Salvo
Kayıtlı Üye
782 Müslümanların Anadolu'yu Ele Geçirmesi; İkonolar Hakkında Tartışma
778'de, Toroslardaki yenilginin intikamını almaya ve savaştaki üstünlüklerini tekrar kazanmaya kararlı, 95 bin kişilik muazzam bir İslam ordusu hazırladı. Halife el-Mehdi, bu ordunun komutasını daha sonra halife olacak olan Harun'a verdi. Harun, Bizanslıları Anadolu'dan, Konstantiniyye'nin karşısına Bosfor'a (İstanbul Boğazı) kadar takip etti.
Bizanslılar tarafında en son dini tartışma konusu, resimlerin veya ikonoların, Hristiyan ibadetlerinde kullanılmasıyla ilgiliydi. İmparator III. Leo (h. 717-41) tarafından başlatılan ikonaklast (anti-ikon) hareketi, zirvesine, Leo'nun halefi V. Konstantin (h. 741-75) zamanında ulaştı ve bu dönemde ikonoları savunanlar yaygın ve merhametsizce zulümlere uğradılar. Bu dini bölünmeler, başkentte olduğundan daha çok vilayetlerde görünüyordu ve devamlı olarak taraf değiştiren imparatorların desteğine bağlı olarak değişiyordu. Bu dönemde (782) başta olan İmparatoriçe İrene (yaşı küçük olan oğlu VI. Konstantin'in vekili olarak: 780-5 ve kendi adına: 797-802), ikonoların tutkulu bir destekçisiydi İmparatorluğunu böyle bir kargaşa içerisinde bulunduğu ve epeyce zayıfladığı bu dönemde İrene, Halife'ye yıllık 70 bin altın dinarlık bir cizye ödemeyi kabul etti ve aşağılayıcı bir barış anlaşması imzalamak zorunda kaldı.
Bu, Osmanlı Türklerinin şehri fethederek (Fatih II. Mehmed, h. 1444-6 ve 1451-81), Bizans (veya Doğu Roma) İmparatorluğuna son verdiği 1453 yılına kadar, Konstantiniyye önlerinde görülen son İslam ordusu oldu. Boğaz'ın kenarında yedi tepe üzerine kurulan bu büyük şehir (kuruluşu 330), daha sonra İstanbul olarak adlandırıldı ve Mustafa Kemal Atatürk 1923'te Ankara'ya nakledinceye kadar, Osmanlı İmaratorluğunun (1342-1924) başkenti olarak tekrar zenginleşti. Şehrin adı resmi olarak 1930 yılında Konstantiniyye'den İstanbul'a çevrildi.
778'de, Toroslardaki yenilginin intikamını almaya ve savaştaki üstünlüklerini tekrar kazanmaya kararlı, 95 bin kişilik muazzam bir İslam ordusu hazırladı. Halife el-Mehdi, bu ordunun komutasını daha sonra halife olacak olan Harun'a verdi. Harun, Bizanslıları Anadolu'dan, Konstantiniyye'nin karşısına Bosfor'a (İstanbul Boğazı) kadar takip etti.
Bizanslılar tarafında en son dini tartışma konusu, resimlerin veya ikonoların, Hristiyan ibadetlerinde kullanılmasıyla ilgiliydi. İmparator III. Leo (h. 717-41) tarafından başlatılan ikonaklast (anti-ikon) hareketi, zirvesine, Leo'nun halefi V. Konstantin (h. 741-75) zamanında ulaştı ve bu dönemde ikonoları savunanlar yaygın ve merhametsizce zulümlere uğradılar. Bu dini bölünmeler, başkentte olduğundan daha çok vilayetlerde görünüyordu ve devamlı olarak taraf değiştiren imparatorların desteğine bağlı olarak değişiyordu. Bu dönemde (782) başta olan İmparatoriçe İrene (yaşı küçük olan oğlu VI. Konstantin'in vekili olarak: 780-5 ve kendi adına: 797-802), ikonoların tutkulu bir destekçisiydi İmparatorluğunu böyle bir kargaşa içerisinde bulunduğu ve epeyce zayıfladığı bu dönemde İrene, Halife'ye yıllık 70 bin altın dinarlık bir cizye ödemeyi kabul etti ve aşağılayıcı bir barış anlaşması imzalamak zorunda kaldı.
Bu, Osmanlı Türklerinin şehri fethederek (Fatih II. Mehmed, h. 1444-6 ve 1451-81), Bizans (veya Doğu Roma) İmparatorluğuna son verdiği 1453 yılına kadar, Konstantiniyye önlerinde görülen son İslam ordusu oldu. Boğaz'ın kenarında yedi tepe üzerine kurulan bu büyük şehir (kuruluşu 330), daha sonra İstanbul olarak adlandırıldı ve Mustafa Kemal Atatürk 1923'te Ankara'ya nakledinceye kadar, Osmanlı İmaratorluğunun (1342-1924) başkenti olarak tekrar zenginleşti. Şehrin adı resmi olarak 1930 yılında Konstantiniyye'den İstanbul'a çevrildi.