matrock_guzel
Bayan Üye
Bir topluluk düşünün herkes aklına gelen her şeyi yapıyor. Kurallar yok. Sınırlar yok. Sistemler yok. Ve “biz özgürüz” diyorlar. Ne kadar saçma geliyor kulağa değil mi.
Bir topluluk düşünün herkes aklına gelen her şeyi yapıyor. Kurallar yok. Sınırlar yok. Sistemler yok. Ve “biz özgürüz” diyorlar. Ne kadar saçma geliyor kulağa değil mi. Veya bir genç düşünün her istediğini yapıyor. Ne gelirse aklına. Düşünmeden sonuçlarını bedellerini hesaplamadan. Aklına her geleni yapıyor. Bir kadın bir erkek bir çocuk düşünün. Canı ne isterse yapabilen.
Böyle bir imkan olsaydı insanlar sadece eğlenmek tüketmek harcamak kısaca sadece zevk almak isterlerdi. Ama yaşam öyle değil. Yaşamda acılar bedeller amaçlar var.
Sadece zevki tüketen kişilerin mutlaka sonunda bedelini ödediklerini mutsuzlaştıklarını biliyoruz. Her aklımıza gelenin bizim için iyi ve faydalı olmayacağını biliyoruz. Sadece zevkleri tüketmek acılardan kaçmak bedellerden kaçmak mutluluğumuzdan çalmaktır.
Hedefi olmayan bir insan yalnızca ister. İsteklerim olsun diye düşünür. Üretmeyi bilmez sadece tüketir. Zamanı sevgiyi aşkı parayı eğlenceyi… Ve elde ettiği şey tatminsizlik mutsuzluktur.
Bazen erkeklerin “biz özgürlüğümüze düşkünüz” dediklerini duyarım. Nedir özgürlük tanımları? Her istediği kadınla birlikte olmak mı? Canının istediği yere istediği kadar para harcamak mı? Kimseye hesap vermemek mi? İstediği kişilerle istediği yerlere gitmek mi?
“Ben özgür bir erkeğim” diyen ve bunları yapan birini tanıyor olabiliriz. Mutlaka çevremizde vardır. En azından duymuşuzdur. Yaşamlarına baktığımızda özgürüz dedikçe farklı kadınlarla ilişkiye girme bağımlısı sabahlara kadar eğlence bağımlısı ***** alkol futbol iş ve daha bir çok şeyin bağımlısı olduklarını görürüz.
Boşanan insanların da “özgürüm ben” dediklerini duyarız. Veya gençlerin bireysel özgürlüklerini nasıl da savunduklarını… Oysa boşandıktan kısa bir süre sonra yeni bir ilişki için yanıp tutuşan ilişki bağımlılarını özgürlüğü serbestlik sanan ailesine bağımlı gençleri aşk bağımlılarını acı bağımlılarını eğlence bağımlılarını “özgürüm” tanımlaması altında görürüz. Ve “özgürlük” mutluluğun ilk koşulu olarak görüldüğü halde bu kişilerde kendi “özgürlük” tanımları onları başka şeylerin bağımlısı haline getirmiştir.
Gerçek anlamda özgürlük vazgeçebilme becerisidir. Vazgeçemediğimiz ve bırakamadığımız her şey bağımlılığımızdır. Özgürlüğün sınırı vazgeçememe noktasıdır. “ Onsuz yaşayamam” dediğimiz “ Olmazsa olmaz” dediğimiz yapmadan duramadığımız her şey o konuda özgür olmadığımızı gösterir.
“ Şu marka olmazsa asla giymem” “ erkeksiz-kadınsız yaşayamam” “ torpilsiz iş bulamam” “ arabam olmadan mutlu olamam” “ sigara içmeden duramam” “ bara gitmezsem eğlenemem” “ çocuğum olmazsa evli kalamam” ve bunun gibi bir dolu cümleyi kuruyorsak biz özgür değiliz. Birşeylerin birilerinin bazı duyguların bağımlısı olmuşuzdur.
Vazgeçemediğimiz her şey bir süre sonra bize sahip olmaya ve biz farkına bile varmadan hayatımızı yönetmeye başlar.
Sadece tüketmeye başlarız. Hedefimiz yoktur ve üretimimiz olmaz. Mutluluğumuzu koşullandırır bırakamadıklarımız için yaşamaya başlarız.
Özgür olmak vazgeçebilmektir. Bir şeylerin bağımlısı olmadan mutlu olabilmektir.
Bağımlılıklarımızdan kurtuldukça özgürleşiriz.
Özgür ve mutlu olmanın sırrı budur.
Bir topluluk düşünün herkes aklına gelen her şeyi yapıyor. Kurallar yok. Sınırlar yok. Sistemler yok. Ve “biz özgürüz” diyorlar. Ne kadar saçma geliyor kulağa değil mi. Veya bir genç düşünün her istediğini yapıyor. Ne gelirse aklına. Düşünmeden sonuçlarını bedellerini hesaplamadan. Aklına her geleni yapıyor. Bir kadın bir erkek bir çocuk düşünün. Canı ne isterse yapabilen.
Böyle bir imkan olsaydı insanlar sadece eğlenmek tüketmek harcamak kısaca sadece zevk almak isterlerdi. Ama yaşam öyle değil. Yaşamda acılar bedeller amaçlar var.
Sadece zevki tüketen kişilerin mutlaka sonunda bedelini ödediklerini mutsuzlaştıklarını biliyoruz. Her aklımıza gelenin bizim için iyi ve faydalı olmayacağını biliyoruz. Sadece zevkleri tüketmek acılardan kaçmak bedellerden kaçmak mutluluğumuzdan çalmaktır.
Hedefi olmayan bir insan yalnızca ister. İsteklerim olsun diye düşünür. Üretmeyi bilmez sadece tüketir. Zamanı sevgiyi aşkı parayı eğlenceyi… Ve elde ettiği şey tatminsizlik mutsuzluktur.
Bazen erkeklerin “biz özgürlüğümüze düşkünüz” dediklerini duyarım. Nedir özgürlük tanımları? Her istediği kadınla birlikte olmak mı? Canının istediği yere istediği kadar para harcamak mı? Kimseye hesap vermemek mi? İstediği kişilerle istediği yerlere gitmek mi?
“Ben özgür bir erkeğim” diyen ve bunları yapan birini tanıyor olabiliriz. Mutlaka çevremizde vardır. En azından duymuşuzdur. Yaşamlarına baktığımızda özgürüz dedikçe farklı kadınlarla ilişkiye girme bağımlısı sabahlara kadar eğlence bağımlısı ***** alkol futbol iş ve daha bir çok şeyin bağımlısı olduklarını görürüz.
Boşanan insanların da “özgürüm ben” dediklerini duyarız. Veya gençlerin bireysel özgürlüklerini nasıl da savunduklarını… Oysa boşandıktan kısa bir süre sonra yeni bir ilişki için yanıp tutuşan ilişki bağımlılarını özgürlüğü serbestlik sanan ailesine bağımlı gençleri aşk bağımlılarını acı bağımlılarını eğlence bağımlılarını “özgürüm” tanımlaması altında görürüz. Ve “özgürlük” mutluluğun ilk koşulu olarak görüldüğü halde bu kişilerde kendi “özgürlük” tanımları onları başka şeylerin bağımlısı haline getirmiştir.
Gerçek anlamda özgürlük vazgeçebilme becerisidir. Vazgeçemediğimiz ve bırakamadığımız her şey bağımlılığımızdır. Özgürlüğün sınırı vazgeçememe noktasıdır. “ Onsuz yaşayamam” dediğimiz “ Olmazsa olmaz” dediğimiz yapmadan duramadığımız her şey o konuda özgür olmadığımızı gösterir.
“ Şu marka olmazsa asla giymem” “ erkeksiz-kadınsız yaşayamam” “ torpilsiz iş bulamam” “ arabam olmadan mutlu olamam” “ sigara içmeden duramam” “ bara gitmezsem eğlenemem” “ çocuğum olmazsa evli kalamam” ve bunun gibi bir dolu cümleyi kuruyorsak biz özgür değiliz. Birşeylerin birilerinin bazı duyguların bağımlısı olmuşuzdur.
Vazgeçemediğimiz her şey bir süre sonra bize sahip olmaya ve biz farkına bile varmadan hayatımızı yönetmeye başlar.
Sadece tüketmeye başlarız. Hedefimiz yoktur ve üretimimiz olmaz. Mutluluğumuzu koşullandırır bırakamadıklarımız için yaşamaya başlarız.
Özgür olmak vazgeçebilmektir. Bir şeylerin bağımlısı olmadan mutlu olabilmektir.
Bağımlılıklarımızdan kurtuldukça özgürleşiriz.
Özgür ve mutlu olmanın sırrı budur.