Semaver, su ısıtmaya ve çay demlemeye yarayan, genellikle bakır, pirinç veya saçtan üretilmiş musluklu bir çaydanlık çeşididir. Semaver kelimesi Rusça sama ve varit kelimelerinden türeyen kendi kendine kaynayabilen anlamına gelmektedir. İsminden de anlaşılacağı üzere semaverin anavatanı Rusyadır. Rusyada asırlarca kullanılmış ve günümüzde de kullanılmakta olan bir alettir.
Semaver, Rus Çarlığının çayla tanışmasının ardından 18. yüzyılda Urallarda icat edildi ve Tula Bölgesinde geliştirildi. İlk semaver fabrikası 1778 yılında zengin maden yatakları olan Tulada kuruldu.
Semaver 19. yüzyıldan itibaren Orta Asyada yaygın olarak kullanılmaya başlanılmıştır. Ahmet Yeseviden gelen mirasla çayın şifalı olduğuna inanıldığı gibi, semaverin de şifa dağıtıcısı olduğuna inanılır hale gelmiştir. İnsanlara bir hayat, muhabbet verici, dertlere deva olarak görülür. Semaverin şifa dağıttığına o kadar inanılırdı ki hamam çıkışında ve mevlitlerde insanları rahatlatmak için semaver kaynatılır ve çay içilirdi. Osmanlılar devrinde çay, uzun süre kahvelerde semaverlerle pişirilmiş, halk arasında da çok tutulmuştur.
Semaver esas olarak ortasında bir boru bulunan, silindir biçimli bir kaptır. Altında da bir ızgara bulunur. Semaverle çay demlemek için, önce kaba su doldurulur ve kor hâlindeki kömürler borudan içeri bırakılır. Su kaynadıktan sonra, demliğe bu sudan ilâve edilir. Daha sonra ateş azaltılır veya tamâmen söndürülür.
Yurdumuzun doğu kısımlarında evlerde diğer yerlerinde ise çay bahçelerinde hala yaygın olarak kullanılan semaverlerin, bugün daha çok elektriklileri tercih edilmektedir.
Semaver, Rus Çarlığının çayla tanışmasının ardından 18. yüzyılda Urallarda icat edildi ve Tula Bölgesinde geliştirildi. İlk semaver fabrikası 1778 yılında zengin maden yatakları olan Tulada kuruldu.
Semaver 19. yüzyıldan itibaren Orta Asyada yaygın olarak kullanılmaya başlanılmıştır. Ahmet Yeseviden gelen mirasla çayın şifalı olduğuna inanıldığı gibi, semaverin de şifa dağıtıcısı olduğuna inanılır hale gelmiştir. İnsanlara bir hayat, muhabbet verici, dertlere deva olarak görülür. Semaverin şifa dağıttığına o kadar inanılırdı ki hamam çıkışında ve mevlitlerde insanları rahatlatmak için semaver kaynatılır ve çay içilirdi. Osmanlılar devrinde çay, uzun süre kahvelerde semaverlerle pişirilmiş, halk arasında da çok tutulmuştur.
Semaver esas olarak ortasında bir boru bulunan, silindir biçimli bir kaptır. Altında da bir ızgara bulunur. Semaverle çay demlemek için, önce kaba su doldurulur ve kor hâlindeki kömürler borudan içeri bırakılır. Su kaynadıktan sonra, demliğe bu sudan ilâve edilir. Daha sonra ateş azaltılır veya tamâmen söndürülür.
Yurdumuzun doğu kısımlarında evlerde diğer yerlerinde ise çay bahçelerinde hala yaygın olarak kullanılan semaverlerin, bugün daha çok elektriklileri tercih edilmektedir.