Komik Yazlıar

By LostmaN

Kayıtlı Üye
Sene bin dokuzyüz çift sıfır.Salı Günü cumadan çıkıyoruz.Çölde Kar diz boyu.Atın üstünde yayan gidiyoruz.Birde baktım karşımda düşman.Çektim kılıcımı iki el ateş ettim.Arabada bir gram benzin yok.Son sürat hastaneye gidiyorum.O zamanlar Elektrik ne gezer,mum ışığında Televizyon izliyorum.
 
bir Gün din dersinde sınıfa müfettiş girer.bir çocuğu ayağı kaldırır:
-adın nedir?
çocuk:
-fatih!der
müfettiş de öyleyse fatiha suresini oku der.Çocuk okur.daha sonra bir çocuğu daha kaldırır:
-adın nedir?
-Yasin! Ama arkadaşlar bana kısaca kevser derler.........
 
dewami war bunn eksk yazmışsn by öostmann..ama yiede eline sağğlıık ...alaksızz bir bütünden oluşan komiq bi yazı
 
*****tım...
Ben çocukken *****tım. Edip Akbayram´ın ismini Edi zannederdim. Yani o, benim için ´Edi Pakbayram´di.
-Ablama, ´Nasıl olup da koca bir günü canin sıkılmadan evde oturarak geçiriyorsun?´ demiştim.
´Büyüyünce insanin canı sokakta oynamak istemez ki´ cevabını vermişti. Uzunca bir sure büyüyüp büyümediğimi anlamak için kendime, ´Canin sokakta oynamayı istiyor mu?´ diye sormuştum.
-Annem erkeğin cinsel organını ´pipi´, kadınınkini ´kutu´ olarak tanımlamıştı.O zamanlar TRT´de Cenk Koray´ın sunduğu ´Tele Kutu´ diye bir yarışma vardı. Yarışmacılar, ´Hayır Cenk Bey. Ben kutumu açmak istiyorum´ deyince koşarak odadan kaçardım.
-Sabahları kalktığımda aklimin hala yerinde olup olmadığını anlamak için 2+2, 3+4 gibi toplama işlemleri yapardım. Sonuçlar doğru olunca da çok sevinirdim.
-Dedemle parka gittiğimiz bir gün TRT´ciler çekim için oradaydı.Beni oynarken çektiler. Yayın günü bizim aile, jeneriğinde gözüktüğüm çocuk programını izlemek için televizyon başına gecti. Kendimi ekranda görünce,´Beni niye parkta unuttunuuuuz?´ diye gözyaşlarına boğulmuştum.
-´Geri vites´ kavramım yoktu. Şoför, kolunu koltuğa atıp arkaya doğru bakınca araba otomatikman geri geri gidiyor zannederdim.
-Benden büyük kuzenlerim dondurmacıların dondurma külahlarının sivri kısmıyla kulaklarını karıştırdığını söylemişti. İnanmıştım. Hala da külahların sivri kısımlarını yemem, çöpe atarım.
-Babaannem bir gün gelirse sevdiğim dizilerin olmadığı bir gün gelsin istiyordum.
-Abimle Karaoğlancılık oynardık. O Karaoğlan olurdu, beni de Bizans askeri yapardı. Sonra evire çevire döverdi. Çok mühim bir şey yaptığımı sandığım için canim yansa bile hiç sesimi çıkarmazdım.
-Yeşil ve siyah zeytinin ayrı ağaçlarda yetiştiğini sanırdım. Bulmacalardaki,´Annenin erkek kardeşi´ kısmına dayımın beş harfli ismini sığdırmaya çalışırdım.
-Anaokulunda patates baskısı yapmayı öğrenmiştik. O kadar hoşuma gitmişti ki, evde duvarlara, masa örtülerine filan basmıştım.Ancak sanat merakım annemin yeni aldığı beyaz eteğe patatesi yapıştırmamla son bulmuştu.Hem gönlünü almak hem de el koyduğu patateslerime kavuşmak için dahiyane bir fikirle öğretmenimin yanına gittim. ´Annem´ yazısını patatese oydurttum. Sevinçle eve gelerek soyundum. Renkli boyalara batırdığım patatesi vücudumun her tarafına bastım. Sonra da annemin karsısına gectim. Beni o halde gorunce ağlamaya başlamıştı.
-Madonna ile Maradona´yı kardeş zannederdim. Kendi kendime, ´Bunların babası ne şanslı be. Bir çocuğu futbolun kralı,biri müziğin kraliçesi´ derdim.
-Birinden özür dilediğim zaman Allah´ın bana bir özür vereceğini sanırdım. Sakat olacağımı düşünüp hemen ´dilediğim özrü ´ geri alırdım.
-Kurban Bayramı´nda toplanan derilerden uçak yapıldığını sanırdım.Uçakların diş yüzeyinin bu derilerle kaplandığı için Türk Hava Kurumu´nun topladığını düşünüyordum. Uçak kaçırma filmlerinde silahla ateş edildiğinde ya da bomba patladığında, ´Ayyy! Deri delindi!´derdim.
-´Gil´ diye konuşanları fakir zannederdim. -Annem banyodan çıktıktan sonra babamın söylediği, ´Sıhhatler olsun´ lafını ´Saatler olsun´ diye anlardım. Bunun da, ´Banyoda amma çok kaldın´ gibi bir şey demek olduğunu sanıp babamın anneme kızdığını düşünürdüm. Annemin buna karşın niye sadece, Sağol´ dediğini merak ederdim. ´Ne kibar kadın,derdim.
 
Olay ODTÜ´de geçiyor... Dişarda bahar havasi; amfide kalkülüs dersi, hem de ingilizce. insanlar seçimlerini doğru yönde kullanmiş olacaklar ki 100 kişilik siniftan anca 15-20 kişi var içerde, onlar da kâat falan oynuyolar. Bi tek en önde bi kizcaaz dersi dinliyo. Aklina bişey takiliyo hocaya ingilizce soruyo şurdaki nevaleyi tekrar anlatir misiniz diye... Hoca eyvallah diyo, dönüyo, başliyo bütün konuyu yeniden, ama bu sefer Türkçe anlatmaya. Bitiriyo, kiza dönüyo,simdi anladin mi diye soruyo. Kizdan gelen cevap yarim yamalak bi Türkçeyle "Ama hocam siz Türkçe anlatiyor ben anlamadi." Hoca dumur, amfi yerlerde...
 
Belediye Başkani
Devlet tiyatrosundan bi arkadaş, bi oyun için mi ne artik, Akçaabat´a gitmiş. Ekip olarak şehir merkezine gelmişler. Kafalarini kaldirinca koca bir bez afiş görmüşler. Şöyle yaziyo:
Ben de sporcunun zeki, çevik ve ahlakli olanini severim.
AKÇAABAT BELEDIYE BASKANI
 
Uludağ üniversitesi bahar şenliklerinde geçiyo olay. Kalabaliktan uzak bir fakültenin yakinlarindaydik. 100 metre ileriye bir helikopter indi. Aletten biri eğilerek indi ve bir talebeye yaklaşti. Takriben 1 dakika konuştuktan sonra adam helikoptere bindi ve tekrar havalandilar. Biz biraz şaşirdik nooluyo diye ama esas bomba o talebeye adamin ne sorduunu sorduğumuzda inmişti beynimize. Adam adres sormuş.
 
Hizmet bi yere kadar
Bodrum´da veya Datça´da küçük bi lokantanin caminda "23 saat açiğiz" yaziyodu ) Hizmet hizmet bi yere kadar di mi, biraz da kendimize zaman ayiralim.
 
Kampanya
izmir konakta bi köfteci gördüm adam tezgahini açmiş çiğ köfte satiyor. Kocaman da bi tabelasi var önünde fiyatlarin yazdiği... Aynen iletiyorum: Kampanya ...
TANE: 125 bin
2 TANE 300 bin
 
Çaycinin prensibi
Abi çaycinin prensibi olur mu, demeyin. Bizim çaycinin cama yazdiği yazilar bunlar: 1. Sicak çay 150.000.TL. 2. Saat beşten sonra çay yoktur, israrci olmayiniz. 3. Tek çay için yukari çikamam gelip kendiniz alin.
 
Türk Şoförü
Bir gün Bakirköy-Taksim dolmuşuna binmiştim. Aracin ön konsoluna harfli sticker´larla şunlar yazilmişti: TÜRK ŞOFÖRÜ EN iÇTEN DUYGULARIN iNSANIDIR. E, ne var ki bunda, demeyin;
devamini okuyun:
KEMAL ATATÜRK !!
 
Kizlar Tuvaletinde
Fikra gibi olay, olay bir okulun kizlar tuvaletinde geçiyor. Kizlar dudaklarina ruj sürüp tuvaletin aynasini öpüyorlar. Tabi akşama kadar ayna dudak figürleri içinde kaliyor. Hademe temizliyor ama nafile. Ertesi akşam yine ayni dert. Hademe bakiyor ki bu işin biteceği yok, müdüre haber veriyor. Müdür hademeyle konuşuyor ve kiz öğrencileri öğle teneffüsünde tuvalete çağiriyorlar. Müdür başliyor konuşmaya: - Bakin kizlar, siz böyle yapiyorsunuz ama bunu temizlemek bizim hademeye çok zor geliyor. isterseniz bir temizlesin de görün. Hademe, daha önceden anlaştiklari gibi uzun sapli firçayi aliyor, içerdeki tuvaletlerden birine giriyor, deliğe daldirip aynayi temizliyor. O günden sonra o okulun kizlar tuvaletindeki aynalarda bir dudak izine rastlayan olmuyor.
 
Temel yere bir daire çizip bu dairenin içinde horon tepmeye baslamis.
Niçin?
Kendi çapinda eglenmek için.


Temel sigarasini bir metre uzunlugundaki agizliga takip içiyormus.
Niçin?
Doktoru sigaradan uzak durmasini söyledigi için.


Temel her gece yatmadan önce ayaklarina böcek ilaci sikiyormus.
Niçin?
Ayaklarinda karincalanma oldugu için .


Temel esinin yas gününde ne almis?
Kurulanmasi için bir havlu.


Temel hamile karisinin çok su içmesine izin vermiyormus. Niçin?
Bebek yüzme bilmiyordur diye...


Temel her yemekten sonra cebine bir kasik koyuyormus. Niçin?
Doktoru yemeklerden sonra bir kasik almasini söyledigi için...


Temel hasmina tehtid mektuplari yazarken eldiven giymis. Neden?
El yazisi taninmasin diye.


Milyarder Temel´in çocuklari, derslerini villalarinin bahçesinde yapiyorlarmis. Niçin?
Temel´e "zengin adamsin, çocuklarini disarida okut " dedikleri için ...


Temel dolmakalemiyle mektup yazarken birden çok hizli yazmaya baslamis
> Neden?
> Dolma kalemin mürekkebi bitmek üzereymis .


Temel doktorunun muayenehanesine kocaman bir fiçi ile gitmis. Niçin?
> Doktoru alti ay sonra idrarinla birlikte gel demis.


> Temel saçini islatmadan sampuanliyormus. Niçin?
> Sampuanin etiketinde "kuru saçlar içindir" diye yazdigi için.


> Atletizim sampiyonasina katilan Temel, doping yapmasina ragmen sonuncu olmus
> Neden?
> Doping yaptigi anlasilmasin diye.


> Temel yeni satin aldigi arabasini kullanirken kahkahalarla gülüyormus.
> Niçin?
> Dostlari güle güle kullan demis.


Temel yeni aldigi ayakkabisini bir hafta giymemis Neden?
Satici bir hafta kadar ayaginizi sikabilir dedigi için.


Temel araba kullanirken sik sik cebinden küçük bir kagit cikarip okuduktan sonra tekrar cebine koyuyormus. Ne mi yaziyormus bu kagitta?
Gaz pedali sagda, fren solda .
 
bence herkez bi okusn bunları yarın akşam koy bidaa her akşam 3 er 5 er koy bencee.. millet yetişemz hızınaa
 
Kazasker nedir?
</B>Yolunmus kaza kazasker denir Cemal/Orta-2

Olcek cesitleri nelerdir?
Boy olceyi,kilo olceyi ve kesir olceyi Ayse/Ortaokul-2

Dunyamiz nasil olusmustur?
Dunyamizi insanlar kurmustur. Dunyamiz temiz sular,temiz hava ve temiz yollari yani temiz yollarla dunyamiz guzel bir sekilde olusur. Seda/Ortaokul-2

Turkiye´nin ozel konumunu aciklayiniz.
Turkiye cok ozel bir konuma sahiptir. Ozel bir konuma sahiptirden dolayi ozel konum baska kimseyi ilgilendirmez. Ama etrafimizdaki devletler ozel konumumuza karisip dururlar. Halbuki hic karismamalilar. Selim/Ortaokul-2

Boylam nedir?
Mesela kapinin oraya gittiyimizde boyunuzu olcebilirsiniz,buna boylam denir. Yavuz/Ortaokul-2
Bir seklin duz bir sekilde destek olmadan durmasidir. Serdar/Ortaokul-2

Karadeniz bolgesinin gecim kaynaklari nelerdir?
Balikcilik hamsi yani accik tarim, natasa en cok gecim kaynagi olanlaridir. Halil/Ortaokul-2

Karadeniz bolgesindeki tarimi anlatiniz.
Karadeniz bolgesinde toprak cok verimlidir. Burada en cok hamsi yetistirilir. Hamsi once ovalarda sonra yamaclarda en sonunda daglarda yetistirilmistir. Bu bolgemizde kislar cok yagisli oldugundan hamsiler serada yetistirilir. Hatice/Lise-2

Dis ticaret acigi nedir?
En dis ve en yabanci, cok uzak aciklara yapilan ticarete dis ticaret acigi diyoruz. Bilal/Ortaokul-2
Disari ihrac ettigimiz mallar yolda hasara ugrarsa veya yerine ulasamazsa buna dis ticaret acigi denir. Mahmut/Ortaokul-2

Fotosentez nedir?
Ayin dunyaya yaklasip uzaklasmasina fotosentez denir. Davut/Lise-1
Fotograflayip sentezlemek olayina fotosentez denir. Orcun/Lise-1
Bitkilerin derin nefes alip vermesine fotosentez denir.

Terliksi hayvan ne demektir?
Terlik giymeden dolasip duran deyisik turdeki hayvanlara Terliksi hayvan denir. Sevda/Lise-1

Tanim ne demektir?
Tanim,bir varliga bir seye ozgu nitelikleri belirtilmesi niteligi bicim seklindeki kelimeyi belirten anlam tarif... Meryem/Lise-2

Ovalar kaca ayrilir?
Dorde ayrilir: Yesil ova,kurak ova,agaclik ova ve gulluk gulustanlik ova. Esma/Ortaokul-2
Ovalar dorde ayrilir. Dogu,bati,kuzey,guney. Ali/Ortaokul-2
Cukur ova,duzluk ova ve yamuklu ova diye uce ayrilir. Ufuk/Ortaokul-2

Hangi durumlarda ara secime gidilir?
Meclis baskanlarinin iflasi durumunda ara secime gidilir. Ayse/Ortaokul-3

Meclisin gorev ve yetkileri nelerdir?
Mahkemelerce olmesi kesinlesenlerin olmesine izin vermek. Orhan/Ortaokul-3

Enlem nedir?
Bir canlinin boyunu posunu olcmeye yarayan sey. Ali/Ortaokul-2

Olcek cesitleri nelerdir?
1. Terazi tarti olcek -- 2. Fakir olcek -- 3. Zengin olcek Melek/Orta-1

Olcek nedir?
Bir ilmi birim birimidir, ve olcegin tanimini yapmak icin olcek gerekir. Arif/Ortaokul-1

Dogu Anadolu´da sanayi neden gelismemistir?
Dogu Anadolu cok daglik maglik bir yerdir. Oralar daglik maglik oldugu icin ulasim oraya gidemiyor. Ulasim gitmeyince fabrika kurulamiyor. Fabrika dagin tepesinde olmaz. Dagi yok etmek gerekir. Bu da para ister. Ulkemiz fukara karsilayamaz. Zaten dagi yok etmek icin dinamit konulsa teroristler onlari calip cirpip goturur. Bu yuzden oraya endustri gitmemis. Mustafa/Ortaokul-1

Istanbul´un onemi nedir?
Istanbul onemli bir sehirdir. Topragi altindandir. Koyden goc edenler Istanbula is,as bulmak icin giderler. Ve zengin olup koylerine geri donerler. Bagzilari ev parasi icin bagzilari ise baslik parasi icin...Ama bunlar hepsi eskidendi. Simdi bir tek ev parasi ve cocuklarin okuma parasi icin geliyorlar. Simdiki zamanda baslik parasi yoktur,kacan kacana,seven sevene. Koyden Istanbula gelen hemseriler coktur. Ayricana Istanbulda cok cok urun yetisir. Bunlarin bazilari domates,salatalik,lahmacun, ve kivircik maruldur. Istanbul ayrica Asya ile Avrupa arasinda bir yol gecen hani koprusu gibidir. Her bir kimse bu kopruden gecer. Istanbul onemli olmasaydi nufusu onbes milyon olur muydu hic? Derya/Ortaokul-2

Ermeni(Dogu) sorununu aciklayiniz.
Osmanli Devleti altinda yasayip ekmek yiyen Ermeniler kendi kendilerini kiskirtmalari sonucu dogu anadoluda hosnutsuzluklara basladilar. Mustafa Ataturk pasa dusmanla basedebilmek icin Kamil Karabekiri Ermeni uzerine dogrulttu. Ermeni yenilip baris istedi. Boylelikle en iyi sonuc osmaninin oldu Pinar/Ortaokul-3

Erzincan´daki depremzedeler icin neler yapmaliyiz?
Oraya gidip, depremzedelere yardim etmeliyiz,hal hatirlarini sormaliyiz. Depremzedelerin sobalarini yakmaliyiz,yorganlarini ustlerine ortmeliyiz. Acikanlara corba filan icirmeliyiz. Melek/Ilkokul-5

Cevre kirliligi canlilari nasil etkiler?
Cevre kirliliginden,dunyadaki insanlarin 100/90´ni sakat 100/10´u olmus. Cevre kirliligi insanlara sakincalidir. Melek/Ortaokul-1

Aşağıdaki atasözlerini açıklayınız.
GUNES BALCIKLA SIVANMAZ
Gunes isinlari degdigi yeri kurutur ve col haline getirir. Gunesi cahmurla sivarsak bu delilik olur. Gunes balcikla sivanmaz diyorum. Gunes bunca uzaktan dunyamizi etkiliyorsa dunyadan cahmur alip sivamaya gittigimizde gunese yetismeden cahmur kuruyp toprak olur. ve bizde oluruz. Eger gunes cahmurla sivansaydi cahmur kurur eski halini alirdi,yani kururdu diyorum. Sinan/Lise-1

SAKLA SAMANI GELIR ZAMANI
Bir Arkadasimiz bir sey isterse vermeyiz, ama bir kalem veya silgi isteriz. O da bize vermez. Komsunun oglu veya kizini okula savacak kitabi yoksa komsununda varsa vermeli, zamani gelince o da ona verir. Turkiye Irak´a odunc silah vermezse Turkiye´de bir savasa girdiginde Irak´in aklina sipadanak gelir ve Turkiyeye yardim eder. Ornegin Spor kulupleri Trabzonspor Fenerden odunc para vermesi lazim,vermese bile Fenerin Trabzonspora isi duser. Zamani geldiginde Trabzonda Fenere vermez. Buyuk Turk gencleri birbirine bir ev kiralar,zamani gelince o evi veren buyuk Turk gencinin alin terini,emegini eline koymalidir. Bir ailenin inegi hastalanmis veteniren aramaya koyulur. Diger komsunun evinde telefon vardir. Telefonu acmaya izin vermez inek orada olur. Aradan yillar gecer o telefonu acmaya izin vermeyen komsununun oglu hastalanir. Aha iste simdi zamani geldi. Onun evindeki telefonu bozuldu. Onun evinde telefon var ve telefon acmaya gidemez. Ya iste saklasaydin samani gelirdi simdi zamani

SAKLA SAMANI GELIR ZAMANI
Koyde samani dograyip samanliga koyarlar. Sonra bir iki yil sonra o samani agirbasli hayvanlarimiza yediririz ve onlarda bize gereken urunleri verirler. Sakladigimiz samani hirsizlar yahut teroristler calip cirpip goturmezse en sonunda bir vakit zamani gelir. Ilyas/Ortaokul-1

AYAGINI YORGANINA GORE UZAT
Ayagini yorganina gore uzatirmisin. Ayagini cekyata gore uzat. Yani ayagini belirli bir yere kadar uzat. Ayagini yorgana gore uzatmazsan ayagin acikta kalir ve olursun Kendine dikkat ol.Biz kendimize dikkat olmazsak oluruz, usutup gume gideriz. Nineler kendilerine dikat etmezseler olurler. Dedelerde bakimsizliktan olurler veya acsizliktan da olurler. Babaannelerde yasliliklarindan olurler.Veya kalpten de gider hic haberleri olmaz.yasli babalar kalpten bakimsizliktan,kansizliktan olebilirler. Yeni dogmus bebeklerde mamasizliktan oluyorlar. Bir gelin yeni evlenmis gelin eve gelmis. Ana ve baba sevincinden olmus. Simdi oniki,onuc,ondort yaslarinda kalpten gidenler oluyor. Melek/Ortaokul-1

SAKLA SAMANI GELIR ZAMANI
Yani bir seyi saklayinca zamani eninde sonunda gelecektir. Saman hayvanlarin yemeyidir. Cimenlerin kurumasiyla cimenler sararir,saman olusur. Samanlar da bazi yerlere satilmaya gider ve ordan hayvanlarini alan insanlar samanlarini kiloyla alirlar ve bitince yine alirlar. Koylerde cok cimenler vardir. Onlarin kurumasiyla saman olusur ve oradan imalat yerlerine gider. Gun gectikce onlar satilir. Kurban bayrami gelince hayvanlar kesilir ve etleri afiyetle yenir. Bazi hayvanlar disi ise onlarin yavrulari olur. Disi hayvanlar yavrularini emzirirler ve disi hayvanlar ac kaldiysa ona saman verirler. Hayvani varsa onu tarlaya getirir,onu gezdirir,tozdurur. Ot yedirirler ve aksam olunca onlari yerine getirirler. Onlari misilca uyuturlar. Ornek 1: Bir gun kadinin kocasi kaza yapmis ve onunda bir ayani kesmisler ve ona cok para lazimmis ve kocasina takma ayak takdircaklarmis hic bir doktor yapamazmis ve yabanci ulkeden doktor getirmisler ve kadinin kocasinin ayagina takma ayak taktirmislar ve para kadina cok lazim olmus Atalarimiz demiski sakla samani gelir zamani Selda / Ortaokul-2

AYAGINI YORGANINA GORE UZAT
Her zaman her yerde dikkatli olmaliyiz. Mesela bir yere alisverise gittik Neler alacaksak ona gore yanimiza paramizi almaliyiz. Bir yere gittik ve gittiyimiz yerde yorulduk. diyelim ve bir taksiye bindik, gidecegimiz yere geldik ve bir baktikki para cantasinda onbin bile yok. Aha simdi aba altinda sopa yedin kafasiz. Taksiciye yalvar yakar, aldirmadi,surdu gitti. Ta ormanlik yere koydu Etrafta in cin top oynuyor. Baska hic kimse yok, care de yok. madem onbin bile yok niye taksiye bindin kafasiz. Yorganina gore uzatsana. Basimizi agaclara vururuz. Ayagimizi yorganimiza gore uzatirsak basimiza bir sey gelmez. Humeyra/Ortaokul-1

Yukardaki yazılar Ahmet Gülüm´ün "Dikkat Yazılı Var" adlı kitabından alınmıştır. Daha çok gülmek istiyorsanız aşağıdaki bağlantıya tıklayarak kitabı alabilirsiniz.
 
Annemin kucağından okul sıralarına düştüğüm ilk günden beri daha doğrusu ilkokul öğretmenimizin "bakın çocuklar bu sıfır sayısı" diyerek başladığı ilk matematik dersimden beri matematiğe gıcığım. Eee tabii gıcık olmamın birkaç nedeni var. Mesela bu nedenlerden en önde gideni, futbol muhabbeti yapan erkekleri "bir hava kütlesinin arkasından bu kadar konuşulmaz" diyerek eleştiren kızların, oturup tamamen varsayımlar üzerine kurulmuş olan matematiğin, ipsiz sapsız soruları üzerinde dakikalarca düşünmesi olabilir. Ya da Ahmet´in 20 bin lirası var, parasının 3´de 2´siyle kalem alırsa tipindeki sorular matematiğe gıcık olmamdaki nedenlerden olabilir. Cebimizde beş kuruş paramız yokken gidip onun bunun parasının hesabını yapmak "zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış" atasözümüzün doğuş nedeni olsa gerek.
Matematiğin günümüzdeki hali mağlum.. Benim asıl merak ettiğim matematiğin bulunduğu dönem. Düşünsenize ortada ne sayı var ne de bu sayıların sığındığı bir doğru.. Yani bu meret nasıl bulunmuş olabilirki? Bu soruyu yıllarca düşündüm ve cevapta geldiğim son noktayı sizinle paylaşayım. Bu matematik bilimini kuran ve öteki tarafta birçok yakın akrabası olan amca birgün bilgisayar kullanırken chatte hatunun birini ayarlıyor ama bir dahaki buluşma zamanını bir türlü ayarlayamıyorlar. Güneş tam tepedeyken diyorlar, buluşamıyorlar. Sonraki gün tesadüf yine chatte karşılaşıyorlar bu sefer ay tepedeyken.. Yine olmuyor.. (Coğrafya biliminin kuruluşuda bu tarihlere raslar) Sonra bizim amca (tabi o zamanlar genç) bu böyle olmaz diyor ve saati icat ediyor. Sonra derken birgün evdeki duvar saatine bakarak bu böyle çok sade oldu, şöyle kenarlarına bir şeyler çizelim diyor.. Veee tahmin ettiğiniz gibi sayılar icat edilmiş bulunuyor.. Bu cevap kadar saçma olan bu bilim dalının insanlık tarihine kattığı değerleri de tabiki unutmamak gerekir. Hani hep öğrencilerin "ya hocam bu matematik ne işe yarıyor Allah aşkına söyleyin" türündeki sorularına öğretmenlerimizin verdiği klasik cevapla yazımı bitirmek istiyorum..
-Arkadaşlar öyle demeyin.. Sen köprülerin, kavşakların hatta bu binadaki kirişlerin bile ne sayesinde yapıldığını biliyor musun? Matematik
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst