Salvo
Kayıtlı Üye
777 Rüstemi Hanedanlığının Kuruluşu
Geçen 70 yıl., boyunca Hariciler, kendi doktrinlerini Kuzey Afrika'da çok faal misyonerlik hareketleriyle yaymışlardı. Artık bu siyasal ve sosyal eşitlikçi dini-siyasi mezheb, eski Arap efendilerinin baskılarına kızan Berberiler arasında çok sayıda taraftar toplamıştı. Ayrıca Hariciler, (çıkış yerleri olan) Irak'taki aşırı şiddet yanlısı yoldaşlanyla kıyaslandıklarında, Kuzey Afrika'da tamamen mütevazi bir çizgi izlemişler ve bundan dolayı da daha geniş bir kitleye hitab edebilmişlerdi.
Kuzey Afrika, son Emevi hâlifesi II. Mervan İle ihtilalci Abbasiler arasında çıkan iç savaştan bu yana bir kargaşa içerisindeydi. Ne iktidarı esnasında Mervan, ne de iktidarı ele geçirdikten sonra Abbasiler, bu uzak vilayet için ayıracak zaman ve kaynak bulabilmişlerdi. Bunun sonucu olarak yüksek Atlas Bölgesinde, pek çok bağımsız Harici prensliği kurulmuştu. Bunlardan en önemlileri (bugün Cezayir sınırlarında dahil olan Atlas Dağlarındaki Tiaret) Tahert prensliği idi ve isminden anlaşıldığı kadarıyla, soyu İranlı olan Abdurrahman bin Rüstem liderlik ediyordu. Rüstem, dini bir unvan olan İmam'ı aldı ve yeni bir hanedanlık olan Rüstemi Hanedanlığını (777-909) kurdu. Bu küçük dağ krallığının tebası, ileri gelenlerin çoğunun riyazetle yaşadığı ve sofuca bir ahlakın en yüksek standartlarına uymaya çalıştığı, koyu Haricilerdi.
Her ne kadar Rüstemilerin hakimiyetindeki topraklar hiç bir zaman genişlememişse de, bunlar yerleştikleri bölge ve dış politikalarıyla, Kuzey Afrika İslam tarihinde önemli bir rol oynamışlardı. Akdeniz kıyılarında her iki tarafından da düşmanla -Batıda Şii İdrisiler, Doğuda Sünni Ağlabiler- sarılı olan Harici Rüstemiler, İspanya Emevileri ile ittifak yaparak, sonuçda büyük bir böiümün Bağdat'tan kopmasını sağladıkları bölgede siyasi bir satranç oyunu oynadılar. Rüstemiler; başkentleri Tahert'e büyük bir zenginlik sağlayacak çok sayıda göçmeni çeken ve bir eğitim merkezi yapan Büyük Sahra ticaret yolunu açtılar. Bu küçük devlet, 909'da Fatimilerin başkentlerini ele geçirmesiyle son buldu.
Geçen 70 yıl., boyunca Hariciler, kendi doktrinlerini Kuzey Afrika'da çok faal misyonerlik hareketleriyle yaymışlardı. Artık bu siyasal ve sosyal eşitlikçi dini-siyasi mezheb, eski Arap efendilerinin baskılarına kızan Berberiler arasında çok sayıda taraftar toplamıştı. Ayrıca Hariciler, (çıkış yerleri olan) Irak'taki aşırı şiddet yanlısı yoldaşlanyla kıyaslandıklarında, Kuzey Afrika'da tamamen mütevazi bir çizgi izlemişler ve bundan dolayı da daha geniş bir kitleye hitab edebilmişlerdi.
Kuzey Afrika, son Emevi hâlifesi II. Mervan İle ihtilalci Abbasiler arasında çıkan iç savaştan bu yana bir kargaşa içerisindeydi. Ne iktidarı esnasında Mervan, ne de iktidarı ele geçirdikten sonra Abbasiler, bu uzak vilayet için ayıracak zaman ve kaynak bulabilmişlerdi. Bunun sonucu olarak yüksek Atlas Bölgesinde, pek çok bağımsız Harici prensliği kurulmuştu. Bunlardan en önemlileri (bugün Cezayir sınırlarında dahil olan Atlas Dağlarındaki Tiaret) Tahert prensliği idi ve isminden anlaşıldığı kadarıyla, soyu İranlı olan Abdurrahman bin Rüstem liderlik ediyordu. Rüstem, dini bir unvan olan İmam'ı aldı ve yeni bir hanedanlık olan Rüstemi Hanedanlığını (777-909) kurdu. Bu küçük dağ krallığının tebası, ileri gelenlerin çoğunun riyazetle yaşadığı ve sofuca bir ahlakın en yüksek standartlarına uymaya çalıştığı, koyu Haricilerdi.
Her ne kadar Rüstemilerin hakimiyetindeki topraklar hiç bir zaman genişlememişse de, bunlar yerleştikleri bölge ve dış politikalarıyla, Kuzey Afrika İslam tarihinde önemli bir rol oynamışlardı. Akdeniz kıyılarında her iki tarafından da düşmanla -Batıda Şii İdrisiler, Doğuda Sünni Ağlabiler- sarılı olan Harici Rüstemiler, İspanya Emevileri ile ittifak yaparak, sonuçda büyük bir böiümün Bağdat'tan kopmasını sağladıkları bölgede siyasi bir satranç oyunu oynadılar. Rüstemiler; başkentleri Tahert'e büyük bir zenginlik sağlayacak çok sayıda göçmeni çeken ve bir eğitim merkezi yapan Büyük Sahra ticaret yolunu açtılar. Bu küçük devlet, 909'da Fatimilerin başkentlerini ele geçirmesiyle son buldu.