Görünmezadam
Kayıtlı Üye
Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde toplu açılış töreninde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığı'nca yapılan 11 derslik, TOKİ'nin inşa ettiği 144 konut, stabilize yol, içmesuyu gibi farklı bakanlık ve krumlara ait 17 ayrı eserin açılışını yaptıklarını belirterek, "Netice itibariyle iki gün içinde gerçekleştirdiğimiz üç ayrı açılış programı ile Diyarbakır'a toplamda 880 trilyonluk yatırım kazandırdık. Tam 30 kalem eser, hizmet ve yatırımları kazandırmış olduk" dedi.
Başbakan Erdoğan, "Maalesef bu ülkede birçok sanatçı, dilinden, etnik kökeninden, kimliğinden dolayı hor görüldü, dışlandı, ötekileştirildi, ülkesinden, doğup büyüdüğü topraklardan uzakta yaşamak zorunda bırakıldı" diye konuştu.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşte bunun en son örneği Ahmet Kaya Ahmet Kaya da beni cezaevine uğurlamıştı. Türküleriyle uğurlamıştı. 'Şafak sökerken' diyerek uğurlamıştı. Tabii benim dünyada onun o vefası özel yere sahip. Ahmet Kaya, maalesef, ömrünün son demlerinde, duygusal olarak kaldıramayacağı yoğun bir baskıya maruz kaldı, vatanından uzakta, gurbette son nefesini verdi. Ahmet Kayanın suçu neydi? Bunu kendi şarkısında söylüyordu aslında. Ne diyordu? Diyarbakırlıymış. Adı Bahtiyar. Suçu saz çalmaktı. Gönül telinden geçenleri sazının teliyle söylemesiydi."
YENİ TÜRKİYE'DE KİMSE HORLANMIYOR
Türkiye'nin artık değiştiğini ifade eden Erdoğan, "Yeni Türkiyede kimse dilinden, dininden, mezhebinden, etnik kimliğinden ötürü horlanmıyor, dışlanmıyor, ötekileştirilmiyor. Türkiye, bütün renklerine, bütün unsurlarına, bütün kimliklerine eşit olarak sahip çıkıyor, herkese birinci sınıf insan muamelesi yapılıyor. Erganinin yetiştirdiği büyük şair Sezai Karakoçun her zaman vurguladığı gibi, Dicle ve Fırat kendi mecrasında, kendi yatağında özgürce akıyor artık. Dicle ve Fırat, Medineden İstanbula kadar uzanan geniş kültür coğrafyamızda, kendi değerleriyle, kendi rengiyle, kendi özgünlüğüyle yeniden itibarına kavuşuyor. Türkiye, her karış toprağıyla, 76 milyon insanıyla, bir ve bütün olarak, gönüllerini, yüreklerini birleştirmiş olarak, son derece emin adımlarla, son derece kararlı bir şekilde, geleceğe doğru yürüyor."
2023 HEDEFLERİNE DOĞRU İLERLİYORUZ
Başbakan Erdoğan, 11 yıl önce belirledikleri hedeflerin birçoğuna ulaştıklarını, birçok hedefi de aştıklarını kaydederek, şöyle devam etti:
"Şu anda, 2023 için koyduğumuz yüksek hedeflere doğru, kararlı ve disiplinli bir şekilde ilerliyoruz. İnanıyorum ki, birliğimizden taviz vermedikçe, tek bir yürek halinde hep birlikte hareket edeceğiz. Türkiyenin önünde hiçbir güç duramayacak, 21inci yüzyıl Türkiye yüzyılı olacaktır. Biz, hükümet olarak, bunu hedefliyor, böyle bir vizyonla hareket ediyoruz."
SÖZÜ OLAN SİLAHINI GÖMSÜN
"Bu terör niye? Bu kan niye? Bu ölümler niye? Niye geldik, buraya, barış için geldik. Sevgi için geldik" diyen Erdoğan, "Çünkü ben inanıyorum ki bu kardeşlerimin hepsi de bu kanın durmasını istiyor. Onun için çözüm süreci dedik. Yola böyle çıktık. Çözüm süreci için dağ taş demeden koşturduk, koşturuyoruz ve koşturacağız. Dün de söyledim, söz silahtan daha etkindir. Sözü olan varsa, silahını gömsün dedik. Yola böyle koyulsun dedik. Ama sözüne güvenmeyen neye sarılıyor, silaha sarılıyor. İşte biz, silahı göm, bırak diyoruz. Sözünle gel, tatlı dille gel. Ergani'yi çok iyi gördüm. Önümüzdeki 10 yıl boyunca da, yılmadan, yorulmadan, Türkiyeyi büyütmeye, kardeşliği yüceltmeye, soframızdaki ekmeği çoğaltmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, Diyarbakır'da ve Bismil'de olduğu gibi Ergani'de de katılımcılardan özellikle çözüm sürecine sahip çıkmalarını istedi.
Başbakan Erdoğan, "Maalesef bu ülkede birçok sanatçı, dilinden, etnik kökeninden, kimliğinden dolayı hor görüldü, dışlandı, ötekileştirildi, ülkesinden, doğup büyüdüğü topraklardan uzakta yaşamak zorunda bırakıldı" diye konuştu.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşte bunun en son örneği Ahmet Kaya Ahmet Kaya da beni cezaevine uğurlamıştı. Türküleriyle uğurlamıştı. 'Şafak sökerken' diyerek uğurlamıştı. Tabii benim dünyada onun o vefası özel yere sahip. Ahmet Kaya, maalesef, ömrünün son demlerinde, duygusal olarak kaldıramayacağı yoğun bir baskıya maruz kaldı, vatanından uzakta, gurbette son nefesini verdi. Ahmet Kayanın suçu neydi? Bunu kendi şarkısında söylüyordu aslında. Ne diyordu? Diyarbakırlıymış. Adı Bahtiyar. Suçu saz çalmaktı. Gönül telinden geçenleri sazının teliyle söylemesiydi."
YENİ TÜRKİYE'DE KİMSE HORLANMIYOR
Türkiye'nin artık değiştiğini ifade eden Erdoğan, "Yeni Türkiyede kimse dilinden, dininden, mezhebinden, etnik kimliğinden ötürü horlanmıyor, dışlanmıyor, ötekileştirilmiyor. Türkiye, bütün renklerine, bütün unsurlarına, bütün kimliklerine eşit olarak sahip çıkıyor, herkese birinci sınıf insan muamelesi yapılıyor. Erganinin yetiştirdiği büyük şair Sezai Karakoçun her zaman vurguladığı gibi, Dicle ve Fırat kendi mecrasında, kendi yatağında özgürce akıyor artık. Dicle ve Fırat, Medineden İstanbula kadar uzanan geniş kültür coğrafyamızda, kendi değerleriyle, kendi rengiyle, kendi özgünlüğüyle yeniden itibarına kavuşuyor. Türkiye, her karış toprağıyla, 76 milyon insanıyla, bir ve bütün olarak, gönüllerini, yüreklerini birleştirmiş olarak, son derece emin adımlarla, son derece kararlı bir şekilde, geleceğe doğru yürüyor."
2023 HEDEFLERİNE DOĞRU İLERLİYORUZ
Başbakan Erdoğan, 11 yıl önce belirledikleri hedeflerin birçoğuna ulaştıklarını, birçok hedefi de aştıklarını kaydederek, şöyle devam etti:
"Şu anda, 2023 için koyduğumuz yüksek hedeflere doğru, kararlı ve disiplinli bir şekilde ilerliyoruz. İnanıyorum ki, birliğimizden taviz vermedikçe, tek bir yürek halinde hep birlikte hareket edeceğiz. Türkiyenin önünde hiçbir güç duramayacak, 21inci yüzyıl Türkiye yüzyılı olacaktır. Biz, hükümet olarak, bunu hedefliyor, böyle bir vizyonla hareket ediyoruz."
SÖZÜ OLAN SİLAHINI GÖMSÜN
"Bu terör niye? Bu kan niye? Bu ölümler niye? Niye geldik, buraya, barış için geldik. Sevgi için geldik" diyen Erdoğan, "Çünkü ben inanıyorum ki bu kardeşlerimin hepsi de bu kanın durmasını istiyor. Onun için çözüm süreci dedik. Yola böyle çıktık. Çözüm süreci için dağ taş demeden koşturduk, koşturuyoruz ve koşturacağız. Dün de söyledim, söz silahtan daha etkindir. Sözü olan varsa, silahını gömsün dedik. Yola böyle koyulsun dedik. Ama sözüne güvenmeyen neye sarılıyor, silaha sarılıyor. İşte biz, silahı göm, bırak diyoruz. Sözünle gel, tatlı dille gel. Ergani'yi çok iyi gördüm. Önümüzdeki 10 yıl boyunca da, yılmadan, yorulmadan, Türkiyeyi büyütmeye, kardeşliği yüceltmeye, soframızdaki ekmeği çoğaltmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, Diyarbakır'da ve Bismil'de olduğu gibi Ergani'de de katılımcılardan özellikle çözüm sürecine sahip çıkmalarını istedi.