Penguenlerin Buzullardaki Yaşamını Destekleyen Yaratılış Delilleri

meridyen2

Kayıtlı Üye
Penguenlerin Buzullardaki Yaşamını Destekleyen Yaratılış Delilleri

penguenlerin-buzullardaki-yasamini-destekleyen-yaratilis-delilleri_591x270.jpg

Buzun üzerinde yalın ayak ne kadar yürüyebilirsiniz?
65 gün boyunca hiçbir şey yemeden durabilir misiniz?
20 dakika boyunca nefesinizi tutabilir misiniz?
Kuşkusuz burada sorulanlar, bir insanın yerine getirmesi mümkün olmayan mucizevi özelliklerdir. Ancak penguenler yaratıldıkları ilk andan beri bu muazzam özellikler vesilesiyle dünyanın en zorlu koşullarına sahip kutuplarda yaşamlarını sürdürmektedirler.

Kış ortalarında yalnızca 3 saat gün ışığı alan Kuzey Kutbu’nda, -50 dereceye varan soğuk ve dondurucu rüzgarlar hüküm sürer. Dünyanın bu bölgesinde yaşam oldukça zordur. Her saniye ortalama 30 katlı bir apartman yüksekliğinde olan yeni bir buzdağı oluşur. Ancak penguenler, kutuplardaki bu zorlu şartlara rağmen Yüce Rabbimiz’in onlara bahşetmiş olduğu mükemmel özellikleri sayesinde çok rahat bir yaşam sürerler. Bir insan için özel önlemler almadan yaşanması mümkün olmayan bu şartlar, milyonlarca yıldır penguenlerin normal yaşamlarının birer parçasıdır. İşte penguenlerin hayranlık uyandıran özelliklerinden bazıları:

Uzun Süre Nefessiz Kalabilirler

İmparator penguenleri, 20 dakikada 500 metre derinliğe kadar dalabilirler. Bu dalışta nefeslerinde ve kan basınçlarında herhangi bir problem yaşamazlar. Ayrıca bu koşullara farklı şekillerde adapte olabilme özelliğine de sahiptirler. Dalış süresince kalp atışlarını dakikada 200’den 60 vuruşa düşürebilmekte böylece vücutlarında yüksek miktarda oksijen molekülü içeren miyoglobin adlı proteini depolayabilmektedirler. Yani penguenler için gereken oksijen, ciğerlerindeki havada değil, depoladıkları miyoglobin adlı protein sayesinde doğrudan kaslarının içinde saklanır. Penguenler bu sayede uzun süre nefes almadan yüzer ve diledikleri kadar da derine dalabilirler.

Vurgun Yemezler

Penguenler çok iyi yüzücülerdir. Yüzlerce metre derine inmeleri için tek bir nefes almaları yeterlidir. Dakikalarca suyun altında kalabilirler. Bir kez daha dalmak için yüzeye çıkıp yeni bir nefes alıp dinlenmeksizin derinlere dönebilirler. Bir insan penguenler kadar derine inip aynı hızla su yüzüne çıkmak istese mutlaka vurgun yiyecektir. Penguenlerin nasıl vurgun yemediklerini araştıran bilim adamları, bunun canlının dalış tekniğiyle ilgili olduğunu keşfetmişlerdir. Penguenler dalış anında sürekli olarak kanat çırparlar. Yukarı dönüşte ise yarı mesafeye ulaştıklarında kanat çırpmayı bırakırlar ve bedenlerinin doğal batmazlığını kullanarak yükselirler. Ancak dikey olarak yükselmek yerine eğik bir açı izleyerek yüzeye yaklaşırlar. Böylece yükseliş zamanlarını önemli oranda artırmış olurlar. Bu da kanlarına karışmış nitrojenin, azalan basınçla birlikte beden boşluklarına geri dönmesi için yeterli zaman anlamına gelir ve onları vurgun yemekten korur. Kendi beden fizyolojileri hakkında hiçbir bilgiye sahip olmayan penguenler, ne kanlarına nitrojen karıştığının ne de nitrojenin geri döndürülmesi için yükseliş süresinin uzun tutulması gerektiğinin farkında değildirler. Bu sevimli canlıları Allah yaratmış ve onlara üstün bir dalış yeteneği vermiştir. Yeryüzündeki tüm canlıların Yüce Rabbimiz’in kontrolünde olduğu bir ayette şöyle haber verilir:

“Ben gerçekten, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a tevekkül ettim. O’nun, alnından yakalayıp-denetlemediği hiçbir canlı yoktur. Muhakkak benim Rabbim, dosdoğru bir yol üzerinedir (dosdoğru yolda olanı korumaktadır.)” (Hud Suresi 56)

65 Gün Hiçbir şey Yemeden Durabilirler

Erkek penguenler, 65 gün boyunca penguen yumurtalarını korumak için hiçbir şey yemeden ayakta durabilirler. Bunu dişi penguen gelip yavruya bakana kadar sindirim sistemlerini bloke ederek başarırlar.

-50 Dereceye Rağmen Donmadan Yaşarlar

Penguenler, kürklerindeki yaratılış sayesinde donmadan yaşayabilirler. Bu kürk 3 kattan oluşur. İlk kat birbiri üzerine yapışmış dış tüylerdir. Hemen altında bir duvar gibi yalıtım görevi gören bir hava katmanı yer alır. Üçüncü ve son katman ise kalın bir yağ tabakasıdır. Bu özel yaratılmış kürk sayesinde penguenler günler, haftalar hatta aylar boyunca keskin soğuğa rağmen donmadan yaşayabilmektedirler.

Su Altında Çok Hızlı Hareket Edebilirler

Penguenler, diğer kuşlar gibi havada uçamazlar, ama derin sularda çok usta birer yüzücüdürler. Vücutlarını kaplayan kürkleri, derilerinden üretilen özel bir yağ sayesinde su geçirmezdir. Kaygan bir dalgıç kıyafetine sahip penguenler, böylece su altında saatte 25 km’ye varan bir hızla yüzebilirler.

Havada uçan kuşlar, hafif olmak zorundadırlar, bu yüzden kemiklerinin içi boş olacak şekilde yaratılmışlardır. Oysa penguenler derinlere dalabilmek için ağırlığa ihtiyaç duyarlar. İşte bu nedenle Rabbimiz onları kemiklerinin içi dolu olarak yaratmıştır. Böylece penguenler rahatlıkla balıkların peşinden derin sulara dalabilirler.

Hayatları Boyunca Buz Üzerinde Yürüyen Penguenlerin Ayakları Donmaz

Penguenlerin ayakları da özel bir sisteme sahiptir. Donmayan ayakların sırrı, içlerindeki benzersiz damar ağıdır. “Karşı akım ısı değişimi” adı verilen bu dolaşım sisteminde, ayaklardaki kanı geri taşıyan toplardamarlar, atardamarların etrafını bir ağ gibi örmüştür. Atardamar devamlı olarak toplardamarları ısıtır, toplardamarlar da atardamarı soğutur. Böylece damarlardaki ısı, kaybedilmeden hemen geri kazanılır. Bu özel damar ağı sayesinde penguenler vücut ısılarını asla kaybetmezler ve ayakları da üşümez. Yüce Allah penguenleri böyle bir ortamda rahatlıkla yaşayabilecekleri sistemlerle donatmış ve onlara ihtiyaç duydukları özellikleri lütfetmiştir.

Soğuğa Karşı Koruyucu Doğal Bir Kürkleri Vardır

Kuzey Kutbu’nda kış ortalarında gün ışığı yalnızca 3 saattir. Penguenler, geriye kalan 21 saatte dondurucu soğuktan korunmak için karanlıkta birbirlerine yaklaşırlar. Erkek penguenler, birbirlerine iyice sokularak vücut sıcaklıklarını 20oC’ye kadar yükseltebilirler. Yalnız olan erkek penguenler, diğer penguenlerin ısılarından yararlanamadıkları için en fazla -10oC’yi bulan soğukta yaşayabilirler.

Büyük Bir Gövdeye ve Küçük Bacaklara Sahip Olmalarına Rağmen Kutup Şartlarında Kilometrelerce Yürüyebilirler

Penguenler sarkaç gibi sağa sola sallanarak yürürler. Enerji tasarrufu yapabilmek için yana doğru adımlar atarak bu sayede kaslarının daha az yorulmasını sağlarlar. Böylece her adımın sonunda bir sonraki adım için enerji depolarlar. Normal yürümüş olsalardı bacakları kısa olduğu için kendi büyüklüklerindeki bir hayvandan iki kat daha fazla enerji harcamaları gerekirdi. Ancak penguenler sadece yürümeye başlarken ve durmak istediklerinde enerji harcarlar.

Penguenlerin bu özellikleri Allah’ın canlılar üzerindeki şefkat ve merhametinin en büyük delillerinden biridir. Kinetik ve potansiyel enerjinin birbirine dönüşümünü kullanarak enerji tasarrufu sağlayacak bir yürüyüş yapmak, hiçbir penguenin kendi başına akledebileceği bir yöntem değildir. Yüce Allah ilham etmedikçe, hiçbir penguen potansiyel-kinetik enerji dönüşümünü bilemez ve bunu sağlayabileceği bir yürüyüş oluşturamaz.

Kutuplardaki Diğer Canlıların Hayatta Kalma Taktikleri

Fok yavruları nasıl korunur?

Korunmasız gibi görünen fok yavruları, beyaz kürklerinin rengi ile düşmanlarından, 10 cm’lik kalın yağ tabakası sayesinde de donmaktan korunmaktadır.

Fokların derin dalışlar yapabilmelerinin sırrı nedir?

Foklar da, karadaki diğer canlılar gibi hava almak zorundadırlar. Yine de uzun ve derin dalış konusunda ustadırlar. Bu özelliklerini, kanlarının biyokimyasal yapısına borçludurlar.

Fizyolojik olarak, bir canlının ciğerlerinde tuttuğu havayı kullanarak derinlere dalması, vurgun yemesine neden olur. Fokun kanındaki alyuvarların yapısı ise bol miktarda oksijen depolamaya uygun bir yaratılışa sahiptir. İşte bu nedenle fok, ciğerlerinde hava tutarak dalmaz, ihtiyacı olan oksijeni kanında çözünmüş olarak taşır. Ciğerlerinde hava tutmadığı için derinlere de rahatlıkla inebilmektedir. Araştırmalara göre fokun kanı, oksijen taşıma kapasitesi en yüksek kandır. Böylece foklar, tek bir dalışta, su altında yaklaşık 1 saat kalabilirler. Eğitimli dalgıçlar ise tüpsüz dalışlarda bu derinliklerde en fazla 4 dakika kalabilmektedirler.

6 ay gecenin yaşandığı kuzey kutbunda foklar karanlık, derin sularda avlarını nasıl bulurlar?

Fok, avını gözlerini kullanmadan, suda bıraktığı izleri takip ederek bulur. Bu izler, çıplak gözle görülemeyen, avın hareketiyle suda oluşan hidrodinamik dalgalardır. Fok, avına yalnızca bu izleri takip ederek ulaşır. Bu yetenek sayesinde fokların karanlık ya da bulanık sularda avlanmaları oldukça kolaylaşır.

Balinaların beslenme yöntemlerindeki ilginç taktik nedir?

Çoğu zaman aksi düşünülse de kuzey kutbunun soğuk suları besin yönünden çok zengindir. Balinalar, sıcak sulardan buraya özellikle göç ederler. Kutupta bulundukları sırada, özellikle “krill” denilen karidese benzer küçük balıkları yiyerek besin depolarlar.

Balinalar bir krill ya da balık sürüsü bulduklarında ortaklaşa hareket ederler. Balıklar, bir tehlike anında yüzeyden derine kaçmaya başladıklarında, balinalar topluca daha derine dalarlar. Hemen sonra, balık sürüsünün altından, bir çember kafes oluşturacak şekilde hava kabarcıkları bırakmaya başlarlar. Böylece balık sürüsünün etrafında dağılıp kaçmalarını önleyen hava kabarcıklarından dairesel bir duvar oluşur. Çemberin tam ortasından yüzeye çıkmaya başlayan balinaların artık ağızlarını açmaları yeterlidir. Balinalar, bu planları ve ortaklaşa hareket etmeleri sayesinde balıkları kolayca avlarlar.

Buzul yaykuyruklusu ve kar piresi, düşük sıcaklıklarda bile nasıl hayatta kalabilir?

Donma noktasının altındaki sıcaklık derecesinde birçok hayvan hareketsizleşir ya da ölür. Fakat buzul yaykuyruklusu ve kar piresi, bu sıcaklık derecesinde rahatlıkla hareket edebilir ve sıçrayabilirler. Bu dayanıklılıklarının nedeni vücutlarındaki antifriz sistemidir. Bu sayede her iki canlı da çok düşük sıcaklıklarla bile başa çıkabilmektedirler. Hatta bazıları bir buzulun içerisinde hiçbir zarar görmeden 3 yıl boyunca yaşayabilirler.

Kutup tilkisi, değişen iklim şartlarına ve çevreye nasıl uyum sağlar?

Yazın eriyen buzla ortaya çıkan toprak, tilkinin saklanması ve avına usulca yaklaşması için bir problem oluşturmaz. Çünkü kürkü, artık üzerinde dolaştığı toprakla aynı renkte yani kahverengidir.

Kışın kar ve buz her yeri kapladığında ise tilki yine bir sorun yaşamaz. Kürkünün rengi değişir ve bembeyaz olur. Bu beyaz ortamda, onu çevreden ayırt etmek yine imkansız gibidir.

Kutuplarda Yaşayan Her Canlı Buzullarda Yaşayabileceği Özelliklerle Yaratılmıştır

Donmaktan korunmuş bedenleriyle penguenler... Derin dalış şampiyonu foklar... Ortak bir strateji ile avlanan balinalar... Su altındaki balıklara ulaşan kutup kuşları... Kamuflaj ustası kutup tilkisi... Antifriz sistemine sahip yaykuyruklusu ve kar piresi... Ve bu yazıda anlatılmayan daha niceleri…

Tüm bu canlılar, kutuplarda doğar, yaşar ve ölürler. Onlar yaşamlarından ve bulundukları ortamdan son derece memnundurlar. Çünkü bu canlılar, özel olarak soğuk koşullarda yaşamak üzere yaratılmış olan varlıklardır.

Bu canlıların her biri, bize onları yaratan Yüce Allah’ın sonsuz bilgisini, yeryüzündeki gücünü ve hakimiyetini göstermektedir. Rabbimiz bir Kuran ayetinde, bu gerçek üzerinde düşünmemizi şöyle buyurur:

“Sizin yaratılışınızda ve türetip-yaydığı canlılarda kesin bilgiyle inanan bir kavim için ayetler vardır.” (Casiye Suresi, 4)

Kutuplarda yaşayan tüm canlıların sahip oldukları yetenekler, bize, onların bu ortama uygun olarak yaratılmış olduklarını gösterir. Yüce Allah, kutuplarda yaşayan tüm canlıları yaşadıkları çevreye en uygun özelliklerle yaratmıştır.

“O Allah ki, yaratandır, en güzel bir biçimde kusursuzca var edendir, şekil ve suret verendir. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O’nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir.” (Haşr Suresi, 24)

“Kendi rızkını taşıyamayan nice canlı vardır ki onu ve sizi Allah rızıklandırır. O, işitendir, bilendir.” (Ankebut Suresi, 60)
(makale harun yahya)
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst