Fatih Altaylı dünkü yazısında 'Yeteri kadar kazandınız artık bu ülkeye daha fazla zarar vermeyin' diyerek Kurtlar Vadisi'nin yapımcılarını hedef almıştı. Dizinin yapımcısı Pana Film Altaylı'ya sert bir cevap verdi..
Geçtiğimiz salı günkü grup
toplantısında BDP eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın tartışmaya açtığı 'bazı televizyon dizileri etnik milliyetçiliği körüklüyor' yönündeki iddiasından sonra Kurtlar Vadisi'nin yapımcılarından cevap gecikmemişti.
BDP 4 dizi hakkında 'Kürt düşmanlığını körüklediği' iddiasıyla RTÜKe şikayette bulundu. Bu diziler arasında yer alan Kurtlar Vadisinin senaristi Bahadır Özdener'den BDP'ye canlı yayında kendisini savundu
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş TRTde yayınlanan Sakarya Fırat ve bazı özel kanallardaki Ölümsüz Kahramanlar Tek Türkiye ve Kurtlar Vadisi dizilerinin 'kardeşlik kültürüne zarar verdiğini' söyledi.
Demirtaş dizileri RTÜK'e şikayet ederken BDP Milletvekili Sırrı Sakık Kürt sorunu üzerinden rant sağlanmaya çalışıldığını belirterek Hatay ve İnegöl örneklerini verdi ve Kürtlere saldırıların bu tür dizilerden kaynaklandığını savundu.
Kurtlar Vadisinin senaristi Bahadır Özdener de NTV'ye konuştu.
Özdener asıl hedefte kendilerinin olduğunu dizinin geldiği nokta düşünüldüğünde böyle bir gelişmeyi beklediğini partisi iç barışı bozmak suçlamasıylaterör örgütüyle işbirliği yaptığı varsayımıyla kapatılan siyasetçilerin bugün dizilerin yasaklanmasıyla iç barışın sağlanacağını düşünmelerini Türkiye'nin trajik kaderlerinden biri olarak yorumladı.
SAKIK: IRKÇI VE MİLLİYETÇİ
Adı geçen dizilerde barışa kardeşliğe dair bir şey olmadığını kan kin nefret ve halklar arası düşmanlığı körükleyen bir anlayışın ortaya konduğunu belirten BDP Milletvekili Sakık "BDPliler olarak biz de bu yaratılan iklim nedeniyle saldırılara maruz kalıyoruz. Ahmet Türk ve Akın Birdala yapılan saldırıları hatırlayalım. Dizilerde ırkçı ve milliyetçi söylemler var" dedi.
Bu dizilerle ilgili sıkıntılarını uzun yıllardır dillendirdiklerini belirten 2007 seçimleri öncesi Kurtlar Vadisiyle ilgili bizzat kendisinin RTÜKe başvurduğunu söyleyen Sakık "Yayınla ilgili sıkıntılar yaşadılar ama sonradan nasıl olduysa tekrar yayına girdiler. Uzun yıllardır olmayan barışı sağlamaya çalışırken bu tür ırkçı ve milliyetçi söylemler tehdit oluşturuyor" şeklinde konuştu.
"KİMİN ARKA BAHÇESİ?"
"RTÜK'e ve Başbakana da önemli sorumluluk düşüyor" diyen Sakık "Ama dikkat çeken bir nokta var. Dizilerin yayınlandığı kanallar yani TRT SamanyoluATVnin kimin arka bahçesi olduğunu biliyoruz. Bir taraftan demokratikleşmeden ve özgürleşmeden bahsedeceksiniz diğer taraftan da halklar arası kavgayı tetikleyeceksiniz. Bu iç barışa zarar veriyor" ifadelerini kullandı.
"BÜTÜN KÜRTLER HEDEF ALINIYOR"
"Sakaryanın bir ilçesinde bir Kürt çocuğu telefonunda Kürtçe melodi çaldığı için bıçaklanarak öldürüldü. Yine Sakaryada bizim bir şölenimizin etrafı sarıldı ve bir kişi kalp krizi geçirerek öldü. Aynı şey Altınovada oldu; Hatay ve İnegölde yaşananları izledik" diyen Sakık dizilerde 'Kürtler değil PKK hedef alınıyor' iddiasına da şu yanıtı verdi:
"Açık ve net olarak bütün Kürtler eşittir PKK silah şiddet deniyor. Bütün Kürtlerin eli kirlidir deniyor ve sokakta Kürtlere yönelik sadırılar yaşanıyor. Bu tür dizilerin sokağı tetiklediğini biliyoruz."
"PARTİSİ KAPATILAN BİR SİYASETÇİNİN..."
BDPnin hedefinde yer alan dizilerden Kurtlar Vadisinin senaristi Bahadır Özdener de suçlamalara yanıt verdi.
Özdener "BDPnin hedef aldığı tek dizi Kurtlar Vadisidir ve diğer dizilerin etkisi önemi yoktur.
Sırrı beyi uzun yıllardır yakından takip ediyorum ve üzülerek dinledim. Partisi iç barışı bozmak suçlamasıyla terör örgütüyle işbirliği yaptığı varsayımıyla kapatılan bir siyasetçinin bugün dizilerin kapatılmasıyla iç barışın sağlanacağını söylemesi Türkiyenin trajik kaderlerinden biridir" dedi.
"KÜRT-TÜRK AYIRMADAN HEDEF ALIYOR"
"Ülkede herkes başına gelenin başkasının başına gelmesini istiyor" diyen Özdener "Kurtlar Vadisinde biz bunu anlatıyoruz. Şiddet tehlikeli bir oyundur iç ve dış kaynaklıdır. Ülkemizdeki şiddetin dış etkisini anlatıyoruz. Gladyo diye bir şey var ve bu siyasi partilerin siyasetin terörün içinde var. İnsanımızı Türk-Kürt diye ayırmadan hedef alıyor" dedi.
Dizinin baştan itibaren 3 sacayağına oturtulduğunu belirten ve bunların Polat Memati ve Abdülhey olduğunu söyleyen Özdener "Abdülheyin Kürt kimliği nettir ve bundan biz sakınmadık. Sırrı bey 'bütün Kürtler terörist gibi gösteriliyor' dedi ama diziyi seyretmediği açık. Seyretse görecek ki baş karakterlerden biri Kürt kimliği taşır....
"ÜLKENİN BÖYLE ÜRÜNÜ YOK"
Dizi gladyoyu hedef alır insanların birlik ve beraberlik içinde yaşamasını dil farkından başka hiçbir farklılığın olmadığını anlatır. Bu da özellikle yabancı servisleri rahatsız etmekte. CIA MOSSAD Alman gizli servisi AB... Bunların hedefindeyiz çünkü 30u aşkın ülkede etkili bir diziyiz. Türkiye bu kadar farklı ülkede farklı kültürleri biraraya getiren başka bir unsur üretebilmiş değil" ifadelerini kullandı.
"2007 BAHARINDAKİ KANDA..."
Özdener BDPnin diziyi gündeme getirme zamanı ve bunun nedeniyle ilgili de "Tam zamanıydı. Biz MOSSADın Alman gizli servisinin örgütün bir kanadını nasıl taşeron olarak kullandığını anlatırken ben açıkçası böyle bir şey bekliyordum.
Şimdi asıl önemli olan 2007deki RTÜKün düştüğü tuzağa bu kurul da düşecek mi? O zamanki üyeler Zahid Akman başkanlığında tarihe karşı büyük bir sorumluluk altına girdiler. Dizinin yayınlanmasına müsaade etmemekle 2007 baharında dökülen kanlarda veballeri olmuştur. Anlatmak istediğimiz her şey sahne sahne 2007 baharında yaşandı" şeklinde konuştu.
"IRKÇI VE FAŞİZAN"
"Bize yaşanacakları nereden biliyorsunuz? diye sorabilirsiniz' diyen Özdener "Biz Türkiyeyi inceleyen araştıran üst politika üreten bir ekibiz. 8 sene sonra bunu herkesin kabul etmesi gerekiyor.
Siyaset yapacaksak yapalım ve sonuna kadar farklı fikirleri konuşalım. Ama ırkçılığa lanet okuyup ırkçı ve faşizan yaklaşımlarda bulunmak; bizi yasaklayarak barış iklimine katkı sağlayacağına inanmak Türkiyeyi küçük görmekten başka bir şey değildir" dedi.
Özdener siyasetin girdiği uzlaşmacı havanın diziye de yansıyıp yansımayacapıyla ilgili de "Hiçbir zaman bu kadar ucuz ve küçük düşünmedik ülkemizi de böyle görmedik. 12 Eylülden önce belediye başkanı Hamido dizi yüzden mi öldürüldü Diyarbakır Cezaevinde insanlar dizi yüzünden mi acılar çekti bizim çocuklarımız dizi yüzünden mi öldüler?
Meseleyi bu kadar basite indirmek gladyonun tipik bir kara propaganda örneği. Tüm sorumluluğu düşmanlığı husumeti dizinin üzerine yükleyip siyasetçi olarak üzerimize sorumluluk almayalım demek..." şeklinde konuştu.
"RTÜK'E BRİFİNG VERİRİM"
"Biz hiçbir şekilde dizide ırkçı bir bakış açısı sergilemiyoruz. Ama bize bu eleştiriyi getiren siyasetçiler dizi üzerinden ayrımcılık yapıyor" diyen Özdenersözlerini şöyle tamamladı:
"Muro karakterini Türkiyeye gladyonun nasıl oyunlar oynadığını anlatan Büyük İskender gibi bir karakteri 70 milyona izletsinler onların önünde saygıyla eğileceğim. Sığ düşenerek hiçbir yere varamayacağız. Ülkemizde oyunlar oynanıyor.
BDPliler RTÜKe bir şeyi şikayet etmek istiyorlarsa bölgelerinde ve Türkiyede oynanan oyunları şikayet etsinler. Ayrıca RTÜK için de bu yeni bir sınav olacak. Memleketin hayrına adil ve vicdanlarıyla mı hareket edecekler yoksa 2007deki gibi olacak.
RTÜKe neyi nasıl yasaklamalarıyla ilgili 8 senedir senaristklik yapan metafor ve alt metin nedir bilen biri olarak brifing veririm. Ama kimsenin benim mesleğimle ilgili 'şunu yapıyorsunuz bunu yapıyorsunuz' diye ucuz söylemlerde bulunmasına müsaade etmem. Bu ülkeyi tüm unsurlarıyla birlikte seven kişileriz ve ve yatıp kalkıp bizim sağlığımız için dua etsinler."
Son olarak da Kurtlar Vadisi'yle ilgili Habertürk gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı ''Zaten yeterince para kazandılar. Bu ülkeye daha fazla zarar vermesinler'' şeklinde bir ifade kullandı.
Dizinin yapımcısı Pana Film ise Altaylı'ya ağır bir cevap verdi..
İŞTE PANA FİLMİN CEVABI
Fatih Altaylı ısrarla izlemediği Kurtlar Vadisini karalamaya devam ediyor
İzleyip aynı eleştirileri yapsa idrak sorunu olduğunu düşünür her insanın her şeyi anlamasının ve kavramasının zorunlu olmadığı gibi dilediğini söyleme hakkını teslim ederdik
Yok eğer kavrıyor olup yine aynı şeyleri yazsaydı açıkça birileri tarafından kullanıldığını söyleyebilirdik
Söz konusu Fatih Altaylı ise her iki ihtimal de bizi şaşırtmaz
Ancak yazar en kötüsünde ısrar ediyor İnsanın okumadığı izlemediği ya da bizzat şahit olmadığı bir eser kitap ya da durum hakkında ahkam kesmesi ancak ve ancak cehalettir Bu cahilliği yapanlara kendi televizyon programlarında en ağır hakaretleri layık gören Altaylı iş kendisine geldiğinde hem sağır hem kör olabiliyor
Bizce hiçbir mahsuru yok Kendisine neyi layık görüyorsa o olsun
Ancak biz beyfendinin bu kadar cahil olduğuna inanmak istemiyoruz
Bu kadar cahil olacağına bari vazifeli çıksın daha iyi!
Pana Film....
BU DA ALTAYLI'NIN TARTIŞMA ÇIKARAN YAZISI
Ne zamandı acaba? En az 6 belki 7 yıl mı oldu. Kurtlar Vadisi isimli diziyle ilgili eleştiriler yazıyordum.
Bu ve bu tip dizilerin Türkiyenin toplumsal barışına tehdit gençlere kötü örnek olduğunu lümpen kültürü yaygınlaştıracağını okullarda bile sorun yaratacağını söylüyordum.
Millet de bana kızıyordu. Alt tarafı dizi bu. Sana ne diye.
KENDİLERİNİ BİR HALT ZANNEDİYORLAR
Bense dizilerin zannettiğimizden daha önemli olduğunu olumlu veya olumsuz toplumu etkileyip yönlendirdiğini önyargı oluşturduğunu anlatıyordum. Beyaz Gölge isimli diziyi örnek veriyordum. Türkiyede basketbol patlamasını bir dizinin gerçekleştirdiğini anlatıyordum. Kurtlar Vadisinin yapımcıları ve oyuncuları ise bana hakaret üzerine hakaret içeren açıklamalar yapıyorlardı. Haysiyetime dil uzatacak kadar pervasızlaşıyorlardı. Oynadıkları rolün etkisiyle kendilerini o rolle özdeşleştirmiş olsalar gerek kendilerini bir halt zannediyorlardı.
RTÜK EFTEN PÜFTEN İŞLERLE UĞRAŞIYORLAR
Bugün bu tip dizilerin sakıncalarından söz etmeye başlayanlar ise o gün Vadide yaşayanlar bana sövdükçe ellerini ovuşturuyorlardı. Şimdi bir siyasi parti kalkıp Bu diziler etnik düşmanlığı körüklüyor demeye başladı. Buna öğleden sonra günaydın denir. Yeni mi anladınız. Sadece etnik düşmanlığı körüklemiyor hukuksuzluğu bitirimliği ihkakı hakkı ve aklınıza gelebilecek demokrasi dışı hukuk dışı ne varsa hepsini körüklüyor. Genç beyinlere kazıyor. Ben bunları bugün değil yıllardır söylüyorum. RTÜK ise hâlâ eften pütfen işlerle uğraşıyor. Toplumun toplumsal barışın temeline dinamit koyanları ise her ne hikmetse yıllardır es geçiyor.
Ama bence yeter artık. Zaten yeterince para kazandılar. Bu ülkeye daha fazla zarar vermesinler.
Geçtiğimiz salı günkü grup
toplantısında BDP eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın tartışmaya açtığı 'bazı televizyon dizileri etnik milliyetçiliği körüklüyor' yönündeki iddiasından sonra Kurtlar Vadisi'nin yapımcılarından cevap gecikmemişti.
BDP 4 dizi hakkında 'Kürt düşmanlığını körüklediği' iddiasıyla RTÜKe şikayette bulundu. Bu diziler arasında yer alan Kurtlar Vadisinin senaristi Bahadır Özdener'den BDP'ye canlı yayında kendisini savundu
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş TRTde yayınlanan Sakarya Fırat ve bazı özel kanallardaki Ölümsüz Kahramanlar Tek Türkiye ve Kurtlar Vadisi dizilerinin 'kardeşlik kültürüne zarar verdiğini' söyledi.
Demirtaş dizileri RTÜK'e şikayet ederken BDP Milletvekili Sırrı Sakık Kürt sorunu üzerinden rant sağlanmaya çalışıldığını belirterek Hatay ve İnegöl örneklerini verdi ve Kürtlere saldırıların bu tür dizilerden kaynaklandığını savundu.
Kurtlar Vadisinin senaristi Bahadır Özdener de NTV'ye konuştu.
Özdener asıl hedefte kendilerinin olduğunu dizinin geldiği nokta düşünüldüğünde böyle bir gelişmeyi beklediğini partisi iç barışı bozmak suçlamasıylaterör örgütüyle işbirliği yaptığı varsayımıyla kapatılan siyasetçilerin bugün dizilerin yasaklanmasıyla iç barışın sağlanacağını düşünmelerini Türkiye'nin trajik kaderlerinden biri olarak yorumladı.
SAKIK: IRKÇI VE MİLLİYETÇİ
Adı geçen dizilerde barışa kardeşliğe dair bir şey olmadığını kan kin nefret ve halklar arası düşmanlığı körükleyen bir anlayışın ortaya konduğunu belirten BDP Milletvekili Sakık "BDPliler olarak biz de bu yaratılan iklim nedeniyle saldırılara maruz kalıyoruz. Ahmet Türk ve Akın Birdala yapılan saldırıları hatırlayalım. Dizilerde ırkçı ve milliyetçi söylemler var" dedi.
Bu dizilerle ilgili sıkıntılarını uzun yıllardır dillendirdiklerini belirten 2007 seçimleri öncesi Kurtlar Vadisiyle ilgili bizzat kendisinin RTÜKe başvurduğunu söyleyen Sakık "Yayınla ilgili sıkıntılar yaşadılar ama sonradan nasıl olduysa tekrar yayına girdiler. Uzun yıllardır olmayan barışı sağlamaya çalışırken bu tür ırkçı ve milliyetçi söylemler tehdit oluşturuyor" şeklinde konuştu.
"KİMİN ARKA BAHÇESİ?"
"RTÜK'e ve Başbakana da önemli sorumluluk düşüyor" diyen Sakık "Ama dikkat çeken bir nokta var. Dizilerin yayınlandığı kanallar yani TRT SamanyoluATVnin kimin arka bahçesi olduğunu biliyoruz. Bir taraftan demokratikleşmeden ve özgürleşmeden bahsedeceksiniz diğer taraftan da halklar arası kavgayı tetikleyeceksiniz. Bu iç barışa zarar veriyor" ifadelerini kullandı.
"BÜTÜN KÜRTLER HEDEF ALINIYOR"
"Sakaryanın bir ilçesinde bir Kürt çocuğu telefonunda Kürtçe melodi çaldığı için bıçaklanarak öldürüldü. Yine Sakaryada bizim bir şölenimizin etrafı sarıldı ve bir kişi kalp krizi geçirerek öldü. Aynı şey Altınovada oldu; Hatay ve İnegölde yaşananları izledik" diyen Sakık dizilerde 'Kürtler değil PKK hedef alınıyor' iddiasına da şu yanıtı verdi:
"Açık ve net olarak bütün Kürtler eşittir PKK silah şiddet deniyor. Bütün Kürtlerin eli kirlidir deniyor ve sokakta Kürtlere yönelik sadırılar yaşanıyor. Bu tür dizilerin sokağı tetiklediğini biliyoruz."
"PARTİSİ KAPATILAN BİR SİYASETÇİNİN..."
BDPnin hedefinde yer alan dizilerden Kurtlar Vadisinin senaristi Bahadır Özdener de suçlamalara yanıt verdi.
Özdener "BDPnin hedef aldığı tek dizi Kurtlar Vadisidir ve diğer dizilerin etkisi önemi yoktur.
Sırrı beyi uzun yıllardır yakından takip ediyorum ve üzülerek dinledim. Partisi iç barışı bozmak suçlamasıyla terör örgütüyle işbirliği yaptığı varsayımıyla kapatılan bir siyasetçinin bugün dizilerin kapatılmasıyla iç barışın sağlanacağını söylemesi Türkiyenin trajik kaderlerinden biridir" dedi.
"KÜRT-TÜRK AYIRMADAN HEDEF ALIYOR"
"Ülkede herkes başına gelenin başkasının başına gelmesini istiyor" diyen Özdener "Kurtlar Vadisinde biz bunu anlatıyoruz. Şiddet tehlikeli bir oyundur iç ve dış kaynaklıdır. Ülkemizdeki şiddetin dış etkisini anlatıyoruz. Gladyo diye bir şey var ve bu siyasi partilerin siyasetin terörün içinde var. İnsanımızı Türk-Kürt diye ayırmadan hedef alıyor" dedi.
Dizinin baştan itibaren 3 sacayağına oturtulduğunu belirten ve bunların Polat Memati ve Abdülhey olduğunu söyleyen Özdener "Abdülheyin Kürt kimliği nettir ve bundan biz sakınmadık. Sırrı bey 'bütün Kürtler terörist gibi gösteriliyor' dedi ama diziyi seyretmediği açık. Seyretse görecek ki baş karakterlerden biri Kürt kimliği taşır....
"ÜLKENİN BÖYLE ÜRÜNÜ YOK"
Dizi gladyoyu hedef alır insanların birlik ve beraberlik içinde yaşamasını dil farkından başka hiçbir farklılığın olmadığını anlatır. Bu da özellikle yabancı servisleri rahatsız etmekte. CIA MOSSAD Alman gizli servisi AB... Bunların hedefindeyiz çünkü 30u aşkın ülkede etkili bir diziyiz. Türkiye bu kadar farklı ülkede farklı kültürleri biraraya getiren başka bir unsur üretebilmiş değil" ifadelerini kullandı.
"2007 BAHARINDAKİ KANDA..."
Özdener BDPnin diziyi gündeme getirme zamanı ve bunun nedeniyle ilgili de "Tam zamanıydı. Biz MOSSADın Alman gizli servisinin örgütün bir kanadını nasıl taşeron olarak kullandığını anlatırken ben açıkçası böyle bir şey bekliyordum.
Şimdi asıl önemli olan 2007deki RTÜKün düştüğü tuzağa bu kurul da düşecek mi? O zamanki üyeler Zahid Akman başkanlığında tarihe karşı büyük bir sorumluluk altına girdiler. Dizinin yayınlanmasına müsaade etmemekle 2007 baharında dökülen kanlarda veballeri olmuştur. Anlatmak istediğimiz her şey sahne sahne 2007 baharında yaşandı" şeklinde konuştu.
"IRKÇI VE FAŞİZAN"
"Bize yaşanacakları nereden biliyorsunuz? diye sorabilirsiniz' diyen Özdener "Biz Türkiyeyi inceleyen araştıran üst politika üreten bir ekibiz. 8 sene sonra bunu herkesin kabul etmesi gerekiyor.
Siyaset yapacaksak yapalım ve sonuna kadar farklı fikirleri konuşalım. Ama ırkçılığa lanet okuyup ırkçı ve faşizan yaklaşımlarda bulunmak; bizi yasaklayarak barış iklimine katkı sağlayacağına inanmak Türkiyeyi küçük görmekten başka bir şey değildir" dedi.
Özdener siyasetin girdiği uzlaşmacı havanın diziye de yansıyıp yansımayacapıyla ilgili de "Hiçbir zaman bu kadar ucuz ve küçük düşünmedik ülkemizi de böyle görmedik. 12 Eylülden önce belediye başkanı Hamido dizi yüzden mi öldürüldü Diyarbakır Cezaevinde insanlar dizi yüzünden mi acılar çekti bizim çocuklarımız dizi yüzünden mi öldüler?
Meseleyi bu kadar basite indirmek gladyonun tipik bir kara propaganda örneği. Tüm sorumluluğu düşmanlığı husumeti dizinin üzerine yükleyip siyasetçi olarak üzerimize sorumluluk almayalım demek..." şeklinde konuştu.
"RTÜK'E BRİFİNG VERİRİM"
"Biz hiçbir şekilde dizide ırkçı bir bakış açısı sergilemiyoruz. Ama bize bu eleştiriyi getiren siyasetçiler dizi üzerinden ayrımcılık yapıyor" diyen Özdenersözlerini şöyle tamamladı:
"Muro karakterini Türkiyeye gladyonun nasıl oyunlar oynadığını anlatan Büyük İskender gibi bir karakteri 70 milyona izletsinler onların önünde saygıyla eğileceğim. Sığ düşenerek hiçbir yere varamayacağız. Ülkemizde oyunlar oynanıyor.
BDPliler RTÜKe bir şeyi şikayet etmek istiyorlarsa bölgelerinde ve Türkiyede oynanan oyunları şikayet etsinler. Ayrıca RTÜK için de bu yeni bir sınav olacak. Memleketin hayrına adil ve vicdanlarıyla mı hareket edecekler yoksa 2007deki gibi olacak.
RTÜKe neyi nasıl yasaklamalarıyla ilgili 8 senedir senaristklik yapan metafor ve alt metin nedir bilen biri olarak brifing veririm. Ama kimsenin benim mesleğimle ilgili 'şunu yapıyorsunuz bunu yapıyorsunuz' diye ucuz söylemlerde bulunmasına müsaade etmem. Bu ülkeyi tüm unsurlarıyla birlikte seven kişileriz ve ve yatıp kalkıp bizim sağlığımız için dua etsinler."
Son olarak da Kurtlar Vadisi'yle ilgili Habertürk gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı ''Zaten yeterince para kazandılar. Bu ülkeye daha fazla zarar vermesinler'' şeklinde bir ifade kullandı.
Dizinin yapımcısı Pana Film ise Altaylı'ya ağır bir cevap verdi..
İŞTE PANA FİLMİN CEVABI
Fatih Altaylı ısrarla izlemediği Kurtlar Vadisini karalamaya devam ediyor
İzleyip aynı eleştirileri yapsa idrak sorunu olduğunu düşünür her insanın her şeyi anlamasının ve kavramasının zorunlu olmadığı gibi dilediğini söyleme hakkını teslim ederdik
Yok eğer kavrıyor olup yine aynı şeyleri yazsaydı açıkça birileri tarafından kullanıldığını söyleyebilirdik
Söz konusu Fatih Altaylı ise her iki ihtimal de bizi şaşırtmaz
Ancak yazar en kötüsünde ısrar ediyor İnsanın okumadığı izlemediği ya da bizzat şahit olmadığı bir eser kitap ya da durum hakkında ahkam kesmesi ancak ve ancak cehalettir Bu cahilliği yapanlara kendi televizyon programlarında en ağır hakaretleri layık gören Altaylı iş kendisine geldiğinde hem sağır hem kör olabiliyor
Bizce hiçbir mahsuru yok Kendisine neyi layık görüyorsa o olsun
Ancak biz beyfendinin bu kadar cahil olduğuna inanmak istemiyoruz
Bu kadar cahil olacağına bari vazifeli çıksın daha iyi!
Pana Film....
BU DA ALTAYLI'NIN TARTIŞMA ÇIKARAN YAZISI
Ne zamandı acaba? En az 6 belki 7 yıl mı oldu. Kurtlar Vadisi isimli diziyle ilgili eleştiriler yazıyordum.
Bu ve bu tip dizilerin Türkiyenin toplumsal barışına tehdit gençlere kötü örnek olduğunu lümpen kültürü yaygınlaştıracağını okullarda bile sorun yaratacağını söylüyordum.
Millet de bana kızıyordu. Alt tarafı dizi bu. Sana ne diye.
KENDİLERİNİ BİR HALT ZANNEDİYORLAR
Bense dizilerin zannettiğimizden daha önemli olduğunu olumlu veya olumsuz toplumu etkileyip yönlendirdiğini önyargı oluşturduğunu anlatıyordum. Beyaz Gölge isimli diziyi örnek veriyordum. Türkiyede basketbol patlamasını bir dizinin gerçekleştirdiğini anlatıyordum. Kurtlar Vadisinin yapımcıları ve oyuncuları ise bana hakaret üzerine hakaret içeren açıklamalar yapıyorlardı. Haysiyetime dil uzatacak kadar pervasızlaşıyorlardı. Oynadıkları rolün etkisiyle kendilerini o rolle özdeşleştirmiş olsalar gerek kendilerini bir halt zannediyorlardı.
RTÜK EFTEN PÜFTEN İŞLERLE UĞRAŞIYORLAR
Bugün bu tip dizilerin sakıncalarından söz etmeye başlayanlar ise o gün Vadide yaşayanlar bana sövdükçe ellerini ovuşturuyorlardı. Şimdi bir siyasi parti kalkıp Bu diziler etnik düşmanlığı körüklüyor demeye başladı. Buna öğleden sonra günaydın denir. Yeni mi anladınız. Sadece etnik düşmanlığı körüklemiyor hukuksuzluğu bitirimliği ihkakı hakkı ve aklınıza gelebilecek demokrasi dışı hukuk dışı ne varsa hepsini körüklüyor. Genç beyinlere kazıyor. Ben bunları bugün değil yıllardır söylüyorum. RTÜK ise hâlâ eften pütfen işlerle uğraşıyor. Toplumun toplumsal barışın temeline dinamit koyanları ise her ne hikmetse yıllardır es geçiyor.
Ama bence yeter artık. Zaten yeterince para kazandılar. Bu ülkeye daha fazla zarar vermesinler.