KANUNDA SUÇ OLARAK GÖSTERİLMEMİŞ BİR FİİLDEN DOLAYI TAKİBATA UĞRAMAMA VE KANUNDA ÖNGÖRÜLMEMİŞ BİR CEZAYA ÇARPTIRILMAMA HAKKI (SUÇLARIN VE CEZALARIN KANUNÎLİĞİ İLKESİ)
Suç ve cezaların ancak KANUN ile konulması ve bunların usûlüne uygun olarak ilân edilmek suretiyle herkes tarafından öğrenilmesinin temin edilmesini ifade eden ilkeye kanunilik ilkesi denmektedir. Bu ilke sayesinde, bir toplumda yaşayan insanlar neyin serbest olduğunu önceden öğrenebilmekte ve iradeleriyle yasağı veya serbest olanı seçebilmekte ve bunun sonuçlarına da baştan razı olmaktadırlar. Yine bu ilke, hürriyetleri, sosyal hayatı mümkün kılmak amacıyla kısmak demek olan suç ve ceza koyma işinin sadece kanun koyucuya ait bir iş olduğunu, yürütmenin ve idarenin böyle bir yetkisi bulunmadığını, örf ve adet ile de suç ve ceza yaratılamayacağını göstermektedir.
AY m. 38/1 de, "kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz... Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konur" denilmek suretiyle bu ilke dile getirilmiştir. Keza TCK m. 2'de de, "kanunun sarih olarak suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez. Kanunda yazılı cezalardan başka bir ceza ile de kimse cezalandırılamaz" (m. 1 TCK) denilmek suretiyle aynı ilke ifade edilmiştir (ayrıca bkz. m. 11/2 İHEB, m. 7 İHAS, m. 15 MvSHS).
Suç ve cezaların ancak KANUN ile konulması ve bunların usûlüne uygun olarak ilân edilmek suretiyle herkes tarafından öğrenilmesinin temin edilmesini ifade eden ilkeye kanunilik ilkesi denmektedir. Bu ilke sayesinde, bir toplumda yaşayan insanlar neyin serbest olduğunu önceden öğrenebilmekte ve iradeleriyle yasağı veya serbest olanı seçebilmekte ve bunun sonuçlarına da baştan razı olmaktadırlar. Yine bu ilke, hürriyetleri, sosyal hayatı mümkün kılmak amacıyla kısmak demek olan suç ve ceza koyma işinin sadece kanun koyucuya ait bir iş olduğunu, yürütmenin ve idarenin böyle bir yetkisi bulunmadığını, örf ve adet ile de suç ve ceza yaratılamayacağını göstermektedir.
AY m. 38/1 de, "kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz... Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konur" denilmek suretiyle bu ilke dile getirilmiştir. Keza TCK m. 2'de de, "kanunun sarih olarak suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez. Kanunda yazılı cezalardan başka bir ceza ile de kimse cezalandırılamaz" (m. 1 TCK) denilmek suretiyle aynı ilke ifade edilmiştir (ayrıca bkz. m. 11/2 İHEB, m. 7 İHAS, m. 15 MvSHS).