buğlem
Bayan Üye
Muhalifler korkuyu yendi
Suriye'de muhalifler artık saklanma ihtiyacı duymadan rejime meydan okuyor. Gösterilerde eskisi gibi yüzler gizlenmiyor, halaylar çekiliyor. Esad'a direniş "Olmak ya da olmamak" pankartlarıyla büyüyor.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dün İstanbul'da İtalya Dışişleri Bakanı Giulio Terzi ile bir araya geldi. İki bakanın görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında Suriye konusunda açıklamalarda bulunan Bakan Davutoğlu, Beşar Esad yönetiminin Suriye'de insanlık suçu işlediğini kaydederek, "Bu kadar çok katliam yapıldıktan sonra diyalog şansı da tümüyle yok edilmiş oluyor" dedi. Suriye yönetiminin, ülke içindeki göstericilere 'terörist', ülke dışında Suriye'nin geleceği ile ilgili toplantılar düzenleyenlere de 'hain' yakıştırmasında bulunduğunu hatırlatan Bakan Ahmet Davutoğlu, bu bakış açısıyla uygulanacak reformların başarısızlığa mahkûm olduğunu belirtti.
YEMEN MODELİ ÇAĞRISI
Davutoğlu "Bir ülkede, ancak meşru bir muhalefet olabileceği gerçeği kabul edilirse reform yapılabilir. Suriye yönetimi bu anlayışı göstermedi. Hep bekledi ki, kendi denetiminde kozmetik reformlar yapılsın, ama sistem de işlemeye devam etsin. Son yapılan referandum da böyle bir nitelik taşıdığı için Suriye halkı tarafından kabul edilmedi" ifadelerini kullandı. Bakan Davutoğlu, bir geçiş süreci öngörecek şekilde, Yemen modeli gibi modellerin de her zaman tartışılabileceğini belirterek, Türkiye olarak, Suriye devleti iflas etmeden, devlet yapısı çözülmeden devletle halkın barışmasını istediklerini söyledi. Suriye'de barışçıl geçişin ana unsurlarını ortaya koyan Arap Birliği planının vakit geçirilmeden uygulanmasını da isteyen Davutoğlu, söz konusu planın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde kabul görmesi gerektiğini de vurguladı.
ARTIK YÜZLERİNİ GİZLEMİYORLAR
Suriye'deki halk ayaklanmasında birinci yılın tamamlanmasına az bir süre kalırken, muhalifler de artık sokak protestolarında yüzlerini gizleme gereği duymuyor. Birçok muhalife göre, artık Suriye için geri dönüş yok. Gösterilerde açılan "Ya Şahadet, Ya Özgürlük" pankartları da bunu ifade ediyor.
Suriye'de muhalifler artık saklanma ihtiyacı duymadan rejime meydan okuyor. Gösterilerde eskisi gibi yüzler gizlenmiyor, halaylar çekiliyor. Esad'a direniş "Olmak ya da olmamak" pankartlarıyla büyüyor.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dün İstanbul'da İtalya Dışişleri Bakanı Giulio Terzi ile bir araya geldi. İki bakanın görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında Suriye konusunda açıklamalarda bulunan Bakan Davutoğlu, Beşar Esad yönetiminin Suriye'de insanlık suçu işlediğini kaydederek, "Bu kadar çok katliam yapıldıktan sonra diyalog şansı da tümüyle yok edilmiş oluyor" dedi. Suriye yönetiminin, ülke içindeki göstericilere 'terörist', ülke dışında Suriye'nin geleceği ile ilgili toplantılar düzenleyenlere de 'hain' yakıştırmasında bulunduğunu hatırlatan Bakan Ahmet Davutoğlu, bu bakış açısıyla uygulanacak reformların başarısızlığa mahkûm olduğunu belirtti.
YEMEN MODELİ ÇAĞRISI
Davutoğlu "Bir ülkede, ancak meşru bir muhalefet olabileceği gerçeği kabul edilirse reform yapılabilir. Suriye yönetimi bu anlayışı göstermedi. Hep bekledi ki, kendi denetiminde kozmetik reformlar yapılsın, ama sistem de işlemeye devam etsin. Son yapılan referandum da böyle bir nitelik taşıdığı için Suriye halkı tarafından kabul edilmedi" ifadelerini kullandı. Bakan Davutoğlu, bir geçiş süreci öngörecek şekilde, Yemen modeli gibi modellerin de her zaman tartışılabileceğini belirterek, Türkiye olarak, Suriye devleti iflas etmeden, devlet yapısı çözülmeden devletle halkın barışmasını istediklerini söyledi. Suriye'de barışçıl geçişin ana unsurlarını ortaya koyan Arap Birliği planının vakit geçirilmeden uygulanmasını da isteyen Davutoğlu, söz konusu planın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde kabul görmesi gerektiğini de vurguladı.
ARTIK YÜZLERİNİ GİZLEMİYORLAR
Suriye'deki halk ayaklanmasında birinci yılın tamamlanmasına az bir süre kalırken, muhalifler de artık sokak protestolarında yüzlerini gizleme gereği duymuyor. Birçok muhalife göre, artık Suriye için geri dönüş yok. Gösterilerde açılan "Ya Şahadet, Ya Özgürlük" pankartları da bunu ifade ediyor.