Buğra1
Kayıtlı Üye
Prostat büyümesi
rostat bezi, 50 yaşını geçen erkeklerde büyümeye başlayıp, rahatsızlıkverebilir. Hastalığın belirtileri gecenin son kısmında idrara kalkmak,gündüzleri sık sık idrar yapmak, idrar yapmakta zorluk, idrarın yavaşyavaş akması, idrarın başında veya sonunda bir damla kan şeklindegörülür. Kesin tedavi ameliyatla gerçekleşir.
Zaman zaman yanlış olduğu halde prostat hipertrofisi olarak da adlandırılır. Aşağı yukarı altmış yaşlarından sonra idrar borusu çevresindeki bu doku hücreleri şişmeye başlar, ilk bakışta acı vermeyen tehlikesiz bir şişkinliktir bu. Daha çok idrar borusunun ıç yüzeyini kaplayan zarın altındaki bezler büyümeye başlar, prostatın kendisinde önemli bir irileşme olmaz. Tam tersine uğradığı baskının etkisi ile önce büzülür daha sonra da şişen hücrelerin etrafına bir kılıf örter.
Hastalığın seyri:
1. Dönem: Özellikle geceleri sık sık idrar yapma ihtiyacı duyulur. Fakat ancak uzun bekleyişlerden sonra çok az bir miktar idrar gelir. Karın boşluğu adaleleri bütün güçleriyle kasılarak bunu önlemeye çalışırlarsa da daha güçlü olan idrar torbası kasları bütün torbayı boşaltmak için uğraşırlar. Prostat büyümesine fazla içkiden, ayakları üşütmekten, peklikten ya da uzun süre oturmak katkıda bulunabilir. Çaresi yeteri kadar hareket etmek ve bağırsakları yumuşatıcı perhiz yapmaktır. Erkeklik hormonunun büyütücü etki yapabileceğine inanılmaktadır.
2. Dönem: Büyüme sonucu laçka olan idrar torbası artık tam anlamıyla boşalmaz. Bir süre sonra da hiç idrar yapamama tehlikesi baş gösterir. Bu durumlarda hekim müdahalesi gereklidir. Son zamanlarda progesteron türevi hormonlarla büyümüş organın bir dereceye kadar ufaltılabileceği gösterilmişse de kesin tedavisi çok kere cerrahidir
rostat bezi, 50 yaşını geçen erkeklerde büyümeye başlayıp, rahatsızlıkverebilir. Hastalığın belirtileri gecenin son kısmında idrara kalkmak,gündüzleri sık sık idrar yapmak, idrar yapmakta zorluk, idrarın yavaşyavaş akması, idrarın başında veya sonunda bir damla kan şeklindegörülür. Kesin tedavi ameliyatla gerçekleşir.
Zaman zaman yanlış olduğu halde prostat hipertrofisi olarak da adlandırılır. Aşağı yukarı altmış yaşlarından sonra idrar borusu çevresindeki bu doku hücreleri şişmeye başlar, ilk bakışta acı vermeyen tehlikesiz bir şişkinliktir bu. Daha çok idrar borusunun ıç yüzeyini kaplayan zarın altındaki bezler büyümeye başlar, prostatın kendisinde önemli bir irileşme olmaz. Tam tersine uğradığı baskının etkisi ile önce büzülür daha sonra da şişen hücrelerin etrafına bir kılıf örter.
Hastalığın seyri:
1. Dönem: Özellikle geceleri sık sık idrar yapma ihtiyacı duyulur. Fakat ancak uzun bekleyişlerden sonra çok az bir miktar idrar gelir. Karın boşluğu adaleleri bütün güçleriyle kasılarak bunu önlemeye çalışırlarsa da daha güçlü olan idrar torbası kasları bütün torbayı boşaltmak için uğraşırlar. Prostat büyümesine fazla içkiden, ayakları üşütmekten, peklikten ya da uzun süre oturmak katkıda bulunabilir. Çaresi yeteri kadar hareket etmek ve bağırsakları yumuşatıcı perhiz yapmaktır. Erkeklik hormonunun büyütücü etki yapabileceğine inanılmaktadır.
2. Dönem: Büyüme sonucu laçka olan idrar torbası artık tam anlamıyla boşalmaz. Bir süre sonra da hiç idrar yapamama tehlikesi baş gösterir. Bu durumlarda hekim müdahalesi gereklidir. Son zamanlarda progesteron türevi hormonlarla büyümüş organın bir dereceye kadar ufaltılabileceği gösterilmişse de kesin tedavisi çok kere cerrahidir