Görünmezadam
Kayıtlı Üye
Trabzonspor'da 1461 Trabzon Projesi'nin ilk meyvesi olan genç stoper Mustafa Yumlu, "Kaybettiğimiz maçlardan sonra evden dışarı çıkamıyorum" dedi.
Trabzonspor'da 1461 Trabzon Projesi'nin ilk meyvesi olan genç stoper Mustafa Yumlu, "Kaybettiğimiz maçlardan sonra evden dışarı çıkamıyorum. Bursaspor maçı sonrası iki günlük iznin tamamını evde geçirdim. Büyük üzüntü yaşadım. Hatta evin eksiklerini gidermek için bile çıkmıyorum. Her şeyi eşim hallediyor" dedi.
Bordo - mavililerin başarılı stoperi Mustafa Yumlu, kulüp dergisinin bu ayki sayısına verdiği röportajda hedeflerini anlattı. Takımın kötü gidişinin sebeplerinden en önemlisinin 2010 - 2011 şampiyonluğunun verilmemesi olduğunu vurgulayan Mustafa, şunları söyledi:
"O sezonun sonunda çok iyi olan kadromuz dağıldı. Yerine yetenekli oyuncular geldi ancak takım bütünlüğü kolay oluşmuyor. Bu sezon ise üst üste talihsizlikler yaşadık. En önemlilerinden biri Videoton'a elenmemiz. Üzerimizde ciddi etkileri oldu. Ayrıca bugüne kadar oynadığımız maçlarda kritik hakem hatalarına maruz kaldık. Bu hatalar kırılmalara neden oluyor. Örnek vermek gerekirse, Fenerbahçe maçında attığımız golün verilmemesi bizi çok kötü etkiledi. O gol verilse taraftarımızı da arkamıza alacaktık ve maçı kazanacaktık. Marka değeri çok yukarılarda olan Trabzonspor Kulübü'nün içinde bulunduğu durum bizi çok üzüyor. Amacımız önümüzdeki tüm maçlarımızdan galibiyetle ayrılmak. Takımın oyuncu kadrosu bunu başarabilecek kalitede ve güçte."
Trabzonlu oyuncu olmanın üzerindeki sorumluluğu daha da artırdığına inandığını belirten Mustafa şöyle devam etti:
"Kaybettiğimiz maçlardan sonra evden dışarı çıkamıyorum. Bursaspor maçı sonrası iki günlük iznin tamamını evde geçirdim. Büyük üzüntü yaşadım. Hatta evin eksiklerini gidermek için bile çıkmıyorum. Her şeyi eşim hallediyor. Bunun dışında takım içinde oyuncu arkadaşlarıma yardımcı olmak ve yaşanan kötü gidişin son bulması için elimden geleni yapıyorum. Oyuncu arkadaşlarımla konuşuyorum, kulübün büyüklüğünden, taraftar yapısından ve camianın beklentisinden bahsediyorum."
Ligde hedefinden uzak kalan takımın kupada yarı finale yükselmeyi başarmasıyla ilgili de konuşan Mustafa, "Kupada iyi mücadele ederek yarı finale yükseldik. Bu sezon kupayı kazanarak ligi telafi etmek istiyoruz. Ayrıca kupayı kazanırsak Avrupa'ya da gidebileceğiz. O nedenle kupayı kazanmak çok ama çok önemli" dedi.
Tolunay Kafkas'ın takım üzerindeki etkisinden ve oyuncularla diyaloğundan da bahseden Mustafa Yumlu şunları söyledi:
"Çok iyi bir teknik adam. Bizimle iyi diyalog kuruyor. Hırslı ve o hırsını bize de yansıtıyor. Oynadığımız futbol da fena değil ama bir türlü galibiyet serisi yakalayıp özgüvenimizi sağlayamadık."
Topu iyi kullanan bir stoper olmasının futbola orta sahada başlamasından kaynaklandığını vurgulayan Mustafa, şunları söyledi:
"Bu özelliğim altyapıya dayanıyor. Futbola orta saha oynayarak başladım. Bu bölgede oynayınca doğal olarak pas özelliğim gelişti. Sonrasında fiziğim nedeniyle stopere çekildim. Böylelikle savunmada oynasam da yine topu olumlu kullanmaya çalıştım. Savunma oyuncuları için çok önemli bir özellik. Ayrıca terlettiğim forma benim çocukluk hayalim. Bu forma için elimden ne geliyorsa fazlasıyla yapmaya çalışıyorum. Özgüvenim arttı. Takımı sahiplendim ve bir parçası oldum. Şuan puan sıralamasında üstlerde olsak, bu özelliğimi daha da iyi sergilerdim. Şimdi biraz daha garanti oyunu tercih ediyorum. Kupada attığım goller sonrası büyük mutluluk yaşadım. Aslında gol şansı olan bir futbolcuyum. Özellikle duran toplarda bir şekilde topla buluşurum. Sezon başına en az 4-5 gol atmam gerektiğine inanıyorum."
1461 Trabzon'da oynadığı dönemde Trabzonspor'un idmanlarını izlediğini belirten Mustafa, "Trabzonspor'un kadrosunda olmayı çok istiyordum. Bunu düşünürdüm. Ayrıca takımda o dönem Song gibi dünya çapında bir oyuncu vardı. Ayrıca Egemen Korkmaz vardı. Onları izlerdim. Duruşlarına, çalışmalarına bakardım. Song özel bir oyuncuydu. Kısa vadede Türkiye Kupası'nı kazanmak ve A Milli takımda forma giymek, uzun vadede ise kariyerimi Trabzonspor'da tamamlamak en büyük hedefim. Trabzonspor'a büyük hizmetlerde bulunmak istiyorum. Birçok futbolcu Avrupa'ya gitmeyi hayal eder. Benim hayalim hep burasıydı. Avrupa'ya veya başka bir takıma gitmeyi hiç düşünmedim. Bu büyük hedeflerim olmadığı anlamı taşımaz. Bana göre en büyük hedef Trabzonspor'da sembol olabilmektir. Hayatımın geri kalan bölümünde Trabzonsporlu Mustafa olarak anılmak istiyorum. Taraftarlarımıza bu zor dönemde bize verdikleri destek dolaysıyla teşekkür ederiz. İnşallah onlara layık sonuçlar alacağız. Ayrıca taraftarların bana, 'Trabzon'un çocuğu Mustafa' diye hitap etmesi beni çok mutlu ediyor" ifadesini kullandı.
Trabzonspor'da 1461 Trabzon Projesi'nin ilk meyvesi olan genç stoper Mustafa Yumlu, "Kaybettiğimiz maçlardan sonra evden dışarı çıkamıyorum. Bursaspor maçı sonrası iki günlük iznin tamamını evde geçirdim. Büyük üzüntü yaşadım. Hatta evin eksiklerini gidermek için bile çıkmıyorum. Her şeyi eşim hallediyor" dedi.
Bordo - mavililerin başarılı stoperi Mustafa Yumlu, kulüp dergisinin bu ayki sayısına verdiği röportajda hedeflerini anlattı. Takımın kötü gidişinin sebeplerinden en önemlisinin 2010 - 2011 şampiyonluğunun verilmemesi olduğunu vurgulayan Mustafa, şunları söyledi:
"O sezonun sonunda çok iyi olan kadromuz dağıldı. Yerine yetenekli oyuncular geldi ancak takım bütünlüğü kolay oluşmuyor. Bu sezon ise üst üste talihsizlikler yaşadık. En önemlilerinden biri Videoton'a elenmemiz. Üzerimizde ciddi etkileri oldu. Ayrıca bugüne kadar oynadığımız maçlarda kritik hakem hatalarına maruz kaldık. Bu hatalar kırılmalara neden oluyor. Örnek vermek gerekirse, Fenerbahçe maçında attığımız golün verilmemesi bizi çok kötü etkiledi. O gol verilse taraftarımızı da arkamıza alacaktık ve maçı kazanacaktık. Marka değeri çok yukarılarda olan Trabzonspor Kulübü'nün içinde bulunduğu durum bizi çok üzüyor. Amacımız önümüzdeki tüm maçlarımızdan galibiyetle ayrılmak. Takımın oyuncu kadrosu bunu başarabilecek kalitede ve güçte."
Trabzonlu oyuncu olmanın üzerindeki sorumluluğu daha da artırdığına inandığını belirten Mustafa şöyle devam etti:
"Kaybettiğimiz maçlardan sonra evden dışarı çıkamıyorum. Bursaspor maçı sonrası iki günlük iznin tamamını evde geçirdim. Büyük üzüntü yaşadım. Hatta evin eksiklerini gidermek için bile çıkmıyorum. Her şeyi eşim hallediyor. Bunun dışında takım içinde oyuncu arkadaşlarıma yardımcı olmak ve yaşanan kötü gidişin son bulması için elimden geleni yapıyorum. Oyuncu arkadaşlarımla konuşuyorum, kulübün büyüklüğünden, taraftar yapısından ve camianın beklentisinden bahsediyorum."
Ligde hedefinden uzak kalan takımın kupada yarı finale yükselmeyi başarmasıyla ilgili de konuşan Mustafa, "Kupada iyi mücadele ederek yarı finale yükseldik. Bu sezon kupayı kazanarak ligi telafi etmek istiyoruz. Ayrıca kupayı kazanırsak Avrupa'ya da gidebileceğiz. O nedenle kupayı kazanmak çok ama çok önemli" dedi.
Tolunay Kafkas'ın takım üzerindeki etkisinden ve oyuncularla diyaloğundan da bahseden Mustafa Yumlu şunları söyledi:
"Çok iyi bir teknik adam. Bizimle iyi diyalog kuruyor. Hırslı ve o hırsını bize de yansıtıyor. Oynadığımız futbol da fena değil ama bir türlü galibiyet serisi yakalayıp özgüvenimizi sağlayamadık."
Topu iyi kullanan bir stoper olmasının futbola orta sahada başlamasından kaynaklandığını vurgulayan Mustafa, şunları söyledi:
"Bu özelliğim altyapıya dayanıyor. Futbola orta saha oynayarak başladım. Bu bölgede oynayınca doğal olarak pas özelliğim gelişti. Sonrasında fiziğim nedeniyle stopere çekildim. Böylelikle savunmada oynasam da yine topu olumlu kullanmaya çalıştım. Savunma oyuncuları için çok önemli bir özellik. Ayrıca terlettiğim forma benim çocukluk hayalim. Bu forma için elimden ne geliyorsa fazlasıyla yapmaya çalışıyorum. Özgüvenim arttı. Takımı sahiplendim ve bir parçası oldum. Şuan puan sıralamasında üstlerde olsak, bu özelliğimi daha da iyi sergilerdim. Şimdi biraz daha garanti oyunu tercih ediyorum. Kupada attığım goller sonrası büyük mutluluk yaşadım. Aslında gol şansı olan bir futbolcuyum. Özellikle duran toplarda bir şekilde topla buluşurum. Sezon başına en az 4-5 gol atmam gerektiğine inanıyorum."
1461 Trabzon'da oynadığı dönemde Trabzonspor'un idmanlarını izlediğini belirten Mustafa, "Trabzonspor'un kadrosunda olmayı çok istiyordum. Bunu düşünürdüm. Ayrıca takımda o dönem Song gibi dünya çapında bir oyuncu vardı. Ayrıca Egemen Korkmaz vardı. Onları izlerdim. Duruşlarına, çalışmalarına bakardım. Song özel bir oyuncuydu. Kısa vadede Türkiye Kupası'nı kazanmak ve A Milli takımda forma giymek, uzun vadede ise kariyerimi Trabzonspor'da tamamlamak en büyük hedefim. Trabzonspor'a büyük hizmetlerde bulunmak istiyorum. Birçok futbolcu Avrupa'ya gitmeyi hayal eder. Benim hayalim hep burasıydı. Avrupa'ya veya başka bir takıma gitmeyi hiç düşünmedim. Bu büyük hedeflerim olmadığı anlamı taşımaz. Bana göre en büyük hedef Trabzonspor'da sembol olabilmektir. Hayatımın geri kalan bölümünde Trabzonsporlu Mustafa olarak anılmak istiyorum. Taraftarlarımıza bu zor dönemde bize verdikleri destek dolaysıyla teşekkür ederiz. İnşallah onlara layık sonuçlar alacağız. Ayrıca taraftarların bana, 'Trabzon'un çocuğu Mustafa' diye hitap etmesi beni çok mutlu ediyor" ifadesini kullandı.