Dark_GirL
Bayan Üye
Seninle aynı şeyleri sevmiş olmak için,
“Ilık suyu tercih ederim” demiştim...
Hâlbuki hep sıcağı sevdim ben...
Kaynar derecede...
Yalandı...
Çünkü sevgine ihtiyacım vardı...
...
Milyonlarca kişinin içinde ikimizi görmüştüm rüyamda...
Beyazımsı, gelinliğe benzeyen bol bir elbiseyle koşuyordun...
Kalabalığı ezip geçmiştin...
Birbirimize yaklaştıkça, uzaklaşıyorduk sanki...
“Tersi çıkar” demiştin;
Yalandı...
Çünkü ilgine ihtiyacım vardı...
...
Yaprak kımıldamıyordu,
Ama ayazda kalmış çocuk gibiydim...
Tenim sıcaktı, fakat içim titriyordu...
Ellerinin sıcaklığını çektim üstüme,
Renk geldi yüzüme...
Yalandı...
Çünkü koynuna ihtiyacım vardı...
...
Bir cadıydın sen...
Beni alıp, bütün kapılarını kapatmıştın şatonun;
Bir kasaba, bir şehir, bir dünya kurmuştun bana...
Etrafı bulanık, beyaz bulutların bol olduğu gizemli bir dünya...
Sensiz bir evrende yaşayamazdım...
Yalandı...
Çünkü sihrine ihtiyacım vardı...
...
Mahzenimin uydurma karanlıklarını anlatmıştım sana...
Derinlerden gelen çığlıklarımı...
“Sessizliğime ses ol” demiştim;
Duy... Kurtar beni...
Yalandı...
Çünkü duana ihtiyacım vardı...
...
Hiç işim olmadığı bir gün,
Yolum; yolunun üstüne düşmüştü...
“Toplantıdan çıktım” demiştim;
Geçiyordum, uğradım...
Yalandı...
Çünkü kokuna ihtiyacım vardı...
...
“Git...
Ama beni de yanına al” türünden şiirler yazıyordum...
Saçının en güçsüz teline, hiçbir şeyi değişmem...
“Sen olmasan da seni yaşarım” diyordum...
Yalandı...
Çünkü sana ihtiyacım vardı...
“Ilık suyu tercih ederim” demiştim...
Hâlbuki hep sıcağı sevdim ben...
Kaynar derecede...
Yalandı...
Çünkü sevgine ihtiyacım vardı...
...
Milyonlarca kişinin içinde ikimizi görmüştüm rüyamda...
Beyazımsı, gelinliğe benzeyen bol bir elbiseyle koşuyordun...
Kalabalığı ezip geçmiştin...
Birbirimize yaklaştıkça, uzaklaşıyorduk sanki...
“Tersi çıkar” demiştin;
Yalandı...
Çünkü ilgine ihtiyacım vardı...
...
Yaprak kımıldamıyordu,
Ama ayazda kalmış çocuk gibiydim...
Tenim sıcaktı, fakat içim titriyordu...
Ellerinin sıcaklığını çektim üstüme,
Renk geldi yüzüme...
Yalandı...
Çünkü koynuna ihtiyacım vardı...
...
Bir cadıydın sen...
Beni alıp, bütün kapılarını kapatmıştın şatonun;
Bir kasaba, bir şehir, bir dünya kurmuştun bana...
Etrafı bulanık, beyaz bulutların bol olduğu gizemli bir dünya...
Sensiz bir evrende yaşayamazdım...
Yalandı...
Çünkü sihrine ihtiyacım vardı...
...
Mahzenimin uydurma karanlıklarını anlatmıştım sana...
Derinlerden gelen çığlıklarımı...
“Sessizliğime ses ol” demiştim;
Duy... Kurtar beni...
Yalandı...
Çünkü duana ihtiyacım vardı...
...
Hiç işim olmadığı bir gün,
Yolum; yolunun üstüne düşmüştü...
“Toplantıdan çıktım” demiştim;
Geçiyordum, uğradım...
Yalandı...
Çünkü kokuna ihtiyacım vardı...
...
“Git...
Ama beni de yanına al” türünden şiirler yazıyordum...
Saçının en güçsüz teline, hiçbir şeyi değişmem...
“Sen olmasan da seni yaşarım” diyordum...
Yalandı...
Çünkü sana ihtiyacım vardı...
