nones
Bayan Üye
ÖLMEDEN ÖNCE ÖLMEK
Uyarı: Bu yazı, İslami içerik taşımaz...
Orta Beyin'de caudet nexus adi verilen bir beze var. Bu bezenin somut olarak korku yarattığı biliniyor. Ramtha öğretilerine göre her duygu bedende kimyevi maddeler yaratır, ve bu moleküller hücrelerdeki reseptör sitelerine giderek fizyolojik etkinliklere sebep olurlar. Negatif duygular bile bu sebeple alışkanlık yapıcıdır. Birçok problemimiz olumsuz duygulara tiryakiliğimizden kaynaklanır. Bu bezenin esas amacı koruyucudur, yani organizmayı çevreden izole etmek, ve çevremizi tehdit edici unsurlardan korunmak. Carlos Castaneda kitaplarını okuyanlar hatırlarlar. Buyucu Don Juan Carlos'un gözünü açmak için onu çeşitli deneyimlerden geçirir. "Görmüyorsun, çünkü enerjinin büyük kısmı realite sandığın bu illüzyonu yerinde tutmak için harcanıyor."
İçinde yaşadığımız kutunun dışına çıkmamızın sebebi kimyevidir, çünkü her değişiklik sürüngen beynimizde korku yaratır. Bu beze salgıladığı zaman yeni düşünceler engellenir, "gözlemciye" erişemez (gözlemci kuantum alanı maddeye çökerterek düşünceleri gerçekleştiren iç benliğimizdir) . Bu sebeple genellikle sadece "bildiğimiz" ve şahsiyetimize uyan şeyleri yaratabiliriz
"Tanrı sadece sen ne biliyorsan onu biliyor" Ramtha
Fakat Ramtha diyor ki, "Hayatın amacı bilinmeyeni bilinir yapmaktır", yani yaratmak, ve yarattığımızın tadını ve duygusunu tadarak bunu fazilete çevirmek.
Şahsiyet ise temelde biyokimyevi olan bir nöron ağıdır, nöron et. Bu sınırlamanın ötesine nasıl geçip yeni deneyimler yaratabiliriz? Beynimizde yeni bir semte taşınarak. Her deneyimin, yarattığımız her realitenin bir enerji frekansı vardır. Beynimizdeki nöronlar her olasılığa programlanmıştır. Örneğin, zenginlik bir enerji frekansıdır. Sabah kalktığınız zaman şöyle diyin: Bugün hayatimi beynimde zenginlik frekansına eşit bir yerde yaşayacağım. Hatırladığım kadar, şimdiye dek hep zengin yaşadım. Veya, bugün hayatımı, beynimde, hep mutlu olduğum bir yerde yaşayacağım. Veya, bugün hayatimi, beynimde, ebedi gençlik frekansına eşit bir yerde yaşayacağım. şimdiye kadar hep mutlu oldum, veya, beynimde, şimdiye kadar hep mutlu olduğum bir yerde yaşayacağım (Ramtha öğretilerine göre kuantum bir dönüşüm yasamak için geçmişi de değiştirmemiz lazım. Geçmiş, belleğimizdir, nöronların eski kablolarıdır. Yeni telleri döşemek için eski bağlantılardan uzaklaşmamız lazım). Geleceğiniz bu şekilde yeni nöronları ateşleyecek. Bu kadar basit mi? Evet. Olumlamaları yaparken onlarla bu anda olmanız lazım. gözlemci yeni geleceğiniz için kuantum alanı maddeye çökertecek. Yeni yerler, zamanlar, hadiseler, insanlar, yeni kapılar açılacak. En basitinden, örneğin, o gün karsılaştığınız bir insan size bolluk kapısını açabilir. Fakat, sabah kalktığınız zaman karar verin, gününüzü ona Gore yaratın. Hiç olmazsa yarim günü beyninizde değişik bir yerden yaşayın. Ben sabah 4'te kalkıp olumlamaları yürüyorum. Ramtha Tanrısınız dediği zaman yaratmaktan bahsediyor, çünkü hayat ve yaratıcılık elimizdeki en büyük armağan. Ölmeden yeniden enkarne etmek, yeni bir hayata başlamak, hepimizin elinde olan bir yetenek. Uzun yaşamanın sırrı da burada...
Uyarı: Bu yazı, İslami içerik taşımaz...
Orta Beyin'de caudet nexus adi verilen bir beze var. Bu bezenin somut olarak korku yarattığı biliniyor. Ramtha öğretilerine göre her duygu bedende kimyevi maddeler yaratır, ve bu moleküller hücrelerdeki reseptör sitelerine giderek fizyolojik etkinliklere sebep olurlar. Negatif duygular bile bu sebeple alışkanlık yapıcıdır. Birçok problemimiz olumsuz duygulara tiryakiliğimizden kaynaklanır. Bu bezenin esas amacı koruyucudur, yani organizmayı çevreden izole etmek, ve çevremizi tehdit edici unsurlardan korunmak. Carlos Castaneda kitaplarını okuyanlar hatırlarlar. Buyucu Don Juan Carlos'un gözünü açmak için onu çeşitli deneyimlerden geçirir. "Görmüyorsun, çünkü enerjinin büyük kısmı realite sandığın bu illüzyonu yerinde tutmak için harcanıyor."
İçinde yaşadığımız kutunun dışına çıkmamızın sebebi kimyevidir, çünkü her değişiklik sürüngen beynimizde korku yaratır. Bu beze salgıladığı zaman yeni düşünceler engellenir, "gözlemciye" erişemez (gözlemci kuantum alanı maddeye çökerterek düşünceleri gerçekleştiren iç benliğimizdir) . Bu sebeple genellikle sadece "bildiğimiz" ve şahsiyetimize uyan şeyleri yaratabiliriz
"Tanrı sadece sen ne biliyorsan onu biliyor" Ramtha
Fakat Ramtha diyor ki, "Hayatın amacı bilinmeyeni bilinir yapmaktır", yani yaratmak, ve yarattığımızın tadını ve duygusunu tadarak bunu fazilete çevirmek.
Şahsiyet ise temelde biyokimyevi olan bir nöron ağıdır, nöron et. Bu sınırlamanın ötesine nasıl geçip yeni deneyimler yaratabiliriz? Beynimizde yeni bir semte taşınarak. Her deneyimin, yarattığımız her realitenin bir enerji frekansı vardır. Beynimizdeki nöronlar her olasılığa programlanmıştır. Örneğin, zenginlik bir enerji frekansıdır. Sabah kalktığınız zaman şöyle diyin: Bugün hayatimi beynimde zenginlik frekansına eşit bir yerde yaşayacağım. Hatırladığım kadar, şimdiye dek hep zengin yaşadım. Veya, bugün hayatımı, beynimde, hep mutlu olduğum bir yerde yaşayacağım. Veya, bugün hayatimi, beynimde, ebedi gençlik frekansına eşit bir yerde yaşayacağım. şimdiye kadar hep mutlu oldum, veya, beynimde, şimdiye kadar hep mutlu olduğum bir yerde yaşayacağım (Ramtha öğretilerine göre kuantum bir dönüşüm yasamak için geçmişi de değiştirmemiz lazım. Geçmiş, belleğimizdir, nöronların eski kablolarıdır. Yeni telleri döşemek için eski bağlantılardan uzaklaşmamız lazım). Geleceğiniz bu şekilde yeni nöronları ateşleyecek. Bu kadar basit mi? Evet. Olumlamaları yaparken onlarla bu anda olmanız lazım. gözlemci yeni geleceğiniz için kuantum alanı maddeye çökertecek. Yeni yerler, zamanlar, hadiseler, insanlar, yeni kapılar açılacak. En basitinden, örneğin, o gün karsılaştığınız bir insan size bolluk kapısını açabilir. Fakat, sabah kalktığınız zaman karar verin, gününüzü ona Gore yaratın. Hiç olmazsa yarim günü beyninizde değişik bir yerden yaşayın. Ben sabah 4'te kalkıp olumlamaları yürüyorum. Ramtha Tanrısınız dediği zaman yaratmaktan bahsediyor, çünkü hayat ve yaratıcılık elimizdeki en büyük armağan. Ölmeden yeniden enkarne etmek, yeni bir hayata başlamak, hepimizin elinde olan bir yetenek. Uzun yaşamanın sırrı da burada...