''Önce bir 'sen' ve sonra bir 'ben'...''
''...yalnızlığın gövdesinde en çok parçalanmış 'o' parçasuskun bir hecede takılı(kala)kalmış olsa da apansızlık ;yüzünden ilmek ilmek geçirdiğim haykırışlarne kadar azalırsa o kadar çok artan...''
Çırpınışların masum ellerinelirik bir şiirin teninde yazılmış...''Bir'' benden başkahiç kimsenin okumayı beceremeyeceği bir lisan hüzmesinde...Zamanın ve mekanın nice zarflarını hatırlayamadığım fakat sadece ikimizin sahip olduğu bir evrenden yaratılmışlavanta kokulu bir alfabede...
Ve...
''Yürek Dili''nde...
sen varkengücüm olurduzaman akmadan dururduhatırlasana(!)...
Bildiğiniadımla ''bir'' biliyorum...Biz'den geriye kalan ve payımıza sözüm ona düşen birer adet yalnızlık değil(di)...Yalnızlık;seni ilk gördüğüm an'da da yanıbaşımdaydıgözlerinin ellerinden sıkıca tutmaktan vazgeçtiğim an'da da...
Yalnızlık;ne ben'den bir avuç eksik(ti)ne de sen'den bir avuç fazla...Kıvamı Tanrısal bir gücün kusursuz ellerinden çıkma...Aynadaki suretiminruhumun aslına kadar uzanmış her bir arşınında...
hani aşk seni yormuştuyolun sonuna koymuştudokunma bana(!)...
Vaad edilmemişkuraklığına çoraklanmışsinsiceher bir metre kareme bulaşan hastalıklı bir toprak parçası var içimde...Yaşam(ak)ları teker teker takvim sayfalarında doldurduğum...''Yağmur''un ağlamaktan vazgeçmişlik kokularını sürmüş bir buhran...Kendi tenhalığı içinde kıvranan...
şimdieskiye döner midönse de buna değer micevaplasana(!)...
Zamanın asla doymak bilmeyencani miğdesinde öğütülmüş ve dumanına dağılmış hayat(lar)...Bir film afişinin;son satırlarına düşmüş başrol oyuncuları...
''Önce bir 'sen' ve sonra bir 'ben'...''
insan aynı durur muayrılık kolay oyun mudokunma bana...
Acımtrak bir gecenin koynundanboynuma sarılmış kördüğüm(ler)...Lacivert bir hüznüfondip yapmış ve dolmuş ve boşalmış ve bir kez daha boşalmaya dolmuş sarhoş kadehler...
''Gitsemgeri dönüş yasaklısıkalsam 'aşk'a firari giyinmiş müebbet zanlısı...''
artık ben vazgeçtimyalnızlığı seçtimherşey bittianlasana(!)...
Bazı artık sabahlarınen nefesalınılası sebepsizliklerindeayrılığı ''ortak bölen'' saymış yazgılarınaynı bedende hecelenmiş heceleri...
Ve...
Hep ''o'' son'a lal olmuş sevgilileri...
Çıkardım yüreğimden ''o''na dair dikilmiş en şeffaf kıyafetleri...
Ve...
Tek celsede kırdım bedelsizce hükmedilmiş ruhların boynu bükük kalemlerini...
''...yalnızlığın gövdesinde en çok parçalanmış 'o' parçasuskun bir hecede takılı(kala)kalmış olsa da apansızlık ;yüzünden ilmek ilmek geçirdiğim haykırışlarne kadar azalırsa o kadar çok artan...''
Çırpınışların masum ellerinelirik bir şiirin teninde yazılmış...''Bir'' benden başkahiç kimsenin okumayı beceremeyeceği bir lisan hüzmesinde...Zamanın ve mekanın nice zarflarını hatırlayamadığım fakat sadece ikimizin sahip olduğu bir evrenden yaratılmışlavanta kokulu bir alfabede...
Ve...
''Yürek Dili''nde...
sen varkengücüm olurduzaman akmadan dururduhatırlasana(!)...
Bildiğiniadımla ''bir'' biliyorum...Biz'den geriye kalan ve payımıza sözüm ona düşen birer adet yalnızlık değil(di)...Yalnızlık;seni ilk gördüğüm an'da da yanıbaşımdaydıgözlerinin ellerinden sıkıca tutmaktan vazgeçtiğim an'da da...
Yalnızlık;ne ben'den bir avuç eksik(ti)ne de sen'den bir avuç fazla...Kıvamı Tanrısal bir gücün kusursuz ellerinden çıkma...Aynadaki suretiminruhumun aslına kadar uzanmış her bir arşınında...
hani aşk seni yormuştuyolun sonuna koymuştudokunma bana(!)...
Vaad edilmemişkuraklığına çoraklanmışsinsiceher bir metre kareme bulaşan hastalıklı bir toprak parçası var içimde...Yaşam(ak)ları teker teker takvim sayfalarında doldurduğum...''Yağmur''un ağlamaktan vazgeçmişlik kokularını sürmüş bir buhran...Kendi tenhalığı içinde kıvranan...
şimdieskiye döner midönse de buna değer micevaplasana(!)...
Zamanın asla doymak bilmeyencani miğdesinde öğütülmüş ve dumanına dağılmış hayat(lar)...Bir film afişinin;son satırlarına düşmüş başrol oyuncuları...
''Önce bir 'sen' ve sonra bir 'ben'...''
insan aynı durur muayrılık kolay oyun mudokunma bana...
Acımtrak bir gecenin koynundanboynuma sarılmış kördüğüm(ler)...Lacivert bir hüznüfondip yapmış ve dolmuş ve boşalmış ve bir kez daha boşalmaya dolmuş sarhoş kadehler...
''Gitsemgeri dönüş yasaklısıkalsam 'aşk'a firari giyinmiş müebbet zanlısı...''
artık ben vazgeçtimyalnızlığı seçtimherşey bittianlasana(!)...
Bazı artık sabahlarınen nefesalınılası sebepsizliklerindeayrılığı ''ortak bölen'' saymış yazgılarınaynı bedende hecelenmiş heceleri...
Ve...
Hep ''o'' son'a lal olmuş sevgilileri...
Çıkardım yüreğimden ''o''na dair dikilmiş en şeffaf kıyafetleri...
Ve...
Tek celsede kırdım bedelsizce hükmedilmiş ruhların boynu bükük kalemlerini...