Korkarım,
Uzun zaman girmiş araya..
Tanıyamayacak gibiyim seni.
Alışılmadık bir koyulukta maviliğin,
Eser yok, sarından, lacivertinden.
Tümü sendeydi oysa, renklerin.
Neye takıldıysa ayağın düşmüşsün,
Düşürmüşsün, renkleri giderken benden.
Kaybetmişsin belkide istemeyerek..
Koyuluğundan bir siyah kalmış saçlarında,
Birde gözlerinde parıldamaktan yorulmuş bir mavi...
Yazık.
Tanıyamayacak gibiyim seni.
Oysa, en iyi seni bilirdim ben!
Eksik bir şeyler var şimdi.
Toparlasanda düşürdüğün yere gidip,
Yıkasan koysanda yerine,
Olmuyor,
Işıl ışıl değil hiç biri.
Gözlerin mavi değil mesela.
Başka bir renge bürünmüş,
kirlenmiş.
Yazık, yazık bana..
Bunca zaman geçmiş ama;
tanıyamamışım seni.
Eda K.
-başka yerlerde paylaşırken sonuna şu ismi de ekleyin bir zahmet-
Uzun zaman girmiş araya..
Tanıyamayacak gibiyim seni.
Alışılmadık bir koyulukta maviliğin,
Eser yok, sarından, lacivertinden.
Tümü sendeydi oysa, renklerin.
Neye takıldıysa ayağın düşmüşsün,
Düşürmüşsün, renkleri giderken benden.
Kaybetmişsin belkide istemeyerek..
Koyuluğundan bir siyah kalmış saçlarında,
Birde gözlerinde parıldamaktan yorulmuş bir mavi...
Yazık.
Tanıyamayacak gibiyim seni.
Oysa, en iyi seni bilirdim ben!
Eksik bir şeyler var şimdi.
Toparlasanda düşürdüğün yere gidip,
Yıkasan koysanda yerine,
Olmuyor,
Işıl ışıl değil hiç biri.
Gözlerin mavi değil mesela.
Başka bir renge bürünmüş,
kirlenmiş.
Yazık, yazık bana..
Bunca zaman geçmiş ama;
tanıyamamışım seni.
Eda K.
-başka yerlerde paylaşırken sonuna şu ismi de ekleyin bir zahmet-