' Kontes..
Bayan Üye
Şiddete uğrayan bir süre sonra şiddeti uygulayan oluyor.
Ailesinde şiddet gören erkek ileride eşine; kadın da çocuğuna şiddet uyguluyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı raporlarda şiddetin en fazla aile ortamında çocuklara ve kadınlara uygulandığı vurgulanıyor.
Türkiye’de yapılan çalışmalar da bunu destekliyor.
Uludağ’da düzenlenen 5. Ulusal Anksiyete Kongresi’nde de gündeme gelen aile içi ve kadına uygulanan şiddet konusunda
Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Psikiyatri Klinik Şefi Doç. Dr. Nesrin Dilbaz
kadına yönelik aile içi şiddeti “Kadının kişiliğinin erkek tarafından fiziksel güç kullanılarak ya da
korkutularak yıldırılması” olarak tanımlıyor.
Dilbaz kadına yönelik aile içi şiddetin daha sık görüldüğü kesimleri ise şöyle özetliyor:
Erkek gördüğünü uyguluyor
“Ekonomik ve eğitim seviyesi düşük kadınlarda çocukluk döneminde şiddete maruz kalan kadın ve erkeklerde
çocuk sayısı fazla olan ailelerde alkol kullanımı olan erkeklerin eşlerinde daha önceden şiddete uğramış ve
şimdi gebe olan kadınlarda aşırı derecede kıskanç ve paylaşımsız erkeklerin eşlerinde
düşük gelirli işsizlik sorunu olan ailelerde eşe yönelmiş şiddet daha sık görülmektedir.”
Şiddet davranışı eğilimi gösteren erkeklere sosyo-ekonomik-eğitim düzeyi düşük olan kesimde daha fazla rastlanmasına karşın
yüksek eğitimli erkeklerde de şiddet davranışının azımsanmayacak ölçüde görüldüğünü kaydeden Doç. Dr. Dilbaz
“Çocukluğunda babası tarafından hem kendisine hem de
annesine şiddet gösterilen ailelerde yetişen erkeklerde erişkinlikte şiddet davranışı fazladır” diyor.
Şiddet kurbanı denilen orta ve düşük eğitim düzeyindeki kadınların daha yüksek oranda şiddete maruz kalmasına karşın
istatistiklere göre yüksek eğitimli kadınların da şiddet kurbanı olduğunu vurgulayan Dilbaz
şunları söylüyor: “Bu kadınların bir kısmı ya sessiz kalıyor ya da boşanma kararı veriyor.
Yüksek eğitimli kadınların belki çözüme ulaşması daha kolay ama
düşük - orta ekonomik düzeyi olan kadınlar maalesef kurban olarak yaşamlarını sürdürüyor.”
Dilbaz kişilik özellikleri açısından yapılan çalışmalarda paylaşımı bilmeyen
biraz kıskanç hatta hafif şüpheci olan erkeklerin de yine şiddeti daha fazla kullandıklarının görüldüğünü
şiddet eğilimi olan erkeklerde işsizlik sorununa da daha sık rastlanıldığını ekledi.
Kadın da çocuğunu dövüyor
Aile Araştırma Kurumu’nun 10 bin 799 erkekle birebir konuşarak yaptığı bir çalışma
erkeklerin yüzde 32’sinin eşlerine şiddet uyguladığını ortaya koyuyor.
Çocukların babaları tarafından dövülme sıklığı yüzde 11 saptanırken anneleri tarafından dövülme sıklığı ise yüzde 22 olarak göze çarpıyor.
Bu sonucu “ilginç” olarak niteleyen Doç. Dr. Dilbaz “Bu veri şunu gösteriyor;
Aile içinde erkekler kadınlara şiddet gösteriyor ama babaların çocuklara şiddet göstermeleri annelerin şiddet göstermelerinin yarısı kadar.
Bu güçlü olanın güçsüze şiddet kullanmasıdır.
Onun için erkek kadına kadın da çocuğa maalesef şiddet kullanıyor” dedi.
Çocuk sayısı azaltılmalı
Şiddet uygulayan çocukların sanıldığı gibi sokakta ya da kurumda yaşayanlar olmadığına
yüzde 88’inin ailesinin yanında yaşadığına dikkat çeken Dilbaz
“Bu durumda çocuk ve gençler şiddet davranış modelini aileden öğreniyor.
Başta aile içindeki şiddeti ortadan kaldırabilirsek ileriki yaşamlarındaki şiddet durumu da ortadan kalkacaktır.
Şiddetin önlenmesi açısından aile yapısının güçlendirilmesi ve ailedeki çocuk sayısının mutlaka azaltılması gereklidir” diye konuştu.
alıntı
Ailesinde şiddet gören erkek ileride eşine; kadın da çocuğuna şiddet uyguluyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı raporlarda şiddetin en fazla aile ortamında çocuklara ve kadınlara uygulandığı vurgulanıyor.
Türkiye’de yapılan çalışmalar da bunu destekliyor.
Uludağ’da düzenlenen 5. Ulusal Anksiyete Kongresi’nde de gündeme gelen aile içi ve kadına uygulanan şiddet konusunda
Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Psikiyatri Klinik Şefi Doç. Dr. Nesrin Dilbaz
kadına yönelik aile içi şiddeti “Kadının kişiliğinin erkek tarafından fiziksel güç kullanılarak ya da
korkutularak yıldırılması” olarak tanımlıyor.
Dilbaz kadına yönelik aile içi şiddetin daha sık görüldüğü kesimleri ise şöyle özetliyor:
Erkek gördüğünü uyguluyor
“Ekonomik ve eğitim seviyesi düşük kadınlarda çocukluk döneminde şiddete maruz kalan kadın ve erkeklerde
çocuk sayısı fazla olan ailelerde alkol kullanımı olan erkeklerin eşlerinde daha önceden şiddete uğramış ve
şimdi gebe olan kadınlarda aşırı derecede kıskanç ve paylaşımsız erkeklerin eşlerinde
düşük gelirli işsizlik sorunu olan ailelerde eşe yönelmiş şiddet daha sık görülmektedir.”
Şiddet davranışı eğilimi gösteren erkeklere sosyo-ekonomik-eğitim düzeyi düşük olan kesimde daha fazla rastlanmasına karşın
yüksek eğitimli erkeklerde de şiddet davranışının azımsanmayacak ölçüde görüldüğünü kaydeden Doç. Dr. Dilbaz
“Çocukluğunda babası tarafından hem kendisine hem de
annesine şiddet gösterilen ailelerde yetişen erkeklerde erişkinlikte şiddet davranışı fazladır” diyor.
Şiddet kurbanı denilen orta ve düşük eğitim düzeyindeki kadınların daha yüksek oranda şiddete maruz kalmasına karşın
istatistiklere göre yüksek eğitimli kadınların da şiddet kurbanı olduğunu vurgulayan Dilbaz
şunları söylüyor: “Bu kadınların bir kısmı ya sessiz kalıyor ya da boşanma kararı veriyor.
Yüksek eğitimli kadınların belki çözüme ulaşması daha kolay ama
düşük - orta ekonomik düzeyi olan kadınlar maalesef kurban olarak yaşamlarını sürdürüyor.”
Dilbaz kişilik özellikleri açısından yapılan çalışmalarda paylaşımı bilmeyen
biraz kıskanç hatta hafif şüpheci olan erkeklerin de yine şiddeti daha fazla kullandıklarının görüldüğünü
şiddet eğilimi olan erkeklerde işsizlik sorununa da daha sık rastlanıldığını ekledi.
Kadın da çocuğunu dövüyor
Aile Araştırma Kurumu’nun 10 bin 799 erkekle birebir konuşarak yaptığı bir çalışma
erkeklerin yüzde 32’sinin eşlerine şiddet uyguladığını ortaya koyuyor.
Çocukların babaları tarafından dövülme sıklığı yüzde 11 saptanırken anneleri tarafından dövülme sıklığı ise yüzde 22 olarak göze çarpıyor.
Bu sonucu “ilginç” olarak niteleyen Doç. Dr. Dilbaz “Bu veri şunu gösteriyor;
Aile içinde erkekler kadınlara şiddet gösteriyor ama babaların çocuklara şiddet göstermeleri annelerin şiddet göstermelerinin yarısı kadar.
Bu güçlü olanın güçsüze şiddet kullanmasıdır.
Onun için erkek kadına kadın da çocuğa maalesef şiddet kullanıyor” dedi.
Çocuk sayısı azaltılmalı
Şiddet uygulayan çocukların sanıldığı gibi sokakta ya da kurumda yaşayanlar olmadığına
yüzde 88’inin ailesinin yanında yaşadığına dikkat çeken Dilbaz
“Bu durumda çocuk ve gençler şiddet davranış modelini aileden öğreniyor.
Başta aile içindeki şiddeti ortadan kaldırabilirsek ileriki yaşamlarındaki şiddet durumu da ortadan kalkacaktır.
Şiddetin önlenmesi açısından aile yapısının güçlendirilmesi ve ailedeki çocuk sayısının mutlaka azaltılması gereklidir” diye konuştu.
alıntı