` βэγzα '
Banned
2010 yılına girdim ama nasıl girdim bir de bana sorun...
Yılbaşı tarihinin en geleneksel yılbaşı kutlamalarından birisine imza attım...
pijimalarımı giymiştim, ağzımda kaynana dili başımda huni şeklinde bir yılbaşı şapkası vardı...
Gece için özel bir planım olmadığı halde çerez tabağından fındık ve bademleri özenle seçiyordum...
Ben kendi kendime ağlayarak "Allahım bütün yıl böyle geçerse ne yaparım ? bir ananas falan mı söylesem değişiklik olsa..." diye düşünürken ablam yılbaşı tarihine damgasını vuracak yenilikçi bir fikirle yanıma geldi,
"Hey neden tombala oynamıyoruz?" dedi...
Ben hayatımda ilk defa oynuyordum fakat aile ortamına uzak kalmamak için internetten nasıl oynanacağını bulmaya çalıştım, Ne yazık ki hiç bir sitede doğru düzgün bir anlatıma ulaşamadım. Hatta çoğu internet sitesinde Tombalanın nasıl oynandığını soranlarla,yani benim durumumda olanlarla dalga geçmişler...
Nedir yani bu oyun babadan oğula mı geçiyor... Annemin karnından birinci çinkooo die çıkmadım heralde. Bir şekilde biryerden öğrenmem lazım...
Neyse efendim ben bu şekilde internet alemine sitemde bulunurken oyun başladı. İlk oyun tamamlandıktan sonra İnternette benim gibilerle alay eden herkesten özür dilemem gerektiğini anladım.Çünkü ben oyunda bir strateji, bir aklı doğru kullanma ,nebileyim eğlence falan bekliyordum fakat kim icad ettiyse bu oyunu hiç bir amaca hizmet etmiyor.Zaten oyunu icad eden bukadar tutacağını kesinlikle düşünmemiştir, düşünmüşse de o pistir...
Biri sayı söylüyo sen mandalina çöpleriyle çıkan sayıyı kapatıyosun... Özellikle yılbaşı gecesinde bukadar boşa harcanacak zamanı nereden buluyorsunuz ya? Tombala yerine herkes aklından bir sayı tutup kağıda yazsın,bir kişide sayılar sallasın kiminki tutarsa o birinci çinkooo diye bağırsın... al işte sana masrafsız oyun... adı da "hopbala" ben kodyum.
Neyse arkadaşlar tabiki bütün gece bu şekilde tek düze gitmedi... Kapı çaldı ve içeriye Noel Baba girdi.Ben ilk önce bir kıllandım en nihayetinde "kırmızı don" geleneğini yayan adamın, evimde öyle yaya yaya dolaşmasından ürktüm...Ben kendi içimde bu tedirginlikle boğuşurken bu "selamın aleyküm" dedi, daldı içeri.Türk gibi de davranmıyor.Misafir olarak gelmişsin bir ayakkabılarını çıkar birşey yap... e bide bu beyaz beyaz tüy dökmeye başlayınca annem çok sinirlendi,Noel dir Baba dır falan demeden "dışarıdan geldin kalk bi elini yüzünü yıka öyle masaya oturma" diye tersledi.
Bu Noel Baba başını öne eğip mahçup bir şekilde içeriye gidip geldi,inanırmısınız sabah giyecek çorap bulamadım arkadaşlar.Nerede bir çorap gördüyse içine hediye doldurmuş...Annem sinirlenip bunun ağzına ağzına nasıl vurdu görseniz...Koca adam oturup ağladı.Bizde acıdık buna tabi.Kendi haline bırakıp bir süre konuşmadık sonra oda göz yaşlarını sakalına silip yavaş yavaş yanımıza geldi.elini çerez tabağına sokup fındıkları seçmeye başladı...O günden itibaren bizde kalıyor. çatıya,dama alışmıştır diye balkonda yer yaptık buna...Kırmızı elbiseleri kirlenince annem benim eskileri verdi.Hem dar hem uzun geldi, fit noel baba oldu.O haliyle görünce içimde iki parça saygı vardı onuda kaybettim...Vallahi 2010 dan beklediğim herşeyi alıp gitti...İşlerim dolayısıyla bakımı çok ağır gelmeye başladı bu nedenle "Noel" sever biri varsa gelip alsın lütfen nekadar pis olsa da en nihayetinde çok "Baba" adam...
Yılbaşı tarihinin en geleneksel yılbaşı kutlamalarından birisine imza attım...
pijimalarımı giymiştim, ağzımda kaynana dili başımda huni şeklinde bir yılbaşı şapkası vardı...
Gece için özel bir planım olmadığı halde çerez tabağından fındık ve bademleri özenle seçiyordum...
Ben kendi kendime ağlayarak "Allahım bütün yıl böyle geçerse ne yaparım ? bir ananas falan mı söylesem değişiklik olsa..." diye düşünürken ablam yılbaşı tarihine damgasını vuracak yenilikçi bir fikirle yanıma geldi,
"Hey neden tombala oynamıyoruz?" dedi...
Ben hayatımda ilk defa oynuyordum fakat aile ortamına uzak kalmamak için internetten nasıl oynanacağını bulmaya çalıştım, Ne yazık ki hiç bir sitede doğru düzgün bir anlatıma ulaşamadım. Hatta çoğu internet sitesinde Tombalanın nasıl oynandığını soranlarla,yani benim durumumda olanlarla dalga geçmişler...
Nedir yani bu oyun babadan oğula mı geçiyor... Annemin karnından birinci çinkooo die çıkmadım heralde. Bir şekilde biryerden öğrenmem lazım...
Neyse efendim ben bu şekilde internet alemine sitemde bulunurken oyun başladı. İlk oyun tamamlandıktan sonra İnternette benim gibilerle alay eden herkesten özür dilemem gerektiğini anladım.Çünkü ben oyunda bir strateji, bir aklı doğru kullanma ,nebileyim eğlence falan bekliyordum fakat kim icad ettiyse bu oyunu hiç bir amaca hizmet etmiyor.Zaten oyunu icad eden bukadar tutacağını kesinlikle düşünmemiştir, düşünmüşse de o pistir...
Biri sayı söylüyo sen mandalina çöpleriyle çıkan sayıyı kapatıyosun... Özellikle yılbaşı gecesinde bukadar boşa harcanacak zamanı nereden buluyorsunuz ya? Tombala yerine herkes aklından bir sayı tutup kağıda yazsın,bir kişide sayılar sallasın kiminki tutarsa o birinci çinkooo diye bağırsın... al işte sana masrafsız oyun... adı da "hopbala" ben kodyum.
Neyse arkadaşlar tabiki bütün gece bu şekilde tek düze gitmedi... Kapı çaldı ve içeriye Noel Baba girdi.Ben ilk önce bir kıllandım en nihayetinde "kırmızı don" geleneğini yayan adamın, evimde öyle yaya yaya dolaşmasından ürktüm...Ben kendi içimde bu tedirginlikle boğuşurken bu "selamın aleyküm" dedi, daldı içeri.Türk gibi de davranmıyor.Misafir olarak gelmişsin bir ayakkabılarını çıkar birşey yap... e bide bu beyaz beyaz tüy dökmeye başlayınca annem çok sinirlendi,Noel dir Baba dır falan demeden "dışarıdan geldin kalk bi elini yüzünü yıka öyle masaya oturma" diye tersledi.
Bu Noel Baba başını öne eğip mahçup bir şekilde içeriye gidip geldi,inanırmısınız sabah giyecek çorap bulamadım arkadaşlar.Nerede bir çorap gördüyse içine hediye doldurmuş...Annem sinirlenip bunun ağzına ağzına nasıl vurdu görseniz...Koca adam oturup ağladı.Bizde acıdık buna tabi.Kendi haline bırakıp bir süre konuşmadık sonra oda göz yaşlarını sakalına silip yavaş yavaş yanımıza geldi.elini çerez tabağına sokup fındıkları seçmeye başladı...O günden itibaren bizde kalıyor. çatıya,dama alışmıştır diye balkonda yer yaptık buna...Kırmızı elbiseleri kirlenince annem benim eskileri verdi.Hem dar hem uzun geldi, fit noel baba oldu.O haliyle görünce içimde iki parça saygı vardı onuda kaybettim...Vallahi 2010 dan beklediğim herşeyi alıp gitti...İşlerim dolayısıyla bakımı çok ağır gelmeye başladı bu nedenle "Noel" sever biri varsa gelip alsın lütfen nekadar pis olsa da en nihayetinde çok "Baba" adam...