'hayaL
Bayan Üye
Uçan bir kuş yerde gördüğü yiyeceği almak için yere iner.
Bu sırada bir kaplumbağa telaşlı bir şekilde yürümektedir.
Kuş merakla sorar bu telaş ne, yolculuk nereye?
Kaplumbağa sorma der kuşa şu tepenin ardında ne zamandır sevgilim bekliyor.
Ömrümüz yeterse kavuşacağız, ne zamandır yürüyorum ama hala varamadım.
Sen ne şanslısın bak kanatların var tepeleri on dakika da aşarsın
kuş dedi ki: Kolay kazanılan aşklar sağlam olmaz.
Sonra bizim gibi daldan dala konarsın.
Oysaki gerçek aşk için çaba harcanırsa o aşkı hiçbir kuvvet yıkamaz.
Sevmeyen sabredemez,
sabredemeyen âşık olamaz,
âşık olamayan zorlukları aşamaz,
zorlukları aşamayan mutlu olamaz...
Hayatımız içinde her şey dört dörtlük değildir. Olumsuz düşünceler sizi kuşattığında kolları sıvayıp hayatla savaşmak yerine, abdest alıp iki rekât namaz kılın. Göreceksiniz ki: Hayatı fazla ciddiye alıp ufak şeyleri dert ettiğinizi, bundan beş veya on yıl sonra bu dert ettiğiniz şeylerin hayatınızdaki yerinin ne olacağını düşünün. Derin birkaç soluk alıp gevşeyin.
Unutmayın: Hayat acil bir durum değildir. Ne kadar ömrümüzün kaldığını ve nerede nasıl öleceğimizi sadece Allah-u Teala bilir.
Derler ki Eğer Allah-u Teala vermeyi istemeseydi, istemeyi vermezdi bu bize şunu hatırlatmalı bizler hep sonsuza kadar yaşayacağımızı düşünür ve öyle olmasını bekleriz. Demek ki bizler sonsuza kadar yaşayacağız.
Allah-u Tealanın bizden istediği gibi bir hayat yaşarsak ebediyyen mutlu oluruz...
InsAllah...
Bu sırada bir kaplumbağa telaşlı bir şekilde yürümektedir.
Kuş merakla sorar bu telaş ne, yolculuk nereye?
Kaplumbağa sorma der kuşa şu tepenin ardında ne zamandır sevgilim bekliyor.
Ömrümüz yeterse kavuşacağız, ne zamandır yürüyorum ama hala varamadım.
Sen ne şanslısın bak kanatların var tepeleri on dakika da aşarsın
kuş dedi ki: Kolay kazanılan aşklar sağlam olmaz.
Sonra bizim gibi daldan dala konarsın.
Oysaki gerçek aşk için çaba harcanırsa o aşkı hiçbir kuvvet yıkamaz.
Sevmeyen sabredemez,
sabredemeyen âşık olamaz,
âşık olamayan zorlukları aşamaz,
zorlukları aşamayan mutlu olamaz...
Hayatımız içinde her şey dört dörtlük değildir. Olumsuz düşünceler sizi kuşattığında kolları sıvayıp hayatla savaşmak yerine, abdest alıp iki rekât namaz kılın. Göreceksiniz ki: Hayatı fazla ciddiye alıp ufak şeyleri dert ettiğinizi, bundan beş veya on yıl sonra bu dert ettiğiniz şeylerin hayatınızdaki yerinin ne olacağını düşünün. Derin birkaç soluk alıp gevşeyin.
Unutmayın: Hayat acil bir durum değildir. Ne kadar ömrümüzün kaldığını ve nerede nasıl öleceğimizi sadece Allah-u Teala bilir.
Derler ki Eğer Allah-u Teala vermeyi istemeseydi, istemeyi vermezdi bu bize şunu hatırlatmalı bizler hep sonsuza kadar yaşayacağımızı düşünür ve öyle olmasını bekleriz. Demek ki bizler sonsuza kadar yaşayacağız.
Allah-u Tealanın bizden istediği gibi bir hayat yaşarsak ebediyyen mutlu oluruz...
InsAllah...