ASeL
Bayan Üye
Kur'ân'a sorsaydın eğer - Cengiz Numanoğlu
Kur'ân'a sorsaydın eğer
Önce, İnsan kimliğini alırdın,
Sonra, İrfan adresini bulurdun,
Ve Allah'ın, hâlifesi olurdun;
Kendini.. Kur'ân'a sorsaydın eğer..
Hâkk dîni'ne, hurâfeler katmazdın,
Zanlarla hükmetmez, küfre batmazdın,
Dünya için, âhireti satmazdın,
İslâm'ı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer..
Kalbin kararmazdı, öfkeyle kinle,
Savaşırdın.. Önce, kendi cehlinle.
Alay eder miydin, bu Yüce Dîn'le,
Haddini.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Yıllarca ecdâdı suçladın durdun,
Geri kalmışlığı, İslâm'a yordun.
Oysa ki; en önde, sen koşuyordun;
Ahlâkı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Öyle bir mîras ki, bu toprak sana;
Borçlusun, dökülen her damla kana.
İflâs eder miydin, edepten yana;
Vefâyı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Hele gör.. O cimri, zengin kimseyi;
Korkar fakirlikten, sıkar keseyi..
Bilirdin.. Vereni bu vesveseyi;
Şeytanı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Evlât yetiştirdin, bin türlü nazla,
Hiç tanıştırmadın, oruç, namazla,
Yine bakar mıydın, mâziye hazla;
Vebâli.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Asık çehrelerde, endişe hüzün,
En yakın dostuna, geçmiyor sözün.
Gülmez olur muydu, o güzel yüzün;
Sevgiyi.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Söndükçe gün be gün, Allah inancı,
Özünde başladı, bir büyük sancı.
Olur muydu, ana, oğul yabancı;
Saygıyı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Emâneti hiç vermedin ehline,
Bedenler bulandı, rüşvet zehrine
Düşer miydin, bu hüsrâna sen yine;
Ehlini.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Nefsine kul oldun, servette malda,
İçkide, zinâda, kumarda, falda.
Bu haram meyveler, kalırdı dalda;
Cenneti.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Bir nefesin bile, hesabı çetin,
Ya hesabı nedir.. Bunca nîmetin?
Vallahi kalmazdı, zerre gafletin;
Mîzânı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Her musîbet.. Aslında bir îkazdı,
Görmedin mi? Nefsin, verdikçe azdı.
Bu servet gemisi, yoksa batmazdı;
Zekâtı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Amelsiz ilimden, kime ne fayda!..
İlimsiz ameller, geçmiyor kayda.
Bulurdun... Ahlâka müşterek payda;
Resûl'ü.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Bayramdan bayrama, secde etmekle,
''Kurtuldum'' diyorsan, hükmünü bekle,
Borcu siler miydin, bu iki çekle;
İbrâyı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?..
O cehennem dehşetine şaşardın,
O azâbı görmüş gibi yaşardın,
Secde secde, af peşinde koşardın;
Namazı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Şereftir, yücelten, dünyada ferdi,
Öpülen etekler, kime ne verdi?
Kullar sevmese de, Allah severdi;
Rütbeyi.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Aynalara bakıp, telâş etmezdin,
Biten her gününle, sen de bitmezdin,
Dost'a böyle, elleri boş gitmezdin,
Ölümü.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Bu felsefî serapları geçerdin,
Damlasına.. Ömrü bedel biçerdin,
Can suyunu, kaynağından içerdin;
Pınarı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Başka geçit vermez, bu yol, bu devrân;
İlle de, ille de, ille de Kur'ân.
Vallahi durmazdın, Sırat'ta bir an;
Kur'ân'ı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
CENGİZ NUMANOĞLU
(1995)
Kur'ân'a sorsaydın eğer
Önce, İnsan kimliğini alırdın,
Sonra, İrfan adresini bulurdun,
Ve Allah'ın, hâlifesi olurdun;
Kendini.. Kur'ân'a sorsaydın eğer..
Hâkk dîni'ne, hurâfeler katmazdın,
Zanlarla hükmetmez, küfre batmazdın,
Dünya için, âhireti satmazdın,
İslâm'ı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer..
Kalbin kararmazdı, öfkeyle kinle,
Savaşırdın.. Önce, kendi cehlinle.
Alay eder miydin, bu Yüce Dîn'le,
Haddini.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Yıllarca ecdâdı suçladın durdun,
Geri kalmışlığı, İslâm'a yordun.
Oysa ki; en önde, sen koşuyordun;
Ahlâkı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Öyle bir mîras ki, bu toprak sana;
Borçlusun, dökülen her damla kana.
İflâs eder miydin, edepten yana;
Vefâyı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Hele gör.. O cimri, zengin kimseyi;
Korkar fakirlikten, sıkar keseyi..
Bilirdin.. Vereni bu vesveseyi;
Şeytanı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Evlât yetiştirdin, bin türlü nazla,
Hiç tanıştırmadın, oruç, namazla,
Yine bakar mıydın, mâziye hazla;
Vebâli.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Asık çehrelerde, endişe hüzün,
En yakın dostuna, geçmiyor sözün.
Gülmez olur muydu, o güzel yüzün;
Sevgiyi.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Söndükçe gün be gün, Allah inancı,
Özünde başladı, bir büyük sancı.
Olur muydu, ana, oğul yabancı;
Saygıyı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Emâneti hiç vermedin ehline,
Bedenler bulandı, rüşvet zehrine
Düşer miydin, bu hüsrâna sen yine;
Ehlini.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?
Nefsine kul oldun, servette malda,
İçkide, zinâda, kumarda, falda.
Bu haram meyveler, kalırdı dalda;
Cenneti.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Bir nefesin bile, hesabı çetin,
Ya hesabı nedir.. Bunca nîmetin?
Vallahi kalmazdı, zerre gafletin;
Mîzânı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Her musîbet.. Aslında bir îkazdı,
Görmedin mi? Nefsin, verdikçe azdı.
Bu servet gemisi, yoksa batmazdı;
Zekâtı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Amelsiz ilimden, kime ne fayda!..
İlimsiz ameller, geçmiyor kayda.
Bulurdun... Ahlâka müşterek payda;
Resûl'ü.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Bayramdan bayrama, secde etmekle,
''Kurtuldum'' diyorsan, hükmünü bekle,
Borcu siler miydin, bu iki çekle;
İbrâyı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer?..
O cehennem dehşetine şaşardın,
O azâbı görmüş gibi yaşardın,
Secde secde, af peşinde koşardın;
Namazı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Şereftir, yücelten, dünyada ferdi,
Öpülen etekler, kime ne verdi?
Kullar sevmese de, Allah severdi;
Rütbeyi.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Aynalara bakıp, telâş etmezdin,
Biten her gününle, sen de bitmezdin,
Dost'a böyle, elleri boş gitmezdin,
Ölümü.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Bu felsefî serapları geçerdin,
Damlasına.. Ömrü bedel biçerdin,
Can suyunu, kaynağından içerdin;
Pınarı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
Başka geçit vermez, bu yol, bu devrân;
İlle de, ille de, ille de Kur'ân.
Vallahi durmazdın, Sırat'ta bir an;
Kur'ân'ı.. Kur'ân'a sorsaydın eğer...
CENGİZ NUMANOĞLU
(1995)