Silencio
Kayıtlı Üye
İlk kez 2002 yılında verilmeye başlanan ve bu açıdan Akademi Ödüllerinin genç kategorilerinden biri olan Animasyon Dalında En İyi Film ödülünü kazanmak için bu yıl beş film yarışacak. Bu kategoride süresi 40 dakikadan uzun, karakterlerinin önemli bir kısmı ya da tamamı ve süresinin en az yüzde 75i animasyon tekniğiyle yaratılmış filmler yer alabiliyor. Sadece Amerika Birleşik Devletlerinden değil dünyanın her yerinden filmlerin yarışabildiği bu dal; genelde diğer kategorilerin gölgesinde kalsa da son yıllarda filmlere ayrılan bütçelerin yüz milyon doların altına düşmemesi ve bazı filmlerde gişe getirisinin bütçenin 8-10 katına çıkması, animasyonların gücünü ve saygınlığını artırmış durumda. Belki bu faktörden dolayı bu yıl ilk kez ödülü kazanan filmin sadece yönetmeni değil prodüktörü de ödüllendirilecek.
Bu yıl en iyi animasyon dalında yarışacak adaylar arasında Disneyin rönesansını müjdeleyen Karlar Ülkesi (Frozen), Dreamworksün son hamlesi Croodlar (The Croods), Hayao Miyazakinin veda filmi Rüzgar Yükseliyor (The Wind Rises), listedeki tek devam filmi Çılgın Hırsız 2 (Despicable Me 2) ve Fransadan çıkan sürpriz yumurta Ernest & Celestine bulunuyor.
Altın Küre Ödüllerinde En iyi animasyon dalında ödülü kucaklayan Karlar Ülkesi, masallardan beslenen klasik Disney anlatısını Pixar altyapısıyla birleştirerek geçtiğimiz yılın en beğenilen animasyon filmleri arasında yer aldı. Disneyin özellikle son yıllarda kadın karakterlere ağırlık verdiği animasyonlar arasında yer almakla kalmayıp iki kız kardeşin ilişkisi üzerinden ilerleyen hikayesiyle bu bakış açısını bir adım ileriye götüren filmin sıklıkla bahsedilen feminist özelliklere sahip olduğu pek söylenemez. Fakat adaylar arasında müzikal özelliklerini sahip tek film olması, izleyiciyi ve akademiyi yakalaması açısından önemli bir avantaj. Yönetmenleri arasında Disney Stüdyoları tarihinin ilk kadın yönetmeni Jennifer Leenin bulunduğu Karlar Ülkesi, ödülü kazanması halinde Disney Animasyon Stüdyolarına da Oscarı ilk kez getirmiş olacak. Bu da stüdyo için şüphesiz önemli bir prestij kaynağı.
Daha önce Lilo & Stich ve How to Train Your Dragon ile Oscara aday olan Chris Sandersa üçüncü adaylığını getiren Croodların ise beklentileri karşılayamadığı söylenebilir. Ödülü iki kez kazanan Dreamworks işin görsel kısmında oldukça parlak bir iş çıkarmış olsa da senaryonun zayıflığı göze çarpıyor. Özellikle baba kız çekişmesi üzerinden ele alınan aile ve özgürlük ikilemi, animasyon anlatılarında bile artık eskiyen bir çatışmayı yeniden yaratıyor. Shrek ve Wallace & Gromit gibi yaratıcı filmler üreten bir stüdyonun eski usul anlatılara dönmesi, Disneyin yenilikçi adımlarını gördükçe açıkçası umut kırıcı.
Bir diğer hayal kırıklığı ise Çılgın Hırsız 2. İlk filmin en önemli başarısı benim açımdan minyonların sevimliliği değil, hikayenin protagonisti Grunun süper kötü kişiliğiydi. Kendi başına devrimci bu adımın ikinci filmde tersyüz edilmesi ve Grunun tamamen baba özellikleriyle yansıtılması senaryonun etkileyiciliği bir yana izleyicinin motivasyonunu da olumsuz etkiliyor. Bu açıdan Çılgın Hırsız ile Croodlar arasında bağlantı kurmak mümkün. İki filmde de garantici yaklaşımlar sezilirken ilk filme göre neredeyse iki kat daha fazla gişe geliri elde eden Çılgın Hırsız 2nin uzun soluklu bir seriye dönüşmesi kaçınılmaz görünüyor. Andrew Stantonun Canavarlar Üniversitesi (Monsters University) dururken Çılgın Hırsız 2nin adaylık kazanması Universal Pictures ve Illumination Entertainmentın gelecek projelerde elini güçlendirecektir.
Amerika dışından adaylık elde eden iki filmden Rüzgar Yükseliyor, diğer adayların aksine tarihi epik olarak farklı bir konumda. Bir diğer farklılık ise bahsi geçen üç adayın aksine filmin, üç boyutlu olmaması ve geleneksel Japon mangalarının tarzını koruması. 126 dakikalık süren bu dönem dramasının gerek ele aldığı konunun ciddiyeti gerekse daha çok yetişkinlere hitap etmesiyle Karlar Ülkesi dışında en çok dikkat çeken film olacağını tahmin ediyorum. 2003te bu ödülü kazanan ve 2006da adaylık elde eden Miyazakinin veda filmi olması nedeniyle kazanılacak bir ödül, bu görkemli vedaya yakışacaktır. Miyazakinin Andrew Stanton ve Brad Birdden sonra bu ödülü ikinci kez kazanan üçüncü yönetmen olması, aynı zamanda Studio Ghiblinin de büyük başarısı olarak tarihe geçecektir.
Miyazakinin filmi gibi derdi olan bir diğer yapım ise Fransız animasyon Ernest & Celestine. Gabrielle Vincentın aynı adlı çocuk kitaplarından uyarlanan filmde bir ayı ile farenin dostluğu, birbirine düşman iki topluluğun üzerinden ele alınıyor. Farklı kültürlere ve inançlara sahip insanların birbirleri hakkında önyargılı olmamaları gerektiğini oldukça cesur bir dille anlatan film, aynı zamanda suluboya tekniğine yakın tarzıyla oldukça farklılık yaratıyor. Bellevillede Randevu ve The Secret of Kells sonrası üçüncü kez adaylık kazanan Les Armateurs stüdyosunun bu son filmi, beş aday arasında anlatımı itibariyle en naif eser olarak göze çarpıyor. Hedef kitlesinin tamamen çocuklar olması nedeniyle Ernest & Celestinein yolculuğu, adaylıktan ileriye gidemeyecektir.
Sonuç olarak bu yıl En İyi Animasyon Film dalında favorinin Karlar Ülkesi olduğunu söyleyebilirim. Son yıllarda animasyon konusunda önemli yatırımlar yapan ve gişede karşılığını fazlasıyla alan Disneyin sembolik olarak ödüllendirilmesi kaçınılmaz görünüyor. Bu yarışta onu en çok zorlayacak film ise Rüzgar Yükseliyor olacaktır. 2003te Buz Devrini geride bırakmayı başaran Miyazakinin sinema anlayışı, son film üzerinden ödüllendirilebilir. Açıkçası bu iki film dışında diğer adaylardan birinin ödüle uzanması büyük sürpriz olacaktır.