avi: Hani Mevla Osman İbnu Affan
Tanım: Hz. Osman (ra) bir kabrin üzerinde durunca sakalı ıslanıncaya kadar ağlardı. Kendisine: "Cenneti ve cehennemi hatırladığın vakit ağlamıyorsun fakat kabri hatırlayınca ağlıyorsun!" dediler. Bunun üzerine: "Çünkü Resulullah (sav)'ın şöyle söylediğini işittim: "Kabir ahiret menzillerinin birinci menzilidir. Kişi ondan kurtulabilirse ondan sonrakiler daha kolaydır. Ondan kurtulamazsa ondan sonrakiler bundan daha zordur daha şediddir." Hz. Osman devamla Resulullah (sav)'ın şu sözünü de nakletti: "(Ahiret aleminden gördüğüm) manzaraların hiçbiri kabir kadar korkutucu ve ürkütücü değildi!" [Rezin şu ziyadeyi kaydetti: "Hani der ki: "Hz. Osman (ra)'ın şu beyti inşa ettiğini işittim: "Eğer ondan necat buldunsa büyük musibetten kurtuldun. Aksi halde senin kurtulacağını hayal etmem."]
Kaynak: Tirmizi Zühd 5 (2309)
Ravi: Ali
Tanım: Şu ayet ininceye kadar kabir azabından şüphelenmeye devam etmiştik. (Mealen): "Sayınızın çokluğuyla övünmek sizi oyaladı. Öyle ki kabirleri ziyaret ettiniz."
Kaynak: Tirmizi Tefsir Tekasür (3352)
Ravi: Aişe
Tanım: Hz. Aişe anlattığına göre bir Yahudi kadın yanına girdi. Kabir azabından bahsederek: "Seni kabir azabından Allah korusun!" dedi. Aişe de Resulullah (sav)'a kabir azabından sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Evet kabir azabı haktır. Onlar kabirde azap çekerler onların azabını hayvanlar işitir!" buyurdu. Hz. Aişe der ki: "Bundan sonra Aleyhissalatu vesselam'ın namaz kılıp da namazında kabir azabından istiaze etmediğini hiç görmedim."
Kaynak: Buhari Cenaiz 89; Müslim Mesacid 123 (584); Nesai Cenaiz 115 (4 104 105)
Ravi: İbnu Abbas
Tanım: Resulullah (sav) (bir gün) iki kabre uğradı ve: "(Bunlarda yatanlar) azab çekiyorlar. Azabları da büyük bir günahtan değil" buyurdular. Sonra sözlerine şöyle devam ettiler: "Evet! Biri nemimede (laf getirip götürmede) bulunurda. Diğeri de idrar sıçrantısına karşı korunmazdı." Aleyhissalatu vesselam sonra yaş bir hurma dalı istedi ikiye böldü. Birini birinin üzerine dikti birini de öbürünün üzerine dikti. Sonra da: "Belki bunlar yaş kaldıkça azapları hafifler" buyurdular.
Kaynak: Buhari Vudu 65 56 Cenaiz 82 89 Edeb 46 49; Müslim Taharet 111 (292); Tirmizi Taharet 53 (7
Ravi: İbnu Ömer
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden biri ölünce kendisine akşam ve sabah (cennet veya cehennemdeki) yeri arzedilir. Cennet ehlinden ise (yeri) cennet ehlinin (yeridir) ateş ehlinden ise (yeri) ateş ehlinin (yeridir). Kendisine: "Allah seni kıyamet günü diriltinceye kadar senin yerin işte budur!" denilir."
Kaynak: Buhari Cenaiz 90 Bed'ül-Halk 8 Rikak 42; Müslim Cennet 65 (2866); Muvatta Cenaiz 47 (1 239);
Ravi: Zeyd İbnu Sabit
Tanım: Resulullah (sav) bizimle birlikte Beni Neccar'a ait bir bahçede bulunduğu sırada bindiği katır onu aniden saptırdı nerdeyse (sırtından yere) atacaktı. Karşımızda beş veya altı kabir vardı. Aleyhissalatu vesselam: "Bu kabirlerin sahiplerini bilen var mı?" buyurdular. Bir adam: "Ben biliyorum!" deyince (aleyhissalatu vesselam): "Ne zaman öldüler?" dedi. Adam: "Şirk devrinde" deyince Aleyhissalatu vesselam: "Bu ümmet kabirde fitneye maruz kılınacak. Eğer birbirinizi defnetmemenizden korkmasaydım şahsen işitmekte olduğum kabir azabını size de işittirmesi için Allah'a dua ederdim" buyurdular ve sonra şunları söylediler: "Kabir azabından Allah'a sığının!" Oradakiler: "Kabir azabından Allah'a sığınırız!" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Cehennem azabından da Allah'a sığının!" dedi. "Cehennem azabından Allah'a sığınırız" dediler. "Fitnelerin açık ve kapalı olanından Allah'a sığının!" dedi. "Açık ve kapalı her çeşit fitneden Allah'a sığınırız!" dediler. "Deccal'ın fitnesinden Allah'a sığının!" buyurdu. "Deccal'ın fıtnesinden Allah'a sığınırız!" dediler.
Kaynak: Müslim Cennet 67 (2867)
Ravi: Ebu Eyyub el-Ensari
Tanım: Güneş battıktan sonra Resulullah (sav) çıkmıştı bir ses işitti: "Bu kabirlerinde azab çeken Yahudiler(in sesidir)!" buyurdular.
Kaynak: Buhari Cenaiz 88; Müslim Cennet 69 (2869); Nesai Cenaiz 114 (4 102)
Ravi: Enes
Tanım: Resulullah (sav) bir kabirden bir ses işitmişti: "Bu ne zaman öldü? (bileniniz var mı?)" buyurdular. "Cahiliye devrinde!" dediler. Bu cevaba sevindi ve: "Eğer birbirinizi defnetmemenizden korkmasaydım kabir azabını size de işittirmesi için dua ederdim" buyurdular.
Kaynak: Müslim Cennet 68 (2868); Nesai Cenaiz 114 (4 102)
Ravi: Enes
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kul kabrine konulup yakınları da ondan ayrılınca -ki o geri dönenlerin ayak seslerini işitir- kendisine iki melek gelir. Onu oturtup: "Muhammed (sav) denen kimse hakkında ne diyordun?" diye sorarlar. Mü'min kimse bu soruya: "Şehadet ederim ki. O Allah'ın kulu ve elçisidir!" diye cevap verir. Ona: "Cehennemdeki yerine bak! Allah orayı cennette bir mekana tebdil etti" denilir. (Adam bakar) her ikisini de görür. Allah da ona kabrinden cennete bakan bir pencere açar. Eğer ölen kafir ve münafık ise (meleklerin sorusuna): "(Sorduğunuz zatı) bilmiyorum. Ben de herkesin söylediğini söylüyordum!" diye cevap verir. Kendisine: "Anlamadın ve uymadın!" denilir. Sonra kulaklarının arasına demirden bir sopa ile vurulur. (Sopanın acısıyla) öyle bir çığlık atar ki onu (insan ve cinlerden ibaret olan) iki ağırlık dışında ona yakın olan bütün (kulak sakileri) işitir."
Kaynak: Buhari Cenaiz 68 87; Müslim Cennet 70 (2870); Ebu Davud Cenaiz 78 (3231); Nesai Cenaiz 110 (
Ravi: Enes
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ölüyü (mezarcı kadar) üç şey takip eder: Ailesi malı ve ameli. Bunlardan ikisi geri döner biri baki kalır: Ailesi ve malı geri döner ameli kendisiyle baki kalır."
Kaynak: Buhari Rikak 42; Müslim Zühd 5 (2960); Tirmizi Zühd 46 (2380)
Tanım: Hz. Osman (ra) bir kabrin üzerinde durunca sakalı ıslanıncaya kadar ağlardı. Kendisine: "Cenneti ve cehennemi hatırladığın vakit ağlamıyorsun fakat kabri hatırlayınca ağlıyorsun!" dediler. Bunun üzerine: "Çünkü Resulullah (sav)'ın şöyle söylediğini işittim: "Kabir ahiret menzillerinin birinci menzilidir. Kişi ondan kurtulabilirse ondan sonrakiler daha kolaydır. Ondan kurtulamazsa ondan sonrakiler bundan daha zordur daha şediddir." Hz. Osman devamla Resulullah (sav)'ın şu sözünü de nakletti: "(Ahiret aleminden gördüğüm) manzaraların hiçbiri kabir kadar korkutucu ve ürkütücü değildi!" [Rezin şu ziyadeyi kaydetti: "Hani der ki: "Hz. Osman (ra)'ın şu beyti inşa ettiğini işittim: "Eğer ondan necat buldunsa büyük musibetten kurtuldun. Aksi halde senin kurtulacağını hayal etmem."]
Kaynak: Tirmizi Zühd 5 (2309)
Ravi: Ali
Tanım: Şu ayet ininceye kadar kabir azabından şüphelenmeye devam etmiştik. (Mealen): "Sayınızın çokluğuyla övünmek sizi oyaladı. Öyle ki kabirleri ziyaret ettiniz."
Kaynak: Tirmizi Tefsir Tekasür (3352)
Ravi: Aişe
Tanım: Hz. Aişe anlattığına göre bir Yahudi kadın yanına girdi. Kabir azabından bahsederek: "Seni kabir azabından Allah korusun!" dedi. Aişe de Resulullah (sav)'a kabir azabından sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Evet kabir azabı haktır. Onlar kabirde azap çekerler onların azabını hayvanlar işitir!" buyurdu. Hz. Aişe der ki: "Bundan sonra Aleyhissalatu vesselam'ın namaz kılıp da namazında kabir azabından istiaze etmediğini hiç görmedim."
Kaynak: Buhari Cenaiz 89; Müslim Mesacid 123 (584); Nesai Cenaiz 115 (4 104 105)
Ravi: İbnu Abbas
Tanım: Resulullah (sav) (bir gün) iki kabre uğradı ve: "(Bunlarda yatanlar) azab çekiyorlar. Azabları da büyük bir günahtan değil" buyurdular. Sonra sözlerine şöyle devam ettiler: "Evet! Biri nemimede (laf getirip götürmede) bulunurda. Diğeri de idrar sıçrantısına karşı korunmazdı." Aleyhissalatu vesselam sonra yaş bir hurma dalı istedi ikiye böldü. Birini birinin üzerine dikti birini de öbürünün üzerine dikti. Sonra da: "Belki bunlar yaş kaldıkça azapları hafifler" buyurdular.
Kaynak: Buhari Vudu 65 56 Cenaiz 82 89 Edeb 46 49; Müslim Taharet 111 (292); Tirmizi Taharet 53 (7
Ravi: İbnu Ömer
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden biri ölünce kendisine akşam ve sabah (cennet veya cehennemdeki) yeri arzedilir. Cennet ehlinden ise (yeri) cennet ehlinin (yeridir) ateş ehlinden ise (yeri) ateş ehlinin (yeridir). Kendisine: "Allah seni kıyamet günü diriltinceye kadar senin yerin işte budur!" denilir."
Kaynak: Buhari Cenaiz 90 Bed'ül-Halk 8 Rikak 42; Müslim Cennet 65 (2866); Muvatta Cenaiz 47 (1 239);
Ravi: Zeyd İbnu Sabit
Tanım: Resulullah (sav) bizimle birlikte Beni Neccar'a ait bir bahçede bulunduğu sırada bindiği katır onu aniden saptırdı nerdeyse (sırtından yere) atacaktı. Karşımızda beş veya altı kabir vardı. Aleyhissalatu vesselam: "Bu kabirlerin sahiplerini bilen var mı?" buyurdular. Bir adam: "Ben biliyorum!" deyince (aleyhissalatu vesselam): "Ne zaman öldüler?" dedi. Adam: "Şirk devrinde" deyince Aleyhissalatu vesselam: "Bu ümmet kabirde fitneye maruz kılınacak. Eğer birbirinizi defnetmemenizden korkmasaydım şahsen işitmekte olduğum kabir azabını size de işittirmesi için Allah'a dua ederdim" buyurdular ve sonra şunları söylediler: "Kabir azabından Allah'a sığının!" Oradakiler: "Kabir azabından Allah'a sığınırız!" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Cehennem azabından da Allah'a sığının!" dedi. "Cehennem azabından Allah'a sığınırız" dediler. "Fitnelerin açık ve kapalı olanından Allah'a sığının!" dedi. "Açık ve kapalı her çeşit fitneden Allah'a sığınırız!" dediler. "Deccal'ın fitnesinden Allah'a sığının!" buyurdu. "Deccal'ın fıtnesinden Allah'a sığınırız!" dediler.
Kaynak: Müslim Cennet 67 (2867)
Ravi: Ebu Eyyub el-Ensari
Tanım: Güneş battıktan sonra Resulullah (sav) çıkmıştı bir ses işitti: "Bu kabirlerinde azab çeken Yahudiler(in sesidir)!" buyurdular.
Kaynak: Buhari Cenaiz 88; Müslim Cennet 69 (2869); Nesai Cenaiz 114 (4 102)
Ravi: Enes
Tanım: Resulullah (sav) bir kabirden bir ses işitmişti: "Bu ne zaman öldü? (bileniniz var mı?)" buyurdular. "Cahiliye devrinde!" dediler. Bu cevaba sevindi ve: "Eğer birbirinizi defnetmemenizden korkmasaydım kabir azabını size de işittirmesi için dua ederdim" buyurdular.
Kaynak: Müslim Cennet 68 (2868); Nesai Cenaiz 114 (4 102)
Ravi: Enes
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kul kabrine konulup yakınları da ondan ayrılınca -ki o geri dönenlerin ayak seslerini işitir- kendisine iki melek gelir. Onu oturtup: "Muhammed (sav) denen kimse hakkında ne diyordun?" diye sorarlar. Mü'min kimse bu soruya: "Şehadet ederim ki. O Allah'ın kulu ve elçisidir!" diye cevap verir. Ona: "Cehennemdeki yerine bak! Allah orayı cennette bir mekana tebdil etti" denilir. (Adam bakar) her ikisini de görür. Allah da ona kabrinden cennete bakan bir pencere açar. Eğer ölen kafir ve münafık ise (meleklerin sorusuna): "(Sorduğunuz zatı) bilmiyorum. Ben de herkesin söylediğini söylüyordum!" diye cevap verir. Kendisine: "Anlamadın ve uymadın!" denilir. Sonra kulaklarının arasına demirden bir sopa ile vurulur. (Sopanın acısıyla) öyle bir çığlık atar ki onu (insan ve cinlerden ibaret olan) iki ağırlık dışında ona yakın olan bütün (kulak sakileri) işitir."
Kaynak: Buhari Cenaiz 68 87; Müslim Cennet 70 (2870); Ebu Davud Cenaiz 78 (3231); Nesai Cenaiz 110 (
Ravi: Enes
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ölüyü (mezarcı kadar) üç şey takip eder: Ailesi malı ve ameli. Bunlardan ikisi geri döner biri baki kalır: Ailesi ve malı geri döner ameli kendisiyle baki kalır."
Kaynak: Buhari Rikak 42; Müslim Zühd 5 (2960); Tirmizi Zühd 46 (2380)