Küresel ısınmaya karşı nükleer

Salvo

Kayıtlı Üye
Önümüzdeki 20 yıl içinde toplam santral sayısının yaklaşık 4 kat artması bekleniyor
13 Eylül 2009 Pazar, 11:55
manset_ic_172430.jpg


21. yüzyılın kabusu küresel ısınmaya karşı neredeyse ‘sıfır’ karbondioksit salınımıyla enerji sağlayan nükleer teklonoji, en büyük silah olarak öne çıkıyor.
Önümüzdeki 20 yıl içinde toplam santral sayısının yaklaşık 4 kat artması bekleniyor.
Dünyada elektrik üretiminin yüzde 15’i nükleer enerji ile karşılanıyor. Toplam 30 ülke nükleer enerjiden faydalanıyor. Uluslararası Enerji Ajansı’na göre 10 yıl içinde nükleerden faydalanan ülke sayısının 50’ye çıkması bekleniyor.
Peki nükleerin yaygınlaşacağına yönelik beklenti neye dayanıyor?
İşin garip tarafı nükleer enerji çevreciler tarafından eleştiriliyor gibi gözükse de
esas nükleer enerjinin yaygınlaşması çevreye yönelik endişelerin baskısıyla olacak. Giderek artan iklim değişikliği korkusu gözönüne alındığında nükleer enerji bütün ülkeler için zorunluluk haline geleceğe benziyor.
Aralık ayında yapılması planlanan Birleşmiş Milletler iklim değişikliği konferansında da nükleer enerjinin cazip bir alternatif olarak gündeme gelmesi bekleniyor.

SIFIR KARBON SALINIMI ETKİLİ
Financial Times gazetesinin analizine göre, nükleeri destekleyen önemli
bir etken mevcut enerji. Dünyada elektrik üretiminin yüzde 15’i nükleer enerji ile karşılanıyor. Toplam 30 ülke nükleer enerjiden faydalanıyor. Uluslararası
Enerji Ajansı’na göre 10 yıl içinde nükleerden faydalanan ülke sayısının
50’ye çıkması bekleniyor.
Peki nükleerin yaygınlaşacağına yönelik beklenti neye dayanıyor?
İşin garip tarafı nükleer enerji çevreciler tarafından eleştiriliyor gibi gözükse de
esas nükleer enerjinin yaygınlaşması çevreye yönelik endişelerin baskısıyla olacak. Giderek artan iklim değişikliği korkusu gözönüne alındığında nükleer enerji bütün ülkeler için zorunluluk haline geleceğe benziyor.
Aralık ayında yapılması planlanan Birleşmiş Milletler iklim değişikliği
konferansında da nükleer enerjinin cazip bir alternatif olarak gündeme gelmesi bekleniyor.

Petrol zenginleri de ‘nükleer’ diyor
Nükleer enerji petrol zengini ülkeler için bile iyi bir seçenek olarak ön plana
çıkıyor. Küresel ısınma ve azalan petrol yatakları İran, Birleşik Arap Emirlikleri ve diğer Körfez ülkelerinin de nükleer enerjiye yönelmesine neden oluyor.
Uzmanlar, Arap ülkelerinin petrol ihracatından kazandıklarını nükleere
yatırmayı hedeflediklerini belirtiyor.
Diğer yandan nükleer enerjinin kullanılmasının önündeki en büyük engel
olarak öne çıkan uranyum zenginleştirmenin askeri amaçlar için kullanılması konusunda kısıtlamalar getirilmesi planlanıyor. Nükleerin giderek daha fazla ülke tarafından kullanılacağını hesaplayan ABD yönetimi, 2010 Mayıs ayında New York’ta yapılacak toplantıda nükleer silahlanmaya ilişkin 40 yıllık uluslararası sözleşmeyi yenilemeyi planlıyor.
2050 yılında 50 ÜLKE nükleere geçecek
Uluslararası Atom Enerji Kurumu’na göre 10 yıl içinde 20 ülke daha nükleer enerjiyle tanışacak. 2050’ye kadar 1400 yeni santral inşa edilecek.
Fransız şirketler ihalelerde başrolde
Birkaç hafta içinde Abu Dabi nükleer tarihinde ilk sayfasını açmaya azırlanıyor. 2016 yılında bitirilmesi planlanan nükleer santrallar ile Arap dünyası ilk kez nükleer enerji ile tanışacak. Kuveyt, Katar, Suudi Arabistan ve Ürdün’ün de nükleere sıcak baktıkları biliniyor. Ticari ve politik çekişmelerin yaşandığı Ortadoğu ülkelerinde (İran dışında) 2020’de iki, 2030 yılında ise sadece dört
nükleer santralin faaliyete geçmesi bekleniyor. Aynı dönemde Çin’de ise 40 yeni santral ihalesi için ihaleye çıkılacak. Nükleerde Avrupa’nın en büyük gücü konumundaki Fransa İran’a sert uyarılar yaparken, Ortadoğu ülkelerine nükleer bilgi ve tecrübesini pazarlaması ve ihalelerde başrol oynaması ise nükleerin sivil kullanımını teşvik olarak yorumlanıyor.
GAZETE HABERTÜRKhttp://haberturk.com/ekonomi/haber/172430-Kuresel-isinmaya-karsi-nukleer.aspx
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers haber
vozol puff
Geri
Üst