Silencio
Kayıtlı Üye
Bir kez daha ödül sezonu biter, yazılar bitmez diyerek bir sene ileriye gidip, 22 Şubat 2015 günü sahiplerini bulacak olan 87. Oscar Ödüllerinde bir aksilik çıkmazsa (artık bu da ne demekse) aday listesinde göreceğimiz yapımlara göz atalım dedim. Şimdilik pek de uzun olmayan bir liste var fakat gün geçtikçe kalabalıklaşacağından şüpheniz olmasın. Eh, lafı uzatmayalım. Buyurunuz muhtemel 2015 Oscar adayları listesine
Big Eyes: Tim Burtonın yönettiği herhangi bir film bugüne kadar en iyi film Oscar ödülüne aday olamasa da bu film işin seyrini değiştirebilir. Neden mi? Çünkü arkasında Harvey Weinstein gibi bir isim var. Üstelik film iki Oscar ödüllü Christoph Waltzun canlandıracağı Walter Keane isimli bir ressam ve karısı Margaretin (5 Oscar adayı Amy Adams) hikayesini anlatıyor. E daha ne olsun?
Inherent Vice: Paul Thomas Anderson, son filmi The Masterda harikalar yaratan oyuncusu Joaquin Phoenix ile bir kez daha beyazperdeye hazırlanıyor. İkilinin anlatacağı hikaye 1970′lerde geçen bir dedektif draması ve Thomas Pynchonın romanından uyarlandı. Üstelik Andersonın bu kez yönetmen Oscarına yakın olabileceği de söylentiler arasında.
Get On Up: Oscar ödüllü The Helpin yönetmeni Tate Taylorın sıradaki projesi olan Get On Up, Chadwick Bosemanın rol aldığı bir James Brown biyografisi. Yapım şirketi Universal, filmi yaz sonunda vizyona sokarak Oscar için şansını deneyecek.
Into the Woods: En iyi film dahil 6 Oscar kazanmış Chicagonun yönetmeni Rob Marshall, bir senelik müzikal kıtlığının ardından 2015′te Akademiyi tekrar bu türle sınayacak. Tony ödüllü aynı isimli Broadway müzikalinden uyarlama olan filmde Meryl Streep, Johnny Depp, Anna Kendrick, Emily Blunt ve Chris Pine gibi ünlü isimler yer alacak. Müziklerde ise Oscar ödüllü Stephen Sondheim imzası olacak.
The Imitation Game: Harvey Weinstein bir 2. Dünya Savaşı draması için cebinden bir anda 7 milyon Dolar çıkarıp veriyorsa bir sebebi vardır. Benedict Cumberbatchin Nazilerin enigma kodunu çözen ve sonrasında eşcinsel olduğu için ordudan uzaklaştırılan kriptograf Alan Turingi canlandıracağı filmde genç oyuncunun bu rolüyle Oscara göz kırpabileceğini de ekleyelim. Ne de olsa hem eşcinsel, hem 2. Dünya Savaşı kurbanı, hem de siyanür zehirlenmesinden (muhtemelen intihar ederek) ölen bir karaktere hayat verecek.
Unbroken: Şöyle söyleyelim. Yönetmen Angelina Jolie, senaristler Coen Biraderler, görüntü yönetmeni Roger Deakins ve bu film bir 2. Dünya Savaşı draması. Üstelik Japonlar tarafından tutsak edilen bir olimpiyat sporcusunu anlatıyor.
The Grand Budapest Hotel: Geçtiğimiz ay Berlin Film Festivalinde dünya prömiyerini yapan ve eleştirmenlerden tam not alan masalsı Wes Anderson filmi The Grand Budapest Hotel ABDde mart ayında vizyona gireceği için Akademi üyelerinin hafızalarını zorlamalarına güvenmek zorunda kalacak.
Gone Girl: Yapım şirketi Fox bu sene Gravityde, 2010′da ise The Social Networkte uyguladığı zamanlama politikasına sadık kalarak David Fincherın bu yeni filmini ekim başında görücüye çıkaracak. Başrolde Oscar adayı olamayan yönetmen Ben Affleck var, bu da önemli bir detay.
Interstellar: Üç Oscar adayı Christopher Nolanın yanına taze Oscar kazanan Matthew McConaughey, Anna Hathaway ve Jessica Chastaini alarak çektiği uzay yolculuğu temalı distopik bilim kurgu filmi. En azından teknik kategoriler banko diyebilir miyiz?
The Hobbit There And Back Again: Gişe şampiyonu Hobbit üçlemesinin son filmi, Orta Dünyaya yapacağımız muhtemelen son yolculuk. Teknik kategorilerde adaylık elde edeceği kesin ama serinin önceki iki filminde olduğu gibi eli boş dönmesi de hayli muhtemel.
Home: DreamWorks Animasyon Stüdyolarının uzaylı temalı animasyon filmi. Seslendirenler arasında Jim Parsons ve Steve Martin de yer alıyor. Pixarın egemenliğini konuşturmayacağı bir senede DreamWorks muradına erer mi dersiniz? How to Train Your Dragonın devam filmini de bu başlık altında inceleyebiliriz ayrıca.
Boyhood: Berlin Film Festivalinde Richard Linklatera en iyi yönetmen ödülünü getiren Boyhood, çekimleri tam 13 yıl süren ve beş yaşındaki bir çocuğun üniversite çağına kadar yaşadıklarına odaklanan bir yapım. Şimdilik senenin en iyisi, senaryo Oscar adaylığı ise garanti.
Miss Julie: Liv Ullmanın yönettiği filmin güçlü elemanı başrolünde yer alan Jessica Chastain. Film ise August Strindbergin klasikleşen oyunundan uyarlama.
Jersey Boys: Clint Eastwoodun son filmi kötünün de kötüsü eleştiriler alsa da müzikal türündeki Jersey Boysu merak etmeden duramıyoruz. Christopher Walkenın başrolünde oynayacağı film aynı isimli müzikalden sinemaya uyarlanıyor.
The Giver: Alexander Skarsgård, Meryl Streep, Taylor Swift, Jeff Bridges ve Katie Holmes oyuncu kadrosunun elemanları. Lois Lowrynin klasik ütopik romanından uyarlayan ise Phillip Noyce. Yönetmene kulak asmayı tercih etmeyelim fakat oyuncu kadrosu için kafalarda bir soru işaretine yer verelim mümkünse.
Big Eyes: Tim Burtonın yönettiği herhangi bir film bugüne kadar en iyi film Oscar ödülüne aday olamasa da bu film işin seyrini değiştirebilir. Neden mi? Çünkü arkasında Harvey Weinstein gibi bir isim var. Üstelik film iki Oscar ödüllü Christoph Waltzun canlandıracağı Walter Keane isimli bir ressam ve karısı Margaretin (5 Oscar adayı Amy Adams) hikayesini anlatıyor. E daha ne olsun?
Inherent Vice: Paul Thomas Anderson, son filmi The Masterda harikalar yaratan oyuncusu Joaquin Phoenix ile bir kez daha beyazperdeye hazırlanıyor. İkilinin anlatacağı hikaye 1970′lerde geçen bir dedektif draması ve Thomas Pynchonın romanından uyarlandı. Üstelik Andersonın bu kez yönetmen Oscarına yakın olabileceği de söylentiler arasında.
Get On Up: Oscar ödüllü The Helpin yönetmeni Tate Taylorın sıradaki projesi olan Get On Up, Chadwick Bosemanın rol aldığı bir James Brown biyografisi. Yapım şirketi Universal, filmi yaz sonunda vizyona sokarak Oscar için şansını deneyecek.
Into the Woods: En iyi film dahil 6 Oscar kazanmış Chicagonun yönetmeni Rob Marshall, bir senelik müzikal kıtlığının ardından 2015′te Akademiyi tekrar bu türle sınayacak. Tony ödüllü aynı isimli Broadway müzikalinden uyarlama olan filmde Meryl Streep, Johnny Depp, Anna Kendrick, Emily Blunt ve Chris Pine gibi ünlü isimler yer alacak. Müziklerde ise Oscar ödüllü Stephen Sondheim imzası olacak.
The Imitation Game: Harvey Weinstein bir 2. Dünya Savaşı draması için cebinden bir anda 7 milyon Dolar çıkarıp veriyorsa bir sebebi vardır. Benedict Cumberbatchin Nazilerin enigma kodunu çözen ve sonrasında eşcinsel olduğu için ordudan uzaklaştırılan kriptograf Alan Turingi canlandıracağı filmde genç oyuncunun bu rolüyle Oscara göz kırpabileceğini de ekleyelim. Ne de olsa hem eşcinsel, hem 2. Dünya Savaşı kurbanı, hem de siyanür zehirlenmesinden (muhtemelen intihar ederek) ölen bir karaktere hayat verecek.
Unbroken: Şöyle söyleyelim. Yönetmen Angelina Jolie, senaristler Coen Biraderler, görüntü yönetmeni Roger Deakins ve bu film bir 2. Dünya Savaşı draması. Üstelik Japonlar tarafından tutsak edilen bir olimpiyat sporcusunu anlatıyor.
The Grand Budapest Hotel: Geçtiğimiz ay Berlin Film Festivalinde dünya prömiyerini yapan ve eleştirmenlerden tam not alan masalsı Wes Anderson filmi The Grand Budapest Hotel ABDde mart ayında vizyona gireceği için Akademi üyelerinin hafızalarını zorlamalarına güvenmek zorunda kalacak.
Gone Girl: Yapım şirketi Fox bu sene Gravityde, 2010′da ise The Social Networkte uyguladığı zamanlama politikasına sadık kalarak David Fincherın bu yeni filmini ekim başında görücüye çıkaracak. Başrolde Oscar adayı olamayan yönetmen Ben Affleck var, bu da önemli bir detay.
Interstellar: Üç Oscar adayı Christopher Nolanın yanına taze Oscar kazanan Matthew McConaughey, Anna Hathaway ve Jessica Chastaini alarak çektiği uzay yolculuğu temalı distopik bilim kurgu filmi. En azından teknik kategoriler banko diyebilir miyiz?
The Hobbit There And Back Again: Gişe şampiyonu Hobbit üçlemesinin son filmi, Orta Dünyaya yapacağımız muhtemelen son yolculuk. Teknik kategorilerde adaylık elde edeceği kesin ama serinin önceki iki filminde olduğu gibi eli boş dönmesi de hayli muhtemel.
Home: DreamWorks Animasyon Stüdyolarının uzaylı temalı animasyon filmi. Seslendirenler arasında Jim Parsons ve Steve Martin de yer alıyor. Pixarın egemenliğini konuşturmayacağı bir senede DreamWorks muradına erer mi dersiniz? How to Train Your Dragonın devam filmini de bu başlık altında inceleyebiliriz ayrıca.
Boyhood: Berlin Film Festivalinde Richard Linklatera en iyi yönetmen ödülünü getiren Boyhood, çekimleri tam 13 yıl süren ve beş yaşındaki bir çocuğun üniversite çağına kadar yaşadıklarına odaklanan bir yapım. Şimdilik senenin en iyisi, senaryo Oscar adaylığı ise garanti.
Miss Julie: Liv Ullmanın yönettiği filmin güçlü elemanı başrolünde yer alan Jessica Chastain. Film ise August Strindbergin klasikleşen oyunundan uyarlama.
Jersey Boys: Clint Eastwoodun son filmi kötünün de kötüsü eleştiriler alsa da müzikal türündeki Jersey Boysu merak etmeden duramıyoruz. Christopher Walkenın başrolünde oynayacağı film aynı isimli müzikalden sinemaya uyarlanıyor.
The Giver: Alexander Skarsgård, Meryl Streep, Taylor Swift, Jeff Bridges ve Katie Holmes oyuncu kadrosunun elemanları. Lois Lowrynin klasik ütopik romanından uyarlayan ise Phillip Noyce. Yönetmene kulak asmayı tercih etmeyelim fakat oyuncu kadrosu için kafalarda bir soru işaretine yer verelim mümkünse.