Semum

nones

Bayan Üye
Semum bir tür ateştir.[1] Lügatteki anlamları şunlardır:
Zehirli şey.
Sam yeli.
Gündüz vakti sıcak çölde esen pek sıcak rüzgar olup, bitki ve hayvanları mahveder.[2]

“Semme” kökünden türemiş bir kelime olan “Semum” sözcüğü “sıcak rüzgâr [3], estiği zaman temas ettiği her şeyi zehir gibi etkileyip dokularına işleyen, yakıp kavuran samyeli” [4] anlamlarına gelmektedir. [5]

Allah-u Teala, Kurân-ı Kerîm'de;

“Andolsun ki biz, insanı pişmemiş çamurdan, kokuşmuş cıvık balçıktan yarattık. Cân'nı da (insandan) daha önce semûm ateşinden yarattık.” (Hicr, 26-27)

buyurur. Ayetten anlaşıldığı gibi Cân, insanoğlundan önce yaratılmıştır. İnsanın yaratılışının, kainattın yaratılışında son halka olduğu düşünülürse, Cân sondan bir önceki halka olarak yaratılmıştır.

Ayetteki “semûm ateşi” hususunda, bazıları, “Bu, ateşin alevidir.” demişler; bazıları da “O, öldürücü derecede sıcak olan sam rüzgarıdır.” demişlerdir. Önceki ayetin de yardımı ile, İbareden anlaşılan bunun bir çeşit ateş olduğudur. Fakat, bedenin gözeneklerine, yani derideki o küçücük deliklere nüfuz edip, içine işlediği için buna, “semûm” ismi verilmiştir. İnsanın içine işleyen rüzgâra da bu yüzden “sam rüzgarı” denmiştir. Bir rivayette,

“Semûm, dumansız ateştir. Yıldızlar da bu ateşten yaratılır.”

denmiştir ki, bu, “semum ateşi” ile geçen ayetteki “ateşin mârici”nin aynı olduğunu gösterir. Buna göre aynı şeyi anlatan bu kelimelerden biri, o ateşin yalın, saf ve dumansız bir ateş olduğunu, diğeri de yakıcı ve kavurucu olduğunu anlatmış olur. Âlûsî “semum ateşi”ni, “fevkalade hararetli ateş” diye tefsir ederken buna işaret etmektedir.[1]

Tabi olduğumuz evrensel sistemi açıklayan kitabımız Kuran, cinlerin yapılarını tanımlarken "semum" ve "maaric" kelimelerini vurgular. Gözeneklerden geçebilen, zehirleyici etkiye sahip ve dumansız ateş anlamlarına gelen bu kelimelerin bugünkü karşılığını "ışınsal, dalga titreşim" veya "radyasyon" şeklinde anlayabiliriz.

"Cinler" veya "uzaylı" diye bilinen varlıklar, tıpkı "x-Ray" veya "Gamma ışınları" gibi, benzer bir ışınsal dalga titreşimden oluşmuş, insanın çıplak gözle algılama kapasitesinin dışında kalan, farklı bir boyutsal katmanın yaşayanlarıdır.[6]

“Semûm” kelimesi Kur'an'da üç yerde geçmektedir. Bunlardan cehennem ve onun azabını ifade eden ayetler şunlardır:

“(Cennetlikler:) Allah bize lutfetti de bizi semûm (cehennem) azabından korudu” ( et-Tûr 52/27).

“Dokulara işleyen bir ateş ve kaynar su içinde (fî semûmin)” ( el-Vâkıa 56/42).

Birinci ayette geçen “semûm” kelimesinin cehennemin isimlerinden bir isim olabileceği belirtilmiştir. kinci ayette ise “semûm” sözcüğü, sembolik bir ifade ile, büyük günah işlemeye devam eden, dirilişi alaycı bir tavırla inkâr eden solun adamlarına uygulanacak cehennem azabını anlatmaktadır (el-Vâkıa 56/41-48).[5]

Bazı hadislerde Cân'nın yaratıldığı ateşin, bildiğimiz ateşlerden çok daha sıcak olduğu bildirilmektedir. Ebu Davud et-Tayalisî'nin İbn Mes'ud(r.a.)'dan naklettiği bir hadise göre,

“Bu (dünyada gördüğümüz) ateşler, Cân'nın yaratıldığı ateşten yetmiş kat daha hafiftir.” [1]

Hıcr Suresi 27. ayette de “nâris-semûm” terimi sıcak rüzgar, ateş alevi gibi esen yakıcı, öldürücü rüzgar anlamına gelir.[7] Hz. Peygamberin hadislerinde de “semûm” kelimesi cehennemin bir harareti olarak zikredilir.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst