` Nur ~
Bayan Üye
Bayramda tüketimi artan şeker, çikolata ve tatlı gibi şekerli gıdaların dişler üzerindeki olumsuz etkilerinin şekersiz ya da ksilitollü (yapay tatlandırıcılı) sakız çiğnenerek azaltılabileceği bildirildi.
Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Ülker, yaptığı açıklamada, bayramlarda şeker, çikolata, lokum, baklava, şekerlemenin tüketimin arttığına vurgu yaparak, yapılan bilimsel araştırmalarda diş çürüğü ile şeker tüketimi arasında çok ciddi bir ilişkinin saptandığını kaydetti.
Diş çürüğü nedeniyle ağrıların oluştuğunu, daha ileri dönemlerde de diş kayıplarının yaşanabildiğini ifade eden Ülker, diş çürüğünün en sık rastlanılan kronik rahatsızlıklardan birisi olduğuna dikkati çekerek, özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ya da gelişmemiş toplumlarda diş sağlığıyla ilgili ciddi problemler olduğunu vurguladı.
Bayramların diş çürüğüne dikkat çekmek için bir fırsat olduğunu dile getiren Ülker, "Diş sağlığında ağız temizliği çok önemli. Ağız temizliğinin yeterince yapılmaması durumunda dişte çürükler oluşabilir. Tüketilen şekerin uzun süre diş üzerinde kalması halinde mikroorganizmalar bunları parçalayarak asit üretiyor ve bu asitler de mineden, dentine ilerleyerek dişte çürümeye neden oluyor" dedi.
ŞEKERİN OLUMSUZ ETKİLERİNDEN KORUNMAK İÇİN NE YAPILABİLİR?
Şekerin dişler üzerindeki olumsuz etkisinden kurtulabilmek için mümkün olduğu kadar çabuk, şekerin dişten uzaklaştırılması gerektiğine dikkati çeken Ülker, şunları kaydetti:
"Şekerin dişlerimiz üzerinde tutunma süresinin azaltılması için belki bazı önlemler olabilir. Mümkünse şeker yedikten sonra fırçalama uygun olacaktır. Dişlerimizin sabah-akşam hatta mümkünse öğleyin fırçalanması, diş aralarının da diş ipliğiyle temizlenmesi şekerin olumsuz etkilerinden bizi koruyacaktır. Ama tabi misafirliğe gittiğimiz zaman bu durum kolayolmayabilir. Bu gibi durumlarda
en azından ağzımızı bir suyla çalkalamak faydalı olacaktır. Yine tükürük, diş üzerinde kalan şekerlerin ve gıdaların dişten uzaklaştırılmasında çok önemli bir etkendir. Tükürüğün akışını ve kalitesini artırmak için sakız çiğnenebilir. Sakız çiğnerken tükürük akışı normalden daha fazla olur. Burada biz şekersiz sakızlarla ya da ksilitollü (yapay tatlandırıcılı) sakızlarla tükürük akışını artırabilir ve dişlerimizi şekerin olumsuz etkilerinden koruyabiliriz."
Ülker, şeker yedikten sonra daha sert şeyler tüketerek de şeker kalıntılarını dişten uzaklaştırmanın mümkün olabileceğini söyleyerek, "Mesela daha az şekerli olan bir salatalık, havuç veya elma yemek faydalı olabilir. Aslında biz yemeklerden sonra peyniri de öneriyoruz. Peynirin içerisinde çürüğü engelleyecek maddeler var. Mümkünse yemekten sonra bir dilim peynir tüketmek dişlerin koruması açısından faydalı olacaktır" dedi.
Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Ülker, yaptığı açıklamada, bayramlarda şeker, çikolata, lokum, baklava, şekerlemenin tüketimin arttığına vurgu yaparak, yapılan bilimsel araştırmalarda diş çürüğü ile şeker tüketimi arasında çok ciddi bir ilişkinin saptandığını kaydetti.
Diş çürüğü nedeniyle ağrıların oluştuğunu, daha ileri dönemlerde de diş kayıplarının yaşanabildiğini ifade eden Ülker, diş çürüğünün en sık rastlanılan kronik rahatsızlıklardan birisi olduğuna dikkati çekerek, özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ya da gelişmemiş toplumlarda diş sağlığıyla ilgili ciddi problemler olduğunu vurguladı.
Bayramların diş çürüğüne dikkat çekmek için bir fırsat olduğunu dile getiren Ülker, "Diş sağlığında ağız temizliği çok önemli. Ağız temizliğinin yeterince yapılmaması durumunda dişte çürükler oluşabilir. Tüketilen şekerin uzun süre diş üzerinde kalması halinde mikroorganizmalar bunları parçalayarak asit üretiyor ve bu asitler de mineden, dentine ilerleyerek dişte çürümeye neden oluyor" dedi.
ŞEKERİN OLUMSUZ ETKİLERİNDEN KORUNMAK İÇİN NE YAPILABİLİR?
Şekerin dişler üzerindeki olumsuz etkisinden kurtulabilmek için mümkün olduğu kadar çabuk, şekerin dişten uzaklaştırılması gerektiğine dikkati çeken Ülker, şunları kaydetti:
"Şekerin dişlerimiz üzerinde tutunma süresinin azaltılması için belki bazı önlemler olabilir. Mümkünse şeker yedikten sonra fırçalama uygun olacaktır. Dişlerimizin sabah-akşam hatta mümkünse öğleyin fırçalanması, diş aralarının da diş ipliğiyle temizlenmesi şekerin olumsuz etkilerinden bizi koruyacaktır. Ama tabi misafirliğe gittiğimiz zaman bu durum kolayolmayabilir. Bu gibi durumlarda
en azından ağzımızı bir suyla çalkalamak faydalı olacaktır. Yine tükürük, diş üzerinde kalan şekerlerin ve gıdaların dişten uzaklaştırılmasında çok önemli bir etkendir. Tükürüğün akışını ve kalitesini artırmak için sakız çiğnenebilir. Sakız çiğnerken tükürük akışı normalden daha fazla olur. Burada biz şekersiz sakızlarla ya da ksilitollü (yapay tatlandırıcılı) sakızlarla tükürük akışını artırabilir ve dişlerimizi şekerin olumsuz etkilerinden koruyabiliriz."
Ülker, şeker yedikten sonra daha sert şeyler tüketerek de şeker kalıntılarını dişten uzaklaştırmanın mümkün olabileceğini söyleyerek, "Mesela daha az şekerli olan bir salatalık, havuç veya elma yemek faydalı olabilir. Aslında biz yemeklerden sonra peyniri de öneriyoruz. Peynirin içerisinde çürüğü engelleyecek maddeler var. Mümkünse yemekten sonra bir dilim peynir tüketmek dişlerin koruması açısından faydalı olacaktır" dedi.
