Ada Ceylin
Bayan Üye
Mâlik bin Dînâr hazretleri bir hâtirasini söyle anlatir: "Bir gün toprakla oynayip bâzan gülen bâzan aglayan bir çocuga rastladim Önce çocuga selâm vermek istedim Fakat kibirden selâm vermedim Hemen nefsime; "Ey nefis! Peygamber efendimiz büyüklere de küçüklere de selâm verirdi" diyerek çocuga selâm verdim Çocuk; "Ve aleyküm selâm ey Mâlik bin Dînâr!" diye cevap verdi Hayret içinde kalarak çocuga; "Sen beni hiç görmedigin halde nasil tanidin?" diye sordum Çocuk; "Ruhlar âleminde benim rûhumla senin rûhun karsilasti Orada bizi Allahü teâlâ karsilastirdi" dedi Çocuga; "Akil ile nefs arasinda ne fark var?" diye sorunca çocuk; "Nefsin seni selâmdan men etti Aklin ise seni selâm vermeye tesvik etti" diye cevap verdi "Sen neden toprakla oynuyorsun?" diye sordum Çocuk; "Topraktan yaratildik yine topraga karisacagiz" dedi Ben yine; "Seni bâzan aglarken bâzan gülerken görüyorum Sebebi nedir?" diye sordum "Rabbimin azâb edecegini hatirladigim zaman agliyorum Rahmetini hatirladigim zamansa tebessüm ediyorum" dedi "Ey ogul! Senin hangi günâhin var ki agliyorsun?" diye sorunca çocuk; "Ey Mâlik! Böyle söyleme Zîrâ ben anam ates yakarken küçük odun olmadan büyüklerin tutusmadigini gördüm" diye cevap verdi"