Soygazların Keşfi

Salvo

Kayıtlı Üye
Yüzyıllardan beri havanın büyük miktarda azot ve oksijen gazı, çok az oranda karbondioksit gazı ve su buharından oluştuğu düşünülüyordu.
1785 yılında İngiliz bilim adamı Henry Cavendish (Henri Kevındiş, 1731–1810) atmosfer ortamında bazı araştırmalar yaptı. Havaya oksijen ekleyerek elde ettiği karışımı elektrik arkından geçirdi. Böylece ortamdaki tüm azotun (N2), NO2’ye dönüşümü sağlanmaya çalışılıyordu.
N2 + O2----> 2NO ve
2NO + O2--- >2NO2
Cavendish bu işleme gaz karışımının hacminde hiç değişiklik olmayıncaya kadar devam etti. Böylece tüm azot karışımdan uzaklaştırılmış oldu.
Oluşan NO2, KOH çözeltisi ile reaksiyona sokularak ortamdan uzaklaştırıldı. Daha sonra ortamdaki aşırı oksijeni uzaklaştırmak için, potasyum pentasülfür ile reaksiyona sokuldu.
2K2S5 + 3O2 ---->2K2S2O3 + 6S
Bu işlemlerden sonra ilk gaz karışımından 1/120 kadar bir bölümü artmıştır. Cavendish, buradan şu sonuca varmıştır. Hava, oksijen ve azotdan başka hacimce %1’den daha az başka bir maddeden oluşmaktadır.

Bilim adamları artan gazın azot olduğunu ve elektrik arkının verimli çalışmadığını savunmuşlardır. Cavendish’in bu deneyi daha sonra unutulmuştur. Bundan 100 yıl sonra bazı gazların yoğunluğu üzerinde hassas deneyleri ile tanınan Lord Rayleigh oksijenle amonyağın reaksiyonundan elde ettiği N2 gazının yoğunluğunu NŞA 1,2505g.L–1 olarak bulmuştur.
4NH3 + 3O2 -----> 6H2O + 2N2 (Aşırı oksijen kızgın Cu tarafında tutulur)
Rayleigh aynı deneyi oksijen yerine havayı kullanarak yaptı. Deney sonunda elde edilen karışımı kızgın Cu’dan geçirip ortamdaki oksijeni CuO şeklinde uzaklaştırdı. Fakat elde ettiği gazın (ki o bunun saf azot olduğunu düşünüyordu) yoğunluğu; NŞA 1,2672 gL–1 idi. Rayleigh bunu, havadaki azotun bir kısmının N3 şeklinde (Ozon, O3 gibi) olabileceği, şeklinde açıkladı.

Poblemin asıl çözümleyicisi olan William Ramsay (Vilyım Remsi,1852–1916) İngiliz kimya profesörü, bu meseleyle ilgilenmeye karar verdi. Ramsay de Cavendish gibi düşünüyordu.
Cavendish’in deneylerini tekrarlayarak bir miktar havadan N2 ve O2’yi uzaklaştırdı. Geriye hacimce %1 civarında bir gaz kalmıştı. Artan gazları atomik spektroskopi yöntemiyle inceleyen Ramsay, artan maddenin azot olmadığını ve azotdan daha ağır olduğunu ileri sürmüştür.
Ramsay bu elementi bazı kimyasal reaksiyonlarda denemiş ancak bunda başarılı olamamıştı. Bu yeni elemente tembel anlamında “Argon” adını vermiştir.

Ramsay bazı radyoaktif minerallerden elde edilen bir gazın gruptan gelen ışınların dalga boyunda eşit dalga boyuna sahip olduğunu tespit etti.

Helyumda argon gibi kimyasal tepkimeye ilgisiz idi. Ramsay, helyum ve neon gibi tek atomlu gazlardan bir aile kurulmuş olması gerektiğini düşünerek çalışmalarına hız verdi. Asistanı Willie Travers ile sıvı havayı ayrımsal damıtarak mart 1898’de argon ve kryptonu bunu takiben haziran’da neon’u, temmuz’da ksenon’u aynı yıl içinde keşfettiler.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst