halukgta
Kayıtlı Üye
Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayetler, Maide suresi 103 ve 104. Ayetler olacak. Bu iki ayet günümüzde bizlerin yaptığı, çok büyük yanlışlarımıza da dikkatimizi çekerek bizleri uyarıyor. Tabi bu uyarıyı, ayetleri Kurâan bütünlüğünde dikkatle düşünerek okuduğumuzda çok açık anlıyoruz. Önce ilk ayeti yazalım ve üzerinde birlikte düşünelim.
Maide 103: ALLAH, NE âBAHÎREâ, NE âSÂİBEâ, NE âVASÎLEâ, NE DE âHÂMâ DİYE BİR ŞEY MEŞRU KILMAMIŞTIR. FAKAT İNKÂR EDENLER ALLAHâA KARŞI YALAN UYDURUYORLAR. ZATEN ÇOKLARININ AKLI DA ERMEZ. (Diyanet meali). .
Ayeti ilk okuduğunuzda, bahsedilen isimlerden yani BAHİRE, SAİBE, VASİLE VE HAM kelimelerinden hiç bir şey anlamadığınızdan eminim. Bu kelimelerin anlamını Kurâan dan da bulamazsınız. Peki, bu ayeti nasıl anlayacağız bu durumda? Hani Allah her şeyi açıklamıştı, diye bir soru gelebilir aklınıza. Ama tarafsız ve ön yargısız, Allahâın emrettiği gibi ayetler üzerinde düşündüğünüzde, böyle bir düşünce gelmez aklınıza. Önce şunu düşünelim, ayette geçen bu kelimelerle Allah bizlere ayetinde ne anlatmak istiyor, ayetin amacı ne? İşte burası önemli. Bazı meallere baktığınızda, bu ayeti tercüme ederken, bu kelimelere geleneksel İslam anlayışının, yani rivayetlerin etkisiyle anlamlar verdiklerini görürsünüz. Peki, bizler bu kelimelerin anlamını bilmiyorsak, yalnız Allahâın Resulünün döneminde yaşayanlar mı bu ayeti anlamışlar diye de bir soru gelebilir aklınıza.
Aslında bu ayet, bizlerin Kurâan ayetlerini anlama yöntemimize, ayetlere bakış açımıza çok güzel ışık tutuyor. Bizler ayeti okurken bahsedilen kelimelerin anlamını bilmiyoruz, O günkü cahiliye toplumu biliyor. Peki, bizim bilmememiz, ayetten faydalanmamızı engelliyor mu? Önce şunu unutmayalım, Kurâan yalnız o günkü toplum faydalansın diye indirilmedi. Yüzlerce binlerce yıl geçse de, tüm insanlar bu ayetlerden faydalanacak, sorumlu olacak şekilde indirildi. O zaman bu ayeti anlamaya çalışırken nasıl bir yol izlemeliyiz? Allah boşuna düşün, aklını kullan ey kulum demiyor. HER AYETİN İNDİRİLME AMACI VARDIR. Önce ona bakmalıyız ve verilen örneğin ne amaçla verildiğini anlamalıyız. Bizler bu ayetin bizlere ne anlattığını anlamak için, önce bu kelimelerin ne anlama geldiğini bir kenara bırakalım, Allah bu ayette bizleri hangi konuda uyarıyor ona bakalım. Rivayetlerin bu kelimelere verdiği anlamları öğrenmek isteyen araştırabilir. Anlatılan rivayetlerin doğruluğundan da asla emin olamayız, onu da belirtmek isterim.
Bu ayetin indirilme amacı sizce nedir? Cahiliye toplumu, Allahâın daha önce indirdiği Kitaplarından öyle uzaklaşmış ve Allahâın dini diye öyle batıl ve hurafe itikatları dininin emri diye yaşıyorlar ve bunlarda Allahâın emri diyorlarmış ki, Allah ben sizin inandığınız O batıl itikatlarınız konusunda, indirdiğim Kitaplarda bir delil, bir kanıt asla indirmedim. SÖYLEDİKLERİNİZ SİZİN UYDURMA YALANLARINIZDIR DİYOR. Yaşadığınız O batıl inançlarınız, benim dinimde asla meşru olamaz diyor. BU AYETTE ANLATILMAK İSTENEN AMAÇ, ALLAHâIN İNDİRDİĞİ KİTAPLARDA HÜKÜM VERMEDİĞİ, BAHSETMEDİĞİ HİÇ BİR ŞEY, DİNİN-ALLAHâIN EMRİ OLAMAZ, DİNDE MEŞRU SAYILAMAZ DİYE AÇIKÇA BİLDİRİLİYOR.
Demek ki bizlerin ayette geçen BAHİRE, SAİBE, VASİLE VE HAM kelimelerinin, ne anlama geldiğini anlayamamamız, bizim ayetin indirilme amacını anlamamızı engellemiyor muş. Ayetin devamında Allah, Kitap Ehlinin O batıl inançlarını din diye yaşamalarının yanlışlığını söyledikten sonra, çok önemli bir uyarıda bulunuyor ve diyor ki; GERÇEKLERİ TEBLİĞ ALDIKLARI HALDE, GÖRMEZDEN GELEREK İNKÂR ETMİŞ OLANLAR, YAPTIKLARI O YANLIŞ İNANÇLARI İLE ALLAHâA İFTİRA ATIP YALAN UYDURUYORLAR, BUNLARDA ALLAHâIN, DİNİN EMRİDİR DİYORLARMIŞ. Bu satırları okuduğunuzda, sanırım günümüzde biz Müslümanlarında aynı hataya, yanlışa düştüğümüzü hatırladınız. Ayetin son cümlesinde Allah, bu hatayı yapanların nasıl yanlış bir yol izledikleri uyarısını da yaparak, ZATEN ÇOKLARININ AKLIDA ERMEZ DİYOR. Bu satırları yazarken, günümüz geleneksel İslam anlayışının, AKILLA İSLAM YAŞANMAZ DEDİKLERİ GELDİ AKLIMA.
Ayette geçen, bizlere yabancı olan bu kelimelerin ne anlama geldiğini, rivayet bilgilerden araştırabilirsiniz, makalemde yazmak istemiyorum. Doğruda olabilir yanlışta olabilir. Anlamını bizlerin bilmemesi, ayetin vermek istediğini anlamamızı, engellemiyor çok şükür. Tekrar etmek gerekirse ayetin indirilme amacını, ne maksatla uyarıldığını bilirsek, ayetten gereken uyarı ve dersi alırız. Gelelim bu ayetin devamındaki ayete. Çünkü Maide 103. Ayette anlatılmak istenen konu, devamındaki ayette çok daha net açıklanıyor. Ayeti önce yazalım.
Maide 104: ONLARA, âALLAHâIN İNDİRDİĞİNE (KURâANâA) VE RESULâE GELİNâ DENİLDİĞİNDE ONLAR, âBABALARIMIZI ÜZERİNDE BULDUĞUMUZ DİN BİZE YETERâ DERLER. PEKİ, YA BABALARI BİR ŞEY BİLMİYOR VE DOĞRU YOLU BULAMAMIŞ OLSALAR DA MI? (Diyanet meali)
Bu ayet bir önceki ayeti çok daha iyi açıklıyor ve anlaşılmasını sağlıyor. Bir öncesinde, Allahâın indirdiği Kitaplarda bahsedilmeyen, bildirilmeyen hiçbir konu Allahâın dininde olamaz demişti. Allahâın indirdiği kitaplarda bahsedilmeyen bir konu, dinde asla MEŞRU olamayacağını anlamıştık. Bu ayette de aynı konuya dikkat çekiyor ve Kitap Ehlinin yaptığı bir başka yanlışa örnek veriyor Allah ve bakın ne diyor. ONLARA ALLAHâIN İNDİRDİĞİ KİTABA VE RESULE GELİN DENİLDİĞİNDE ONLAR ATALARINDAN, BABALARINDAN İNTİKAL EDEN RİVAYET VE SANI BİLGİLERLE HARMANLANMIŞ DİN BİZE YETER DİYORLAR.
Bugün günümüzde de, aynı şeyler söylenmiyor mu? Kurâanâa inanıyoruz ama yalnız Kurâan ile İslam yaşanmaz diyerek söze başlayanlar, Allah Kurâanâda tek kelime bile bahsetmediği konularda, bunlarda dinin emridir demiyorlar mı? Bunu yaparak hem Allahâa, hem de Resulâe iftira attıklarının ne yazık ki farkında değiller. ALLAH BEN HERHANGİ BİR KONUDA, İNDİRDİĞİM KİTAPTA BİR DELİL VE KANIT İNDİRMEDİYSEM, O DİNİN SINIRLARI İÇİNDE DEĞİL, SINIRLARI DIŞINDADIR YANİ DİN DEĞİLDİR BATILDIR, MEŞRU DEĞİLDİR DİYOR. Ama bizler hala, Allah Resulünü Postacı diye mi gönderdi diyerek batılı, hurafeyi Allahâın dininin içine sokabilmek için, dinin kapsını bu yolla batıla açıyoruz. Allah bunları yapanlara müşrik, kâfir oldular diyor hatırlatırım. Allah atalarının rivayet inançlarının yanlışını o günkü topluma hatırlatmak için ya babaları, ataları bir şey bilmiyor, yanlış yoldan gidiyor, doğru yolu bulamamışlarsa diye de uyarıyor.
Maide 104. Ayetinde, Allahâın indirdiğine gelin dedikten sonra, RESULE GELİN uyarısıyla sizce neyi kast ediyor? Aslında bu çok önemli. Maide 103 ve 104. Ayeti yan yana getirip ve üzerinde düşündüğünde, RESULÜME GELİN, ÇÜNKÜ O SİZE YALNIZ VAHYİMİ, KURâANâI TEBLİĞ EDECEK. ÇÜNKÜ BENİM VAHYETTİĞİM KİTAP KURâANâDA, BAHSETMEDİĞİM HİÇ BİR ŞEYİN, MEŞRU OLMADIĞINI SİZLERE ANLATACAK VE SİZLERİ KURâAN İLE UYARACAK DİYOR. Kurâanâı tarafsız düşünerek, batılın etkisinde kalmadan okuyan, tüm gerçekleri görecek ve Kitap Ehlinin yaptığı yanlışları tekrar etmeyecektir. Ders almayanlar, aynı yanlışları yapmaya devam edeceklerdir. DİLERİM DERS ALANLARIN SAFINDA OLURUZ.
âBU KURAN BANA VAHYOLUNDU Kİ, ONUNLA SİZİ VE ULAŞTIĞI HERKESİ UYARAYIM.â (Enam 19)
âBEN SADECE BANA VAHYEDİLENE UYARIM. BEN SADECE APAÇIK BİR UYARICIYIM.â (Ahkaf 9 )
âSEN, SANA VAHYEDİLENE SIMSIKI SARIL! ŞÜPHESİZ SEN DOSDOĞRU YOLDASIN. ŞÜPHESİZ Kİ O (KURâAN), SENİN VE KAVMİN İÇİN GERÇEĞİ HATIRLATAN ÖĞÜTTÜR. İLERDE ONDAN SORGULANACAKSINIZ.â( Zuhruf 43-44)
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
Maide 103: ALLAH, NE âBAHÎREâ, NE âSÂİBEâ, NE âVASÎLEâ, NE DE âHÂMâ DİYE BİR ŞEY MEŞRU KILMAMIŞTIR. FAKAT İNKÂR EDENLER ALLAHâA KARŞI YALAN UYDURUYORLAR. ZATEN ÇOKLARININ AKLI DA ERMEZ. (Diyanet meali). .
Ayeti ilk okuduğunuzda, bahsedilen isimlerden yani BAHİRE, SAİBE, VASİLE VE HAM kelimelerinden hiç bir şey anlamadığınızdan eminim. Bu kelimelerin anlamını Kurâan dan da bulamazsınız. Peki, bu ayeti nasıl anlayacağız bu durumda? Hani Allah her şeyi açıklamıştı, diye bir soru gelebilir aklınıza. Ama tarafsız ve ön yargısız, Allahâın emrettiği gibi ayetler üzerinde düşündüğünüzde, böyle bir düşünce gelmez aklınıza. Önce şunu düşünelim, ayette geçen bu kelimelerle Allah bizlere ayetinde ne anlatmak istiyor, ayetin amacı ne? İşte burası önemli. Bazı meallere baktığınızda, bu ayeti tercüme ederken, bu kelimelere geleneksel İslam anlayışının, yani rivayetlerin etkisiyle anlamlar verdiklerini görürsünüz. Peki, bizler bu kelimelerin anlamını bilmiyorsak, yalnız Allahâın Resulünün döneminde yaşayanlar mı bu ayeti anlamışlar diye de bir soru gelebilir aklınıza.
Aslında bu ayet, bizlerin Kurâan ayetlerini anlama yöntemimize, ayetlere bakış açımıza çok güzel ışık tutuyor. Bizler ayeti okurken bahsedilen kelimelerin anlamını bilmiyoruz, O günkü cahiliye toplumu biliyor. Peki, bizim bilmememiz, ayetten faydalanmamızı engelliyor mu? Önce şunu unutmayalım, Kurâan yalnız o günkü toplum faydalansın diye indirilmedi. Yüzlerce binlerce yıl geçse de, tüm insanlar bu ayetlerden faydalanacak, sorumlu olacak şekilde indirildi. O zaman bu ayeti anlamaya çalışırken nasıl bir yol izlemeliyiz? Allah boşuna düşün, aklını kullan ey kulum demiyor. HER AYETİN İNDİRİLME AMACI VARDIR. Önce ona bakmalıyız ve verilen örneğin ne amaçla verildiğini anlamalıyız. Bizler bu ayetin bizlere ne anlattığını anlamak için, önce bu kelimelerin ne anlama geldiğini bir kenara bırakalım, Allah bu ayette bizleri hangi konuda uyarıyor ona bakalım. Rivayetlerin bu kelimelere verdiği anlamları öğrenmek isteyen araştırabilir. Anlatılan rivayetlerin doğruluğundan da asla emin olamayız, onu da belirtmek isterim.
Bu ayetin indirilme amacı sizce nedir? Cahiliye toplumu, Allahâın daha önce indirdiği Kitaplarından öyle uzaklaşmış ve Allahâın dini diye öyle batıl ve hurafe itikatları dininin emri diye yaşıyorlar ve bunlarda Allahâın emri diyorlarmış ki, Allah ben sizin inandığınız O batıl itikatlarınız konusunda, indirdiğim Kitaplarda bir delil, bir kanıt asla indirmedim. SÖYLEDİKLERİNİZ SİZİN UYDURMA YALANLARINIZDIR DİYOR. Yaşadığınız O batıl inançlarınız, benim dinimde asla meşru olamaz diyor. BU AYETTE ANLATILMAK İSTENEN AMAÇ, ALLAHâIN İNDİRDİĞİ KİTAPLARDA HÜKÜM VERMEDİĞİ, BAHSETMEDİĞİ HİÇ BİR ŞEY, DİNİN-ALLAHâIN EMRİ OLAMAZ, DİNDE MEŞRU SAYILAMAZ DİYE AÇIKÇA BİLDİRİLİYOR.
Demek ki bizlerin ayette geçen BAHİRE, SAİBE, VASİLE VE HAM kelimelerinin, ne anlama geldiğini anlayamamamız, bizim ayetin indirilme amacını anlamamızı engellemiyor muş. Ayetin devamında Allah, Kitap Ehlinin O batıl inançlarını din diye yaşamalarının yanlışlığını söyledikten sonra, çok önemli bir uyarıda bulunuyor ve diyor ki; GERÇEKLERİ TEBLİĞ ALDIKLARI HALDE, GÖRMEZDEN GELEREK İNKÂR ETMİŞ OLANLAR, YAPTIKLARI O YANLIŞ İNANÇLARI İLE ALLAHâA İFTİRA ATIP YALAN UYDURUYORLAR, BUNLARDA ALLAHâIN, DİNİN EMRİDİR DİYORLARMIŞ. Bu satırları okuduğunuzda, sanırım günümüzde biz Müslümanlarında aynı hataya, yanlışa düştüğümüzü hatırladınız. Ayetin son cümlesinde Allah, bu hatayı yapanların nasıl yanlış bir yol izledikleri uyarısını da yaparak, ZATEN ÇOKLARININ AKLIDA ERMEZ DİYOR. Bu satırları yazarken, günümüz geleneksel İslam anlayışının, AKILLA İSLAM YAŞANMAZ DEDİKLERİ GELDİ AKLIMA.
Ayette geçen, bizlere yabancı olan bu kelimelerin ne anlama geldiğini, rivayet bilgilerden araştırabilirsiniz, makalemde yazmak istemiyorum. Doğruda olabilir yanlışta olabilir. Anlamını bizlerin bilmemesi, ayetin vermek istediğini anlamamızı, engellemiyor çok şükür. Tekrar etmek gerekirse ayetin indirilme amacını, ne maksatla uyarıldığını bilirsek, ayetten gereken uyarı ve dersi alırız. Gelelim bu ayetin devamındaki ayete. Çünkü Maide 103. Ayette anlatılmak istenen konu, devamındaki ayette çok daha net açıklanıyor. Ayeti önce yazalım.
Maide 104: ONLARA, âALLAHâIN İNDİRDİĞİNE (KURâANâA) VE RESULâE GELİNâ DENİLDİĞİNDE ONLAR, âBABALARIMIZI ÜZERİNDE BULDUĞUMUZ DİN BİZE YETERâ DERLER. PEKİ, YA BABALARI BİR ŞEY BİLMİYOR VE DOĞRU YOLU BULAMAMIŞ OLSALAR DA MI? (Diyanet meali)
Bu ayet bir önceki ayeti çok daha iyi açıklıyor ve anlaşılmasını sağlıyor. Bir öncesinde, Allahâın indirdiği Kitaplarda bahsedilmeyen, bildirilmeyen hiçbir konu Allahâın dininde olamaz demişti. Allahâın indirdiği kitaplarda bahsedilmeyen bir konu, dinde asla MEŞRU olamayacağını anlamıştık. Bu ayette de aynı konuya dikkat çekiyor ve Kitap Ehlinin yaptığı bir başka yanlışa örnek veriyor Allah ve bakın ne diyor. ONLARA ALLAHâIN İNDİRDİĞİ KİTABA VE RESULE GELİN DENİLDİĞİNDE ONLAR ATALARINDAN, BABALARINDAN İNTİKAL EDEN RİVAYET VE SANI BİLGİLERLE HARMANLANMIŞ DİN BİZE YETER DİYORLAR.
Bugün günümüzde de, aynı şeyler söylenmiyor mu? Kurâanâa inanıyoruz ama yalnız Kurâan ile İslam yaşanmaz diyerek söze başlayanlar, Allah Kurâanâda tek kelime bile bahsetmediği konularda, bunlarda dinin emridir demiyorlar mı? Bunu yaparak hem Allahâa, hem de Resulâe iftira attıklarının ne yazık ki farkında değiller. ALLAH BEN HERHANGİ BİR KONUDA, İNDİRDİĞİM KİTAPTA BİR DELİL VE KANIT İNDİRMEDİYSEM, O DİNİN SINIRLARI İÇİNDE DEĞİL, SINIRLARI DIŞINDADIR YANİ DİN DEĞİLDİR BATILDIR, MEŞRU DEĞİLDİR DİYOR. Ama bizler hala, Allah Resulünü Postacı diye mi gönderdi diyerek batılı, hurafeyi Allahâın dininin içine sokabilmek için, dinin kapsını bu yolla batıla açıyoruz. Allah bunları yapanlara müşrik, kâfir oldular diyor hatırlatırım. Allah atalarının rivayet inançlarının yanlışını o günkü topluma hatırlatmak için ya babaları, ataları bir şey bilmiyor, yanlış yoldan gidiyor, doğru yolu bulamamışlarsa diye de uyarıyor.
Maide 104. Ayetinde, Allahâın indirdiğine gelin dedikten sonra, RESULE GELİN uyarısıyla sizce neyi kast ediyor? Aslında bu çok önemli. Maide 103 ve 104. Ayeti yan yana getirip ve üzerinde düşündüğünde, RESULÜME GELİN, ÇÜNKÜ O SİZE YALNIZ VAHYİMİ, KURâANâI TEBLİĞ EDECEK. ÇÜNKÜ BENİM VAHYETTİĞİM KİTAP KURâANâDA, BAHSETMEDİĞİM HİÇ BİR ŞEYİN, MEŞRU OLMADIĞINI SİZLERE ANLATACAK VE SİZLERİ KURâAN İLE UYARACAK DİYOR. Kurâanâı tarafsız düşünerek, batılın etkisinde kalmadan okuyan, tüm gerçekleri görecek ve Kitap Ehlinin yaptığı yanlışları tekrar etmeyecektir. Ders almayanlar, aynı yanlışları yapmaya devam edeceklerdir. DİLERİM DERS ALANLARIN SAFINDA OLURUZ.
âBU KURAN BANA VAHYOLUNDU Kİ, ONUNLA SİZİ VE ULAŞTIĞI HERKESİ UYARAYIM.â (Enam 19)
âBEN SADECE BANA VAHYEDİLENE UYARIM. BEN SADECE APAÇIK BİR UYARICIYIM.â (Ahkaf 9 )
âSEN, SANA VAHYEDİLENE SIMSIKI SARIL! ŞÜPHESİZ SEN DOSDOĞRU YOLDASIN. ŞÜPHESİZ Kİ O (KURâAN), SENİN VE KAVMİN İÇİN GERÇEĞİ HATIRLATAN ÖĞÜTTÜR. İLERDE ONDAN SORGULANACAKSINIZ.â( Zuhruf 43-44)
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
Moderatör tarafında düzenlendi: