endLesS
Webmaster
Namaz
“Allah, senin secdede nasıl kıvrım kıvrım kıvrandığını biliyor” ayeti, bize Efendimiz’in ibadetini tasvir etmenin dışında, nasıl ibadet etmemiz gerektiğini de anlatmaktadır. Madem ki, -hadisin ifadesiyle- o nasıl namaz kılıyorsa öyle namaz kılmakla mükellefiz. O halde bu mükellefiyeti sadece namazın şekline ircâ etmemiz kat’iyen doğru değildir. Namazdaki ruh ve ma’nâyı kavrama ve o konsantrasyon içinde Allah’a kulluğumuzu arzetme hep bu çerçeve içinde mütalâa edilmelidir. Elbette ki bir Nebî’nin kıldığı namazı şekil ve ma’nâ itibariyle yakalamamız, O’nun duyduklarını duymamız mümkün değildir. Fakat bu, o yolda olmaya da mani değildir. Herkes ibadetinde, Allah ile olan irtibatı ve O’na gönlünde ayırdığı yer ölçüsünde mükemmeli yakalayabilir ve yakalamalıdır da.
“Allah, senin secdede nasıl kıvrım kıvrım kıvrandığını biliyor” ayeti, bize Efendimiz’in ibadetini tasvir etmenin dışında, nasıl ibadet etmemiz gerektiğini de anlatmaktadır. Madem ki, -hadisin ifadesiyle- o nasıl namaz kılıyorsa öyle namaz kılmakla mükellefiz. O halde bu mükellefiyeti sadece namazın şekline ircâ etmemiz kat’iyen doğru değildir. Namazdaki ruh ve ma’nâyı kavrama ve o konsantrasyon içinde Allah’a kulluğumuzu arzetme hep bu çerçeve içinde mütalâa edilmelidir. Elbette ki bir Nebî’nin kıldığı namazı şekil ve ma’nâ itibariyle yakalamamız, O’nun duyduklarını duymamız mümkün değildir. Fakat bu, o yolda olmaya da mani değildir. Herkes ibadetinde, Allah ile olan irtibatı ve O’na gönlünde ayırdığı yer ölçüsünde mükemmeli yakalayabilir ve yakalamalıdır da.