Salvo
Kayıtlı Üye
TAHKİM
Taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlığın devlet mahkemelerine giden yolu kapatmak şartı ile 3. kişiler tarafından görülmesidir.
Uyuşmazlığın çözümlenmesi kendilerine bırakılan bu özel kişilere de hakem
denir.
Hakem-bilirkişilerin görevi, sadece kendilerine havale edilen hususu tespitle
sınırlıdır.
Uyuşmazlığın 3. kişiler tarafından görülebilmesi tarafların bu konuda anlaşmalarına bağlıdır.
TAHKİM SÖZLEŞMESİ:
Tahkim sözleşmesi ile taraflar, aralarındaki bir uyuşmazlığın çözümlenmesi için tahkim yoluna, yani hakeme başvurmayı kararlaştırırlar.
Tahkim anlaşmasının hukuki niteliği konusu tartışmalıdır. Onun bir maddi hukuk sözleşmesi mi yoksa usul hukuku sözleşmesi mi olduğu hususu tartışılmıştır. Baskın görüş onun Usul hukuku sözleşmesi olduğu yönündedir.
Tahkim sözleşmesinin 2 şekilde yapılması mümkündür.
sözleşme: taraflar doğmuş olan bir uyuşmazlığın
tahkim yolu ile çözümlenmesi için ayrı bir sözleşme yapabilirler. Bu
sözleşmenin konusu münhasıran tahkimdir. (dar anlamda tahkim sözleşmesi)
tahkim şartı: taraflar yaptıkları bir sözleşmeye bu sözleşmeden doğacak
uyuşmazlıkların tahkim yolu ile çözümleneceğini şart olarak koyabilirler.
Burada tahkim, o sözleşmenin yalnız başına konusu olmayıp, o sözleşmenin
yalnız bir şartını teşkil etmektedir.
Tarafların bir tahkim sözleşmesi yapmak istediklerinin başka bir deyimle
aralarındaki uyuşmazlığın tahkim yolu ile çözümlenmesini istediklerinin,
tahkim sözleşmesinde açıkça belirtilmesi gerekir.
Tahkim sözleşmesinin şartları:
1-Yazılı yapılmayan tahkim sözleşmesi geçersizdir.
2-İki tarafın iradesine tabi olmayan, tarafların dava konusu
üzerinde kabul veya sulh yolu ile serbestçe tasarruf edemeyecekleri hallerde
tahkim mümkün değildir.
3-Taraflar tahkim sözleşmesi yaparken hangi uyuşmazlık hakkında bu sözleşmeyi yaptıklarını bilmelidirler. Aramızdaki iş ilişkilerinde doğacak tüm uyuşmazlıklarda tahkim yoluna gidileceği yönündeki bir anlaşma geçerli olmayacaktır.
HAKEM SÖZLEŞMESİ VE HAKEMLER
Hakem sözleşmesi taraflar ile hakem arasında yapılan bir sözleşmedir. Bir
vekalet veya hizmet sözleşmesidir. Hakem sözleşmesi yazılı şekle tabi
değildir.
Hakemler mahkeme tarafından seçilse bile taraflar ile hakem arasında bir
hakem sözleşmesi yapılmış sayılır.
Hiç kimse hakemliği kabul zorunda değildir. Sözleşme hakemin kabulü ile
meydana gelir. Hakem, hakemliği kabul edince artık sözleşme gereğince
hakemlik yapmak zorundadır. Hakemler, memurlar gibi cezai sorumluluğa
tabidir.
Hakemler:
Hakem sözleşmesi ile iki taraf arasındaki bir uyuşmazlığı çözümlemek
görevini üzerine alan kimseye hakem denir. Hakem, kendisine açılan davanın
hakimidir. Hakimden farkı, hakemin bu hususta hiç bir resmi sıfatının
bulunmaması ve tamamen tarafların iradesi ile tayin edilmiş olmasıdır.
Fiil ehliyetine sahip her gerçek ve tüzel kişi hakem tayin edebilir. Hakem
üçüncü kişi olmalıdır. Taraflar veya vekilleri hakem olamazlar. Hakimler ve
savcılar hakem olamaz. Avukatlar ve noterler hakemlik yapabilir.
Hakemlerin seçimi:
–hakem tahkim sözleşmesinde ismen gösterilmiştir. Bu kimse hakemliği kabul
etmez istifa eder veya ölürse tahkim sözleşmesi hükümsüz kalır.
–hakem sözleşmesinde hakemlerin taraflarca seçileceği kararlaştıralabilir.
Taraflar arasında eşitliğe uyulması gerekir. Ekseriya tarafların birer hakem
seçecekleri kararlaştırılır. Bu halde dava açmak isteyen taraf kendi
hakemini tayin ederek, karşı tarafa hakemini tayin emesi için 7 günlük bir
süre verir. Karşı taraf bu yedi gün içinde hakemini tayin edip bildirmezse,
onun hakemi mahkeme tarafından seçilir. Karşı taraf 7 gün içinde hakemini
tayin etmezse artık bu hakkı düşer.
–tahkim sözleşmesinde hakemin kimin tarafından seçileceğine ilişkin bir
açıklık yoksa, hakemler, davaya bakmaya yetkili ve görevli olan mahkeme
tarafından seçilir. Tahkim sözleşmesinde hakemlerin adedi hakkında bir
açıklık yoksa, mahkeme 3 hakem seçer.
–tahkim sözleşmesi ile hakemlerin seçimi bir üçüncü kişiye bırakılmış ise,
hakemler bu üçüncü kişi tarafından seçilir. Bu üçüncü kişinin hakem
seçiminden kaçınması veya ölmesi halinde tahkim sözleşmesi hükümsüz kalır.
Hakemler nasıl seçilirse seçilsin ancak iki tarafın muvafakatıyla
azlolunabilir. Hakemlerden biri ret veya istifa nedeniyle ayrılırsa yerine
bir başkası seçilir.
Dava açılması:
Hakemler mahkeme tarafından seçilecekse dava hakemlerin tayini
için mahkemeye başvurulduğu tarihte açılmış sayılır.
Hakemlerin tayini taraflara ait ise, davacının hakemini seçip, davalıya hakemini seçmesini tebliğ ettiği tarihte dava açılmış sayılır.
Hakemlerin tayini bir üçüncü kişiye ait ise, hakemlerin tayini için üçüncü kişiye başvurulduğu tarihte dava açılmış sayılmalıdır.
Dava dilekçesi taraflarca kararlaştırılan veya tahkim mahkemesi tarafından belirlenen süre içersinde mahkemeye sıunulmalıdır.
Yargılama:
Hakemlerin uygulayacakları yargılama usulünü, taraflar
tahkim sözleşmesinde tespit etmiş olabilirler. Hakemler tahkim sözleşmesinde
tespit edilen yargılama usulünü uygularlar.
Tahkim sözleşmesinde yargılama usulü hakkında bir açıklık yoksa, hakemler,
uygulayacakları yargılama usulünü kendileri belirler.
Her iki halde de hakemler bir yargılama usulünün ana kurallaına uymak
zorundadırlar. Hakemler her iki tarafa da eşit işlem yapmakla yükümlüdürler.
Üçüncü kişiler hakemlerde açılmış bir davaya müdahale edebilirler.
Tahkim süresi:
Hakemler 6 ay içinde hüküm vermek zorundadırlar. Bu süre
içinde hüküm verilmemişse, hakemelrin yapmış oldukları işlemler batıl olup
davaya yetkili ve görevli mahkeme tarafından bakılır.
Tahkim süresinin başlangıcı:
1.birden fazla hakem varsa, hakemlerin ilk toplantılarını yapmış
oldukları tarih
2.hakemin bir kişi olması halinde, hakemin bazı usul işlemleri için ilk
tensip kararını verdiği tarihtir.
Taraflar tahkim süresini uzatabililer. Tahkim süresi, tahkim sözleşmesinde
gösterilmiş olsa bile taraflar bunu uzatabilirler.
HAKEM KARARLARINA KARŞI KANUN YOLLARI:
Temyiz: hakem kararlarına karşı temyiz yolu açıktır. Temyiz mercii
yargıtaydır. Hakem kararları hakkında temyiz (bozma) sebepleri, mahkeme
kararlarındakinden çok daha dardır.
Ancak aşağıdaki hallerde bozulabilir:
.tahkim süresi bittikten sonra karar verilmiş olması
.talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş
.hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan bir konuda karar vermiş
olmaları
.hakemlerin iki tarafın iddialarından her biri hakkında karar vermemiş
olmaları
Karar düzeltme:
Hakem kararları hakkındaki yargıtay kararlarına karşı karar
düzeltme yoluna gidilemez.
Yargılamanın iadesi:
Kesinleşmiş hakem kararlarına karşı yargılamanın iadesi
yoluna gidilebilir. Yargılamanın iadesi davası kararı vermiş olan hakemler
tarafından incelenir. Tarafların hakem kararının verilmesinden önceki bir
dönemde yargılamanın iadesini isteme hakkından feragat ettiklerine dair
yaptıkları sözleşme hükümsüzdür.
Hakem kararının tavzihi:
Tavzih ve tashihi istenebilir. Tavzih yetkisi,
tahkim süresi içinde karar vermiş olan hakemlere aittir. Tahkim süresi
geçtikten sonra, hakemlerin kararlarını tavzih etmek yetkileri yoktur. Bu
halde, hakem kararının tevdi edildiği mahkeme, hakemleri de dinlemek
suretiyle hakem kararını icrasına kadar tavzih edebilir.
Hakem kararları kesinleşmedikçe icra olunamaz.
Hakem kararı yargıtay tarafından onanmak suretiyle kesinleşmiş ise, hakem
kararının altına veya arkasına kararın kesinleştiğine dair bir şerh verir.
Hakem kararı süresinde temyiz edilmediği için kesinleşmiş ise bu halde hakem
kararı kesinleşme şerhi ile birlikte mahkeme başkanı tarafından tasdik
olunur bunun üzerine hakem kararı icraya konabilir.
Taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlığın devlet mahkemelerine giden yolu kapatmak şartı ile 3. kişiler tarafından görülmesidir.
Uyuşmazlığın çözümlenmesi kendilerine bırakılan bu özel kişilere de hakem
denir.
Hakem-bilirkişilerin görevi, sadece kendilerine havale edilen hususu tespitle
sınırlıdır.
Uyuşmazlığın 3. kişiler tarafından görülebilmesi tarafların bu konuda anlaşmalarına bağlıdır.
TAHKİM SÖZLEŞMESİ:
Tahkim sözleşmesi ile taraflar, aralarındaki bir uyuşmazlığın çözümlenmesi için tahkim yoluna, yani hakeme başvurmayı kararlaştırırlar.
Tahkim anlaşmasının hukuki niteliği konusu tartışmalıdır. Onun bir maddi hukuk sözleşmesi mi yoksa usul hukuku sözleşmesi mi olduğu hususu tartışılmıştır. Baskın görüş onun Usul hukuku sözleşmesi olduğu yönündedir.
Tahkim sözleşmesinin 2 şekilde yapılması mümkündür.
sözleşme: taraflar doğmuş olan bir uyuşmazlığın
tahkim yolu ile çözümlenmesi için ayrı bir sözleşme yapabilirler. Bu
sözleşmenin konusu münhasıran tahkimdir. (dar anlamda tahkim sözleşmesi)
tahkim şartı: taraflar yaptıkları bir sözleşmeye bu sözleşmeden doğacak
uyuşmazlıkların tahkim yolu ile çözümleneceğini şart olarak koyabilirler.
Burada tahkim, o sözleşmenin yalnız başına konusu olmayıp, o sözleşmenin
yalnız bir şartını teşkil etmektedir.
Tarafların bir tahkim sözleşmesi yapmak istediklerinin başka bir deyimle
aralarındaki uyuşmazlığın tahkim yolu ile çözümlenmesini istediklerinin,
tahkim sözleşmesinde açıkça belirtilmesi gerekir.
Tahkim sözleşmesinin şartları:
1-Yazılı yapılmayan tahkim sözleşmesi geçersizdir.
2-İki tarafın iradesine tabi olmayan, tarafların dava konusu
üzerinde kabul veya sulh yolu ile serbestçe tasarruf edemeyecekleri hallerde
tahkim mümkün değildir.
3-Taraflar tahkim sözleşmesi yaparken hangi uyuşmazlık hakkında bu sözleşmeyi yaptıklarını bilmelidirler. Aramızdaki iş ilişkilerinde doğacak tüm uyuşmazlıklarda tahkim yoluna gidileceği yönündeki bir anlaşma geçerli olmayacaktır.
HAKEM SÖZLEŞMESİ VE HAKEMLER
Hakem sözleşmesi taraflar ile hakem arasında yapılan bir sözleşmedir. Bir
vekalet veya hizmet sözleşmesidir. Hakem sözleşmesi yazılı şekle tabi
değildir.
Hakemler mahkeme tarafından seçilse bile taraflar ile hakem arasında bir
hakem sözleşmesi yapılmış sayılır.
Hiç kimse hakemliği kabul zorunda değildir. Sözleşme hakemin kabulü ile
meydana gelir. Hakem, hakemliği kabul edince artık sözleşme gereğince
hakemlik yapmak zorundadır. Hakemler, memurlar gibi cezai sorumluluğa
tabidir.
Hakemler:
Hakem sözleşmesi ile iki taraf arasındaki bir uyuşmazlığı çözümlemek
görevini üzerine alan kimseye hakem denir. Hakem, kendisine açılan davanın
hakimidir. Hakimden farkı, hakemin bu hususta hiç bir resmi sıfatının
bulunmaması ve tamamen tarafların iradesi ile tayin edilmiş olmasıdır.
Fiil ehliyetine sahip her gerçek ve tüzel kişi hakem tayin edebilir. Hakem
üçüncü kişi olmalıdır. Taraflar veya vekilleri hakem olamazlar. Hakimler ve
savcılar hakem olamaz. Avukatlar ve noterler hakemlik yapabilir.
Hakemlerin seçimi:
–hakem tahkim sözleşmesinde ismen gösterilmiştir. Bu kimse hakemliği kabul
etmez istifa eder veya ölürse tahkim sözleşmesi hükümsüz kalır.
–hakem sözleşmesinde hakemlerin taraflarca seçileceği kararlaştıralabilir.
Taraflar arasında eşitliğe uyulması gerekir. Ekseriya tarafların birer hakem
seçecekleri kararlaştırılır. Bu halde dava açmak isteyen taraf kendi
hakemini tayin ederek, karşı tarafa hakemini tayin emesi için 7 günlük bir
süre verir. Karşı taraf bu yedi gün içinde hakemini tayin edip bildirmezse,
onun hakemi mahkeme tarafından seçilir. Karşı taraf 7 gün içinde hakemini
tayin etmezse artık bu hakkı düşer.
–tahkim sözleşmesinde hakemin kimin tarafından seçileceğine ilişkin bir
açıklık yoksa, hakemler, davaya bakmaya yetkili ve görevli olan mahkeme
tarafından seçilir. Tahkim sözleşmesinde hakemlerin adedi hakkında bir
açıklık yoksa, mahkeme 3 hakem seçer.
–tahkim sözleşmesi ile hakemlerin seçimi bir üçüncü kişiye bırakılmış ise,
hakemler bu üçüncü kişi tarafından seçilir. Bu üçüncü kişinin hakem
seçiminden kaçınması veya ölmesi halinde tahkim sözleşmesi hükümsüz kalır.
Hakemler nasıl seçilirse seçilsin ancak iki tarafın muvafakatıyla
azlolunabilir. Hakemlerden biri ret veya istifa nedeniyle ayrılırsa yerine
bir başkası seçilir.
Dava açılması:
Hakemler mahkeme tarafından seçilecekse dava hakemlerin tayini
için mahkemeye başvurulduğu tarihte açılmış sayılır.
Hakemlerin tayini taraflara ait ise, davacının hakemini seçip, davalıya hakemini seçmesini tebliğ ettiği tarihte dava açılmış sayılır.
Hakemlerin tayini bir üçüncü kişiye ait ise, hakemlerin tayini için üçüncü kişiye başvurulduğu tarihte dava açılmış sayılmalıdır.
Dava dilekçesi taraflarca kararlaştırılan veya tahkim mahkemesi tarafından belirlenen süre içersinde mahkemeye sıunulmalıdır.
Yargılama:
Hakemlerin uygulayacakları yargılama usulünü, taraflar
tahkim sözleşmesinde tespit etmiş olabilirler. Hakemler tahkim sözleşmesinde
tespit edilen yargılama usulünü uygularlar.
Tahkim sözleşmesinde yargılama usulü hakkında bir açıklık yoksa, hakemler,
uygulayacakları yargılama usulünü kendileri belirler.
Her iki halde de hakemler bir yargılama usulünün ana kurallaına uymak
zorundadırlar. Hakemler her iki tarafa da eşit işlem yapmakla yükümlüdürler.
Üçüncü kişiler hakemlerde açılmış bir davaya müdahale edebilirler.
Tahkim süresi:
Hakemler 6 ay içinde hüküm vermek zorundadırlar. Bu süre
içinde hüküm verilmemişse, hakemelrin yapmış oldukları işlemler batıl olup
davaya yetkili ve görevli mahkeme tarafından bakılır.
Tahkim süresinin başlangıcı:
1.birden fazla hakem varsa, hakemlerin ilk toplantılarını yapmış
oldukları tarih
2.hakemin bir kişi olması halinde, hakemin bazı usul işlemleri için ilk
tensip kararını verdiği tarihtir.
Taraflar tahkim süresini uzatabililer. Tahkim süresi, tahkim sözleşmesinde
gösterilmiş olsa bile taraflar bunu uzatabilirler.
HAKEM KARARLARINA KARŞI KANUN YOLLARI:
Temyiz: hakem kararlarına karşı temyiz yolu açıktır. Temyiz mercii
yargıtaydır. Hakem kararları hakkında temyiz (bozma) sebepleri, mahkeme
kararlarındakinden çok daha dardır.
Ancak aşağıdaki hallerde bozulabilir:
.tahkim süresi bittikten sonra karar verilmiş olması
.talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş
.hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan bir konuda karar vermiş
olmaları
.hakemlerin iki tarafın iddialarından her biri hakkında karar vermemiş
olmaları
Karar düzeltme:
Hakem kararları hakkındaki yargıtay kararlarına karşı karar
düzeltme yoluna gidilemez.
Yargılamanın iadesi:
Kesinleşmiş hakem kararlarına karşı yargılamanın iadesi
yoluna gidilebilir. Yargılamanın iadesi davası kararı vermiş olan hakemler
tarafından incelenir. Tarafların hakem kararının verilmesinden önceki bir
dönemde yargılamanın iadesini isteme hakkından feragat ettiklerine dair
yaptıkları sözleşme hükümsüzdür.
Hakem kararının tavzihi:
Tavzih ve tashihi istenebilir. Tavzih yetkisi,
tahkim süresi içinde karar vermiş olan hakemlere aittir. Tahkim süresi
geçtikten sonra, hakemlerin kararlarını tavzih etmek yetkileri yoktur. Bu
halde, hakem kararının tevdi edildiği mahkeme, hakemleri de dinlemek
suretiyle hakem kararını icrasına kadar tavzih edebilir.
Hakem kararları kesinleşmedikçe icra olunamaz.
Hakem kararı yargıtay tarafından onanmak suretiyle kesinleşmiş ise, hakem
kararının altına veya arkasına kararın kesinleştiğine dair bir şerh verir.
Hakem kararı süresinde temyiz edilmediği için kesinleşmiş ise bu halde hakem
kararı kesinleşme şerhi ile birlikte mahkeme başkanı tarafından tasdik
olunur bunun üzerine hakem kararı icraya konabilir.