ultra_merve
Bayan Üye
ÖDP, EMEP, TKP ve Halkevleri'nin başını çektiği geniş bir sol platform, Beyoğlu Ses Tiyatrosu'nda düzenlenen ortak basın toplantısıyla 12 Eylül referandumunda 'hayır' oyu vereceğini açıkladı.
Sol partilerin yanı sıra çok sayıda aydın, akademisyen ve yurttaş tarafından da imzalanan ortak metinde "AKP'nin anayasa değişiklik paketi ne ülkemizin sorunlarına ne de halkımızın ihtiyaçlarına, temel hak ve özgürlüklerine yanıt vermektedir. Anayasa değişiklik paketi eşit, özgür bir ülkenin önünü açmak bir yana, tersine kapatmaktadır" denildi.
Ortak açıklamada, AKP; sendikaları, meslek örgütlerini, demokrasi güçlerini ve tüm muhalefet güçlerini yok saymakla eleştirilirken, paketin demokratikleşmede büyük bir adım ve 12 Eylül'le hesaplaşma olarak sunulduğu, ancak gerçekte 12 Eylül düzeninin yenilenerek sürdürülmesinin amaçlandığı öne sürüldü.
"12 Eylül kurumlarını ortadan kaldırmak bir yana yenilerini ekleyen bir paket demokratik olamaz" görüşüne yer verilen açıklamada; Ekonomik ve Sosyal Konsey'in anayasal bir kurum haline getirilmek istenmesi, 12 Eylül'ün getirdiği grev yasaklarının korunması, kamu çalışanlarına grev hakkı tanınmaması ve aynı işkolunda birden fazla sendikaya üye olunmasının mümkün kılınması eleştirildi.
Sol parti ve çevrelerin ortak talepleri olarak ise; 12 Eylül kurumları diye de bilinen yapıların kaldırılması, yüzde 10 seçim barajına son verilmesi ve Siyasi Partiler Kanunu'nun değiştirilmesi, sendikal barajlar ile grev erteleme uygulamalarının kaldırılması, kamu çalışanlarına grev hakkı tanınması, işten çıkarmaların durdurularak çalışma saatinin haftada 35'e çekilmesi ve Kürt ve Alevi yurttaşların taleplerinin karşılanmasının da aralarında bulunduğu bir dizi istem sıralandı.
Basın toplantısında söz alan konuşmacılardan biri olan Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Alper Taş "Bugün burada hayırlı bir iş için buluştuk" diye başladığı konuşmasında, AKP'nin değişiklik paketini "ya hep ya hiç" mantığıyla dayattığını, amaçlananın altyapıda piyasa egemenliği, üst yapıda ise başkanlık sistemi, yani sivil diktatörlük olduğunu öne sürdü.
"Eşit ve özgür bir ülke mücadelesinin taleplerini ortaklaştırdık" diye konuşan Taş; daha az devlet, daha çok demokrasi ve emekçilere daha çok hak istediklerini dile getirdi.
Anayasa'nın 135. maddesinde meydana gelecek değişiklikle özelleştirmeler, kentsel dönüşüm ve tabiatın yağmalanması önündeki mevcut bütün engellerin kaldırılacağını belirten ÖDP lideri, iktidarın son günlerde Elektrik Mühendisleri Odası'na yönelik saldırılarda bulunduğunu da iddia etti.
(NTV)
Sol partilerin yanı sıra çok sayıda aydın, akademisyen ve yurttaş tarafından da imzalanan ortak metinde "AKP'nin anayasa değişiklik paketi ne ülkemizin sorunlarına ne de halkımızın ihtiyaçlarına, temel hak ve özgürlüklerine yanıt vermektedir. Anayasa değişiklik paketi eşit, özgür bir ülkenin önünü açmak bir yana, tersine kapatmaktadır" denildi.
Ortak açıklamada, AKP; sendikaları, meslek örgütlerini, demokrasi güçlerini ve tüm muhalefet güçlerini yok saymakla eleştirilirken, paketin demokratikleşmede büyük bir adım ve 12 Eylül'le hesaplaşma olarak sunulduğu, ancak gerçekte 12 Eylül düzeninin yenilenerek sürdürülmesinin amaçlandığı öne sürüldü.
"12 Eylül kurumlarını ortadan kaldırmak bir yana yenilerini ekleyen bir paket demokratik olamaz" görüşüne yer verilen açıklamada; Ekonomik ve Sosyal Konsey'in anayasal bir kurum haline getirilmek istenmesi, 12 Eylül'ün getirdiği grev yasaklarının korunması, kamu çalışanlarına grev hakkı tanınmaması ve aynı işkolunda birden fazla sendikaya üye olunmasının mümkün kılınması eleştirildi.
Sol parti ve çevrelerin ortak talepleri olarak ise; 12 Eylül kurumları diye de bilinen yapıların kaldırılması, yüzde 10 seçim barajına son verilmesi ve Siyasi Partiler Kanunu'nun değiştirilmesi, sendikal barajlar ile grev erteleme uygulamalarının kaldırılması, kamu çalışanlarına grev hakkı tanınması, işten çıkarmaların durdurularak çalışma saatinin haftada 35'e çekilmesi ve Kürt ve Alevi yurttaşların taleplerinin karşılanmasının da aralarında bulunduğu bir dizi istem sıralandı.
Basın toplantısında söz alan konuşmacılardan biri olan Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Alper Taş "Bugün burada hayırlı bir iş için buluştuk" diye başladığı konuşmasında, AKP'nin değişiklik paketini "ya hep ya hiç" mantığıyla dayattığını, amaçlananın altyapıda piyasa egemenliği, üst yapıda ise başkanlık sistemi, yani sivil diktatörlük olduğunu öne sürdü.
"Eşit ve özgür bir ülke mücadelesinin taleplerini ortaklaştırdık" diye konuşan Taş; daha az devlet, daha çok demokrasi ve emekçilere daha çok hak istediklerini dile getirdi.
Anayasa'nın 135. maddesinde meydana gelecek değişiklikle özelleştirmeler, kentsel dönüşüm ve tabiatın yağmalanması önündeki mevcut bütün engellerin kaldırılacağını belirten ÖDP lideri, iktidarın son günlerde Elektrik Mühendisleri Odası'na yönelik saldırılarda bulunduğunu da iddia etti.
(NTV)