S3RC4N
Kayıtlı Üye
Tilki ılık bir bahar ikindi sonu ormanda, yemyeşil ağaçlar arasındaki rengârenk çiçeklerle kaplı düzlükten mis gibi havayı koklayarak ilerliyordu. Gözleri fıldır fıldır etrafı kolaçan ede ede ilerliyordu. Bir de ne görsün ilerdeki ardıç ağacının dalında asılı, ağzına layık güzel bir but et. Tilki ağzının suyunu akıtarak ete doğru ilerledi. Etrafı kolaçan etti. İçinden dedi ki “bunda bir iş var bu güzelim eti buraya ortalık yere süs olsun diye koymamışlardır.” .Eti iyiden iyiye kontrol etti. Bir de ne görsün etin içinde bir bomba. Yakındaki köylüler hayvanlarına, zarar veren vahşi hayvanlara tuzak kurmuşlar. Tilki etin karşısında bir ağacın altına yattı.
—Şimdi buradan bir ***** geçer, onu kandırırım dedi.
Bir müddet sonra kurt çıkageldi. Etrafına bakarken gözü ağacın dalında asılı ete takıldı. Bir sağa bir sola baktı. Çam ağacının altında yatan tilkiyi gördü.
Kurt: Tilki kardeş şu ağaçtaki eti görmedin mi?
Tilki: Görmezmiyim. Ağzınıza layık. Ama ben bu gün “niyetliyim”.Sana afiyet olsun.
Tilki bunu söylemesine söyledi ama kıs kıs gülüyordu. Kurt’u faka bastıracağı için. Kurt, ağzının suyunu akıta akıta ete yöneldi iştahla eti ısırdı. Ne olduysa o anda oldu. Boommm… Etin içine gizlenen bomba patlamış ve kurt yere serilmişti.
Kurt silkelenerek kendine gelmiş ve bir gözünü kısarak zor zahmet baktı, birde ne görsün tilki patlamanın akabinde yere düşen eti iştahla yemiyor mu?
Kurt: Hey tilki. Biraz önce “niyetliydim” diyordun, ne oldu da birden iftar ettin?
Tilki:Kurt kardeş biraz önce “top patladı” ya.. Onun için iftar ediyorum.
Kıymetli okuyucular. Birilerinin gazına gelipte araştırıp soruşturmadan kendinizi tehlikeye atmayın. Zahmetsiz kazanca giden yolda tehlikeler olduğunu unutmayın. Her nimetin bir külfeti olduğunu ve külfetsiz nimetlerin kazanımlarında, çok katakulliler ve ayak oyunları olacağını unutmayın!
—Şimdi buradan bir ***** geçer, onu kandırırım dedi.
Bir müddet sonra kurt çıkageldi. Etrafına bakarken gözü ağacın dalında asılı ete takıldı. Bir sağa bir sola baktı. Çam ağacının altında yatan tilkiyi gördü.
Kurt: Tilki kardeş şu ağaçtaki eti görmedin mi?
Tilki: Görmezmiyim. Ağzınıza layık. Ama ben bu gün “niyetliyim”.Sana afiyet olsun.
Tilki bunu söylemesine söyledi ama kıs kıs gülüyordu. Kurt’u faka bastıracağı için. Kurt, ağzının suyunu akıta akıta ete yöneldi iştahla eti ısırdı. Ne olduysa o anda oldu. Boommm… Etin içine gizlenen bomba patlamış ve kurt yere serilmişti.
Kurt silkelenerek kendine gelmiş ve bir gözünü kısarak zor zahmet baktı, birde ne görsün tilki patlamanın akabinde yere düşen eti iştahla yemiyor mu?
Kurt: Hey tilki. Biraz önce “niyetliydim” diyordun, ne oldu da birden iftar ettin?
Tilki:Kurt kardeş biraz önce “top patladı” ya.. Onun için iftar ediyorum.
Kıymetli okuyucular. Birilerinin gazına gelipte araştırıp soruşturmadan kendinizi tehlikeye atmayın. Zahmetsiz kazanca giden yolda tehlikeler olduğunu unutmayın. Her nimetin bir külfeti olduğunu ve külfetsiz nimetlerin kazanımlarında, çok katakulliler ve ayak oyunları olacağını unutmayın!