suskunluk yapmacık konuşma

meridyen2

Kayıtlı Üye
-Suskunluk:

karsilik_clip_image008.jpg


Samimiyetsizliği ortaya koyan bir başka tepki de normal zamanlarda canlı, neşeli bir karakter sergileyen, sohbetlerinde seri, akıcı ve candan konuşmalar yapan kimselerin bir eleştiri karşısında bir anda suskunlaşıp, konuşamaz hale gelmeleridir. Gerçek imanda müminler en zor anlarda, en güç şartlarda bile şevklerinden ve iradelerinden bir şey kaybetmezler. Hatta tam aksine bu tarz durumlarda daha da şevklenerek, daha da büyük bir gayret göstererek imanlarının gücünü ortaya koyarlar.

Elbette ki, bu tür durumlarda doyurucu açıklamalar yapmaktansa susmayı tercih edenler, bunu açık bir eylem ve protesto olarak yaparlar. Bu şekilde, kendilerine hatırlatmada bulunan mümin kardeşlerini yıldırmak isterler. Ancak kendilerine bu yaptıklarının çirkin bir tavır olduğu söylense, bu kez de akıllarına bir şey gelmediği için konuşmadıkları gibi mazeretler öne sürerler.

Bu tarz tavırlar elbette ki sinsice yapılır ve ispatlanamaz. Daha önce de belirtildiği gibi, ancak altıncı his ile görülüp anlaşılabilir. Samimiyetsiz kişi ise, delil olmamasından istifade ederek, eylemlerini sürdürür. Ancak bu çirkin inadıyla hem Allah'ın rızasını, hem de müminlerin güven, saygı ve sevgilerini kaybeder. Buna rağmen kendisini akıllı ve karda sayması ise, onun ne kadar küçük bir akla sahip olduğunun açık bir göstergesidir. Üstelik söz konusu kişi, sinsice yaptığı planlar nedeniyle son derece karmaşık bir ruh haline sahip olur. Yaptıklarının samimiyetsizlik olduğunu bilmenin vicdani sıkıntısını yaşar. Bu yüzden sürekli tedirginlik ve huzursuzluk içinde yaşar. Bu da, Allah'ın bu dünyada gizli samimiyetsizlik uygulamaya kalkanlara verdiği gizli azaplardan biridir.

-Yapmacık konuşma:

Kalplerinde sakladıklarını Allah'ın bildiğini unutan kimseler, herhangi bir konuda sadece çevrelerindeki insanları ikna edebilmenin yeterli olacağına inanırlar. Böyle bir durumda da içlerinde olanı gizleyebilmek için yapmacıklığa başvururlar. Kalplerinde olmayan şeyleri insanlara var gibi gösterebilmek, aynı şekilde kalplerinde olup da gizlemek istedikleri şeyleri de insanlardan saklayabilmek için yapmacık tavır ve konuşmalarla karşı tarafı inandırmaya çalışırlar. Allah bir ayetinde böyle kişilerden şöyle söz etmiştir:

... Sizi ağızlarıyla hoşnut kılarlar, kalbleri ise karşı koyar. Onların çoğu fasık kimselerdir. (Tevbe Suresi, 8)

Sürekli bu ikiyüzlü ruh halini sürdürmek elbette son derece zorludur. Bir insanın hissetmediği şeyleri hissediyor gibi görünmesi büyük bir efor sarf etmesini gerektirir. Bu da son derece yıpratıcı bir durumdur. Böyle davranmayı sürdüren insan kendi kendine azap çektirmektedir.Bu insanlar kendilerine bir öğüt verildiğinde, söylenilenleri abartılı mimik ve vurgularla, detaylı ve uzun açıklamalarla kabul ettiklerini anlatırlar. Oysaki içlerinden çoğu zaman tam tersini düşünürler ve sadece konunun kapanmasını istedikleri için söylenenleri kabul etmiş görünürler. Karşı tarafın nasıl bir açıklama beklediğini hesaplayarak, hiç düşünmeden, hissetmeden ve kavramadan karşı tarafı rahatlatacağını düşündükleri bir konuşma yaparlar. Ancak bu esnada genellikle tavırlarında olumlu yönde bir değişiklik olmaz. Müslümanlar ise, yine Allah'ın yardımı ile bu insanın konuşmalarındaki yapmacıklığı hissederler.

Bu sinsiliği yapan bir insan, o an kendini temize çıkarıp kurtulduğunu zanneder, oysa, Allah onun içinden geçenleri, gizlisinin gizlisini bilmektedir. Allah, Kuran'da kalbindekileri gizlediğini zanneden insanlar için şöyle buyurmaktadır: Haberiniz olsun; gerçekten onlar, ondan gizlenmek için göğüslerini büker (Hak'tan kaçınıp yan çizer)ler. (Yine) Haberiniz olsun; onlar, örtülerine büründükleri zaman, O, gizli tuttuklarını da, açığa vurduklarını da bilir. Çünkü O, sinelerin özünde saklı duranı bilendir. (Hud Suresi, 5)

-Ters bir üslup kullanma:

Kimi insanların kendilerine verilen öğüdü etkisiz kılmak için başvurdukları yöntemlerden biri de, ters bir üslup kullanmalarıdır. Böylece karşılarındaki Müslümanı iyiliği emredip, kötülükten men etmekten vazgeçirebileceklerini zannederek yanılırlar. Çünkü, salih bir Müslüman sadece doğruları göstermekle sorumludur, karşı tarafın tavrı onun Allah'ın rızasına uygun davranmasını etkilemez.

Bu iki yüzlü kişiler, tersliği de diğer davranış bozuklukları gibi, sinsice yaparlar, çok fazla alamet ve delil vermemeye çalışırlar.

Konuşmalarında herşeyden önce gizli bir dikbaşlılık vardır. Belli belirsiz mimik ve vurguların da desteğiyle karşılarındaki kişiye gizliden gizliye meydan okurlar. Söylenen sözler ilk bakışta saygılı ve makul görünebilir. Ancak bu sözlerin söyleniş tarzı, kullanılan vurgular, bakışlarındaki sertlik ve mimiklerindeki bozukluk kişinin tam aksini söylediği izlenimini verir.
Kuran ahlakında açık da olsa gizli de olsa ters bir tavrın hiçbir şekilde yeri yoktur. Müminleri cahiliye insanlarından ayıran önemli bir özellikleri yumuşak başlı, tezavulu, teslimiyetli, sabırlı ve şefkatli kimseler olmalarıdır. Tüm bu vasıfları bir insana kazandırabilecek tek güç ise Allah korkusudur. Bu nedenle gizliden gizliye terslik yapan bir insan, Allah'tan güç yetirebildiğince korkup sakınarak bu ahlakından hemen vazgeçmeli ve müminlere karşı yumuşak başlı ve teslimiyetli bir ahlak sergilemelidir.
(alıntı harun yahya gizli azapların çözümü)
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst