meridyen2
Kayıtlı Üye
Peygamberimiz (sav)'in Tebliğ Mektupları 2
Allah (cc), "Gerçek şu ki, Biz senin üzerine 'oldukça ağır' bir söz (vahy) bırakacağız" (Müzzemmil Suresi, 5) ayetiyle de bildirdiği gibi son peygamber olan Peygamber Efendimiz (sav)'e önemli bir sorumluluk vermiştir. Peygamberimiz (sav) ise, Allah (cc)'a olan güçlü imanı ile, Allah (cc)'ın kendisine verdiği sorumluluğu en güzeliyle yerine getirmiş, insanları Allah (cc)'ın yoluna, hidayete davet etmiş ve tüm inananların yol göstericisi ve aydınlatıcısı olmuştur.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'in, orijinalleri günümüze kadar muhafaza edilmiş olan, çeşitli ülkelerin krallarına ve bazı eyaletlerin valilerine yazdığı tebliğ mektuplarının bir kısmına önceki yazımızda yer vermiştik. Hükümdarların ve toplumların hak dini yaşamaya davet edildiği bu mektuplar, Allah (cc)'ın izniyle çok geniş toplulukların İslam dinini benimsemesine ve Kuran ahlakını yaşamasına vesile olmuştur. Peygamberimiz (sav)'in hikmetli tebliğinin örneklerini içeren bu mektuplardan bazıları şöyledir:
Bizans İmparatoru Heraklius’a Gönderilen Mektup…
Hz. Muhammed (sav)’in, Bizans İmparatoru Heraklius’a gönderdiği mektup da Ehl-i Kitab’a yapılacak davette Kuran’dan ayetlerin kullanılmasının gerektiğini gösteren hikmetli bir örnektir. Peygamber Efendimiz (sav), mektubunda daha önce aktarılan Al-i İmran Suresi 64. ayetini, yazarak tebliğ yapmıştır.
Bismillahirrahmanirrahim, Allah’ın kulu ve elçisi Muhammed’den, Bizanslıların büyük reisi Herakliyus’a: “Selam hakikat yolunu izleyene (olsun)! İlave edeyim ki, seni bütün olarak İslam’a davet ediyorum. İslam’ı kabul et ki felah bulasın. İslam’ı kabul et ki Allah değerini iki kat artırsın. Ama eğer kaçınırsan, tebeanın günahı da senin üzerine yüklenecektir. Ve siz, ey Kitab-ı Mukaddes’in insanları (Ey Ehl-i Kitab!) sizinle bizim aramızda aynı olan bir söze doğru geliniz; ki biz ancak Allah’a taparız, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayız ve aramızda kimse kimseyi, Allah’ın dışında sahib (Rab) edinmez. İmdi, eğer kaçınırlarsa, şöyle deyiniz: Şahit olun biz Müslümanlardanız (Allah’a teslim olanlarız).
İran İmparatoru Kisra’ya Gönderilen Mektup…
Hz. Muhammed (sav) müşrik toplulukların liderlerine gönderdiği mektuplarında onlara sonsuz ilim sahibi Allah (cc)’ın tek İlah olduğunu ve kendisinin de O’nun elçisi olduğunu tebliğ etmiştir. Ehl-i Kitap olan topluluklardan farklı olarak müşrik toplumlara yollanan bu mektuplarda Yüce Allah (cc)’ın varlığı ve birliği ana konu olarak vurgulanmıştır.
Bismillahirrahmanirrahim, Allah Resulü Muhammed’den, İranlıların büyüğü Kisra’ya: Selam, hakikat yolunu izleyip Allah’a ve Resulüne iman edenlerin ve Allah’tan başka İlah olmadığına, O’nun bir ve ortaksız olduğuna ve Muhammed’in O’nun kulu ve Resulü olduğuna şehadet edenlerin üzerine olsun! Seni İslam’ı kabule çağırıyorum. Zira Ben, Allah’ın, canlı olan herkesi uyarmak ve İlahi kelamın kafirlere karşı hükmünü tamamlaması için tüm insanlara gönderdiği elçisiyim. Şimdi İslam’a teslim ol ve felaha er. Ama eğer reddedersen, o zaman Mecusilerin günahları da senin üzerine olacaktır.
El Ahsa Valisi El Münzir’e Gönderilen Mektup...
Bismillahirrahmanirrahim. Allah Resulü Muhammed’den, El-Münzir b. Sava’ya! Selam üzerine olsun. Seni, kendisi dışında hiçbir İlah olmayan tek bir Allah’a hamd etmeye çağırıyorum ve ilan ediyorum ki, O’ndan başka hiçbir tanrı yoktur ve Muhammed O’nun kulu ve Resulüdür. Sana Kadir-i Mutlak ve Şanı Yüce Allah’ı hatırlatırım ki; zira kim iyi bir nasihate kulak verirse kendi iyiliği içindir; ve kim benim elçilerime itaat eder ve emirlerine uyarsa bizzat bana itaat etmiş olur. Ayrıca, kim onlar hakkında iyi düşünürse benim hakkımda iyi düşünmüş olur. Muhakkak benim elçilerim seni övmüşlerdir. Ben de senin halkına şefaatini kabul ediyorum. İmdi, Müslüman olmadan evvel sahip oldukları şeyleri Müslümanların elinde bırak. Ve ben suçluları affediyorum. İmdi sen de onların pişmanlıklarını kabul et. Biz ise, sen iyi davrandığın sürece seni görevden azletmeyeceğiz...
Bu mektuplar, Müslümanların Ehl-i Kitap ve diğer müşrik ve inkarcılar ile olan ilişkilerinde nasıl davranacaklarını görmeleri açısından günümüzde de çok değerli tebliğ örnekleridir.
(makale harun yahya)
Allah (cc), "Gerçek şu ki, Biz senin üzerine 'oldukça ağır' bir söz (vahy) bırakacağız" (Müzzemmil Suresi, 5) ayetiyle de bildirdiği gibi son peygamber olan Peygamber Efendimiz (sav)'e önemli bir sorumluluk vermiştir. Peygamberimiz (sav) ise, Allah (cc)'a olan güçlü imanı ile, Allah (cc)'ın kendisine verdiği sorumluluğu en güzeliyle yerine getirmiş, insanları Allah (cc)'ın yoluna, hidayete davet etmiş ve tüm inananların yol göstericisi ve aydınlatıcısı olmuştur.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'in, orijinalleri günümüze kadar muhafaza edilmiş olan, çeşitli ülkelerin krallarına ve bazı eyaletlerin valilerine yazdığı tebliğ mektuplarının bir kısmına önceki yazımızda yer vermiştik. Hükümdarların ve toplumların hak dini yaşamaya davet edildiği bu mektuplar, Allah (cc)'ın izniyle çok geniş toplulukların İslam dinini benimsemesine ve Kuran ahlakını yaşamasına vesile olmuştur. Peygamberimiz (sav)'in hikmetli tebliğinin örneklerini içeren bu mektuplardan bazıları şöyledir:
Bizans İmparatoru Heraklius’a Gönderilen Mektup…
Hz. Muhammed (sav)’in, Bizans İmparatoru Heraklius’a gönderdiği mektup da Ehl-i Kitab’a yapılacak davette Kuran’dan ayetlerin kullanılmasının gerektiğini gösteren hikmetli bir örnektir. Peygamber Efendimiz (sav), mektubunda daha önce aktarılan Al-i İmran Suresi 64. ayetini, yazarak tebliğ yapmıştır.
Bismillahirrahmanirrahim, Allah’ın kulu ve elçisi Muhammed’den, Bizanslıların büyük reisi Herakliyus’a: “Selam hakikat yolunu izleyene (olsun)! İlave edeyim ki, seni bütün olarak İslam’a davet ediyorum. İslam’ı kabul et ki felah bulasın. İslam’ı kabul et ki Allah değerini iki kat artırsın. Ama eğer kaçınırsan, tebeanın günahı da senin üzerine yüklenecektir. Ve siz, ey Kitab-ı Mukaddes’in insanları (Ey Ehl-i Kitab!) sizinle bizim aramızda aynı olan bir söze doğru geliniz; ki biz ancak Allah’a taparız, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayız ve aramızda kimse kimseyi, Allah’ın dışında sahib (Rab) edinmez. İmdi, eğer kaçınırlarsa, şöyle deyiniz: Şahit olun biz Müslümanlardanız (Allah’a teslim olanlarız).
İran İmparatoru Kisra’ya Gönderilen Mektup…
Hz. Muhammed (sav) müşrik toplulukların liderlerine gönderdiği mektuplarında onlara sonsuz ilim sahibi Allah (cc)’ın tek İlah olduğunu ve kendisinin de O’nun elçisi olduğunu tebliğ etmiştir. Ehl-i Kitap olan topluluklardan farklı olarak müşrik toplumlara yollanan bu mektuplarda Yüce Allah (cc)’ın varlığı ve birliği ana konu olarak vurgulanmıştır.
Bismillahirrahmanirrahim, Allah Resulü Muhammed’den, İranlıların büyüğü Kisra’ya: Selam, hakikat yolunu izleyip Allah’a ve Resulüne iman edenlerin ve Allah’tan başka İlah olmadığına, O’nun bir ve ortaksız olduğuna ve Muhammed’in O’nun kulu ve Resulü olduğuna şehadet edenlerin üzerine olsun! Seni İslam’ı kabule çağırıyorum. Zira Ben, Allah’ın, canlı olan herkesi uyarmak ve İlahi kelamın kafirlere karşı hükmünü tamamlaması için tüm insanlara gönderdiği elçisiyim. Şimdi İslam’a teslim ol ve felaha er. Ama eğer reddedersen, o zaman Mecusilerin günahları da senin üzerine olacaktır.
El Ahsa Valisi El Münzir’e Gönderilen Mektup...
Bismillahirrahmanirrahim. Allah Resulü Muhammed’den, El-Münzir b. Sava’ya! Selam üzerine olsun. Seni, kendisi dışında hiçbir İlah olmayan tek bir Allah’a hamd etmeye çağırıyorum ve ilan ediyorum ki, O’ndan başka hiçbir tanrı yoktur ve Muhammed O’nun kulu ve Resulüdür. Sana Kadir-i Mutlak ve Şanı Yüce Allah’ı hatırlatırım ki; zira kim iyi bir nasihate kulak verirse kendi iyiliği içindir; ve kim benim elçilerime itaat eder ve emirlerine uyarsa bizzat bana itaat etmiş olur. Ayrıca, kim onlar hakkında iyi düşünürse benim hakkımda iyi düşünmüş olur. Muhakkak benim elçilerim seni övmüşlerdir. Ben de senin halkına şefaatini kabul ediyorum. İmdi, Müslüman olmadan evvel sahip oldukları şeyleri Müslümanların elinde bırak. Ve ben suçluları affediyorum. İmdi sen de onların pişmanlıklarını kabul et. Biz ise, sen iyi davrandığın sürece seni görevden azletmeyeceğiz...
Bu mektuplar, Müslümanların Ehl-i Kitap ve diğer müşrik ve inkarcılar ile olan ilişkilerinde nasıl davranacaklarını görmeleri açısından günümüzde de çok değerli tebliğ örnekleridir.
(makale harun yahya)