Şifahane ve İnsan

LîNKîN_PâRk

Kayıtlı Üye
İslâmiyet insana, insan hayatına ve insan sağlığına çok büyük önem vermiştir. Öyleki tarihte tıp alanındaki ilk karantina sistemi Hz. Peygamber (s.a.v) tarafından Tebük seferi sırasında Şam’daki veba salgını üzerine konulmuştur. Amaç; hastalığın diğer insan ve coğrafyalara yayılmasını önlemektir. Yukarda bahsettiğimiz ilahi mesaj doğrultusunda İslâmiyet insan ve toplum sağlığına çok önem vermiş ve bu doğrultuda tarihi yönlendirmiştir. İslâm tarihinde sağlık hizmetleri alanındaki ilk hareket Hz. Peygamber (s.a.v) döneminde başlamıştır. Öyleki ilk sağlık merkezi (sağlık çadırı, ocağı) Hendek savaşı sırasında oluşturulmuştur. Yaralıları tedavi etmek için ve askerlere hizmet amaçlı olarak kurulmuştur. Hz. Peygamber (s.a.v)’in emriyle Rafidetü’l – Ensariye ve Ümmüyetü’l - Caffariye isimli iki hanım tarafından kurulmuştur. Burada hasta ve yaralılar tedavi edilirken ilk tedavi gören ise ok isabetiyle yaralanan Sa’d bin Muaz adlı sahabe olmuştur. İşte bu şekilde İslâm tarihindeki ilk sağlık merkezi oluşturulmuş oldu. Bundan sonra da tarihte yaşayan diğer İslâm ümmetine örnek teşkil etmiştir. Hz. Peygamber (s.a.v)’i örnek alan çok sayıda hükümdar, vezir, paşa, veli, şeyh, derviş ve fertler şifahaneler ve bimarhaneler kurmuş buraları insanlığın hizmetine açmışlardır.
Selçuklular döneminde yoğun olarak açılan darüşşifalara (hastaneler) ihtisas sahibi, yetenekli tabipler, cerrahlar, hemşireler, hastabakıcılar tayin edilmiştir. Selçuklu Şifahanelerinin en meşhurları Kayseri, Amasya, Kütahya ve Divriği’de bulunmaktadır. Bunların en meşhuru ise Kayseri’de kurulan şifahanedir. Öyleki Mardin Darüşşifasından sonra ilk tıp medresesi (Tıp fakültesi)’dir. Gevher Nesibe Şifahanesi olarak tanınan bu hastahane I. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından kız kardeşi Gevher Nesibe Hatun için yaptırılmıştır. Tıp medresesi ve Darüşşifası olarak günümüze kadar gelen bu şifahane insanlığa çok önemli hizmetler vermiştir. Gevher Nesibe ismi Türk hemşireliğinin sembolü olmuştur.
Tarih boyunca Selçuklu ve Osmanlı Devleti şifahaneler, bimarhaneler kurmuş bunları tüm insanlığın hizmetine sunmuştur. Öyleki tedavi ve insana yardım konusunda Müslüman ve gayri müslim farkı gözetmeksizin tüm insanlığa hizmet etmişler bunun karşılığında ise hiçbir maddi bedel beklememişler yalnızca Allah rızasını ilke edinmişlerdir. Tarihte yaşanan şu örnek tablo çok ibret vericidir: Türk-İslâm dünyası üzerine düzenlenen Haçlı Seferlerinde Haçlılar çok insan katletmişler çok kan dökmüşler ve her tarafı yakıp yıkmışlar çok fazla zararlar vermişlerdir. Buna rağmen seferler ve savaşlar sonrası yaralı düşen ve ağır durumda olan haçlı askerleri Müslüman hekimlerce savaş alanlarından toplanmış şifahanelerde itina ile tedavi edildikten, iyileştirildikten sonra serbest bırakılmıştır. Bu durum karşısında hayretler içerisinde kalan haçlı askerleri mahcubiyetlerini bildirirken tekrar ülkelerine dönmedikleri gibi bir bölümü İslâm dini ile şereflenmişlerdir.
Selçuklu ve Osmanlı döneminde çok sayıda şifahane ve bimarhane yaptırılmıştır. Vakıf yoluyla yapılan bu kurumların işletilmesi ve denetlenmesi de vakıf yoluyla olmuştur. Özellikle şifahanelerin yanında kurulan Vakıflar hastalarla ilgilenip tedavilerini yaptırmışlardır. Hastayken çok ilgilenildiği gibi iyi olduktan sonra da hemen hasta taburcu edilmez Vakıf yetkilileri tarafından misafir edilir, bir ihtiyacı olup olmadığı araştırılır, eğer çalışacak durumda değilse bir süre yetecek kadar harçlık tahsis edilir, hatta yol parası dahi verilirdi. Böylece insanlar sosyal hayata kazandırılırken güven ve inanç duygularıda pekiştirilmiş olurdu.
Osmanlı döneminde yapılan önemli şifahaneler ise şunlardır: 1539’da Hafsa Sultan, 1550’de Hürrem Sultan adına kurulan Manisa ve Haseki şifahaneleri, 1583’de Nurbanu Sultan’ın kurduğu Topbaşı Bimarhanesi, 1843’de Bezm-i Alem Valide Sultan’ın yaptırdığı Gurabe hastanesi, 1862’de Sadrazam Kamil Paşa’nın eşi Zeynep Hanım için kurulan Zeynep Kamil Şifahanesi (hastanesi) önemli sağlık merkezleri arasında gösterilebilir.

Bibliyografya

1- Sahih-i Buhari, Cilt 8, Cilt 10.
2- A.İnan, Kayseri’de Gevher Nesibe Şifahiyesi, Ankara 1972.
3- A. Terzioğlu. İslam-Türk Hastaneleri “Belleten” Ankara 1970.
4- Nural Yıldırım, Kadın ve Aile “İslam Tarihi Boyunca Sağlık Hizmetlerinde Kadınların Yerleri” Sayı 105. 1999.
5- Osman Turan, Türkiye Selçukluları Tarihi.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers haber
vozol puff
Geri
Üst