ashli
Bayan Üye
...Şifalı Bitki Moguza...
Çok yıllar önce balıkçı köylerinden birinde yaşlı, kimseyle konuşmayan bir adam yaşarmış. Her gün tek yaptığı şey, sabahları deniz kenarına gidip sahilde oturmakmış. Denizi seyreder, kuşlara bakar, akşam da evine dönermiş. Köyün sakinleri bu ihtiyarın garip davranışına anlam veremez, ona “divane” derlermiş.
Bir gün ihtiyar yine sahilde denizi seyrederken, açıklarda deniz kabarmaya başlamış. Sular köpürmüş, parıltılı ışıklı dalgalar belirmiş. Köpüklerin ortasında sis oluşmuş ve daha sonra da bu renk karmaşası sahile yaklaşmış. Sisin içinden ejderhalar kralı çıkmış: “Sen yıllardır burada oturursun, beni beklersin. Senin sabrına hayran kaldım ve geldim. Ödülünü de getirdim. Şu testiyi görüyor musun? Bunda hayat suyu vardır. Her damlası bir insanın hayatı demektir. Ölümcül hastalara bundan bir damla ver. Kurtulacaklar!”
Ejderhalar kralı geldiği gibi kaybolmuş. İhtiyar o günden sonra sahile inmemiş. Ama “divane”nin insan hayatını kurtarmaya başladığını, insanlara şifa olduğunu duyan çevre halkı ihtiyarın evinin önünde sıraya girmeye başlamış. Evde hayat suyunu bir dolapta saklarmış ihtiyar. Hastalara birer damla verir, kalanını yine dolaba kilitlermiş.
İhtiyar adamın evde olmadığı bir gün karısı dolabı açmış. Orada kocasının ne sakladığını çok merak ediyormuş. Testiyi görünce içine bakmış. Suda kendi yansımasını görünce de başka bir kadın resmi sanmış. Kıskançlığı tutmuş. “İhtiyar keçi bu yaşta kadın resmi saklıyor!” diye düşünmüş. Testiyi bahçeye çıkarıp kırmış. İhtiyar çılgına dönmüş olayı duyunca: “Ne yaptın cahil kadın! O hayat suyuydu!” İhtiyar testi parçalarını toplamış, ağacın dibine gömmüş.
Ertesi günden itibaren köylüler divaneyi yine sahilde otururken görmüşler. Bir süre sonra ejderhalar kralı tekrar görünmüş: “Yine ne istersin ihtiyar?” Adam olanları anlatmış. Kral şöyle demiş: “Testi parçalarım gömdüğün yere bak. Orada yeni yetişen bir bitki bulacaksın. Bu bitkinin adı Moguza’dır. İnsanlara şifayı bundan böyle Moguza’yla dağıtacaksın.”
İşte sağlığa yararlı bir bitki olan Moguza böyle ortaya çıkmış.
Çok yıllar önce balıkçı köylerinden birinde yaşlı, kimseyle konuşmayan bir adam yaşarmış. Her gün tek yaptığı şey, sabahları deniz kenarına gidip sahilde oturmakmış. Denizi seyreder, kuşlara bakar, akşam da evine dönermiş. Köyün sakinleri bu ihtiyarın garip davranışına anlam veremez, ona “divane” derlermiş.
Bir gün ihtiyar yine sahilde denizi seyrederken, açıklarda deniz kabarmaya başlamış. Sular köpürmüş, parıltılı ışıklı dalgalar belirmiş. Köpüklerin ortasında sis oluşmuş ve daha sonra da bu renk karmaşası sahile yaklaşmış. Sisin içinden ejderhalar kralı çıkmış: “Sen yıllardır burada oturursun, beni beklersin. Senin sabrına hayran kaldım ve geldim. Ödülünü de getirdim. Şu testiyi görüyor musun? Bunda hayat suyu vardır. Her damlası bir insanın hayatı demektir. Ölümcül hastalara bundan bir damla ver. Kurtulacaklar!”
Ejderhalar kralı geldiği gibi kaybolmuş. İhtiyar o günden sonra sahile inmemiş. Ama “divane”nin insan hayatını kurtarmaya başladığını, insanlara şifa olduğunu duyan çevre halkı ihtiyarın evinin önünde sıraya girmeye başlamış. Evde hayat suyunu bir dolapta saklarmış ihtiyar. Hastalara birer damla verir, kalanını yine dolaba kilitlermiş.
İhtiyar adamın evde olmadığı bir gün karısı dolabı açmış. Orada kocasının ne sakladığını çok merak ediyormuş. Testiyi görünce içine bakmış. Suda kendi yansımasını görünce de başka bir kadın resmi sanmış. Kıskançlığı tutmuş. “İhtiyar keçi bu yaşta kadın resmi saklıyor!” diye düşünmüş. Testiyi bahçeye çıkarıp kırmış. İhtiyar çılgına dönmüş olayı duyunca: “Ne yaptın cahil kadın! O hayat suyuydu!” İhtiyar testi parçalarını toplamış, ağacın dibine gömmüş.
Ertesi günden itibaren köylüler divaneyi yine sahilde otururken görmüşler. Bir süre sonra ejderhalar kralı tekrar görünmüş: “Yine ne istersin ihtiyar?” Adam olanları anlatmış. Kral şöyle demiş: “Testi parçalarım gömdüğün yere bak. Orada yeni yetişen bir bitki bulacaksın. Bu bitkinin adı Moguza’dır. İnsanlara şifayı bundan böyle Moguza’yla dağıtacaksın.”
İşte sağlığa yararlı bir bitki olan Moguza böyle ortaya çıkmış.