Su Altındaki İhtişamlı Yaşam

meridyen2

Kayıtlı Üye
Su Altındaki İhtişamlı Yaşam

Tasarımları ve fonksiyonları birbirinden tamamen farklı özellikleri olan balıklar, aynı zamanda sudaki hareketlerini kolaylaştırıcı birçok sisteme de sahiptir. Allah balıkları kusursuz yetenek ve üstün yaratma sanatının birer tecellileri olarak yaratmıştır.

Günümüzde su altında daha fazla kalabilen, daha az enerjiyle, daha fazla hareket kabiliyeti olan modern denizaltılar yapabilmek için ileri teknolojiler kullanılmakta, bu amaçla çok sayıda uzman mühendis ve bilim adamı çalışmaktadır. Ancak bütün bu yapılan çalışmalara ve seferber edilen imkanlara rağmen bu gemilerde başarılabilenler sadece geminin su altında ilerleyebilmesi, gerektiğinde yükselip alçalması ile sınırlıdır.

Yaptığı bu manevraları da hareket kabiliyetleri oldukça sınırlı olarak yapabilmektedirler. Çünkü denizaltıların derinlerdeki basınçtan etkilenmemeleri için çok sağlam metallerden imal edilmesi gerekir. Ayrıca deniz dibinde bu araçlarda hayatın sürdürülebilmesi için geminin oldukça fazla bir bölümünün ihtiyaç malzemeleri ile doldurulması da, tonlarca ağırlığının yanı sıra denizaltılara ek yük anlamına geldiği için hareket ve manevra kabiliyetlerini de olumsuz olarak etkiler. Bu konudaki çalışmalar sürdürülmekte, problemler çözülmeye, bu gemilerde kullanılan teknoloji geliştirilmeye çalışılmaktadır.

Ancak burada dikkatten kaçmaması gereken çok önemli bir nokta vardır; denizin altında çok sayıda ve çeşitte canlı bulunmaktadır. Bu canlılar da tıpkı denizaltılar gibi basınca maruz kalmakta, beslenme, korunma gibi ihtiyaçlarını deniz altında karşılamaktadırlar. Ancak geliştirilmeye çalışılan denizaltının sahip olduğu hiçbir sorunu yaşamazlar.

En küçük balıktan en büyük balinaya kadar tüm deniz canlıları üstün bir manevra kabiliyeti ile rahatça hareket eder, vücut ağırlıklarını ustaca kullanarak en yüksek verimle yüzer, rahatça beslenirler. Bunun nedeni ise her cins balığın yüzme sistemlerinin mükemmel şekilde tasarlanmış olmasıdır. Her balık türünün vücudunda ilk ortaya çıktığı andan beri var olan yüzgeçlerinin yeri özel seçilmiştir, kuyruk şekli, solungaç büyüklükleri, derilerindeki girinti ve çıkıntıları ihtiyaçlarını en kusursuz biçimde sağlayacak niteliklerdedir. Bu sistemlerdeki bir eksik, yaşamalarını imkansızlaştıracağı için eksiklik gibi herhangi bir durum söz konusu değildir.

Bu mucize ve kusursuz sistemlerin her balık türünde kendi ihtiyacına göre var olması ise deniz altı canlılarının bir anda eksiksiz olarak ortaya çıktıklarını yani tümünü Allah'ın yarattığını bize kanıtlar. Şimdi deniz altındaki canlıların hayranlık uyandıran özelliklerine birkaç örnek verelim:

Yüzme Tekniğinde Yüksek Verim

Hemen hemen tüm makineler şaft denilen parçalar aracılığı ile güç üretirler. Hayvanlar ise güç üretirken çok farklı bir sistem kullanmaktadırlar. Bütün vücutları kan damarları ve sinirlerle sarılmış olduğu için makinelerden çok daha mükemmel bir tasarıma sahip olan ve ileri-geri hareket eden manivelaya benzeyen yapılar sayesinde hareket ederler. Bu canlılarda makinelerdeki güç üreten motorların yerini ise, esneme özelliğine sahip kaslar almaktadır.

Bu motorların bir örneğine su canlılarında rastlamak mümkündür. Su altı canlılarındaki her bir manivela birbirine öyle bir biçimde bağlanmıştır ki, hareket tek bir düzlemde gerçekleşir. Bu hareketi balıkların sudaki yüzüşünü düşünerek gözünüzde canlandırabilirsiniz.

Bir balığın omurgası, yerde kıvrılıp giden bir yılan gibi devamlı olarak sağa sola kıvrılır. Yüzebilmesi için kuyruğunu sallaması yeterlidir. Normal şartlar altında kuyruk bir yöne büküldüğünde, balığın ön tarafının arka tarafın tam tersi yönde ve aynı şiddette savrulması gereklidir. Ancak böyle olmaz. Çünkü balıkların vücutlarının ön tarafı bu etkiyi ortadan kaldıracak biçimde yaratılmıştır.

Tüm bu hareketler esnasında su, baş tarafa dikey bir kuvvetle etki eder. Bütün bunlar baş kısmın su içindeki salınımının, kuyruk kısmındakinden daha küçük olmasına neden olur. Böylece iki taraf arasındaki bu farklılık balığın su içindeki hareketini sağlar. (Harun Yahya, Doğadaki Mühendislik)

Balığın ileri doğru hareket hızı ise, yüzgecin balığın omurgasından geçen eksenin sağına ve soluna gidiş geliş hızı ile doğrudan bağlantılıdır. Yüzgeç eksene yaklaştığında hız artar, uzaklaştığında da azalır.

Her Yöne Hareket... Ama Nasıl?

Bir balık su içinde aşağı yukarı hareket edemediğinde yaşaması mümkün olmadığı için balıkların su içindeki tek hareketi ileri geri yönünde değildir. Bu da Allah'ın balıklarda yarattığı başka bir tasarımın varlığını göstermektedir.

Balıklar vücutlarında bulunan hava keseleri sayesinde derinlere inebilir veya su yüzeyine doğru çıkış yapabilirler. Balık derinlere indiğinde, suyun balık üzerindeki fiziksel etkileri de değişir. Çeşitli derinliklerde değişen bu şartlara uyum sağlanması ise, hava kesesindeki gazın azaltılıp, çoğaltılmasıyla sağlanır.

Ayrıca balıkların ağırlık merkezlerinin genellikle hava keselerinden geçmesi, dengenin bozulması halinde yüzgeçlerinin çok küçük hareketleriyle balığın yeniden dengesini sağlayabilmesini veya istediği pozisyonda durabilmesini sağlar.

Allah'ın ilim ve kudretinin tecellilerinden olan bu özellikler, balıkları Allah'ın yarattığını bize kanıtlayan delillerdendir. Allah, gücünün sınırsızlığını Kuran'da şöyle bildirmektedir:

"... Göklerde ve yerde her ne varsa O'nundur, tümü O'na gönülden boyun eğmişlerdir. Gökleri ve yeri (bir örnek edinmeksizin) yaratandır. O, bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca "OL" der, o da hemen oluverir." (Bakara Suresi, 116-117)

Hayranlık Uyandıran Teknikler

Peki sualtındaki canlıların bu sistemi ne denli verimlidir?

Dalgalanan bir kuyruk, bir denizaltının motorları ile kıyaslansaydı nasıl bir sonuç alınırdı?

Cambridge Üniversitesi'nden Prof. Richard Bainbridge ve çalışma arkadaşları bir su altı kamerasıyla yaptıkları gözlemlerle bu sorulara cevap aramışlardır. Gözlemler, su altında sakin duran bir balığın korkutulduğunda müthiş bir hızla harekete geçebildiğini ortaya koymuştur:

Küçük bir tatlı su balığı, 1 saniyede durgun halden 10 vücut boyu kadar ileri fırlayabilmektedir. 20 cm. boyundaki bir balığın ulaşabildiği hız ise saatte 8 kilometre kadardır. Balık büyüdükçe hızı da artmaktadır.

Ayrıca Prof. Bainbridge, 32 cm. boyundaki bir balığın uzunca bir süre 13 km/saat hızla hareket ettiğini görmüştür. Bu hız balığın kuyruk sallama sıklığı ile doğru orantılıdır. Bir balık kısa sürede ne kadar çok kuyruk sallarsa hızı da o kadar artar.

Yüzerken büyük miktarlarda güç harcayan balıklar için ani hızlanmanın hayati bir önemi vardır. Bunun nedeni ise hem avlanmak hem de avcılardan kaçabilmek için ani hıza olan ihtiyaçlarıdır.

Bazı küçük balıklar, durma noktasından maksimum hızlarına saniyenin 20'de biri kadar kısa bir sürede çıkabilirler. Bu sırada ürettikleri itme kuvveti kendi ağırlıklarının 4 katı kadar olur.

Bu verilerin ne anlam ifade ettiğini tam olarak anlamak için şöyle bir karşılaştırma yapalım: Spor arabalar sıfır km.den 100 km. hıza 4 ila 6 saniye arasında çıkarlar. Maksimum hızlarına ulaşabilmeleri için daha da fazla zamana ihtiyaçları vardır.

Bütün bunların yanı sıra gözardı edilmemesi gereken çok önemli bir nokta vardır. Balıklar bu üstün performanslarını suyun içinde gerçekleştirmekte üstelik kimi türlerde akıntıya karşı yüzmektedirler. Suyun direncinin havadan daha fazla olduğu düşünüldüğünde, balığın son derece üstün bir performansa sahip olduğu rahatlıkla anlaşılacaktır. (Harun Yahya, Doğadaki Mühendislik)
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst