Yine birinden hoşlandım galiba dediğim gün başladığı her şey hoşlantıdır dedim geçer dedim olursada karşılıklı sevgi muhtaçlığımızı karşılarız dedim ama o kadar basit bir şey olmadı bu sefer ilk defa ama daha önce hiç rastlamadığım biri çıktı, çıktı ki iyi ki çıktı biraz çılgındı onun tabiriyle psikolojisi bozuk değildi deliydi o deli 
işte bunu samimiyetiyle söyleyen biriydi ben ise fazla düşünen biri olarak kendi hayatımın yazarı olarak mürekkep olarak gördüm onu ne olursa onla olsun istedim hayatımda artık onun izi olsun istedim, ama istedim sadece fazlası değil zorlamadım hiç bir zaman hiç bir kimseyi! Takvim 18 Ocak 2016 Pazartesiyi gösteriyordu hiç bir planlanmış bir şey yoktu ortada, ona karşı hislerimi açıklıcaktım.Evet artık içimdekileri ona dökücektim ama bundan benim bile haberim yoktu.Kurstan çıkmıştık beraber çarşıya gidiyorduk yolda şakayla karışık konu şarap içmeye geldi hadi içelim falan derken şarabı almış ve parkta köşede bir bankta şarap içerken bulduk kendimizi.Şans bu ki pet bardak almayı unutmuştum Beraber içiyorduk bir o bir ben.Daha önce bende o da alkol almıştık ama kırmızı şarap içmemiştik.Tadını ikimizde beğenmedik ama beraber içmiştik o şişeyi ikimizde de tık yoktu beraber çarşıya gittik o evine bende eski işyerime gitmiştim.Daha sonra latte sözümün olduğunu hatırladım ve beni ara mesajı attım (neden belirttiim bilmiyorum ama olduğu gibi yazmak istedim).2-3 dakika sonra aradı ve eskiden çalıştığım cafeye çağırdım tamam ben sona beş dakika sonra dönücem dedi, tekrar aradı ve geliceğini söyledi.Ben az da olsa heyecanlıydım yani belkide heyecandan ölmem gerektiğini düşünen insanlar vardır ama ben buydum ve sonunda gelmişti.Az olan heyecan biraz artmıştı ama sakindim yine rahattım yani fakat onda bir gariplik vardı göz altı biraz şiş ve gözleri bir değişik bakıyordu daha sonra farkettim ki şarap etkisini yeni gösteriyor çok değil aradan 30-35 dakika geçmişti, anlamıştım biraz çakırdı belki de onu direk eve götürmeliydim fakat eve öylece gitmesini istemedim kendine gelmesini ayık kafayla gitmesini istedim biraz kolonya koklattım ama kolonya durum kolonyayı aşıyordu :/ Ben ona gülmekten kendimi alamıyordum bu kadar masum bir bakış bu kadar masum bir sarhoş olamazdı bu arada lattelerimizi içtik ve bir süre daha oturduk yaklaşık 1-1.5 saat sonra kalktık hava alıp kendine gelmesini umuyordum fakat açık hava pek yaramamıştı biraz sallanıyordu yürürken, kahve içelim dedim kendisine gelmesi için uğraşıyordum ilerde bir cafeye oturduk, kahveyi söyledim ve hala takvim yaprağının farkında değildim planımda hiç bir şey yoktu neyse kahve geldi bir yudum aldı ben ise beraber olduğumuz andan itibaren gözümü ondan ayırmıyordum, bana ne bakıyorsun diyordu gülerek ben de şakayla karışık güzele bakmak sevaptır dedim Az da olsa farkındaydı ona karşı hislerimden, 6. histen açıldı konu kendisinin 6. hissinin kuvvetli olduğundan bahsediyordu ve benim hakkımda da bir kaç tahminde bulundu ve tahminleri doğru idi, bu arada prensesimiz ayıkıyordu hafiften kahvesi bittikten sonra kendi falına baktı ve kötü şeyler gördüğünü söyledi ben ise sadece bir ağaç gördüğümü söylemiştim.Daha sonra nerden aklıma geldi bilmiyorum ama onun çilek hastası olduğunu biliyordum ve çilekli pasta isteyip yanına bir teklif yazısı yazıp ona karşı olan hislerimi açmalıyım dedim.Ben bir dakikaya geliyorum diyerek içeri gittim baristayı tanıyordum ricada bulundum kırmadı.Çilekli pastanın etrafında "Hayatımın Çileği Olurmusun?" yazıyordu.Bir kaç defa gidip geldim sonunda oturdum masaya neden kalkıp oturduğumu sordu oyalıcak cevaplar vererek pastanın gelmesini bekliyordum. 10 dakika sonra pasta gelmişti prensesimiz yazıyı farketmeyip direk çatal bıçağı çıkarıp pastayı yemeye yöneldi ve ben gülerek ciddimisin dedim Sonra farkına vardı, vardığı an gülmeye başlamıştı hoşuna gitmişti heralde ama düşünceleri tahmin ettiğim gibiydi beni arkadaş olarak görüyordu peki ben bunu bilerek neden mi böyle davrandım? Ben bendim her zamam saklısı olmayan ben içimde tutmayan bu kin, sevgi saygı ne olursa hiç bir şeyi içimde tutmayan bendim.Gayet samimi bir şekilde benim iyi biri olduğumu arkadaş kalmamız gerektiği eğer olucaksada zamanla olucağını söyledi.Mutsuz değildim ama ordan elele çıkmayı da istemiyor değildim Daha sonra onun gibi davranmaya başladım yani biraz basitleştirmiştim hayatı gerektiğinden biraz az ciddiyete sahip bir şekilde davranıyordum.Konu eski sevgililere geldi ama samimi bir şekilde konuşuyorduk, onun daha önce pek sevgilisi olmamıştı benimde öyleydi ama özelllikle lise son sınıfta (fiziği alımlı olduğu için) bir çok teklif gelmiş ve hiç biriyle ilgilenmediğini söylemişti.Bir kaç kez daha arkadaş kalmamız gerektiğini hafiften vurgulayarak biraz daha sohbet etmiştik ve saat su gibi geçmişti artık kalkma vakti gelmişti.Hesabı ödedikten sonra beraber çıkıyorduk kapıdan eline baktım elimde aradım elini yalan yok sadece elini istemiştim elimde ama hiç bir şey belli etmedim evine doğru yürümeye başladık giderken ondan bundan bahsettik evine gelmiştik içimden bırakma beni diyordum ama gitmesi gerekiyordu ve kısa bir kelime ile "Görüşürüz" dedi ve gitti.Ben ise eve doğru yürümeye devam ettim ve aklımda deli sorular...
Eğer birini ciddi olarak seviyorsanız arkadaş olarak kalmayı bile göze alıcaksınız zaten bunları seven için değil seven zaten bilir bilmeyen varsa farkına varsın diye yazıyorum.
Not:Ne olursa olsun yanımdaydı, belki arkadaş olarak görüyordu ama yanımdaydı iyi olduğunu biliyordum bu bile bana yetiyordu.
işte bunu samimiyetiyle söyleyen biriydi ben ise fazla düşünen biri olarak kendi hayatımın yazarı olarak mürekkep olarak gördüm onu ne olursa onla olsun istedim hayatımda artık onun izi olsun istedim, ama istedim sadece fazlası değil zorlamadım hiç bir zaman hiç bir kimseyi! Takvim 18 Ocak 2016 Pazartesiyi gösteriyordu hiç bir planlanmış bir şey yoktu ortada, ona karşı hislerimi açıklıcaktım.Evet artık içimdekileri ona dökücektim ama bundan benim bile haberim yoktu.Kurstan çıkmıştık beraber çarşıya gidiyorduk yolda şakayla karışık konu şarap içmeye geldi hadi içelim falan derken şarabı almış ve parkta köşede bir bankta şarap içerken bulduk kendimizi.Şans bu ki pet bardak almayı unutmuştum Beraber içiyorduk bir o bir ben.Daha önce bende o da alkol almıştık ama kırmızı şarap içmemiştik.Tadını ikimizde beğenmedik ama beraber içmiştik o şişeyi ikimizde de tık yoktu beraber çarşıya gittik o evine bende eski işyerime gitmiştim.Daha sonra latte sözümün olduğunu hatırladım ve beni ara mesajı attım (neden belirttiim bilmiyorum ama olduğu gibi yazmak istedim).2-3 dakika sonra aradı ve eskiden çalıştığım cafeye çağırdım tamam ben sona beş dakika sonra dönücem dedi, tekrar aradı ve geliceğini söyledi.Ben az da olsa heyecanlıydım yani belkide heyecandan ölmem gerektiğini düşünen insanlar vardır ama ben buydum ve sonunda gelmişti.Az olan heyecan biraz artmıştı ama sakindim yine rahattım yani fakat onda bir gariplik vardı göz altı biraz şiş ve gözleri bir değişik bakıyordu daha sonra farkettim ki şarap etkisini yeni gösteriyor çok değil aradan 30-35 dakika geçmişti, anlamıştım biraz çakırdı belki de onu direk eve götürmeliydim fakat eve öylece gitmesini istemedim kendine gelmesini ayık kafayla gitmesini istedim biraz kolonya koklattım ama kolonya durum kolonyayı aşıyordu :/ Ben ona gülmekten kendimi alamıyordum bu kadar masum bir bakış bu kadar masum bir sarhoş olamazdı bu arada lattelerimizi içtik ve bir süre daha oturduk yaklaşık 1-1.5 saat sonra kalktık hava alıp kendine gelmesini umuyordum fakat açık hava pek yaramamıştı biraz sallanıyordu yürürken, kahve içelim dedim kendisine gelmesi için uğraşıyordum ilerde bir cafeye oturduk, kahveyi söyledim ve hala takvim yaprağının farkında değildim planımda hiç bir şey yoktu neyse kahve geldi bir yudum aldı ben ise beraber olduğumuz andan itibaren gözümü ondan ayırmıyordum, bana ne bakıyorsun diyordu gülerek ben de şakayla karışık güzele bakmak sevaptır dedim Az da olsa farkındaydı ona karşı hislerimden, 6. histen açıldı konu kendisinin 6. hissinin kuvvetli olduğundan bahsediyordu ve benim hakkımda da bir kaç tahminde bulundu ve tahminleri doğru idi, bu arada prensesimiz ayıkıyordu hafiften kahvesi bittikten sonra kendi falına baktı ve kötü şeyler gördüğünü söyledi ben ise sadece bir ağaç gördüğümü söylemiştim.Daha sonra nerden aklıma geldi bilmiyorum ama onun çilek hastası olduğunu biliyordum ve çilekli pasta isteyip yanına bir teklif yazısı yazıp ona karşı olan hislerimi açmalıyım dedim.Ben bir dakikaya geliyorum diyerek içeri gittim baristayı tanıyordum ricada bulundum kırmadı.Çilekli pastanın etrafında "Hayatımın Çileği Olurmusun?" yazıyordu.Bir kaç defa gidip geldim sonunda oturdum masaya neden kalkıp oturduğumu sordu oyalıcak cevaplar vererek pastanın gelmesini bekliyordum. 10 dakika sonra pasta gelmişti prensesimiz yazıyı farketmeyip direk çatal bıçağı çıkarıp pastayı yemeye yöneldi ve ben gülerek ciddimisin dedim Sonra farkına vardı, vardığı an gülmeye başlamıştı hoşuna gitmişti heralde ama düşünceleri tahmin ettiğim gibiydi beni arkadaş olarak görüyordu peki ben bunu bilerek neden mi böyle davrandım? Ben bendim her zamam saklısı olmayan ben içimde tutmayan bu kin, sevgi saygı ne olursa hiç bir şeyi içimde tutmayan bendim.Gayet samimi bir şekilde benim iyi biri olduğumu arkadaş kalmamız gerektiği eğer olucaksada zamanla olucağını söyledi.Mutsuz değildim ama ordan elele çıkmayı da istemiyor değildim Daha sonra onun gibi davranmaya başladım yani biraz basitleştirmiştim hayatı gerektiğinden biraz az ciddiyete sahip bir şekilde davranıyordum.Konu eski sevgililere geldi ama samimi bir şekilde konuşuyorduk, onun daha önce pek sevgilisi olmamıştı benimde öyleydi ama özelllikle lise son sınıfta (fiziği alımlı olduğu için) bir çok teklif gelmiş ve hiç biriyle ilgilenmediğini söylemişti.Bir kaç kez daha arkadaş kalmamız gerektiğini hafiften vurgulayarak biraz daha sohbet etmiştik ve saat su gibi geçmişti artık kalkma vakti gelmişti.Hesabı ödedikten sonra beraber çıkıyorduk kapıdan eline baktım elimde aradım elini yalan yok sadece elini istemiştim elimde ama hiç bir şey belli etmedim evine doğru yürümeye başladık giderken ondan bundan bahsettik evine gelmiştik içimden bırakma beni diyordum ama gitmesi gerekiyordu ve kısa bir kelime ile "Görüşürüz" dedi ve gitti.Ben ise eve doğru yürümeye devam ettim ve aklımda deli sorular... Eğer birini ciddi olarak seviyorsanız arkadaş olarak kalmayı bile göze alıcaksınız zaten bunları seven için değil seven zaten bilir bilmeyen varsa farkına varsın diye yazıyorum.
Not:Ne olursa olsun yanımdaydı, belki arkadaş olarak görüyordu ama yanımdaydı iyi olduğunu biliyordum bu bile bana yetiyordu.
