Tarquin
Kayıtlı Üye
Kadınların ne isteyeceğine dair yazdığımı yazının ardından erkeklere de haksızlık etmemek için erkeklerin de ne istediklerini anlamaya çalıştım. Bir bayan olarak, ne kadar empati kurarsam kurayım bir erkeğin isteklerini ya da beklentilerini tam olarak ifade edemem ama arkadaşlarımdan ve dostlarımdan edindiğim bilgiler sayesinde az çok fikir yürütebilirim. En başından şunu ifade etmek isterim. Erkekler kadınlara nazaran daha çok şey isterler…
Erkekler, maç izlemek isterler. Sporun her dalı sanki erkekler için düşünülüp tasarlanmıştır. Erkeklerin sıklıkla zaman ayırdığı futbol maçlarını izleyen hanımlar evliliklerinde çok mesut olacaklardır. Futbol maçlarının haftanın her günüde, televizyon kanallarında önemli yer tuttuğu düşünülürse, bir erkeğin kalbine giden yolun mesafesini kısaltmak iyi mantı açmak ve futbola gönül vermek ile ilintilidir.
Erkekler, erkek erkeğe sohbet etmek isterler. Kendi aralarında yaptıkları bazen akla uygun bazen de akıl almaz sohbetleri yapamayan erkeklerin hayattan zevk almaları mümkün değildir. Bir bayan olarak, “Sen arkadaşlarınla dışarıda toplanıp, vakit geçirdiğin zamanlarda bende kız arkadaşlarımla görüşsem” in cevabı bellidir, “Kadın başında dışarıda ne işin var otur oturduğun yerde”…
Erkekler çok yemek tüketmek isterler. Kadınların kendilerini kocalarına beğendirmek adına yaptıkları diyetler sonucu açlık eziyetlerinin hiçbirini çekmeyen erkekler, eşleri için, “Nasıl olsa benim” düşüncesiyle göbeklerini büyütme adına arkadaşlarıyla yarışa girerler. Neymiş efendim, balkonsuz ev, göbeksiz erkek olmazmış. Bak bak bak...
Erkekler, erkek çocukları olsun isterler. Kız çocuklarının babanın erkekliğini simgeleyemediği düşüncesiyle, erkek çocuklarının makbullüğüne inanırlar. Zaten, “Erkek adamın erkek çocuğu olur” sözü de şans eseri ortaya çıkmamıştır.
Erkekler, flört etmek isterler mahallenin en güzel kızlarıyla. Önce kızın dikkatini çekmeye çalışırlar, gezerler, tozarlar, eğlenirler, bazen âşık olurlar, arabesk dinlemeye başlarlar, ama annelerinin bulduğu henüz anlam veremediğim kategorideki kızlarla dünya evine girerler. İyi aile kızlarıyla. Bu ne demekse…
İşte bu yüzden ilişkisinin arkasında durup evlilik yapan erkek arkadaşların davranışlarından ötürü onlara teşekkürü bir borç biliyorum.
Erkekler ne ister? Erkeler evlendikten sonra da anneleriyle yaşamak ister. Annelerinin şefkati ile eşlerinin sevgisi birleşince en mutlu birliktelikleri yaşarlar ama sadece kendileri. Annesi ve eşi bu durumdan hiç hoşnut değildir. Eşi, kendi annesini ayda bir görür belki sesini de az duyar ama önemli olan erkeğin annesini sık görmesidir. Erkek annesi çocuğuna portakal soyar, geline dönüp, “Dolapta var kalk al” der çoğu zaman…
Erkekler sık sık araba değiştirmeyi sever. Yeni çıkan her modeli denemek, yeni arabalarıyla ilgili arkadaş sohbetlerinde hava atmayı isterler. Arabaya karşı zaafım yok diyen erkek bence yalan söyler.
Erkekler, çocuklarına babalarının ve annelerinin adını koymak isterler. Çoğu zaman kişi isimleri ya babaanne adıdır ya da dede adıdır. Annenin ebeveynlerinin isimlerinin tercih edilmesi çoğu zaman mümkün değildir. Ataerkil bir yapıya sahip olan Türk toplumunda reis baba olduğu gibi isim hakkı da çoğunlukla baba tarafına aittir.
Yukarıda sayılanların çoğunda doğruluk payı var ve büyük bir kısmı caddede gördüğünüz birçok erkek için geçerli ama bunlar biraz daha espri mahiyetinde yazılmış cümleler. Erkeklerin de kadınlar gibi hassas oldukları noktalar vardır ama kadınlar kadar olumsuz olaylara kafalarını takmazlar, morallerini bozmazlar. Çünkü daha çok kadındır evin içte ve dışta düzenini sağlayan. Erkek evin reisidir ama kadın hem kendi ailesini, hem eşinin ailesini, hem de yuvasını aynı anda idare etmek zorundadır. Kendini evin reisi zanneden erkek çoğu zaman, çoktan ipleri bayanın eline vermiştir bile…
Erkekler, maç izlemek isterler. Sporun her dalı sanki erkekler için düşünülüp tasarlanmıştır. Erkeklerin sıklıkla zaman ayırdığı futbol maçlarını izleyen hanımlar evliliklerinde çok mesut olacaklardır. Futbol maçlarının haftanın her günüde, televizyon kanallarında önemli yer tuttuğu düşünülürse, bir erkeğin kalbine giden yolun mesafesini kısaltmak iyi mantı açmak ve futbola gönül vermek ile ilintilidir.
Erkekler, erkek erkeğe sohbet etmek isterler. Kendi aralarında yaptıkları bazen akla uygun bazen de akıl almaz sohbetleri yapamayan erkeklerin hayattan zevk almaları mümkün değildir. Bir bayan olarak, “Sen arkadaşlarınla dışarıda toplanıp, vakit geçirdiğin zamanlarda bende kız arkadaşlarımla görüşsem” in cevabı bellidir, “Kadın başında dışarıda ne işin var otur oturduğun yerde”…
Erkekler çok yemek tüketmek isterler. Kadınların kendilerini kocalarına beğendirmek adına yaptıkları diyetler sonucu açlık eziyetlerinin hiçbirini çekmeyen erkekler, eşleri için, “Nasıl olsa benim” düşüncesiyle göbeklerini büyütme adına arkadaşlarıyla yarışa girerler. Neymiş efendim, balkonsuz ev, göbeksiz erkek olmazmış. Bak bak bak...
Erkekler, erkek çocukları olsun isterler. Kız çocuklarının babanın erkekliğini simgeleyemediği düşüncesiyle, erkek çocuklarının makbullüğüne inanırlar. Zaten, “Erkek adamın erkek çocuğu olur” sözü de şans eseri ortaya çıkmamıştır.
Erkekler, flört etmek isterler mahallenin en güzel kızlarıyla. Önce kızın dikkatini çekmeye çalışırlar, gezerler, tozarlar, eğlenirler, bazen âşık olurlar, arabesk dinlemeye başlarlar, ama annelerinin bulduğu henüz anlam veremediğim kategorideki kızlarla dünya evine girerler. İyi aile kızlarıyla. Bu ne demekse…
İşte bu yüzden ilişkisinin arkasında durup evlilik yapan erkek arkadaşların davranışlarından ötürü onlara teşekkürü bir borç biliyorum.
Erkekler ne ister? Erkeler evlendikten sonra da anneleriyle yaşamak ister. Annelerinin şefkati ile eşlerinin sevgisi birleşince en mutlu birliktelikleri yaşarlar ama sadece kendileri. Annesi ve eşi bu durumdan hiç hoşnut değildir. Eşi, kendi annesini ayda bir görür belki sesini de az duyar ama önemli olan erkeğin annesini sık görmesidir. Erkek annesi çocuğuna portakal soyar, geline dönüp, “Dolapta var kalk al” der çoğu zaman…
Erkekler sık sık araba değiştirmeyi sever. Yeni çıkan her modeli denemek, yeni arabalarıyla ilgili arkadaş sohbetlerinde hava atmayı isterler. Arabaya karşı zaafım yok diyen erkek bence yalan söyler.
Erkekler, çocuklarına babalarının ve annelerinin adını koymak isterler. Çoğu zaman kişi isimleri ya babaanne adıdır ya da dede adıdır. Annenin ebeveynlerinin isimlerinin tercih edilmesi çoğu zaman mümkün değildir. Ataerkil bir yapıya sahip olan Türk toplumunda reis baba olduğu gibi isim hakkı da çoğunlukla baba tarafına aittir.
Yukarıda sayılanların çoğunda doğruluk payı var ve büyük bir kısmı caddede gördüğünüz birçok erkek için geçerli ama bunlar biraz daha espri mahiyetinde yazılmış cümleler. Erkeklerin de kadınlar gibi hassas oldukları noktalar vardır ama kadınlar kadar olumsuz olaylara kafalarını takmazlar, morallerini bozmazlar. Çünkü daha çok kadındır evin içte ve dışta düzenini sağlayan. Erkek evin reisidir ama kadın hem kendi ailesini, hem eşinin ailesini, hem de yuvasını aynı anda idare etmek zorundadır. Kendini evin reisi zanneden erkek çoğu zaman, çoktan ipleri bayanın eline vermiştir bile…