Silencio
Kayıtlı Üye
Oyuncunun 2001de başlayıp 2008de yükselişe geçen geç kalmış kariyeri son dönem yer aldığı projelerle bu açığı kapatmak ister gibi. 1977 İngiltere doğumlu oyuncu 2011 ve 2012de rol aldığı filmlerle bugün neredeyse tüm dünya tarafından tanınıyor.
Oyuncunun kariyerine dair en ilginç detaylardan biri de canlandırdığı karakterlerin isimleri çoğunlukla gerçek ismiyle aynı olması: Tommy, Tom, Twombly gibi
Peki, aksanlı konuşması ve karizmatik duruşunun ayrı bir hava kattığı oyuncu bugüne kadar nerelerde rol aldı, kimlerle birlikte kamera karşısına geçti?
Black Hawk Down (Kara Şahin Düştü) (2001)
2001 yılında Kardeşler Takımı (Band of Brothers) adlı mini dizide iki bölüm rol aldıktan sonra Ridley Scottun yönetmenliğinde çekilen Black Hawk Downda kısa bir rolle yer aldı. Josh Hartnett, Eric Bana, Evan McGregor, Tom Sizemore gibi isimlerin yanında oldukça geri planda kalmış bir rolü canlandırdı. 90lı yıllarda Somalide yaşanan kabile savaşlarına ve kıtlığa çare bulmak için bölgeye giren ABD buraya en seçkin askerlerinden oluşan bir ekip gönderir. Genç ve oldukça toy görüntüsüyle Tom Hardy bu ekibin içindeki askerlerden birini canlandırır. Film Hardynin ilk uzun metrajlı sinema filmidir.
Deserter / Simon: An English Legionnaire (2002)
Simon Murray Fransız Lejyonu için savaşırken, Pascal Dupont kendisi için savaşmaktadır. Her şeyden kaçabilirsin ama kendinden asla mesajını içeren filmde Tom Hardy bir defa daha bir asker olarak izleyici karşısına çıkıyor. Asi ve çılgın bir asker olan Pascal rolünü canlandıran oyuncu bu rolde oldukça başarılı bir karakter yaratıyor. Filmde gerçek bir hayat hikayesinden esinlenilmiştir. Bu da aynı zamanda oyuncunun rol aldığı ikinci savaş filmi ve ikinci gerçek hayat hikayesi uyarlaması olması açısından ilk filmiyle ortak özellikler taşır
Star Trek: Nemesis (Uzay Yolu: Nemesis) (2002)
Atılgan ekibi Romulanların yaşadığı Romulus gezegeninde Kaptan Picarddan klonlanan Shinzon ile karşılaşır. Başlangıçta Shinzonun barış istediğini düşünürler ama onun planları pek bu şekilde değildir. Kötü karakter Shinzon rolünde Tom Hardyi izlediğimiz film, Star Trek serileri arasında başarılı bir yapım olarak pek anılmaz. Yalnız buna rağmen, oyuncunun kötü karakteri başarıyla canlandırdığını itiraf etmeliyim.
The Reckoning (2003)
Küçük bir kasabanın rahibi bir gün büyük bir günah işlerken, zina yaparken yakalanır ve kasabadan sürgün edilir. Yaptığından pişman olan bu rahip için artık kendini yeniden keşfedeceği zorlu bir yol vardır. Yolculuğu sırasından bir grup tiyatro sanatçısının peşine takılır ve geldikleri bu kasabada cinayetle suçlanan masum bir kadınla karşılaşırlar. Kadının masumiyetini ispatlamak üzere rahip ve ekip bir oyun sahnelemeye karar verirler. The Wicker Park, Lucky Number Slevin filmlerinin yönetmenliğini yapmış Paul McGuigan tarafından yönetilen filmde Willeim Defoe ekibin lideri, Paul Bettany günahkar rahibi canlandırırken Tom Hardy ise dönemin kuralları gereği sahnelere kadın çıkması yasak olduğundan bebeksi yüzünden dolayı oyunlardaki kadın rollerini üstlenen genç bir oyuncuyu canlandırır.
Dot The I (2003)
Carmen mutlu bir beraberliğe adım atmak üzere sevdiği adamla, Kit Winterla evlenmek üzeredir. Barnaby ise Carmenin hayatının kadını olduğuna inanmakta ve onu vazgeçirmeye çalışmaktadır. Peki tüm bu hikayede Tom Hardy nerede derseniz Tom rolünde Barnabye sürekli gaz veren kankası rolündedir. Hardynin kariyeri açısından çok etkili bir rol değildir bana göre.
Layer Cake (Bir Dilim Suç) ( 2004)
Başarılı bir kokain satıcısı olan XXXX erken emekliliğini planladığı sırada patronundan yeni bir teklif alır. İki kişiye suikast düzenlemesi gerekmektedir. Snatch, Yıldız Tozu (Stardust), X-Men: Birinci Sınıf (X-Men First Class) filmlerinin yönetmenliğini yapan Matthew Vaughnın yönettiği filmin başrollerinde Daniel Craig ve Sienna Miller yer alıyor. Tom Hardynin ise Craigin kokain ekibinde yer aldığını söylersem sanırım çok şaşırtıcı olmaz.
Minotaur (2006)
Yunan efsanesinde yer alan yarı boğa yarı insan yaratık olan Minotaura verilen kurbanlardan biri Tom Hardynin canlandırdığı Theonun sevgilisi olunca Theo sevgilisini kurtarmak için yollara düşer. Tom Hardynin esas oğlan titriyle salındığı film başarısız görsel efektleri ve sıkıcı hikayesiyle kariyerindeki en başarısız filmlerden biri olarak görülebilir.
Marie Antoinette (2006)
Sofia Coppolanın yönettiği Kirsten Dunst tarafından canlandırılan Marie Antoinette filmini en az 2 defa izlemiş olmama rağmen Tom Hardy hiç dikkatimi çekmemişti
Scenes of a Sexual Nature (Aşk Manzaraları) (2006)
Aşk ve seks üzerine aforizmalar içeren filmde Londrada bir öğleden sonra 7 farklı çiftin hikayesini anlatıyor. Hardyde bu çiftlerden bir tanesinde rol alıyor.
w DELTA z / The Killing Gene (2007)
Seri katil filminde zavallı bir kurban olan Tom Hardy bu filmde de yan roller kaderinden kurtulamıyor.
RocknRolla (2008)
RocknRolla, Snatch ve Sherlock Holmes filmlerinden tanıdığımız İngiliz yönetmen Guy Ritchienin 2008 yapımı filmi. Londrada yeraltı dünyasının Rockn Roll ile birleştirilerek anlatıldığı filmin başrolünü Gerard Butler üstleniyor. Yavaş yavaş kariyerinde yükselişe geçmeye hazırlanan Hardy ise bu filmde Yakışıklı Bobu canlandırıyordu.
Bronson (2008)
Ve gelelim şöhret basamaklarını yavaş yavaş çıkan, birçok filmde rol bile denemeyecek karakterleri canlandıran Hardynin ilk unutulmaz performansına. Sadece yakışıklı bir oyuncu olarak yan rollerin adamı olarak mı kalacak sorusuna tokat gibi cevap veren Bronson filmine. Film, 80li yılların İngilteresinin en meşhur mahkumlarından olan Michael Petersonın gerçek hayat hikayesini konu alıyor. Adının tüm dünyaca duyulmasını isteyen Peterson bir gün bir postaneyi soymaya karar verir. 7 yıl hücre cezasına çarptırılan Peterson hapishanedeki disiplinsiz tavırları sebebiyle 34 sene hapis yatar. Hapishanede yatmanın ağırlığında boğulan Peterson, zihninde Bronson karakterini yaratır. Ve zihni artık Bronsonın hakimiyetindedir. Hem Peterson hem de Bronson karakterlerine hayat veren Hardy, bu filmde tıpkı adını dünyaya duyurmaya çalışan Peterson gibi kendi adını da dünyaya duyurmaya başladı.
Inception (Başlangıç) (2010)
Başlangıç filmi, Hardynin Christopher Nolan ile çalışmaya başlaması açısından başarılı oyuncu için de bir başlangıç olarak görülebilir. 2000li yılların en dahiyane işlerinden biri olan Başlangıç, insanların en çaresiz anlarından yararlanıp, rüyaları sırasında bilinçaltındaki sırları çalarak ünlenen Leonardo Di Caprionun canlandırdığı Dob Cobbun hikayesini konu alıyor. Son bir görev ile hayalini kurduğu hayata sahip olacak Cobbun yapması gereken tek şey ise ekibiyle birlikte bu kez bir bilgiyi çalmak değil bilgiyi zihne yerleştirmektir. O ukala ama karizmatik mimiklerini ilk kez böylesine başarılı izlediğimiz Hardy ise filmde Eames karakterini canlandırıyor.
Tinker Tailor Soldier Spy (Köstebek) (2011)
Köstebek, 3 dalda Oscar adaylığı bulunan, İsveçli yönetmen Tomas Alfredsonun ABDyi salladığı oldukça başarılı bir film. 1979′da BBC tarafından 7 bölümlük bir dizi halinde televizyona uyarlanmış olan Köstebeki sinemaya taşıyarak oldukça başarılı bir imza attı. Gary Oldmanın muhteşem performansıyla döktürdüğü filmde Hardy, sarışın Ricki Tarr karakterini canlandırıyor. Oyunculukların ön planda olduğu filmde Hardynin rolü her ne kadar ön planda olmasa da aktörün oyunculuk konusunda ne kadar başarılı olduğunun ispatı.
Warrior (2011)
Oyunculukların ön planda olduğu, aile dramını konu alan bir dövüş filmi; Büyük Dövüş. Conlon ailesinin acıklı hikayesini anlatan filmde Hardy küçük kardeş Tommyi canlandırıyor. Gittiği spor salonunda inanılmaz dövüşler çıkartarak internet fenomeni olunca Tommy ülkenin en büyük dövüş turnuvasına hazırlanır. Ancak, küs olduğu abisi de bu ölümcül turnuvaya hazırlanmaktadır ve ikilinin yolu elbet karşılaşacaktır. Film boyunca, Tommy Conlona beslediğim hayranlığın en büyük sebebi Hardynin karaktere kattığı ruhtu. O sinirli, güçlü karakterin arkasında yatan çocuksu, duygusal adam Hardynin ne kadar iyi bir oyuncu olduğunun göstergesi olan Büyük Dövüş aynı zamanda 2000li yılların en iyi spor filmlerinden.
This Means War (İyi Olan Kazansın) (2012)
Hardyi romantik komedide görmek ister misiniz? Tamam, içinde birazcık şiddet olacak. İki ajanın bir kadını elde etmek için neler yapabileceğini esprili bir dilde anlatan İyi Olan Kazansın 2012nin alternatif romantik komedilerinden biri oldu. Tom Hardynin genelde benzer karakterlere hayat verdiğini düşünecek olursak bu rolün onun kariyerindeki gelişim adına ne kadar önemli olduğunu görebiliriz.
The Dark Knight Rises (Kara Şövalye Yükseliyor) (2012)
Nolandan başrolü maskeli olarak da olsa kapan Hardy, Kara Şövalye efsanesinin son bulduğu filmde Batmanin en güçlü düşmanı Banei canlandırdı. Filmografisinin en başarılı filmi olarak göze çarpan Kara Şövalye Yükseliyordaki performansıyla büyük beğeni toplayan Hardy belki bugüne kadar canlandırılan en iyi kötü karakter olarak anılmayacak ama her zaman bu listede yer bulacaktır.
Lawless (Kanunsuzlar) (2012)
2012nin alternatif başarılı filmlerinden olan Kanunsuzlarda bir kez daha başrolde yer alan Hardy bu filmde Bondurant ailesinin ağabeyi Forrest karakterini canlandırıyor. Başarılı oyuncu kendi kanunlarını kendi belirleyen, hiçbir şeyden korkmayan ve ölümsüz olduğuna kendini inandırmış bir karaktere hayat verirken kendisine Shia LaBeouf ve Jessica Chastain eşlik ediyor. Açıkçası Tom Hardy Forrest Bondurant karakteri için seçilmiş gibi değil, Bondurant Tom Hardynin canlandırması için yazılmış hissi yaratıyor. Bu bile oyuncunun ne kadar başarılı bir performans gösterdiğinin kanıtı.
32 yaşındaki başarılı oyuncunun kariyeri şimdilik bu filmlerle sınırlı. Kariyerinde önemli bir yükseliş gösteren Hardynin önümüzdeki yıllarda çok daha büyük projelerde karşımıza çıkması oldukça olası gözüküyor. Biz tüm bu filmlerdeki başarılı oyunculukları sebebiyle Tom Hardyyi çok seviyoruz.
Peki ya sizin en sevdiğiniz Tom Hardy filmi hangisi?
Oyuncunun kariyerine dair en ilginç detaylardan biri de canlandırdığı karakterlerin isimleri çoğunlukla gerçek ismiyle aynı olması: Tommy, Tom, Twombly gibi
Peki, aksanlı konuşması ve karizmatik duruşunun ayrı bir hava kattığı oyuncu bugüne kadar nerelerde rol aldı, kimlerle birlikte kamera karşısına geçti?
Black Hawk Down (Kara Şahin Düştü) (2001)
2001 yılında Kardeşler Takımı (Band of Brothers) adlı mini dizide iki bölüm rol aldıktan sonra Ridley Scottun yönetmenliğinde çekilen Black Hawk Downda kısa bir rolle yer aldı. Josh Hartnett, Eric Bana, Evan McGregor, Tom Sizemore gibi isimlerin yanında oldukça geri planda kalmış bir rolü canlandırdı. 90lı yıllarda Somalide yaşanan kabile savaşlarına ve kıtlığa çare bulmak için bölgeye giren ABD buraya en seçkin askerlerinden oluşan bir ekip gönderir. Genç ve oldukça toy görüntüsüyle Tom Hardy bu ekibin içindeki askerlerden birini canlandırır. Film Hardynin ilk uzun metrajlı sinema filmidir.
Deserter / Simon: An English Legionnaire (2002)
Simon Murray Fransız Lejyonu için savaşırken, Pascal Dupont kendisi için savaşmaktadır. Her şeyden kaçabilirsin ama kendinden asla mesajını içeren filmde Tom Hardy bir defa daha bir asker olarak izleyici karşısına çıkıyor. Asi ve çılgın bir asker olan Pascal rolünü canlandıran oyuncu bu rolde oldukça başarılı bir karakter yaratıyor. Filmde gerçek bir hayat hikayesinden esinlenilmiştir. Bu da aynı zamanda oyuncunun rol aldığı ikinci savaş filmi ve ikinci gerçek hayat hikayesi uyarlaması olması açısından ilk filmiyle ortak özellikler taşır
Star Trek: Nemesis (Uzay Yolu: Nemesis) (2002)
Atılgan ekibi Romulanların yaşadığı Romulus gezegeninde Kaptan Picarddan klonlanan Shinzon ile karşılaşır. Başlangıçta Shinzonun barış istediğini düşünürler ama onun planları pek bu şekilde değildir. Kötü karakter Shinzon rolünde Tom Hardyi izlediğimiz film, Star Trek serileri arasında başarılı bir yapım olarak pek anılmaz. Yalnız buna rağmen, oyuncunun kötü karakteri başarıyla canlandırdığını itiraf etmeliyim.
The Reckoning (2003)
Küçük bir kasabanın rahibi bir gün büyük bir günah işlerken, zina yaparken yakalanır ve kasabadan sürgün edilir. Yaptığından pişman olan bu rahip için artık kendini yeniden keşfedeceği zorlu bir yol vardır. Yolculuğu sırasından bir grup tiyatro sanatçısının peşine takılır ve geldikleri bu kasabada cinayetle suçlanan masum bir kadınla karşılaşırlar. Kadının masumiyetini ispatlamak üzere rahip ve ekip bir oyun sahnelemeye karar verirler. The Wicker Park, Lucky Number Slevin filmlerinin yönetmenliğini yapmış Paul McGuigan tarafından yönetilen filmde Willeim Defoe ekibin lideri, Paul Bettany günahkar rahibi canlandırırken Tom Hardy ise dönemin kuralları gereği sahnelere kadın çıkması yasak olduğundan bebeksi yüzünden dolayı oyunlardaki kadın rollerini üstlenen genç bir oyuncuyu canlandırır.
Dot The I (2003)
Carmen mutlu bir beraberliğe adım atmak üzere sevdiği adamla, Kit Winterla evlenmek üzeredir. Barnaby ise Carmenin hayatının kadını olduğuna inanmakta ve onu vazgeçirmeye çalışmaktadır. Peki tüm bu hikayede Tom Hardy nerede derseniz Tom rolünde Barnabye sürekli gaz veren kankası rolündedir. Hardynin kariyeri açısından çok etkili bir rol değildir bana göre.
Layer Cake (Bir Dilim Suç) ( 2004)
Başarılı bir kokain satıcısı olan XXXX erken emekliliğini planladığı sırada patronundan yeni bir teklif alır. İki kişiye suikast düzenlemesi gerekmektedir. Snatch, Yıldız Tozu (Stardust), X-Men: Birinci Sınıf (X-Men First Class) filmlerinin yönetmenliğini yapan Matthew Vaughnın yönettiği filmin başrollerinde Daniel Craig ve Sienna Miller yer alıyor. Tom Hardynin ise Craigin kokain ekibinde yer aldığını söylersem sanırım çok şaşırtıcı olmaz.
Minotaur (2006)
Yunan efsanesinde yer alan yarı boğa yarı insan yaratık olan Minotaura verilen kurbanlardan biri Tom Hardynin canlandırdığı Theonun sevgilisi olunca Theo sevgilisini kurtarmak için yollara düşer. Tom Hardynin esas oğlan titriyle salındığı film başarısız görsel efektleri ve sıkıcı hikayesiyle kariyerindeki en başarısız filmlerden biri olarak görülebilir.
Marie Antoinette (2006)
Sofia Coppolanın yönettiği Kirsten Dunst tarafından canlandırılan Marie Antoinette filmini en az 2 defa izlemiş olmama rağmen Tom Hardy hiç dikkatimi çekmemişti
Scenes of a Sexual Nature (Aşk Manzaraları) (2006)
Aşk ve seks üzerine aforizmalar içeren filmde Londrada bir öğleden sonra 7 farklı çiftin hikayesini anlatıyor. Hardyde bu çiftlerden bir tanesinde rol alıyor.
w DELTA z / The Killing Gene (2007)
Seri katil filminde zavallı bir kurban olan Tom Hardy bu filmde de yan roller kaderinden kurtulamıyor.
RocknRolla (2008)
RocknRolla, Snatch ve Sherlock Holmes filmlerinden tanıdığımız İngiliz yönetmen Guy Ritchienin 2008 yapımı filmi. Londrada yeraltı dünyasının Rockn Roll ile birleştirilerek anlatıldığı filmin başrolünü Gerard Butler üstleniyor. Yavaş yavaş kariyerinde yükselişe geçmeye hazırlanan Hardy ise bu filmde Yakışıklı Bobu canlandırıyordu.
Bronson (2008)
Ve gelelim şöhret basamaklarını yavaş yavaş çıkan, birçok filmde rol bile denemeyecek karakterleri canlandıran Hardynin ilk unutulmaz performansına. Sadece yakışıklı bir oyuncu olarak yan rollerin adamı olarak mı kalacak sorusuna tokat gibi cevap veren Bronson filmine. Film, 80li yılların İngilteresinin en meşhur mahkumlarından olan Michael Petersonın gerçek hayat hikayesini konu alıyor. Adının tüm dünyaca duyulmasını isteyen Peterson bir gün bir postaneyi soymaya karar verir. 7 yıl hücre cezasına çarptırılan Peterson hapishanedeki disiplinsiz tavırları sebebiyle 34 sene hapis yatar. Hapishanede yatmanın ağırlığında boğulan Peterson, zihninde Bronson karakterini yaratır. Ve zihni artık Bronsonın hakimiyetindedir. Hem Peterson hem de Bronson karakterlerine hayat veren Hardy, bu filmde tıpkı adını dünyaya duyurmaya çalışan Peterson gibi kendi adını da dünyaya duyurmaya başladı.
Inception (Başlangıç) (2010)
Başlangıç filmi, Hardynin Christopher Nolan ile çalışmaya başlaması açısından başarılı oyuncu için de bir başlangıç olarak görülebilir. 2000li yılların en dahiyane işlerinden biri olan Başlangıç, insanların en çaresiz anlarından yararlanıp, rüyaları sırasında bilinçaltındaki sırları çalarak ünlenen Leonardo Di Caprionun canlandırdığı Dob Cobbun hikayesini konu alıyor. Son bir görev ile hayalini kurduğu hayata sahip olacak Cobbun yapması gereken tek şey ise ekibiyle birlikte bu kez bir bilgiyi çalmak değil bilgiyi zihne yerleştirmektir. O ukala ama karizmatik mimiklerini ilk kez böylesine başarılı izlediğimiz Hardy ise filmde Eames karakterini canlandırıyor.
Tinker Tailor Soldier Spy (Köstebek) (2011)
Köstebek, 3 dalda Oscar adaylığı bulunan, İsveçli yönetmen Tomas Alfredsonun ABDyi salladığı oldukça başarılı bir film. 1979′da BBC tarafından 7 bölümlük bir dizi halinde televizyona uyarlanmış olan Köstebeki sinemaya taşıyarak oldukça başarılı bir imza attı. Gary Oldmanın muhteşem performansıyla döktürdüğü filmde Hardy, sarışın Ricki Tarr karakterini canlandırıyor. Oyunculukların ön planda olduğu filmde Hardynin rolü her ne kadar ön planda olmasa da aktörün oyunculuk konusunda ne kadar başarılı olduğunun ispatı.
Warrior (2011)
Oyunculukların ön planda olduğu, aile dramını konu alan bir dövüş filmi; Büyük Dövüş. Conlon ailesinin acıklı hikayesini anlatan filmde Hardy küçük kardeş Tommyi canlandırıyor. Gittiği spor salonunda inanılmaz dövüşler çıkartarak internet fenomeni olunca Tommy ülkenin en büyük dövüş turnuvasına hazırlanır. Ancak, küs olduğu abisi de bu ölümcül turnuvaya hazırlanmaktadır ve ikilinin yolu elbet karşılaşacaktır. Film boyunca, Tommy Conlona beslediğim hayranlığın en büyük sebebi Hardynin karaktere kattığı ruhtu. O sinirli, güçlü karakterin arkasında yatan çocuksu, duygusal adam Hardynin ne kadar iyi bir oyuncu olduğunun göstergesi olan Büyük Dövüş aynı zamanda 2000li yılların en iyi spor filmlerinden.
This Means War (İyi Olan Kazansın) (2012)
Hardyi romantik komedide görmek ister misiniz? Tamam, içinde birazcık şiddet olacak. İki ajanın bir kadını elde etmek için neler yapabileceğini esprili bir dilde anlatan İyi Olan Kazansın 2012nin alternatif romantik komedilerinden biri oldu. Tom Hardynin genelde benzer karakterlere hayat verdiğini düşünecek olursak bu rolün onun kariyerindeki gelişim adına ne kadar önemli olduğunu görebiliriz.
The Dark Knight Rises (Kara Şövalye Yükseliyor) (2012)
Nolandan başrolü maskeli olarak da olsa kapan Hardy, Kara Şövalye efsanesinin son bulduğu filmde Batmanin en güçlü düşmanı Banei canlandırdı. Filmografisinin en başarılı filmi olarak göze çarpan Kara Şövalye Yükseliyordaki performansıyla büyük beğeni toplayan Hardy belki bugüne kadar canlandırılan en iyi kötü karakter olarak anılmayacak ama her zaman bu listede yer bulacaktır.
Lawless (Kanunsuzlar) (2012)
2012nin alternatif başarılı filmlerinden olan Kanunsuzlarda bir kez daha başrolde yer alan Hardy bu filmde Bondurant ailesinin ağabeyi Forrest karakterini canlandırıyor. Başarılı oyuncu kendi kanunlarını kendi belirleyen, hiçbir şeyden korkmayan ve ölümsüz olduğuna kendini inandırmış bir karaktere hayat verirken kendisine Shia LaBeouf ve Jessica Chastain eşlik ediyor. Açıkçası Tom Hardy Forrest Bondurant karakteri için seçilmiş gibi değil, Bondurant Tom Hardynin canlandırması için yazılmış hissi yaratıyor. Bu bile oyuncunun ne kadar başarılı bir performans gösterdiğinin kanıtı.
32 yaşındaki başarılı oyuncunun kariyeri şimdilik bu filmlerle sınırlı. Kariyerinde önemli bir yükseliş gösteren Hardynin önümüzdeki yıllarda çok daha büyük projelerde karşımıza çıkması oldukça olası gözüküyor. Biz tüm bu filmlerdeki başarılı oyunculukları sebebiyle Tom Hardyyi çok seviyoruz.
Peki ya sizin en sevdiğiniz Tom Hardy filmi hangisi?