ashli
Bayan Üye
Ben Hâlâ Rüyada isimli bir albüm çıkaran Oğuzhan Koç, Aşk elbet bir gün biter. 20-30 yıldan sonra insanların birbirine hâlâ çok aşık olacağını sanmıyorum diyor
Oğuzhan Koç, Çok Güzel Hareketler Bunlar programıyla tanındı. Üç Adam adlı gece şovunun ardından Ben Hâlâ Rüyada isimli bir albüm çıkaran Koç, müzikle arasındaki güçlü bağı Hafta Sonu dergisinden Nuriye Kırmaya anlattı.
Hâlâ rüyada mısınız yoksa?
Aslında öyle. Sevdiğim işi yaparak para kazanıyorum. İnsanların da yaptığım işi sevdiklerini görüyorum. Bu, dünyada yaşayan birçok kişi için bir rüya. Şarkıdaki kullanılış şekli böyle değil ama aynı zamanda bunu da anlatıyor.
Müziğe olan yeteneğinizi ne zaman ve nasıl keşfettiniz?
Aslında ben keşfetmedim; annem ve babam keşfetmiş. Üç-dört yaşlarındayken Ersen ve Dadaşların Aman Tertip Can Tertip şarkısını söylemeye başlamışım (gülüyor). Sonra ailece Erzincandan Bursaya taşındık. Bursada da Ali Cengiz Çelenk diye çocuk korosu açılıyordu. Müzikle uğraşmak istiyorum diyebilecek kadar cümle kuramazken, beni oraya götürdüler ve sınava soktular.
Ailede müzisyen mi var ki bu kadar ilgilendiler?
Hayır ama annem ve babamın sesi çok güzel. Haftanın üç günü o koroya giderek meğer bayağı bir şey öğrenmişim. Ama ergenlikte bütün hayaller gitti, o sesin berbat bir hâl almasıyla beraber (gülüyor).
Sinirden gidip kemanımı sattım. Ergenlikten sonra kaybettiğim hayallerim geri döndü ve yeniden Ben şarkıcı olacağım demeye başladım.
Ama sonra oyunculuk sevdası da girmiş işin içerisine...
Eserle (Yenenler) öğrencilik döneminden beri aynı evde kalıyoruz. O da o sırada tiyatroyla uğraşıyordu. Ortak bir müzik grubumuz vardı. Eser akşamları BKMye gidiyordu, bir gün Hadi sen de gel dedi. Gide gele Yılmaz Erdoğan girdi hayatımıza.
Kendi şarkılarınızı yapmaya ne zaman başladınız?
Ergenlik dönemlerimde birkaç denemem olmuştu (gülüyor) ama sonra arkadaşlar Hadi gel maç yapıyoruz diyorlardı ve bendeki bütün konsantrasyon gidiyordu. Sonra yeniden üniversitede yazmaya başladım. Gülben Ergene verdiğim Giden Günlerim Oldu şarkısını ve Ferhat Göçere verdiğim Gül ki Sevgilimi üniversite birinci sınıfta yazmıştım.
Tuzum kuruŞarkı yaparken sizi neler besliyor?
Hiçbir şey beslemiyor (gülüyor). Hani o yaşanmışlıklar geyiği var ya, yazmak için o şarkının yaşanması gerektiğine inanmıyorum ben. O hikayeye uzaktan bakan biri olarak dışarıdan yorumlamak daha kolay geliyor bana. Ama bir gün çok güzel bir aşk yaşarsın, acının dibine vurursun ve harika bir şarkı çıkar ortaya, bu durum tabii ki güzel. Hayat ne şarkılardaki kadar güzel, ne de şarkılardaki kadar hüzünlü. Sevdiğin tarafından terk edilme durumunu ben yaşamadım ama bir arkadaşım terk edilince iki ay evde asitli içeceklerle midesi delinsin diye kendisine işkence yapmıştı (kahkahalar).
Hiç terk edilmediniz yani?
Evet, hiç terk edilmedim.
Albümden önce tanınıyor olmak, sizin için için bir artı mıydı?
Bunun eksi taraflarını yaşayan insanlar gördüm. Ama kendi adıma bunun artı olacağını düşünüyorum. Şu an kendi gece şovum var ve şarkılarımın istediğim kadarını söyleyebilirim. Bu açıdan kaba tabiriyle biraz tuzum kuru.
ORTAYA KARIŞIK müzik
Farklı bir tarzınız var; pop, arabesk karışımı gibi. Siz nasıl tanımlıyorsunuz yaptığınız müziği?
Ben de tanımlayamıyorum. Bir yerde sorduklarında yemek tarif eder gibi bir cevap vermşim Biraz pop kıvamında arabesk, biraz fantezi diye. Bu durum çok karışık ve farklı müziklerin içinde büyümüş olmamdan kaynaklanıyor olabilir. Babam çocukluğumdan beri bana uzun hava söyletmeye çalışır. Okulda da sanat müziği eğitimi alıyordum. Dinlediğim müzikler farklıydı. Bu karışım da
böyle birmüzik çıkardı ortaya ancak.
Aşk, elbet bir gün biter
Her Aşk Bir Gün Biter diye bir şarkı var. Ölümsüz aşk yok mudur?
Yoktur desem, şarkıdaki tezi çürüteceğim. Vardır desem, boşa düşecek, yalan olacak. Ölümsüz aşk yoktur. Aşk elbet bir gün biter. 20-30 yıldan sonra insanların birbirine hâlâ çok aşık olacağını sanmıyorum.
Neler bitirir sizce aşkı?
Herhalde iki taraftan biri sıkılınca biter. Aldatırsa biter lafı var ya, sıkılmıştır ki aldatıyordur. Aşkla ilgili ahkam kesiyor gibi oldum.
Nasıl yaşıyorsunuz aşkı?
Sakin. Ben hayatı da çok sakin yaşıyorum.
Hiç çılgınlığınız olmadı mı?
Böyle sorunca aklıma gelmiyor ki. Galiba ben **** gibi bir adamım (gülüyor).
Oyunculuk adına 2014te bir sürpriz gelecek mi sizden?
Şu an İbrahim (Büyükak) ve Zeynepin (Koçak) yazmaya başladığı bir film senaryosu var. O projeye dahil olacağım. Onlar da bu röportajı okuduklarında öğrenecekler (gülüyor).
milliyet.com.tr