yüreğim yanıyor,
o ne yapacağını bilemedi.
küçüktü,
yoktu babası,
nasıl ağlayacağını bilemedi.
yüreğim,
yanıyor
o ne yapacağını bilemedi
kömür karası gözleri,
elleri hiç titremedi.
mayısın başlangıcında, olacak iş miydi?
neyin cezası, hangi günâhın vebaliydi?
küçük bir kalple, kaldım ortada anne,
babamın gözleri, neden al rengiydi?
bugün gökyüzünde kar siyah,
yağmurun eski neşesi yok artık.
yüreğim,
yanıyor
bugün atmak istemedi.
bir mısra döküldü gökyüzünden,
ayın tam da on dördü.
bugün takvimlerden,
ulusal utanç günü..
Neden kimse duymaz olanları?
Ölüm, sayısı kaça geldiğinde değerlenir?
Ve neden karardı insanlığın kalbi,
Gözyaşları nasıl böyle renklenir..
Onun yaşları saydam değil, kara, kapkara
Söyle anne, hangi vekilin alnı havada?
Yüreğim yanıyor,
Bu nasıl bir acıdır?
Aylardan mayıs,
biz artık ısınamayız!
Babam kömürün karasında anne,
Bu kömürü bir daha yakamayız..
Havaya uçan küllerde anne benim babam!
Tüm şâirleri toplasak,
otursa şu masaya Orhan Veli!
Hayır anne, anlatamayız!
Anlatmaya ne senin kalemin yanaşır,
Ne Hikmet gelse gözyaşlarını akıtır..
Anne, öldü benim babam,
unuttular onu, gömdüler hemen.
Ağlasak, duyulmayız.
Cennete düştü ine ine madenin dibinden!
Ne değeri bilindi,
ne yası tutuldu adam gibi..
Kaç dörtlüğe sığdıracağız acısını,
beyitlerle de yazsam,
bu kara havayı açamayız.
o ne yapacağını bilemedi.
küçüktü,
yoktu babası,
nasıl ağlayacağını bilemedi.
yüreğim,
yanıyor
o ne yapacağını bilemedi
kömür karası gözleri,
elleri hiç titremedi.
mayısın başlangıcında, olacak iş miydi?
neyin cezası, hangi günâhın vebaliydi?
küçük bir kalple, kaldım ortada anne,
babamın gözleri, neden al rengiydi?
bugün gökyüzünde kar siyah,
yağmurun eski neşesi yok artık.
yüreğim,
yanıyor
bugün atmak istemedi.
bir mısra döküldü gökyüzünden,
ayın tam da on dördü.
bugün takvimlerden,
ulusal utanç günü..
Neden kimse duymaz olanları?
Ölüm, sayısı kaça geldiğinde değerlenir?
Ve neden karardı insanlığın kalbi,
Gözyaşları nasıl böyle renklenir..
Onun yaşları saydam değil, kara, kapkara
Söyle anne, hangi vekilin alnı havada?
Yüreğim yanıyor,
Bu nasıl bir acıdır?
Aylardan mayıs,
biz artık ısınamayız!
Babam kömürün karasında anne,
Bu kömürü bir daha yakamayız..
Havaya uçan küllerde anne benim babam!
Tüm şâirleri toplasak,
otursa şu masaya Orhan Veli!
Hayır anne, anlatamayız!
Anlatmaya ne senin kalemin yanaşır,
Ne Hikmet gelse gözyaşlarını akıtır..
Anne, öldü benim babam,
unuttular onu, gömdüler hemen.
Ağlasak, duyulmayız.
Cennete düştü ine ine madenin dibinden!
Ne değeri bilindi,
ne yası tutuldu adam gibi..
Kaç dörtlüğe sığdıracağız acısını,
beyitlerle de yazsam,
bu kara havayı açamayız.