örneğin mayın ya da patlayıcılarla yaklaşmaya çalışan düşman piyadesi) çok yararlı yakıcı etkisi de bulunan beyaz fosfor gazı zırhlı savaş araçlarında en çok kullanılan sis bombası tipiydi.
Termal okuyuculardan beri çoğu tank, içinde plastik veya kauçuk bulunduran sis bombaları taşımaktadır. Plastik ya da kauçuğun küçük parçaları, yanarak termal okuyucuların çalışmasını zorlaştırmaktadır.
Bazı tanklarda ise kısa süreli sis oluşturan sis bombaları yerine, sürekli sis üreten cihazlar bulunmaktadır. Genellikle sis üretmek için egzoz gazına yakıt püskürtülerek, yanmamış ya da kısmen yanmış parçacıkların yoğun sis perdesi üretmesi sağlanmaktadır.
Modern tanklar giderek, lazerli hedef bulucu veya mesafeölçerlerle hedef gösterildiğinde uyaran lazer uyarı cihazları gibi pasif savunma sistemleri ile donatılmaktadır.
Diğer pasif savunma cihazları arasında, çoğunlukla antitank silahlarını yönlendirmek için kullanılan çok kısa dalga kullanan radar cihazları ile hedefe alındığında uyarı yapan radyo uyarı cihazları sayılabilir.
Rus yapımı Shtora "soft kill" savunma sistemi, lazer karıştırma sistemi
Patlayıcı tepkisel zırh ile örtülmüş Sovyet T-72 tankı.
Özellikle çatışma alanlarının araziden meskûn mahallere kayması, etkin tank savunma sistemlerinin gelişiminin hızlanmasında oldukça etkili oldu. Çünkü zırhlı birlikler toplu halde kullanıldıklarında kalabalık piyade gruplarına karşı etkili olurken; birkaç zırhlı araçtan meydana gelmiş bir grup, dağınık haldeki az sayıda piyadeye karşı etkili olamıyor ve tanklar özellikle yerleşim alanlarına girdiklerinde kalabalık gruplar halinde ilerleyemedikleri gibi etkili olabilecekleri çok sayıda piyadeyi de bir arada bulamıyorlar. Bu tehditleri bertaraf etmek için tankların edilgen zırh korumasını arttırmak bir seçenek. Fakat ağırlık artışı, yeni ve daha güçlü süspansiyonların geliştirilmesini ve hızı koruyabilmek için tankların motor güçlerinin yükseltilmesini zorunlu kılıyor. Tüm bu çalışmaların maliyeti büyük bir ekonomik yük getirmekle birlikte; bir veya iki yıl gibi kısa bir sürede geliştirilen tanksavar sistemleri nedeniyle korumanın yeniden yetersiz kalması ve harcanan paraların boşa gitmesi kaçınılmaz oluyor. Artık tankların zırhlarını arttıracak tatmin edici boyutlarda çözülemeyeceği genel bir kabul. Zırhlı araçlar artık kendilerine zarar verecek mühimmatın çarpmasını bekleyerek edilgen duramayacaklar. Muharebe sahasında hayatta kalabilmeleri için daha etkin olmaları gerekiyor.
Ana muharebe tankı, modern ordulardaki en ağır zırhlı araçtır. Bu zırh, aracı ve personelini çeşitli tehditlerden korumak için tasarlanmıştır. Genellikle, diğer tanklardan ateşlenen zırh delici mermilere karşı korunmak en önemli neden olarak görülmektedir. Tanklar aynı zamanda güdümlü anti-tank füzeleri, anti-tank kara mayınları, büyük bombalar ve direk topçu atışı ile de etkisiz hale getirilebilir ya da yokedilebilir. Tanklar özellikle hava tehditlerine karşı çok savunmasızdır. Çoğu modern ana muharebe tankı top şarapneli ve füze tahrikli el bombası gibi hafif anti-tank silahlara karşı tamama yakın bir korunma sağlar. Her açıdan ve olası her türlü tehdite karşı koruma sağlanması için gerekli zırh çok ağırdır ve pratik olmaktan uzaktır. Bu nedenle, bir ana muharebe tankı tasarımı yapılırken korunma ile ağırlık arasındaki dengeyi bulmak için çok çaba harcanmaktadır.
İçindekiler
1. Edilgen Koruma
1.1. Zırh
2. Etkin Koruma
2.1. Sis bombası rampaları
3. Kaynak(lar)
3.1. Dış Kaynak(lar)
Edilgen Koruma
Edilgen zırh olarak tankların gelişimi ile birlikte zırh çeliği kullanıldı. İkinci Dünya Savaşı ile birlikte katmanlı zırh çelikleri kullanıldı. Günümüzde ise katmanlı zırh çeliğinden daha hafif ve daha sağlam olan titanyum diborür, bor karbür, silisyum karbür, alümina gibi zırhlar edilgen zırh olarak kullanılmaktadır.
Ek zırhlar genellikle RPG-7 gibi tanksavarlara karşı kullanılmak için tasarlanmıştır. Bu zırhlardan karşı patlayıcılı olanlar roketin çarpmasıyla karşı patlama getirir ve roketin zırha etki etmesi önlenir. Seramik zırhlar da ise roketin patlaması ile oluşan yüksek ısıdan korunarak asıl zırhın etkilenmemesi amaçlanır. Bu zırhlarda roket seramik zırhı delemez ve asıl zırha da etki edemez.
En gelişmiş edilgen zırh korumasına sahip tanklar Amerikan M1A2 Abrams tanklarıdır.
"Zırhlı araçların en büyük dezavantajı ağır yapılarıdır. Norveçli mühendislerin geliştirdiği teknolojisiyse bu gerçeği tarihe gömeceğe benzer. Mühendisler yeni geliştirdikleri zırhlı araçlarda ağır çelik malzemeler yerine, kapı içlerine plastik su tankları yerleştirmiş. Bu tankları da tamamen su ile doldurmuşlar. Su, kurşun ve şarapnel parçalarını durduruyor."
Zırh
Zırhlı savaş araçlarının çoğu, sertleştirilmiş çelik plakalardan ve bazen de alüminyumdan üretilir. Zırhın göreceliği sertliği RHA (rolled homogeneous armour) ile karşılaştırılarak gösterilir.
Zırhlı araçlar genellikle en iyi önden korunmalıdır ve personel her zaman aracı düşmanın bulunduğu varsayılan yöne doğru tutmaya çalışır. En kalın ve en iyi eğimli zırh ön üst kısımda ve taretin önündedir. Yanlarda daha az zırh bulunur, arka, alt ve tavan bölgeleri en az korunaklı kısımlardır. II. Dünya Savaşı ABD M4 Sherman orta sınıf tank personeli Alman Tiger tanklarının önden yara almadığını görünce yandan saldırı yapmak zorunda kalmıştır. Günümüzde tanklar uzmanlaştırılmış yukarıdan saldıran füze silahlarına ve hava saldırısına karşı savunmasız durumdadır. II. Dünya Savaşı sırasında, özellikle Normandiya Çıkartması'ndan sonra Fransa'da uçak füzeleri korkunç bir ün kazanmıştır. Savaş sonrası yapılan incelemeler, bir çok ölümün hedefi kılpayı kaçıran atışlardan olduğunu ortaya çıkarmıştır. Hawker Hurricane uçaklarının 40 mm. ya da Stuka uçaklarının 37 mm.lik zırh delici cephane kullanan topları etkili olmuştur. Motor bölmesine atılan basit bir molotof kokteyli bile bir çok tankı hizmet dışı bırakabilir.
II. Dünya Savaşı'ndan önce birçok tank tasarımcısı deneysel tanklarda eğik zırh yerleşimini denemiştir. Zamanın bu konudaki en ünlü ve başarılı örneği T-34 tankıydı. Zırh plakalarının belli bir açıyla yerleştirilmesi hem zırhın etken dik kalınlığını hem de sekme şansını artırarak mermilere karşı korunmayı büyük oranda artırmaktadır. Alman tank personelinin T-34'lerin açılı zırhlarına yapılan bazı atışların sadece sekip zarar vermemesi üzerine dehşete düştükleri söylenir.
Hafif piyade antitank silahları bile bir tankı süspansiyon sistemine ya da paletlerine zarar vererek yürümez hale getirebilir. Çoğu paletli askeri aracın süspansiyon sistemini koruyan yan etekleri vardır.
Bazuka gibi yüksek patlayıcılı antitank silahları II. Dünya Savaşı'ndaki yeni tehditlerdi. Bu silahlar, patlamanın kuvvetini dar delici bir akışa yönlendirecek şekilde biçim verilmiş savaş başlığı taşırlar. İnce boşluklu zırh, çelik örgü zincir roketatar kalkanı veya kauçuk eteklerin yüksek patlayıcılı mermilerin ana zırhtan çok uzakta patlamasına neden olduğu, dolayısıyla da delicilik güçlerinin oldukça azaldığı görülmüştür.
Yüksek patlayıcılı plastik gibi bazı antitank cephanesi, bir aracın zırhına yapışan ve patladığında tankın içinde tehlikeli şekilde küçük metal parçacıkların yayılmasını sağlayan esnek patlayıcı malzeme kullanır. Zırhı delmeden içindeki personeli öldürerek tankı etkisiz hale getirir. Buna karşı koruma olarak bazı araçların içinde parçacık oluşmasını engelleyen malzeme tabakası döşelidir.
1970'lerden beri bazı tanklar çeşitli alaşım ve seramikten yapılan daha karmaşık kompozit zırhlarla korunmaktadır. Pasif zırhların içinde en iyi olarak nitelendirilebileceklerden biri Birleşik Krallık tarafından geliştirilen Chobham zırhıdır. Chobham zırhı, konvansiyonel zırh tabakaları arasında reçineli bez matrisi içinde bulunan boşluklu seramik bloklardan oluşan bir zırh çeşididir. Çok iyi korunan M1A1 Abrams ana muharebe tankında da tükenmiş uranyum ile kaplanmış bir çeşit Chobham zırhı bulunmaktadır.
İsrail Merkava tankları korunmaya yönelik tasarımı en ileriye götürerek motor ve yakıt deposunu ikincil zırh olarak kullanmaktadır.
Etkin Koruma
Patlayıcı tepkisel zırh ise yüksek patlayıcılı antitank silahlara karşı ayrı bir koruma önlemidir. Şekilli savaş başlığının yarattığı patlamayı yaymak için zırh parçaları kendiliğinden patlar. Tepkisel zırh ana muharebe tankının dışına küçük ve değiştirilebilir bloklar halinde yerleştirilir.
Aktif korunma sistemleri tepkisel zırhtan bir adım daha öteye gitmektedir. Bu sistemler gelen mermilere otomatik olarak karşı koymak için radar ya da başka bir tespit teknolojisi kullanırlar. Sistem düşman ateşi tespit ettiğinde, atışın yönünü hesaplayarak hedefe bir kaç metre kala gelen mermiyi durdurmak için patlayıcı ile fırlatılan karşı mermiyi yönlendirir.
"Hard kill" savunma sisteminde tanka gelen roket ilk önce radar tarafından belirlenir. Daha sonra devreye karşı roketler girer ve gelen roket, karşı roketin patlamasıyla etrafa dağılan şarapnel parçaları ile imha olur. En bilinen "hard kill" savunma sistemlerinden biri İsrail yapımı "Trophy" savunma sistemidir. Bu sistemin başarısı kanıtlanmıştır ve Amerikan Ordusu tarafından kullanılmak üzere sipariş edilmiştir.
"Soft kill" savunma sistemleri ise günümüzdeki her modern ana muhabere tankında kullanılır. Bu sistemde gelen tehdidin imhası söz konusu değildir. Yapılan tek şey gelen tehdidin saptırılması ve şaşırtılmasıdır. Alev topu ya da sis bombaları en çok kullanılan "soft kill" savunma sistemleridir. Alev topu ısı güdümlü(IRR) tanksavarlara karşı, sis bombaları ise lazer güdümlü tanksavarlara karşı kullanılır.
Sis bombası rampaları
Çoğu zırhlı araçta kısa sürede düşman pususundan veya saldırısından geri çekilmeyi maskeleyecek bir sis perdesi oluşturabilen sis bombası rampaları mevcuttur. Saldırı esnasında düşmana saldırının erken uyarısını yaptığı ve saldıranın görüşünü engellediği için çok nadiren kullanılmaktadır. Modern sis bombaları ışığın görünür spektrumunda olduğu kadar kızılötesinde de etkilidir.
Bazı sis bombaları düşmanın hedef bulucuları ve mesafe ölçerlerinin lazer ışınlarını da engelleyecek kadar yoğun duman oluşturacak şekilde tasarlanmıştır. Bu şekilde görerek atış yapan ve kullanıcının göreceli olarak uzun sürede tanka nişan almasını gerektiren antitank füzeler gibi yavaş hızlı silahlardan alınacak isabet olasılığını azaltmaktadır. Fransız Leclerc tankı gibi bir çok ana muharebe tankında, sis bombası rampaları aynı zamanda gözyaşartıcı gaz bombaları ve antipersonel el bombaları atacak şekilde de tasarlanmıştır. Bir çok İsrail tankında, içeriden kullanabilen ve engellerin arkasındaki hedeflere de saldırmaya olanak vererek antipersonel özellikleri arttıran küçük bir dik havan topu da bulunmaktadır. Diğer tankları da içeriden doldurulabilen sis/el bombası rampalarıyla donatmak için teklifler yapılmıştır.
Termik görüntülemenin kullanılmaya başlanmasından önce hızlı sis perdesi oluşturmasının yanı sıra, patlama bölgesindeki piyadeler üzerinde (örneğin mayın ya da patlayıcılarla yaklaşmaya çalışan düşman piyadesi) çok yararlı yakıcı etkisi de bulunan beyaz fosfor gazı zırhlı savaş araçlarında en çok kullanılan sis bombası tipiydi.
Termal okuyuculardan beri çoğu tank, içinde plastik veya kauçuk bulunduran sis bombaları taşımaktadır. Plastik ya da kauçuğun küçük parçaları, yanarak termal okuyucuların çalışmasını zorlaştırmaktadır.
Bazı tanklarda ise kısa süreli sis oluşturan sis bombaları yerine, sürekli sis üreten cihazlar bulunmaktadır. Genellikle sis üretmek için egzoz gazına yakıt püskürtülerek, yanmamış ya da kısmen yanmış parçacıkların yoğun sis perdesi üretmesi sağlanmaktadır.
Modern tanklar giderek, lazerli hedef bulucu veya mesafeölçerlerle hedef gösterildiğinde uyaran lazer uyarı cihazları gibi pasif savunma sistemleri ile donatılmaktadır.
Diğer pasif savunma cihazları arasında, çoğunlukla antitank silahlarını yönlendirmek için kullanılan çok kısa dalga kullanan radar cihazları ile hedefe alındığında uyarı yapan radyo uyarı cihazları sayılabilir.
Rus yapımı Shtora "soft kill" savunma sistemi, lazer karıştırma sistemi
Patlayıcı tepkisel zırh ile örtülmüş Sovyet T-72 tankı.