bluee
Kayıtlı Üye
Bir gün yaşlı bir adam doktordan kötü bir haber alır. Ömrünün 6 ay kaldığını öğrenir. Yapayalnız çaresiz kalan yaşlı adam ölümden korktuğu için çare üstüne çare aramaktadır. Çevresindeki insanlar kendisine Evliya denilen bir kişinin yaşadığı semtin adresini vermişler. Çevresindeki insanlara göre bu Evliya zat yatalak hastaları duası ile iyileştiriyormuş.
Yaşlı adam zaman geçmeden verilen adresteki semte gider ve karşısında 7 yaşlarında bir simitçi çocuk görür. Çocuk yaşlı adama tebessümle bakıyor ve yaşlı adam tam yoluna devam edecekken simitçi çocuğun üzerindeki E yazılı eski tişörtünü görüyor. Hemen Aklına bu E harfinin Evliyadan geldiğini düşünen adam çocuğun Evliya olduğuna kanaat getiriyor.
Büyük bir heyecanla çocuğun yanına gidip ve bir simit alıyor. Ve çocuğa
Doktor bana 6 ay ömrün kaldı dedi, bana dua ederek yardımcı olur musun?
Çocuk bu cümleden sonra şaşırır ve şaşkınlıktan tebessümle beraber olur gibisine kafasını sallar.
Çocuk bu tepkiden sonra :
Bende çok sık hastalanıyorum ancak dedem hastalıktan korkmamamı, ölen insanların gökyüzüne uçarak gökyüzünden cenneti izlediklerini söylüyor. Bu yüzden ben hastalıktan hiç korkmuyorum. der.
Yaşlı adam çocuğa deden çok doğru söylemiş. ama ben iyileşmek istiyorum bana yardımcı olur musun? der.
Çocuk tamam dua ederim ama iyileşirseniz bana 10 tane balon alacaksınız tamam mı? der. Yaşlı adam başını sallayarak olur ifadesini verir. Ancak çocuk mahçup durumunu gizleyemez ve hemen atılır. Uçan balon almanıza gerek yok normal balonda alsanız olur.
Sonunda anlaşma sağlanır ve yaşlı adam 6 ay sonra Ramazan bayramı geldiği zaman ne olursa olsun çocuğa bu 10 balonu yollayacaktır. Yaşlı adam çocuğun adresini aldıktan sonra çocuğun başını okşar ve oradan uzaklaşır.
Ve Aradan 6 ay geçer. Yaşlı adamın hastalığından eser kalmaz. Adam heyecanla çocuğun oturduğu adrese doğru ilerliyor ve oradaki simitçilere soruyor, hiçbiri o çocuğu tanımıyor. Biraz daha ilerliyor ve Oradaki bakkala giriyor. Bakkal sahibi ise,
Tanıyorum o zavallı çocuğu Ciğerleri çok kötüydü. Geçen hafta vefat etti der.
Yaşlı adam üzüntüyle oradan uzaklaşırken ve ilk gördüğü baloncuyu durdurur. Cebinden bir miktar para çıkartır ve çok çabuk bana 10 tane uçan balon ver. Hemen yetiştirmem lazım der.
Baloncu şaşkın bir ifadeyle 10 balonu verir. Adam balonların iplerini düğümler ve Besmele çekerek balonları gökyüzüne yollar.
Baloncu dayanamayıp neden bu kadar heyecan yapıp böyle acele ettiniz ki der? Yaşlı adam gözleri dolmuş bir halde gökyüzünü izlerken der ki :
Gökyüzünde onları bekleyen küçük bir dostum var. Hemde Evliya gibi bir dost. Ben sadece balonları adreslerine gönderdim
Yaşlı adam zaman geçmeden verilen adresteki semte gider ve karşısında 7 yaşlarında bir simitçi çocuk görür. Çocuk yaşlı adama tebessümle bakıyor ve yaşlı adam tam yoluna devam edecekken simitçi çocuğun üzerindeki E yazılı eski tişörtünü görüyor. Hemen Aklına bu E harfinin Evliyadan geldiğini düşünen adam çocuğun Evliya olduğuna kanaat getiriyor.
Büyük bir heyecanla çocuğun yanına gidip ve bir simit alıyor. Ve çocuğa
Doktor bana 6 ay ömrün kaldı dedi, bana dua ederek yardımcı olur musun?
Çocuk bu cümleden sonra şaşırır ve şaşkınlıktan tebessümle beraber olur gibisine kafasını sallar.
Çocuk bu tepkiden sonra :
Bende çok sık hastalanıyorum ancak dedem hastalıktan korkmamamı, ölen insanların gökyüzüne uçarak gökyüzünden cenneti izlediklerini söylüyor. Bu yüzden ben hastalıktan hiç korkmuyorum. der.
Yaşlı adam çocuğa deden çok doğru söylemiş. ama ben iyileşmek istiyorum bana yardımcı olur musun? der.
Çocuk tamam dua ederim ama iyileşirseniz bana 10 tane balon alacaksınız tamam mı? der. Yaşlı adam başını sallayarak olur ifadesini verir. Ancak çocuk mahçup durumunu gizleyemez ve hemen atılır. Uçan balon almanıza gerek yok normal balonda alsanız olur.
Sonunda anlaşma sağlanır ve yaşlı adam 6 ay sonra Ramazan bayramı geldiği zaman ne olursa olsun çocuğa bu 10 balonu yollayacaktır. Yaşlı adam çocuğun adresini aldıktan sonra çocuğun başını okşar ve oradan uzaklaşır.
Ve Aradan 6 ay geçer. Yaşlı adamın hastalığından eser kalmaz. Adam heyecanla çocuğun oturduğu adrese doğru ilerliyor ve oradaki simitçilere soruyor, hiçbiri o çocuğu tanımıyor. Biraz daha ilerliyor ve Oradaki bakkala giriyor. Bakkal sahibi ise,
Tanıyorum o zavallı çocuğu Ciğerleri çok kötüydü. Geçen hafta vefat etti der.
Yaşlı adam üzüntüyle oradan uzaklaşırken ve ilk gördüğü baloncuyu durdurur. Cebinden bir miktar para çıkartır ve çok çabuk bana 10 tane uçan balon ver. Hemen yetiştirmem lazım der.
Baloncu şaşkın bir ifadeyle 10 balonu verir. Adam balonların iplerini düğümler ve Besmele çekerek balonları gökyüzüne yollar.
Baloncu dayanamayıp neden bu kadar heyecan yapıp böyle acele ettiniz ki der? Yaşlı adam gözleri dolmuş bir halde gökyüzünü izlerken der ki :
Gökyüzünde onları bekleyen küçük bir dostum var. Hemde Evliya gibi bir dost. Ben sadece balonları adreslerine gönderdim
Tüglerim ürperdi....