Buğra1
Kayıtlı Üye
Anadolu Selçukluları vezirlerinden meşhur Sahib Ata Fahreddin Ali'nin ve sonra oğullarının iktaı olmasından dolayı Karahisar-ı Sâhib ve ahfadından Muzaffereddin Devle adına da Karahisar-ı Devle denilen şimdiki Afyon Karahisar'da kurulmuş olan küçük beyliğe Cami-üd-Düvel'de Karahisar valileri denilmektedir.
Filhakika Karahisar şehriyle, Şahabeddin Omerî'nin (vefatı 749 H. / 1348 M.) Mesalik-ül-ebsar isimli eserinde görüldüğü üzere bin kadar köyü ve dört bin atlı kuvveti olan karahisarda müstakil bir beylik kurulmamış olduğundan Müneccimbaşı'nın vali tâbiri yerindedir. Müneccimbaşı bunlara ait olarak Sandıklı, Bolvadin, Şuhud, Barcinli (Husrev Paşa), Oynaş kasabalarını saymakta ise de bunlardan Sandıklı Germiyan beyliği'ne ve Bolvadin da Eşrefoğulları'na bağlı şehirlerden idiler. Belki daha sonra bu beyliklere geçmiştir.
Karahisar-ı Sahib beyleri, Sahib Ata'nın Tacüddin Hüseyin ve Nusratüddin Hasan adlarındaki iki oğlundan Hasan'ın oğlu ile torunlarıdır. Nusratüddin Hasan'ın oğlu Şemseddin Mehmed, Selçukilerle îlhanilere karşı muhalefete kalkan Germiyan beyile çarpıştığı sırada Germiyan beylerinden Bozguş Bahâdır tarafından mağlup ve katledilmiştir (1287).
714'de Emir Çoban Anadolu'ya geldiği zaman ona sadakatlerini arzeden Anadolu beyleri arasında Sahib Ata torunları da vardı. Biz Şemseddin Mehmed'den sonra Karahisar-ı Sahib Emiri olarak onun oğlu Nusratüddin Ahmed'i görüyoruz. Bunun zamanında îlhanilerin Anadolu valisi Demirtaş beylikleri ortadan kaldırmağa başladığı sırada Karahisar üzerine de maiyetindeki Emirlerden Eredna'yı göndermiş ve Nusratüddin Ahmed memleketi terk ederek Germiyan hükümdarı Yakub bey'e iltica etmiştir (1327). Fakat bu sırada Demirtaş'ın biraderi Dimışk Hoca'nın îlhan Ebu Said tarafından katli haberini alması üzerine kendi vaziyeti tehlikeye düşen Demirtaş muhasarayı kaldırtarak Sivas'a dönmüş olduğundan Nusratüddin Ahmed memleketine dönmüş ve aynı zamanda Germiyan hükümdarına damad olarak onun yüksek hâkimiyeti altına girmiştir.
Nusratüddin Ahmed 742 H./1324 M. den sonra vefat etmiş ve Karahisar Germiyan beyliğine ilhak olunmuştur. Nusratüddin'in kabri malûm değilse de 734 H. 1333 M. de vefat eden kardeşi Muzafferüddin Devle ile evlâtlarına ait Sahipler türbesi denilen bir türbede Devle ailesinden bir kısmı medfundurlar.
Filhakika Karahisar şehriyle, Şahabeddin Omerî'nin (vefatı 749 H. / 1348 M.) Mesalik-ül-ebsar isimli eserinde görüldüğü üzere bin kadar köyü ve dört bin atlı kuvveti olan karahisarda müstakil bir beylik kurulmamış olduğundan Müneccimbaşı'nın vali tâbiri yerindedir. Müneccimbaşı bunlara ait olarak Sandıklı, Bolvadin, Şuhud, Barcinli (Husrev Paşa), Oynaş kasabalarını saymakta ise de bunlardan Sandıklı Germiyan beyliği'ne ve Bolvadin da Eşrefoğulları'na bağlı şehirlerden idiler. Belki daha sonra bu beyliklere geçmiştir.
Karahisar-ı Sahib beyleri, Sahib Ata'nın Tacüddin Hüseyin ve Nusratüddin Hasan adlarındaki iki oğlundan Hasan'ın oğlu ile torunlarıdır. Nusratüddin Hasan'ın oğlu Şemseddin Mehmed, Selçukilerle îlhanilere karşı muhalefete kalkan Germiyan beyile çarpıştığı sırada Germiyan beylerinden Bozguş Bahâdır tarafından mağlup ve katledilmiştir (1287).
714'de Emir Çoban Anadolu'ya geldiği zaman ona sadakatlerini arzeden Anadolu beyleri arasında Sahib Ata torunları da vardı. Biz Şemseddin Mehmed'den sonra Karahisar-ı Sahib Emiri olarak onun oğlu Nusratüddin Ahmed'i görüyoruz. Bunun zamanında îlhanilerin Anadolu valisi Demirtaş beylikleri ortadan kaldırmağa başladığı sırada Karahisar üzerine de maiyetindeki Emirlerden Eredna'yı göndermiş ve Nusratüddin Ahmed memleketi terk ederek Germiyan hükümdarı Yakub bey'e iltica etmiştir (1327). Fakat bu sırada Demirtaş'ın biraderi Dimışk Hoca'nın îlhan Ebu Said tarafından katli haberini alması üzerine kendi vaziyeti tehlikeye düşen Demirtaş muhasarayı kaldırtarak Sivas'a dönmüş olduğundan Nusratüddin Ahmed memleketine dönmüş ve aynı zamanda Germiyan hükümdarına damad olarak onun yüksek hâkimiyeti altına girmiştir.
Nusratüddin Ahmed 742 H./1324 M. den sonra vefat etmiş ve Karahisar Germiyan beyliğine ilhak olunmuştur. Nusratüddin'in kabri malûm değilse de 734 H. 1333 M. de vefat eden kardeşi Muzafferüddin Devle ile evlâtlarına ait Sahipler türbesi denilen bir türbede Devle ailesinden bir kısmı medfundurlar.